Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Kur'ân, Allah'a şirksiz, ahirete seksiz inanan ve yalnız Allah'a tapan, güzel işler yapan herkese cennet vizesi verir
Soru: Bakara 62'nci ayette, "Şüphesiz iman edenler yani Yahudilerden, Hıristiyanlardan ve Sabiilerden Allah'a ve ahiret gününe hakkıyla inanıp salih amel işleyenler için Rableri katında mükâfatı vardır, onlar için herhangi korku yoktur. Onlar üzüntü çekmeyeceklerdir" buyurulmaktadır. Bu ayette cennetle mükâfatlandırılacaklar, İncil ve Tevrat'ın hak kitap olduğu dönemdeki inananlarıyla Bakara 137'de buyurulduğu gibi, "Eğer onlar da sizin inandığınız gibi inanırlarsa doğru yolu bulmuş olurlar, dönerlerse anlaşmazlık içine düşmüş olurlar. Onlara karşı Allah sana yeter. O işitendir, bilendir" buyurulmaktadır. Yani mevcut Hıristiyan ve Yahudilerin ancak İslâm'a biat etmeleri takdirde cennete gideceklerle mi sınırlıdır yoksa bir Hıristiyan, bir Yahudi tevhit inancına sahipse ahiret gününe inanıyor ve salih amel işlemişse cennetle mükâfatlandırılır mı? Bir de ayette ismi geçen Sabiîler kimlerdir? (Akın Erdener / A. Ü. Maliye Bölümü birinci sınıf öğrencisi)
Cevap: Kur'ân, Allah'a şirksiz, ahirete seksiz inanan ve yalnız Allah'a tapan, güzel işler yapan herkese cennet vizesi verir. Başka bir şart koşmaz. Peygamberlerin görevi, insanları bu tevhit alanına çağırmaktır. Yoksa kendilerine taptırmak değildir. Herhangi bir Hak davetçisine inanıp tevhit dairesi içinde hareket eden, Allah'a tapan her kul cennete gider. Dinin ismi hiç önemli değildir. Önemli olan ruhudur. İşte Allah'ın birliğine inanıp yalnız O'na tapan, ahirete inanan ve güzel davranan her insan aslında İslâm alanı içindedir. İşte İslâm budur. Yani Allah'a, ahirete inanıp güzel davranmak İslâm demektir.
Böyle bir insan, İsa dininde de, Musa dininde de olsa Müslüman sayılır çünkü aslında bütün peygamberler İslâm'ı getirmişlerdir. İslâm nedir? İslâm Allah'a teslim olmak, yalnız O'na tapmak, ahirete inanmak ve salih amel yapmak yani Allah'a ibadet etmek ve güzel ahlâk sahibi olmaktır. Kur'ân'ın getirdiği geniş ufukları kimse daraltamaz, sınırlayamaz. Kur'ân ne demişse öyledir. Yok efendim, bu şartlar Hz. Muhmmed (s.a.v.) gelmeden önceki kitap sahiplerine aitmiş, Hz. Muhammed gelmekle bu hüküm kalkmıştır gibi laflar, Kur'ân'ı çarpıtmadır. Öyle olsa, Kur'ân bunu açıklamaz mıydı? Zaten sizin aldığınız mealdeki, "Allah'a ve ahiret gününe hakkıyla inanıp" cümlesinde "hakkıyla" kelimesi sokuşturmadır. Ayette öyle bir ifade yok. Şu insanlar Kur'ân'ı önyargılarına uydurmak için ne çarpıtmalar yapıyorlar? Biz kendi kafamızdaki önyargılarla Kur'ân mesajını daraltma, sınırlama hakkını nereden buluyoruz? Maalesef asırlarca bu daraltıcı yorumlar, Kur'ân mesajını sislendirmiştir. (Devam edecek)
Diyanet İşleri Eski Başkanı Prof. Dr. Süleyman Ateş
Soru: İman esaslarına inanan ama kimlik kartı bakımından ‘‘Müslüman’’ kaydı taşımayan kişiler, ölüm sonrası kurtuluşu elde etmiş olabilirler mi?
Cevap: Evet, olabilir. Bu da, Kuran-ı Kerim'in yaklaşımlarından biridir. Şu kadarını söyleyelim: Genel anlamda mümin kategorisine, bütün peygamberli din mensupları girmektedir. Kuran bunlara ‘‘Ehlikitap’’ demektedir. Ehlikitap, iman esaslarının temel aksiyonlarına inanan geniş bir kitle oluşturmaktadır. Bunun da ötesinde Kuran, Ehlikitap'ı, yani Yahudiler'i, Hıristiyanlar'ı, Müslümanlar'la Allah'ın birliği etrafında hareket beraberliğine çağırmaktadır. Esasen, imanın tek kelimeyle ifadesi, Allah'ın birliğine inanmak olarak verilebilir. Buna tevhit denir.
Tevhidin formül cümlesi ise, ‘‘La ilahe illallah = Allah'tan başka ilah yoktur’’ sözüdür. Kuran'a göre, Ehlikitap ve Müslümanlar bu formül etrafında birleşmelidirler. Bu formülde birleşenler, bir iman birliği oluştururlar. Bu formüle inananların hepsi, bu anlamda mümindir. Ali İmran suresi, 64. ayet son derece açıktır. ‘‘Ey Peygamber! De ki: Ey Kitap Ehli! Bizimle sizin aranızda aynı olan bir formül etrafında birleşmeye gelin. Yani, Allah'tan başkasına tapmayalım. O'na hiçbir şeyi ortak koşmayalım. Allah'ı bırakıp da birbirimizi rabbler edinmeyelim. Eğer Kitap Ehli bu çağrıdan yüz çevirirlerse, o zaman onlara şöyle şöyle: Şahit olun, biz gerçek Müslümanlarız.’’
Kısacası, şirke düşmeyen kişi ve zümrelerin ebedi hayatları, kesin bir karanlığa mahkûm değildir.
Allah dilerse onları affeder, dilerse cezalandırır. Kuran, bu noktada gayet açık konuşmaktadır. Nisa suresi 48. ve 116. ayetler aynen şöyle demektedir: ‘‘Hiç kuşkunuz olmasın ki, Allah kendine ortak koşanları bağışlamaz. Bunun dışında kalan günahları dilediği kimseden affeder.’’ Demek olur ki, ebedi kurtuluşu ortadan kaldıran, Allah'ın birliğini inkâr, yani şirktir (putperestlik). Ehlikitap ise müşrik değildir.
İşte bizim, imanın geniş anlamıyla ifadeye koymaya çalıştığımız Kuran gerçeği budur.
Dar anlamda imanın, yani Kurani ve Muhammedi standartlara uygun imanın elbette ki bir mükemmellik farkı vardır. Fakat unutmamak lazım ki, mükemmel olmamakla, yeterli olmamak ayrı ayrı şeylerdir.
Burada, Kuran'ın Bakara suresi 62. ayetine dikkat çekmek gerekiyor. Bu ayet şöyledir: ‘‘Müslümanlar, Yahudiler, Hıristiyanlar ve Sabiilerden kim Allah'a ve ahiret gününe inanır ve iyi hareketlerde bulunursa onların Rableri katında elbette ödülleri olacaktır. Onlara korku da yoktur. Onlar mahzun da olmayacaklardır.’’
Çağımızın en değerli İslam bilginlerinden biri olan Muhammed Hamidullah'a göre, ‘‘İslam'a göre din ve gerçek imanın esas yapısı bu ayette ortaya konmuştur’’. (Hamidullah, İslam Peygamberi, cilt 1, paragraf 353).
İslam sözcüğünün, bizzat Kur’an'ın ifadesiyle, iki tane kökü var. Birisi silm, barış bugünkü Arpçada da aynen kullanılıyor. İkincisi selam. Esenlik demek. İslam, bu iki kökten gelen bir kelimedir.
İslam, esenlik ve barış için yaratıcıya teslim olmak anlamını taşıyor. Yani bizatihi Kur’an dininin adında barış var. İçine baktığınız zaman neler var? Tabii burada ben bunları bütünüyle anlatacak değilim. Ben size bir ömür denecek uzunlukta bu işle uğraşan bir insan olarak şunu söyleyeyim; içinde de bütün insanlığı kucaklayan bir barış mesajı var, paylaşım var, insana saygı var. İnsanın ürettiği bütün evrensel değerler kucaklanıyor. Hiçbir ayırıma gidilmeden. Şimdi İslam dediğimiz zaman bir grubun veya sistemin adı gibi algılanıyor. Hayır, Kur’an, İslam kelimesini böyle kullanmıyor.
İslam bir ad değil, bir tavır ifade eder. Bir kampın değil, algılayış ve yaşayış biçiminin adıdır.
Kur’an, insanlığın bütün mirasını, bütün medeniyetleri değerlendiriyor. Çok geniş bir yelpaze. İnsan için kalıcı, mutluluk getirici bütün değerleri İslam kavramı içinde ve şemsiyesi altında ele alıyor.
Bütün peygamberlerin ortak mesajlarının adı İslam. Ne demek bu? Barış ve esenlik için değer üreten ve yaratıcıya teslim olan, yaratıcı dışında hiçbir şeye teslim olmayan tüm anlayışlar İslam...
Kur’an nüfus kağıdıyla asla uğraşmamıştır. O, daima niyete ve eyleme bakmıştır. Onun açık ifadesiyle, Yahudilerden, Hristiyanlardan, Sabiilerden ve Kuran müminlerinden şu üç şeyi yapanlar, cennete gider. Nedir o üç şey? Birincisi, Allah'a iman, ikincisi, ahirete iman, yani hayatın ölüm dediğimiz dönüşümle bitmediğini kabul.
Üçüncüsü nedir? Üçüncüsü de "barış ve esenlik için değer üretmek, insanlığa hizmet vermek" Kur’an bu noktada ameli salih deyimini kullanıyor. Amel eylem demektir. Salih de sulh kökünden gelmektedir. Tam karşılığı, barışçıl eylem demek. Ameli salihi Kur’an terminolojisi içinde düşündüğünüz zaman, Kur’an bununla hayra, güzelliğe, mutluluğa, esenliğe, insanın hayrına yönelik her türlü eylemi kasteder.
Bu üç şeyi yapan kimlerse, kurtulan onlardır. Yani insan olmanın onur burcu onlarındır. Nüfus kağıdının burada hiçbir anlamı yoktur.
Tüm dinler İslamdı. Yani hepsi Tek ilaha=Allah’a teslimiyet esasına dayanıyordu. Biz insanlara tarih boyunca bu islamın farklı versiyonları geldi. Her versiyonda ufak tefek farklılıklar vardı. Bu farklılıklar temelle alakalı değildi.
Bizlere tebliğ edilen İslam dini bizim işimize gelmedi hiçbir zaman. Bizler sürekli Mesajın içeriğini ya az/eksik bulduk ekledik yada fazla bulduk azalttık.
Biz insanlar tarihin her evresinde bu işimize gelmeyen dini kendi tutku ve anlayışlarımıza göre bozduk. Allah sürekli yeni din göndererek yanlışımızı bize gösterdi ama bizler kendi elimizle şekillendirdiğimiz eski dinimizden vazgeçemedik.
Ve Kur’an ile bir daha yenileme yapıldı. İslam dinindeki İnsan katkısı olan kısımlar birbir gösterildi ve iptal edildi. Ama dinleyen kim? İnsan yapımı olan ve Allah’ın dini bozundurularak elde ettiğimiz dinlerimizi savunmaya devam ettik.
Müslümanlar da dinlerini bozdu. Allah zikrini koruduğundan dolayı Kur’anda bir eksiklik/değişiklik yok ama Kur’anda anlam çarpıtması yaparak sapıttık bizde. Sözde herkes Kur’ana bağlı/ortak kitabımız o ama yüzlerce farklı anlayışa saptık.
Hristiyanlar ve Yahudiler mesajın kendisini ve anlamını tahrif ettiler. Müslümanlar ise mesajı keyiflerine göre, işlerine geldiği şekilde anlamlandırmak suretiyle mesajın anlamını tahrif etti. (istisnalar hariç) Bunu Kur’ana denk tuttukları kitaplarla yaptılar. Bunu paranteziçi yorumlarla yaptılar. Kitaplarını, anlayışlarını mesajın üzerine koydular.
Allah o ayette Müslüman, Hristiyan ve Yahudi olduğunu iddia eden herkese sesleniyor bence. Gerçek Müslümanlığın tarifi var o ayette.
De ki: "Ey Kitap Ehli, bizimle sizin aranızda müşterek bir kelimeye gelin. Allah'tan başkasına kulluk etmeyelim, O'na hiçbir şeyi ortak koşmayalım ve Allah'ı bırakıp bir kısmımız bir kısmımızı Rabler edinmeyelim.Eğer yine yüz çevirirlerse, deyin ki: "Şahid olun, biz gerçekten Müslümanlarız." (Ali İmran Suresi, 64)
(KESİNLİKLE OLMAYACAK AMA) ŞİMDİ BİR PEYGAMBER GELECEK OLSA VE BİR KİTAP İNDİRİLECEK OLSA ACABA DURUMUMUZ NE OLURDU? ALLAH KUR’ANDA YAHUDİ VE HRİSTİYANLAR İÇİN SÖYLEDİKLERİNİ ACABA ŞİMDİ BİZİM İÇİN DE SÖYLER MİYDİ? BİZLER DE DİNİMİZİ ANLAYIŞLARIMIZA GÖRE ŞEKİLLENDİRMEDİK Mİ? BİZLER DE KİTAPTAN İŞİMİZE GELEN AYETLERİ ÖNE ÇIKARIP DİĞERLERİNİ GÖZARDI ETMEDİK Mİ? BİZLER DE DİN ADAMLARI SINIFI OLUŞTURUP ONLARA KUTSALLIK ATFETMEDİK Mİ? KURTULUŞU ONLARA KÖRÜ KÖRÜNE İTAATA BAĞLAMADIK MI?
ACABA BİZ DE YENİ GELEN PEYGAMBERİ YALANCILIKLA SUÇLAR MIYDIK? ACABA BİZLER DE PEYGAMBERE KARŞI SAVAŞIR MIYDIK? ÇÜNKÜ RESULLERE KARŞI ÇIKANLAR ÖZELLİKLE DİNDARLAR. DAHA DOĞRUSU ANLAYIŞLARINI DİNLEŞTİRENLER. BENCE BU SORUNUN CEVABI EVETTİR.
ALLAH’IN DİNİNDE TAHRİFAT YAPIP KENDİ ANLAYIŞLARINA GÖRE DİN OLUŞTURANLAR MESAJIN VE RESULLERİN BAŞDÜŞMANIDIRLAR.
ÖRNEĞİN X TARİKATINDAKİ MÜRİTLER KENDİLERİNE GELEN PEYGAMBERİ ÖNCE KENDİ ANLAYIŞLARINA DAVET EDERLER GELMEZSE DE ÖLDÜRÜRLER ŞÜPHEMİZ OLMASIN.
HZ. İSA’YI ÇARMIHA GERMEYE ÇALIŞANLAR DA DİNDARLARDIDAHA DOĞRUSU ANLAYIŞLARINI DİNLEŞTİRENLERDİ UNUTMAYALIM.
__________________ Yunus 105. Şu da emredildi: "Yüzünü dine bir hanîf olarak çevir. Sakın müşriklerden olma!"
Cevap: Hayır. Bu , sadece Kur’an’dan nasipsiz bir takım kimselerin boş zannıdır.Çünkü mülk sahibinin (C.C) cevabı da “ Hayır”dır.Kur’an’daki muhtelif ayetlerden anlaşıldığı üzere “Cennet sadece bize ait” iddiası, yeni bir iddia dahi değildir:
Bir de "yahudi veya hıristiyanlardan başkası asla cennete giremeyecek" dediler. Bu onların kendikuruntularıdır. Sen de onlara de ki; "Eğer doğru iseniz, haydi bakalım getirin delilinizi.Hayır, Kim özü iyilik dolu olarak yüzünü Allah'a tertemiz döndürür ve teslim ederse, işte onun Rabbi katında ecri vardır. Onlara hiçbir korku yoktur ve onlar mahzun da olacak değillerdir. 2:111-112
***
Muhakkak ki inananlar, yahudiler, sabiiler ve hıristiyanlardan kim Allah'a ve ahiret gününe iman eder ve güzel amel işlerse, onlar için bir korku yoktur, onlar mahzun da olmayacaklardır. 5: 69
***
Yukarıda verilen ayetlerden anlıyoruz ki, Yüce ALLAH, bazılarının inanışlarının tamamen aksine , Cennettini tek bir dinin mensuplarına tahsis etmiyeceğini, inananlardan (müslümanlardan),sabii,hıristiyan ve yahudi milletlerinden olup, “ALLAH’a ve Ahiret gününe inanan ve iyilik yaparak kendini ALLAH’a teslim eden herkesin” ALLAH’ın rahmetinden istifade edeceğini belirtiyor...
Şüphesiz , ALLAH vaadinden dönmez.
“ALLAH katında din İSLAM’dır”, (3:19) ayetine gelince...Doğru, ALLAH indinde geçerli din sadece İslam’dır....
Ancak İslam nedir?
Bu yanlış anlaşıldığı içindir ki, bazı dar görüşlüler, akıllarınca ALLAH’ın rahmetini daraltmaya kalkmaktadırlar.Tıpkı Yahudi ve Hıristiyanlardan bazı kıt zekalılarının, geçmişte birbirleri hakkında yaptıkları ve ayette de bahsedilen temelsiz yorumlar gibi...
Hiç kimsenin ALLAH’ın rahmetini ne genişletmeye ne daraltmaya gücü yetmez ve hakkı da yoktur. O halde en doğru yorum, ezelden beri var olan İslam dinini esasta , “ALLAH’a ve Ahiret gününe iman ve kişinin , iyilik yaparak kendini ALLAH’a teslim etmesi” olarak düşünmektir.
Her kim bu asgari koşulu sağlıyorsa ,O kişi İslam dairesi içindedir ve iyilerdendir.İyilere ise cennet vaadedilmiştir.
Şüphesiz, dünyadaki hayatında gerek inanç ve gerekse de amel olarak sürekli pozitif kutupta yer alan böyle bu durumdaki kişilerden, gerçek İslam kendilerine tebliğ edildiğinde, yani ALLAH’ın ayetleri (Kur’an) okunduğunda YÜCE YARATICI’nın beklediği tavır, inkar ve kibir değildir.....
109- ...Ve ağlayarak yüzleri üstü secdeye kapanırlar. Hem de bu Kur'ân'ı işitmek onların Allah'a teslimiyetlerini daha da artırır. 17:109
..ayetinde anlatıldığı gibi.Yani onların en mükemmel din olan İslam’a bilinçli bir şekilde girişlerini engelleyen tek şey, bilgisizliktir ve son vahyin gerçeğinin onlara henüz ulaşmamış olmasıdır.Onlar için hakka karşı inatlaşmak diye bir durum söz konusu değildir...
112. Allah’tan bir ipe ve insanlardan bir ipe tutunmaları dışında, nerede bulunsalar üzerlerine zillet damgası vurulur.Allah’ın hışmına uğramışlardır.Üzerlerine miskinlik damgası vurulmuştur.Bu böyledir.Çünkü onlar, Allah’ın ayetlerine küfrediyor, haksız yere peygamberleri öldürüyorlardı; isyan etmişlerdi, zulüm ve azgınlık sergiliyorlardı.
113. Ama hepsi bir değildir. Ehlikitap içinden Allah için baş kaldıran/Allah huzurunda el bağlayan/hak ve adaleti ayakta tutan/kalkınıp yükselen bir zümre de vardır; gece saatlerinde secdelere kapanmış olarak Allah’ın ayetlerini okurlar.
114. Allah’a ve ahiret gününe inanırlar, iyiyi-güzeli emrederler, kötüyü ve çirkini yasaklarlar. Hayır işlerde yarışırcasına koşarlar.İşte bunlar hayra ve barışa yönelik hizmet üretenlerdendir.
115. Yapmakta oldukları/yapacakları hiçbir hayır, nankörlükle karşılanmayacak/karşılıksız bırakılmayacaktır.Allah, takva sahiplerini çok iyi bilmektedir.
__________________ Yunus 105. Şu da emredildi: "Yüzünü dine bir hanîf olarak çevir. Sakın müşriklerden olma!"
Katılma Tarihi: 31 mart 2005 Yer: Germany Gönderilenler: 380
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Beyyine 1- Kitap ehlinden ve müşrikler , kendilerine açık delil gelinceye kadar inkârlarından ayrılacak değillerdi.
2- (Bu delil), tertemiz sayfaları okuyan, Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberdir.
3- O sayfalarda, en doğru hükümler vardır.
4- Kitap ehli, ancak kendilerine apaçık delil geldikten sonra ayrılığa düştüler.
5- Halbuki onlar, sadece ,dinde hanifler olarak , ancak Allah'a kulluk etmekle, namazı kılmakla ve zekatı vermekle emrolunmuşlardı. İşte dosdoğru din budur.
6- Muhakkak ki kitap ehlinden kafir olanlar ve müşrikler , cehennem ateşindedirler. Orada ebedî olarak kalacaklardır. Onlar, insanların en şerlileridir.
dünyanın ücra bir köşesinde yaşayıpta kuran mesajı kendisine ulaşmamış olanları hariç tutarsak,bildiği halde kurana inanmayan ehli kitap cennetlik olur ?
Allahın ayetlerini bile bile yalanlayan bir toplum nasıl cennetlik olur.Ben bir ayeti inkar edecem kafir olacam. Onlar tümünü inkar edecek cennetlik
Yüce Allahın adaletine sığar mı bu.
Eğer öyle ise bizler niye kurana inanmak zorundayız ki ?
Şirk koşmadan nasıl yahudi ve hıristiyan olunur bunu tarif edebilirmisiniz ?
Hz Muhammede inanmayanlar nasıl cennetlik olur ?
Nisa
150- Onlar, Allah'ı ve peygamberlerini inkâr ederler, Allah ile peygamberlerinin arasını ayırmak isterler. "Kimine inanırız, kimini inkâr ederiz" derler. Bu ikisinin arasında bir yol tutmak isterler.
151- İşte onlar gerçek kâfirlerdir. Biz de kâfirlere alçaltıcı bir azab hazırlamışızdır.
152- Allah'a ve peygamberlerine iman edenler ve onlar arasında ayırım yapmayanlara (Allah) pek yakında mükafatlarını verecektir. Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhametlidir.
Hem kurana inanma hem peygambere inanma ama yine cennetlik ol
varmı öyle üç kuruşa beş köfte ?
Hz İsa ile, Hz muhammed arasında uzun bir zaman dilimi var.Dolasıyla bu zaman diliminde elbetteki şirk koşmayan ve salih amellerde bulunan ehli kitap vardı ? Ayrıca kuran nazil olduktan sonra kendisine mesaj ulaşmadan ölen hanif ehli kitaptan olan insanlar mutlaka vardır.Dolazısıyla 5/69 daki istisnalar bunlar için olabilir
[P][B]<SPAN style="FONT-SIZE: 10pt; COLOR: navy; FONT-FAMILY: Verdana; mso-bidi-font-family: Arial">Soru: İman esaslarına inanan ama kimlik kartı bakımından ‘‘Müslüman’’ kaydı taşımayan kişiler, ölüm sonrası kurtuluşu elde etmiş olabilirler mi? <?:namespace prefix = o ns = "urn:schemas-microsoft-com:office:office" /><o:p></o:p></SPAN>[/B][/P]
[P][B]<SPAN style="FONT-SIZE: 10pt; FONT-FAMILY: Verdana; mso-bidi-font-family: Arial">Cevap:</SPAN>[/B]<SPAN style="FONT-SIZE: 10pt; FONT-FAMILY: Verdana; mso-bidi-font-family: Arial"> Evet, olabilir. Bu da, Kuran-ı Kerim'in yaklaşımlarından biridir. Şu kadarını söyleyelim: Genel anlamda mümin kategorisine, bütün peygamberli din mensupları girmektedir. Kuran bunlara ‘‘Ehlikitap’’ demektedir. Ehlikitap, iman esaslarının temel aksiyonlarına inanan geniş bir kitle oluşturmaktadır. Bunun da ötesinde Kuran, Ehlikitap'ı, yani Yahudiler'i, Hıristiyanlar'ı, Müslümanlar'la Allah'ın birliği etrafında hareket beraberliğine çağırmaktadır. Esasen, imanın tek kelimeyle ifadesi, Allah'ın birliğine inanmak olarak verilebilir. Buna [B]tevhit[/B] denir. <o:p></o:p></SPAN>[/P]
[P]<SPAN style="FONT-SIZE: 10pt; FONT-FAMILY: Verdana; mso-bidi-font-family: Arial">Tevhidin formül cümlesi ise, [B]‘‘La ilahe illallah = Allah'tan başka ilah yoktur’’[/B] sözüdür. Kuran'a göre, Ehlikitap ve Müslümanlar bu formül etrafında birleşmelidirler. Bu formülde birleşenler, bir iman birliği oluştururlar. Bu formüle inananların hepsi, bu anlamda mümindir. Ali İmran suresi, 64. ayet son derece açıktır. [B]‘‘Ey Peygamber! De ki: Ey Kitap Ehli! Bizimle sizin aranızda aynı olan bir formül etrafında birleşmeye gelin. Yani, Allah'tan başkasına tapmayalım. O'na hiçbir şeyi ortak koşmayalım. Allah'ı bırakıp da birbirimizi rabbler edinmeyelim. Eğer Kitap Ehli bu çağrıdan yüz çevirirlerse, o zaman onlara şöyle şöyle: Şahit olun, biz gerçek Müslümanlarız.’’ <o:p></o:p>[/B]</SPAN>[/P]
[P]<SPAN style="FONT-SIZE: 10pt; FONT-FAMILY: Verdana; mso-bidi-font-family: Arial">Kısacası, şirke düşmeyen kişi ve zümrelerin ebedi hayatları, kesin bir karanlığa mahkûm değildir. <o:p></o:p></SPAN>[/P]
[P]<SPAN style="FONT-SIZE: 10pt; FONT-FAMILY: Verdana; mso-bidi-font-family: Arial">Allah dilerse onları affeder, dilerse cezalandırır. Kuran, bu noktada gayet açık konuşmaktadır. Nisa suresi 48. ve 116. ayetler aynen şöyle demektedir: [B]‘‘Hiç kuşkunuz olmasın ki, Allah kendine ortak koşanları bağışlamaz. Bunun dışında kalan günahları dilediği kimseden affeder.’’[/B] Demek olur ki, ebedi kurtuluşu ortadan kaldıran, Allah'ın birliğini inkâr, yani [B]şirktir [/B](putperestlik). Ehlikitap ise müşrik değildir. <o:p></o:p></SPAN>[/P]
[P]<SPAN style="FONT-SIZE: 10pt; FONT-FAMILY: Verdana; mso-bidi-font-family: Arial">İşte bizim, imanın geniş anlamıyla ifadeye koymaya çalıştığımız Kuran gerçeği budur. <o:p></o:p></SPAN>[/P]
[P]<SPAN style="FONT-SIZE: 10pt; FONT-FAMILY: Verdana; mso-bidi-font-family: Arial">Dar anlamda imanın, yani Kurani ve Muhammedi standartlara uygun imanın elbette ki bir mükemmellik farkı vardır. Fakat unutmamak lazım ki, mükemmel olmamakla, yeterli olmamak ayrı ayrı şeylerdir. <o:p></o:p></SPAN>[/P]
[P]<SPAN style="FONT-SIZE: 10pt; FONT-FAMILY: Verdana; mso-bidi-font-family: Arial">Burada, Kuran'ın Bakara suresi 62. ayetine dikkat çekmek gerekiyor. Bu ayet şöyledir: [B]‘‘Müslümanlar, Yahudiler, Hıristiyanlar ve Sabiilerden kim Allah'a ve ahiret gününe inanır ve iyi hareketlerde bulunursa onların Rableri katında elbette ödülleri olacaktır. Onlara korku da yoktur. Onlar mahzun da olmayacaklardır.’’ <o:p></o:p>[/B]</SPAN>[/P]
[P]<SPAN style="FONT-SIZE: 10pt; FONT-FAMILY: Verdana; mso-bidi-font-family: Arial">Çağımızın en değerli İslam bilginlerinden biri olan [B]Muhammed Hamidullah'[/B]a göre, [B]‘‘İslam'a göre din ve gerçek imanın esas yapısı bu ayette ortaya konmuştur’’[/B]. (Hamidullah, İslam Peygamberi, cilt 1, paragraf 353). <o:p></o:p></SPAN>[/P]
<P =Msonormal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt"><SPAN style="FONT-SIZE: 10pt; FONT-FAMILY: Verdana">[URL=http://arsiv.hurriyetim.com.tr/hur/turk/98/12/29/yasam/01yas.htm][COLOR=#800080 size=2] http://arsiv.hurriyetim.com.tr/hur/turk/98/12/29/yasam/01yas .htm[/COLOR][/URL]<o:p></o:p></SPAN>[/P]
<P =Msonormal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt"><SPAN style="FONT-SIZE: 10pt; FONT-FAMILY: Verdana"><o:p> </o:p></SPAN>[/P]
[P] [/P]
burdaki ifade kuran geldikdensonrada öncekilereinananlarıdamı kapsıyor onlardamı cennete girecek yoksa birsonki kitap peygamber gelene kadar tevrat gelmeden zebura incil gelmeden tevrata kuan gelmeden incile iman edenlerimi kapsıyor birsonraki öncekilerin hümünü kaldırmıyormu allahın oğluvar bütün insanlar yahudilerin kölesidir diyenlerdemi cennete girecek
cennete sadece allaha itaat edenlerin girmesigerekmiyormu allahbir peygamberin görevini bitiriyor başkabir peygamber başka bir kitap gönderiyor burda öncekinin görevibitmiş oluyor insanlar peygamberleri vefaat ettikden sonra kitaplarını değiştiriyor kendi isteklerine göre yazıyor gelen peygamberin hükümleride ağır geliyor iman etmiyorlar allahdan gelen bir incil şimdivar 40 incil bunlarda cennete girecekmi girecekse cehenneme negerekvar geride kimse kalmadıki
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma