HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Kur'an Çalışmaları
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an Çalışmaları
Konu Konu: Amellerin Boşa Gitmesi Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
beyyine_45
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 22 mart 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 131
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı beyyine_45

AMELLERİN  BOŞA  GİTMESİ

Yaşamımızı değerli ve, onu anlamlı kılan, bizleri hayata bağlayan en önemli öğelerin başında gelen şey çalışmak, gayret etmek ve çabamızın karşılığını almaktır. Bu tam anlamıyla insanı mutlu eden, kendisine güven veren ve çevresine olumlu bakmayı sağlayan bir olgudur. Bu hal bizi rahatlatır, olayları algılama biçimi ve değerlendirmemizde pozitif anlamda, her zaman iyimser, hoş görülü, hatta bizim dışımızda cereyan eden olayları değerlendirirken de bu psikoloji içerisinde sonuçları kendi değerlerimize göre belirlememizi sağlar. Çoğu zaman haddimizi aşan, bizim dışımızda kalan, yetkimiz alanına girmeyen sonuçları çıkartır, hükmünü hemen verir ve işi bitiririz. Başkaları neticeden memnun olsun olmasın fark etmez, çıkardığımız sonuç bizim için önemlidir. Öyle ki işin boyutunu, daha ileri safhalara götürüp, fizik ötesi, gayb alemine müdahale ederek, sonuçların istediğimiz gibi olmasını düşünür ve öyle hükmolunmasını isteriz.                                                          

Halbuki Yüce Yaratanımız insanı yarattığında, güçünü ve kabiliyetlerini takdir ettiği (planladığı) zaman, nasıl yaşaması, ne yapması veya neler yapabileceği, nelere güç yetirebileceğini beşer elçileri vasıtası ile yazılı belgeler (Kitaplar) göndererek öğretmiştir.   Rabbimizin ayetleri yol gösterici olduğu için içerilerinde insanın ihtiyacı olan olumlu-olumsuz her türlü misaller var. Samimi olarak Allah’a kulluk edenlerle, Allah’a kulluktan kaçınıp başkalarına kulluk edenler, gereği gibi inanıp teslim olanlarla-Allah’a inanmayıp başka ilahlara inanıp teslim olanlar, Allah’ın koyduğu yüce kurallara göre yaşayanlar  olduğu gibi, sahte ilahların koyduğu yaşam biçimlerine uygun yaşayanların misalleri var. Allah insanı özgür bırakmış ‘dileyen iman eder, dileyende inkar eder’ bu tamamen kendi hür iradesiyle seçtiği bir tercih, sonuçlarına da kendisi katlanacaktır. Ukalalık edipte müdahale alanının dışına çıkıp, ahkam kesmesin. Peki kesmiyor mu ? Elbette pervasızca kesiyor, iyiyi güzeli, kötüyü-çirkini, doğruyu-yanlışı, helalı-haramı kendisinin belirleyeceğini iddia ediyor. Etsin! Hep beraber bekleyip göreceğiz, hüküm verici kimmiş?

Rabbine gereği gibi inananlar çok iyi bilirler ki hem bu alemde, hem de hesap gününde nelerle karşılaşacağız, din olarak, sorumluluğumuz nedir, neler yapmamız gerekiyor, nelerden kaçınmamız gerekiyor bize elçiler vasıtası ile açıkça bildirilip öğretiliyor ki; vaktin gelip çatacağına kesinlikle inandığımız   gün, ne ile karşılaşacağımızı bilelim, ona göre kendimize bir yol çizelim. Bize verilen ömür içerisinde elbetteki çok şeyler yapıp, çok şeyler göreceğiz. Bu yapıp ettiklerimiz, değerlendirmelerimiz, imtihan olunmamızın meyveleri (kazançları) ise, bunları değerlendirip karnemizi dolduracak olanda; bizi yaratıp yeryüzünde imtihan eden Yüceler Yücesi Alemlerin Rabbi Allah dır. Amellerimizden hangilerini kabul edip etmediğini kitabımız Kur’an-ı kerim de bize, yani muhataplarına bütün detaylarıyla açıklayıp bildirdiği için, yazımızda  amellerin nasıl ve niçin boşa gittiğini ayetleri inceleyerek göstermeye çalışacağız.

Deki:’ Ey cahiller bana Allah’dan başkasına kulluk etmemi mi emrediyorsunuz? Sana ve senden öncekilere ‘Eğer şirk koşarsan, yaptıkların boşa gider ve kendine yazık edenlerden olursun. Sen sadece Allah’a kulluk et ve şükredenlerden ol. diye vahy olundu. ’ Zümer suresi : 64-65  Yaşadığımız süre içerisinde iyi ve faydalı şeylerden ne yaparsak yapalım, yüce Yaradan’a şirk bulaştırmak, yaptığımız her şeyi  silip atıyor. Kur’an’ı bilenler ‘Muhakkak ki Allah kendisine şirk koşulmasını affetmez, şirkten başka günahları dilediği kimse için bağışlar. Nisa suresi 48 ve 116” ayetindeki Rabbimizin bizden ne istediğini bilirler. Geleceğe umutla bakan, Rabbine kavuşmayı uman her nefis, yaptığı amellerin boşa çıkmasını, yüzlerin asılmasını ve kapkara kesilmesini sağlayan bu beladan kesinlikle uzak durması gereklidir. Başını ellerini arasına alıp, geride neler yaptım, şirk belasına bulaştım mı? diye düşünüp hayatını ve yaşadıklarını gözden geçirerek, varsa kendisini helak’e sürükleyebilecek hatası, öncelikle Rabbin den bağışlanma dileyerek, önceki yanlışlarını bir daha yapmayarak, vazgeçecek, kitapta kulluğun gereği olarak Allah’ın elçileri vasıtası ile insanlara bizatihi yaşanarak öğretilen salih (doğru) uygulamaları yapıp yaşayacak ki( Allah (c.c.) buna tövbe edip, Rabbe yönelme diyor) bağışlansın ve rahmetine kavuşan kullar arasına girebilsin. Her Müslüman geleceğini karartan, yaptıklarını bir çırpıda silip süpürten, öldükten sonra düzeltme imkanın olmadığı şirk belasını çok iyi öğrenmesi gerekir ki, kendisini korusun, şirkten uzak dursun. Aksi halde hiçbir mazeretin kabul edilmediği, hataların geri dönülüp düzeltilme imkanın verilmediği, cehennem görevlilerinin,  cehennem kapısında karşıladıkları azaba gireceklere “Size Rabbinizin ayetlerini okuyan, karşılaştığınız şu gün ve azapla sizi uyaran Allah’ın (c.c.) elçileri gelmedi mi?” sorusuna “evet geldi” (Zümer 71) denileceği gün gelip çatmadan, her nefis kendisini kontrol edip çeki düzen vermelidir. Aksi durumda çözümü kendi aklı ve tecrübeleriyle halletmeye çalıştığında, ortaya çıkan yorum ve farklıklarda sayılamayacak kadar çok ve anlamsız olur. Bu anlamsız örneklerden birini kitabımızın Zümer suresi 3 ncü ayetinden okuyalım “Allah’dan başka  kulluk ettiklerimize, ancak bizi Allah’a yaklaştırsınlar diye ibadet ediyoruz.” derler. Halbuki yüce Yaratıcı, şirkten kurtulmanın yollarını kitabında açık , anlaşılır uygulamalı olarak anlatmış ve “İşte bu (kitap) kullarımızdan dileyenleri doğruya ileten, Allah’ın dosdoğru yoludur.” (En’am 88) diyerek doğru yol için  kitabı adres göstermiştir.

Bakara 217 nci ayette “Kim dininden  dönerde ve bu hal ile ölürse, o inkarcı olarak ölmüş, dünya ve ahirette yapmış oldukları boşa gitmiştir. İşte böyleleri ateşe girip, orada sürekli kalacaklardır.” Bu ayette anahtar kelime ‘Din’ kelimesidir. Din kelimesinin anlamı doğru anlaşılmazsa, insan ikilem içerisinde kalır ve önüne çıkan sorunlarda doğru ile yanlışı ayırt edemez. Yaşadığımız sosyal hayat, düzenli kurallar ve disiplinler bütünlüğü içerisinde, adil, bireylerin hak ve hukukuna saygılı olduğu müddetçe yaşanılır olur. Bunun için yaşamın kurallarını belirleyen  Allah (c.c), otorite olarak kendisini gösteriyor ve insanları bu kurallara teslim olmaya çağırıyor. “Enfal suresi 24” Bu kurallar bütünlüğüne din, adına da İslam diyor. Yüce Yaratanımızın dininden başka bir din aranmasını asla kabul etmiyor “Ali İmran suresi 85”, İslam dininden başka dinlere batıl, bu dinlerin kurallarını koyanlara da tagut ismini verdikten sonra, tagutların reddedilmesini ve kabul edilmemesini emrediyor “Nisa suresi 60” .

“Ayetlerimizi ve ahiret gününe kavuşmayı yalanlayanların yaptıkları boşa gitmiştir. Ancak yaptıklarının karşılığı ile cezalandırılacaklar. Araf suresi 147”  ayeti kerimsinde Rabbimiz, Kur’an’ın içeriğinde, insan hayatına yön veren bilgiler, hükümler, öğütler,  haberler ve hatırlatmaların tümünü veya bir kısmını ret etmenin ve yalanlamanın bağışlanamayacak bir davranış olduğunu bize bildiriyor. Günümüzde Kur’an’a inandığını söylediği halde, içeriğini hayatına yansıtamayan veya kabullenemeyen, insanlarla çeşitli mekanlarda değişik sebeplerle karşılaştığımızda, o anda oluşan bir konu hakkında, müslüman  olarak, her kes kendi düşüncelerini söyledikten sonra, konu ile ilgili, Kur’an bu hususta neler öneriyor? denilip ilgili ayetler okunduğunda yüzler sıkıntıdan asılıyor, kafalar sağa sola sallanılıyor ve itirazlar başlıyor. Ama falanca kitapta şöyle yazıyor, filanca alim bu konuda böyle söylüyor veya bizim cemaatimizin bilenleri bunu bize şu şekilde açıklıyor, sen bu işi bilemezsin, bunca alimler bilmiyor mu? diye itirazlar başlıyor. Halbuki Allah’ın ayetleri gayet açık ve anlaşılır. Bizim yaptığımız ilgili ayeti okumak, haber vermek ve aracılık etmek. İnanan insanın “Aralarında hüküm verilmesi için Allah’a ve resulüne çağrıldığında, ancak inananların sözleri ’işittik ve itaat ettik’ demeleridir. İşte kurtuluşa erenler böyle söyleyenlerdir. Nur suresi 51” bu ayetleri işittiğinde söylemesi gerekli olan budur ve teslim olmalıdır. Tatmin olmuyorsa, varsa elinde kitaplara bakar, tercüme edilen ayetin doğru tercüme edilip edilmediğini araştırır, en azından ikna olmak için bir gayret sarf eder, doğru olanda budur. Öncelikle okunan ayetlere muhatap olanın kendisinin tatmin olması gereklidir ki, kişinin sorumluluğu kendisine aittir. Hesabını kendi başına fert olarak Rabbine verecek olanda o dur “Meryem suresi 94”. Aksi halde daha önce öğrendikleri ve bildiklerinden dolayı veya işine gelmediğinden dolayı, yüz çeviriyorsa, yukarıda okuduğumuz ayetin öncesinde, Yüce Allah, ayetlerden yüz çevirenlere ‘kendisine zulüm ediyor’ diyerek, inandım diyenlerin ve ayetlere muhatap olanların, dikkatini çekiyor ve uyarıyor.

Bizler inananlar, olarak yaşadığımız hayatın değerlendirmesini yaparken, insani özelliğimizi göz ardı etmemek şartı ile meşru olan her şeyden yararlanmamız gerektiğini, dengeli bir şekilde bize verilen nimetlerin, ölçülü, adil ve israf etmeden  tüketmemizin,  ihtiyacımızdan fazlasını da fakirlerle paylaşmamızın tavsiye edildiğini aklımızdan çıkarmalıyız.  Böyle bir uygulamanın dışında, amaçsız, anlamsız, sadece verilen ömrü tüketme amacına yönelik, bütün nimetlerden tat almak ve özgürce yaşamak için geçirilmiş ömrün, ileride karşılaşacağı olumlu bir beklentisi de yoktur ve olmamalıdır. ”Sizden öncekiler kendi paylarına düşenlerle yaşayıp gittiler. Sizde, amaçsız ve boş (faydasız) bir şekilde sizden öncekilerin yaşayıp gittiği gibi, kendi paylarınıza düşenlerle yaşayıp gidin. (Şunu hatırınızdan çıkarmayın) Böyle yaşayıp gidenlerin, dünya da yapıp ettiklerinin tümü boşa gitmiş ve ahirette de kaybedenlerden olmuşlardır. Tevbe suresi 69”  Düşünebilen ve kendine karşı biraz insaf sahibi olan kimse, Rabbimizin bu uyarılarını dikkate almaması, kendi nefsine karşı zulüm etmesi demektir.                                  Yaşadığımız arz inananlara göre imtihan alanıdır, mallarla, canlarla, açlıkla, korkuyla, acısıyla, tatlısıyla, eşlerle, ocuklarla, sağlıkla, hastalıkla deneniyoruz. Bize verilen imkanları vahyin öğretileri doğrultusunda en verimli bir şekilde kullanmak bizim elimizdedir. Geçmişle geleceğin dengesini kurmak, bilinçli olarak geleceğe yapılacak yatırımlardır. Tek taraflı tercihler bizi hayal kırıklığına uğratacaktır. Serbest iradeyle yapılan tercihlerin sorumluluğunu yüklenecek olan yine tercihi yapanın kendisidir. ”Kim bu dünyanın güzelliklerini istiyorsa, hiçbir şey eksiltmeden dünyada yaptıklarını veririz. Ama böyleleri için hesap gününde yalnızca ateş vardır. Dünyada yaptıkları boşa gitmiş, işlemiş oldukları değerlendirilmeye alınmayacaktır. Hud suresi 16”

 

Arzu ve isteğine göre yaşayan insanlar, kendilerini vahyin belirlediği çizgilerin dışındaki kaynaklara yönlendirdikleri için, yaşam biçimleri de tercih ettikleri şekilde olacak, doğruyu yanlışı, güzeli çirkini, iyiyi kötüyü ve hayrı şerri kendi arzularına göre belirleyecek, böyle tercih edilen bir yaşam şeklide, kitabımızın “ İşte onlar Allah’ın rızalığını istememiş, Allah’ı öfkelendirecek şeylere tabi olmuşlar, bu yüzden yapmış oldukları boşa gitmiştir.  Muhammed suresi 28” de belirlendiği şekilde tasvip edilmemiş, ama kendilerine verilen süre içerisinde diledikleri biçimde yaşamalarına izin verilmiştir. Buna rağmen uyarıcı ayetler, diriliş gününde onların mazeretlerine meydan vermeyecek şekilde gelmeye devam etmiş “Deki: size yaptıklarından dolayı üzülecek kimseleri haber vereyim mi ? Dünya da yaptıkları şeylerin güzel olduklarını zannettikleri halde, hesap gününde bütün gayretleri (yaptıkları) onlardan uzaklaşmıştır. Çünkü onlar gönderilen Rablerinin  uyarılarını (ayetlerini) ve O’na kavuşmayı  ret etmişler, bunun için yaptıkları boşa gitmiştir. Budan dolayıdır ki, onlara diriliş gününde kıymet vermeyeceğiz. Kehf suresi 105 ”   Elbette hayatını dilediği şekilde tüketmek, her ferdin kendi sorumluluğunda olup, hiçbir kimse diğer kimsenin yükünü ve sorumluluğunu yüklenmeyeceğine göre, “Her nefis yarın için ne hazırladığına baksın. Haşr suresi 18” ayetince oto kontrolü alışkanlık haline getirmesi, diriliş gününe inananları diri tutacaktır.

 

Sonuç olarak, insanlar için doğru yolu belirlemiş olan Yüceler yücesi Rabbimize sonsuz övgülerde bulunmak bir kulluk borcumuzdur. Kitab-ı Mübini kendisine indirdiği, yaşayıp uygulamasıyla tüm insanlara en güzel örnek olan, O yüce elçiye ve ona tabi olanlara selam olsun. Konu ile ilgili daha çok şeyler söylenip, misaller verilebilir, ama biz öz itibarıyla kitaptan tespit edip anladıklarımızı yazmaya çalıştık. Rabbimizin rızasına talibiz ve Allah’ın şu uyarısı ile      “Elbette ki gerçeği inkar edenler, Allah’ın yolundan (insanları) alıkoyanlar, kendilerine doğru yolu gösteren kitap açıklandıktan sonra, Allah’ın elçisiyle aralarını ayıranlar, şunu bilsinler ki Allah’a hiçbir şekilde zarar veremezler ve bütün yaptıkları boşa gidecektir. Muhammed suresi 32 ..

                                                                                                                                                                                                                                    İlyas YORULMAZ     

                                                                                                                       

                                                                                                                     

Yukarı dön Göster beyyine_45's Profil Diğer Mesajlarını Ara: beyyine_45
 
aliaksoy
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 05 subat 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 989
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı aliaksoy

Selam;

Konu bütünlüğünün sağlanması bakımından şu ilaveyi de yapalım ki, şirk koşulmasa bile ameli boşa çıkaran diğer bir husus, yapılan bir iyiliğin başa kakılmasıdır. Bu halde, yapılan iyilik hiç yapılmamış derecesine iner. Yani boşa gider.

Allah, bir iyilik yapıp onu başa kakmaktansa güzel bir söz söylemenin daha faydalı olduğunu öğütlemiştir.

Muhabbetlerimle...


__________________
"(Onu size indirdik ki) <Kitap, yalnız bizden önceki iki topluluğa indirildi, biz ise onların okumasından habersizdik (o Kitâpları okuyamıyor, dillerini anlayamıyorduk)> demeyesiniz."(En'am,156)
Yukarı dön Göster aliaksoy's Profil Diğer Mesajlarını Ara: aliaksoy Ziyaret aliaksoy's Ana Sayfa
 

Eğer Bu Konuya Cevap Yazmak İstiyorsanız İlk Önce giriş
Eğer Kayıtlı Bir Kullanıcı Değilseniz İlk Önce Kayıt Olmalısınız

  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats