HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Kur'an Hükümleri ve Kavramları
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an Hükümleri ve Kavramları
Konu Konu: Kuranda CUMA GUNU ve NAMAZI VAR MI ??? Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
Eren84
Katilimci Uye
Katilimci Uye
Simge

Katılma Tarihi: 11 ekim 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 69
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Eren84


Selâm arkadaşlar,

İnananların ille de Cum'a gününde bir araya gelmesinin, hutbenin dinlenilmesinin tavsiye edilmesi bu günün kutsandığını göstermez diye önceki iletimde belirtmiştim. Aynen, Kur'an'da Salât'ı ikâme'nin 3 vakit ve 2 rek'ât olarak geçmesinin (bu sayılarda ısrar edilmesinin) 3 ve 2 rakamlarını kutsal yapmayacağı gibi.

Sorguluyor muyuz neden 3 vakittir diye ?! 5 ya da 2 vakit olsa ve ikâme edilse idi ne değişirdi ki? Aynı sorgulamayı bu tür konular için de yapmıyorsak ve rahatsız olmuyorsak "birlik gününün" her hafta Cum'a gününde yapılmasından da rahatsızlık duymamamız gerekmektedir diye düşünüyorum.

Not: Her ne kadar bu şekilde belirtmiş olsam da, neden özel olarak Cuma günü ya da neden 3 vakit sorgulamaktayım :).

Sevgiyle..


__________________
Mecâzlar Hakikât sanılmış; Hakikât mecazlarda aranır olmuş!..
Yukarı dön Göster Eren84's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Eren84
 
Semazen
Ayrıldı
Ayrıldı
Simge

Katılma Tarihi: 26 ocak 2006
Gönderilenler: 679
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Semazen

Eren84 Yazdı:

Not: Her ne kadar bu şekilde belirtmiş olsam da, neden özel olarak Cuma günü ya da neden 3 vakit sorgulamaktayım :).

                                          :))

Merhaba, Eren84!

İçinde sizin de olduğunuz bir sohbeti tâkip etmek çok zevkli!!

Anlatımınız güzel, anlaşılmanız kolay ve anlayışınız yüksek! Bu yüzden, vaktiniz olduğunda cevaplandırmanız ümidiyle size konuya ilişkin bir soru yöneltmek istiyorum... Söylemek istediğim bazı şeyler var ama bunları direkt söylemek yerine sizin gibi değerli bir arkadaşımızın ağzından cevaplar almak beni memnun edecek..

1) Kurân'ı Kerim'de Cuma gününün isimlendirilmesinin hikâyesi var mı?

2) Kurân'ı Kerim'de herhangi bir başka günün isimlendirilmesinin hikâyesi var mı? Varsa hangi gündür??

Selamlar,

N_S

Not: Cevap vermek isteyecek başka arkadaşların da katkısına açığız ve teşekkür ederiz...  

Yukarı dön Göster Semazen's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Semazen
 
safbilgi
Yasaklı
Yasaklı
Simge

Katılma Tarihi: 25 agustos 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 841
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı safbilgi

Eren84 yazdı:

Sorguluyor muyuz neden 3 vakittir diye ?! 5 ya da 2 vakit olsa ve ikâme edilse idi ne değişirdi ki? Aynı sorgulamayı bu tür konular için de yapmıyorsak ve rahatsız olmuyorsak "birlik gününün" her hafta Cum'a gününde yapılmasından da rahatsızlık duymamamız gerekmektedir diye düşünüyorum.

Selam Eren84

Forumda benımle beraber yazan ve forumuda açan Radyoman dahıl kımse bundan rahatsızlık duymuyor.Ama eger mesela toplum ve devlet daha rahat katılım ve sayı çoğunluğu için cumartesı olarak belırlerse ve bu muslumanların menfaatıne olursa yıne rahatsız olmamalıyız.Çunku gun kutsamaya hepımız karşıyız. 

Namazın 5 vakıt farz olma anlayışı ve hatta sunnet namazları ve ılave rekat sayıları dını zor ve yasanmaz kılıyor.Size bır hıkaye anlatayım yasanmış.Almanyadas hırıstıyan bır kadın musluman olmak istıyor ve Turk konsolosluğuna gıdıyor.Kadına bol ibadetlı bır namaz hocası kıtabı kadın okuyor ve dıyor kı ben uygulaması bu kadar zor bır dıne hıç gırmem...

Yukarı dön Göster safbilgi's Profil Diğer Mesajlarını Ara: safbilgi
 
elmuh
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 eylul 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 435
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı elmuh

"Namazın 5 vakıt farz olma anlayışı ve hatta sunnet namazları ve ılave rekat sayıları dını zor ve yasanmaz kılıyor.Size bır hıkaye anlatayım yasanmış.Almanyadas hırıstıyan bır kadın musluman olmak istıyor ve Turk konsolosluğuna gıdıyor.Kadına bol ibadetlı bır namaz hocası kıtabı kadın okuyor ve dıyor kı ben uygulaması bu kadar zor bır dıne hıç gırmem..."

Birde geri kalanını görseydi. Cilt cilt ilmihal kitaplarını.Dead

Maalesef dini yaşanması imkansız hale getiren mezhep anlayışları yüzünden, yurdum insanının oldukça büyük kısmı zevkle oruç tutarken, ramazan geçince dini unutuyor. Büyük kısım yine mezhep yorumlarını din zannederek dine karşı tavır geliştiriyor, en ufak dini motif, doğruda olsa, mezhep dinlerindeki bütünü çağrıştırdığından tepki görüyor.

Yukarı dön Göster elmuh's Profil Diğer Mesajlarını Ara: elmuh
 
Eren84
Katilimci Uye
Katilimci Uye
Simge

Katılma Tarihi: 11 ekim 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 69
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Eren84


Selâm Semâzen;

Semazen Yazdı:
1) Kurân'ı Kerim'de Cuma gününün isimlendirilmesinin hikâyesi var mı?

2) Kurân'ı Kerim'de herhangi bir başka günün isimlendirilmesinin hikâyesi var mı? Varsa hangi gündür??


Tarihi kaynaklar Arapların haftanın günlerine verdikleri isimleri (Evvel, Ehven, Cubâr, Dubâr, Munis, Arûbe, Şiyâr) (ne zaman değiştirdikleri ihtilâflı olsa da) değiştirdiklerini gösteriyor.

Anladığım kadarıyla
Araplar isim değiştirme konusunda Yahudiler'den etkilenmişler ve gün adlarını aynen Yahudiler de olduğu gibi ( Yom Ree-Shon, Yom She-Nee, Yom Shelee-She, Yom Re-Ve-ee, Yom Hah-Mee-Shee, Yom Shee-Shee, Yom Sha-Bat) birinci, ikinci, üçüncü..., yedinci gün ( yewm al-ahad, yewm al-ithnayn, yewm ath-thalatha', yewm al-arbaa', yewm al-khamis, yewm al-jum`a, yewm as-sabt) olarak değiştiriverip, haftanın 6. gününü de Cumuã olarak adlandırmışlardır. Yahudi ve Arap gün isimleri arasındaki telaffuz benzerliğine (Cum'ã ve ilk gün hariç) dikkat ediniz lütfen. Bu değişimin Kur'ân'dan çok önce olduğunu düşünüyorum. Yapılan değişikliğin bir sebebi vardır mutlaka (toplantı, Yahudiler gibi kutsal bir gün oluşturma çabası vs.), fakat Kur'ãn öncesine ait olduğu için bu bizleri ilgilendirmiyor.

Cumuã günü gibi "Cumartesi (sebti)" günü de Kur'ãn'da ismen geçmektedir. Diyelim ki, Arûbe, Cumuã olarak Hz. Muhammed döneminde Kur'ãn ile değiştirildi. Peki, Şiyâr olarak adlandırılan gün neden "Sebti" olarak değiştiriliyor? Ya da diğer günlerin isimleri neden Müslümanlar tarafından birinci, ikinci gün... olarak değiştirilsin ki? Kur'ân, zâten Arapların ataları tarafından kabul edilmiş, var olan gün adlarını kullanmakta. Arapça olmayan yeni türetilen kelimelerin kullanılması (Acemî bir dil) Kur'ãn'ın anlaşılmamasıyla sonuçlanır.

Kur'ãn ile birlikte "Sebti gününden" bahsedildiğinde o anki inananlar hangi günü algılamışlardır? "Sebti günü de nedir" mi demişlerdir? Yoksa zâten dillerinde olan bu kelimeyi ve günü biliyorlar mıdır?


Kur'ãn'dan anladığım kadarıyla Cumuã gününün hikâyesi (şimdiye kadar konuştuklarımızla birlikte toparlarsak) bana göre şöyledir:

3 vakit ikâme edilen Salât da dahil olmak üzere Salât'ın her türlüsü inananlara ruhsal gelişimleri için Cumuã salât'ından önce tavsiye edilmiştir.

Cumuã-9,10. âyetleri nâzil olup Cumuã günü birlikte yapılması gereken Salât Rasûlullah tarafından inananlara bildirildikten sonra inananlar şunu anlamıştır. Bundan sonra Cumuã günleri Salât için çağrıldığımızda (ezan ile ya da başka bir şekilde) tüm meşgûliyetlerimizi bırakıp tüm inananlarla bir araya gelinip Salât kazâ edilecektir (Salât'ı Wusta'nın ikâmesi + Hutbe + Zikir + Tefekkür + Tesbih..). Kazâ edildikten sonra da bir araya gelen inananlar tekrar meşgûliyetlerine dönmek için yeryüzüne yayılacaklar. (Dost1 arkadaşımız âyet inmeden önce Cumuã Salâtı'nın farz edildiğini söylemiş; ama buna dair Kur'ãn'da bir âyet yok.)

İnananlar bir araya geldiklerinde sâdece Salât'ı Wusta'nın ikâmesini gerçekleştirecek değiller. Bu ayrıntıya Cumuã-10. âyette Salât'ı kazâ ettiğinizde denilerek dikkat çekilmiştir.

Peki, neden Cumuã günü? Neden bir başka gün değil? Bence, bu noktada Arapların Kur'ãn öncesi var olan uygulaması terk edilmemiş, gelenek sürdürülmüş. Yoksa Cumuã gününün diğer günlerden hiç bir farkı yoktur! Perşembe olarak kabul edilmiş olsa idi, bugün perşembe olarak devam ettiriyor olurduk. Bizlerin de bugün bu zararsız geleneği değiştirmek için çaba harcamamıza gerek yoktur diye düşünüyorum. Yapmamız ve anlatmamız gereken bunun bir gelenek olduğu ve hiç bir kutsaliyetinin olmadığıdır. Tıpkı zararsız bir gelenek olan Ezan'ın Arapça olarak okunmasının hiç bir kutsallığı olmadığı gibi.

Kur'ãn'ın bu bakışıyla bize evrensel, vicdânî ilkelere aykırı olmayan, zararsız geleneklerin devam ettirilmesinde sakınca olmadığı anlayışı verilmek istenmiş olabilir. Müşrik Araplar için de kutsal olan Kâbe terk edilmemiş, Kâbe'ye yönelinmede sakınca görülmemiş. Hiç bir inanan müşrik ikenki giyinme tarzını, saç, sakal stilini değiştirmemiştir. En doğrusunu Allah bilir.

Sayın Semâzen, Kur'ãn'dan bu konuyla ve sormuş olduğunuz sorularla ilgili olarak bizlerin fark edemediği, sizin
algıladıklarınızı paylaşırsanız daha verimli ilerleyebileceğimizi düşünüyorum.

Saygı ve Sevgiyle..



__________________
Mecâzlar Hakikât sanılmış; Hakikât mecazlarda aranır olmuş!..
Yukarı dön Göster Eren84's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Eren84
 
Semazen
Ayrıldı
Ayrıldı
Simge

Katılma Tarihi: 26 ocak 2006
Gönderilenler: 679
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Semazen

Eren84 Yazdı:

Sayın Semâzen, Kur'ãn'dan bu konuyla ve sormuş olduğunuz sorularla ilgili olarak bizlerin fark edemediği, sizin algıladıklarınızı paylaşırsanız daha verimli ilerleyebileceğimizi düşünüyorum.

Değerli Eren84,

Gerçekten çok faydalı bilgiler ve yorumlar sunmuşsunuz.. Şahsen çok istifâde ettim.. Yönelttiğim ve sizin nezâket gösterip cevapladığınız sorularıma ilişkin söylemek istediklerim var.. İnşaALLAH, ilk fırsatta bunu bir inceleme hâlinde paylaşmak istiyorum..

Selamlar,

N_S

Not: "Antimezhep Mezhepçiliği" başlığı altında yarım kalan Müteşâbihat konulu müzâkerimiz için Sn. Dost1'den özür diliyorum.. Bir şekilde, bazı konular sırayı kaptı ve biz yazışmamıza devam edemedik.. Saygılar...

Yukarı dön Göster Semazen's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Semazen
 
onyedi
Newbie
Newbie
Simge

Katılma Tarihi: 25 ekim 2006
Yer: Scotland
Gönderilenler: 28
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı onyedi

Selamlar Arkaşlar

Radyoman kardeşime sevgilerimi sunuyorum ve diğer görüş belirten tüm arkadaşlarımada saygılarımı sunuyorum..

Hepimiz doğrumu kaburl etttirmek değil doğruryu bulmak için uğraşıyoruz diye umut ediyorum.

İlk önce şunu söyleyeyim.

yahudiler cumartesi günü toplanıyor nasraniler ise pazar.

kuran daha gelmeden nce hıdful fudul grubuna mensub resul /yanlışsam düzeltin/ cuma günleri toplanırdı.şirk karşıtları olarak.

bu ayette bize atfedilen cuma namazımı yoksa cuma günü namaz mı...

ayette vakit belli değil ama alış veriş dendiğine göre öğle yada ikindi ..gelenek ise öğle diyor.ve öyle klıyor.

şimdi olayın cuma günü toplannılması ayrı bi boyut birde cuma günü kılınan namzın  önemi var.cuma namazı aslında öğle namazınıda klmış oluyoruz dimi.peki yani biz aslında cuma günü aynı zmanda öğle namazı kılıyoruz.

bence allah ın cuma gününe vurgu yapması tamamen cihad yada tevhidin bir toplantı mahiyetinde şuurla yapılması mansında..çünkü diğer hiç bir vakit için böle bir çağrı yok.alış verişi bırakın dye

bence

müslümanlar olarka her vakitte her ezanda herşeyi bırkaıp/istisnlara haric /namaza koşmalıyız.bahanesi olmamalı.bence vakti gecirip sonra kılmak bidat yada gelenekcilik.burada aslıdna aynı zmanda namazaın zamanınada atıf var.buda ayrı bi konu.

birincisi

bugünkü imamlar tağutun imamı hangisi maide 44 ü okuyor hepsi sistemin hutbesini veriyor.yasaklanmış ayetler okunmuyor.

zaten cemaatte bakıyor ama bişey anlmaıyor.

hadi hocam vaktimiz az ya kısa kes.

millet ne anlıyo ne hoca okuduğunu biliyo ne cemaat.adam küfretse kimsenin sesi çıkmıyor.ve bizde gidip bu tağutun imamına uyup namaz klıyoruz.buda ayır bi konu.

ikincisi

millet şöle diyor

ya ben beş vakit kılmam ama cumalraı kaçrımam neden abi olurmu cuma önemli

lan cahal herif e bak cuma öenmliymiş ya namaz öenmli değilmi.

yalnız cuma mı kurtarıcak sizi.

resmen pazar günü kiliseye gidip günah çıkarmak gibi bişey buya

cuma gününe kadar günahın dibine vur sonr agel af dile kalbin tatamin olsun.ne güzel islam be.

yahu bir hafat namaz kılma gel cuma günü öğle namazı kıl sonra maneviyatın rahatlsın bu nasıl mantıkya...

bence bunlar ciddi problemler.

  1. kuranı anlamada ciddi problemler var.
  2. cuma nedir kelime mansı ve ayetin sibak siyakı muhatabı iyi bilinmeli
  3. cuma vakti nerden nasıl kılınacağı
  4. tağut ve cuma
  5. ve türkiyede cuma konularının iyice blinmesi gerekir diye düşünüyorm

selametle..uzun yazmak isterdim ama inanın bıktım artık bunları yaz maktan bidahakine yazıp kopyalıcam

imla hatalrı vardır özür dielrim

selametle

 



__________________
Kur'anı anlamada çok ciddi problemlerimiz var!!!
Yukarı dön Göster onyedi's Profil Diğer Mesajlarını Ara: onyedi
 
Semazen
Ayrıldı
Ayrıldı
Simge

Katılma Tarihi: 26 ocak 2006
Gönderilenler: 679
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Semazen

1. Bölüm

Değerli Eren84,

26 Kasım tarihli son yazışmamızın üzerinden bayağı bir zaman geçmiş. Bu yüzden, konuya ilişkin son olarak bazı açıklamalar sunmadan önce hafızalaramızı tazelesek iyi olur...

Çok yanlış olarak şu iddia edilmişti... “Cuma gününün sabit bir gün oluşu Cuma namazı için şart değildir.. Çünkü, 'Cumua' kelimesinin temel manası esas alınmalı ve 'toplanma, toplantı' kavramları ön plana çıkarılmalıdır..  Hangi gün bu toplantıyı yaparsanız o gün Cumua günüdür..  Aksi takdirde, haftanın sabit bir gününe 'toplantı' fonksiyonunu endekslerseniz günlerden bir günü ön plana çıkarmış ve kutsamış olursunuz..”

Evet, özet olarak bunları söyleyenler olmuştu.. Biz de bazı arkadaşlarımız gibi böyle bir düşüncenin ne kadar zorlama olduğunu ve ilgili âyetin bize sunduğu çok açık delillerle nasıl ve ne kadar çeliştiğini izaha çalışmıştık..

Açık söyleyeyim; o günlerde bunları tartışırken “bayramlık ağzımı” açmamıştım.. Fakat bugün “oruç bozmak” ve biraz önce kısa bir özetini sunduğum düşüncenin bir “hezeyan” olduğunu söylemek zorundayım..

İlgilenenler daha önce kaleme aldığımız ve niteliği itibariyle “teknik” analizleri gözden geçirebilirler.. Ancak, bugün konuya ait farklı bir pencere açma niyetindeyiz.. “Pencere” diyorum çünkü, görülüyor ki bazı insanlar için kapıdan girmek suretiyle gerçeklerle yüzleşmek, gerçekleri kavramak ve anlamak kolay olmuyor.. Dolayısıyla, belki evin penceresinden giriş imkânı sağlarsak –ki buna gerek kalmamalıydı-  beyhûde iddialarından vazgeçerler...

Tam bu noktada bildiğimiz bir gerçeği bir daha hatırlayalım.. Kurân’ımız mûcizedir! Dolayısıyla, Kurân’da insanların kendi elleri ile hazırladıkları yasalarda görülen boşluklar gibi boşluk bulmak mümkün değildir.. Yâni, yasal boşluklardan istifâde etmek sûretiyle cambazlık yapmak mümkün olabilir ama Kurân’dan ilim ve inanç alanlar için Kurân’a rağmen cambazlık yapmak mümkün değildir!

N_S

Yukarı dön Göster Semazen's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Semazen
 
Semazen
Ayrıldı
Ayrıldı
Simge

Katılma Tarihi: 26 ocak 2006
Gönderilenler: 679
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Semazen

                                      2.BÖLÜM

Peki, nedir bu halimiz? Sevgili Mircan’ın “Antimezhep Mezhepçiliği” diyerek vurguladığı bu bitmez tükenmez ihtilafların sebebi nedir? Hiç tereddütsüz verilecek cevap “kişisel yetersizliklerimiz"dir!HanifDostlar.Com’da sıklıkla örneklerini gördüğümüz gibi “bilmemek”den ziyâde “bilmediğini bilmemek”tir!

Maalesef, daha da vahimi var!

O da Kurân’a pozitivist saplantılarla yaklaşmaktır! Şu, nedense Kurân merkezli dînî araştırmalarda (?) ihmal edilmektedir?..  “Din” uhrevî olanın dünyevî olanı yönlendirmesidir!! Böyle olunca, meseleler ilâhi boyutlar kazanır.. Bir şey “ilâhi” niteliğe sahipse tabii olarak mucizevî olur! Mûcizeleri, pozitivist saplantılarla yorumlamaya, kavramaya, anlamaya çalıştığınızda  “ihtilaflar” doğar!! Çünkü, bu yanlış yaklaşım dünyevî olanın uhrevî olanı yönetmesinden yanadır... Bu pozitivist yaklaşımın yeni ihtilaflar üretmekten başka bir mahareti yoktur! Oysa, Rabbimizin bizlerden dilediği “aklı kullanmak” ile pozitivist saplantılarla şüpheler üretmek arasında en ufak bir alâka yoktur!

İstenen sâdece şudur!

Kurân ile aklını zenginleştir; aklın ve gönlün ile Kurân fezâsındaki sonsuz boyutlarla kucaklaş! Şek ve şüphelerini, ihtilaflarını, sorunlarını Kurân ile çözüme kavuştur! Aksini yayıp, mûcize olanı “murdar” etme! Kendini hebâ etme! Kurân’a zulmetme!!

Bunun aksini yapanlar (meselâ Hâriciler) akılları bir karış havada ve fakat boş kafaları herkesten daha çok secde hâlinde,  Hz. Ali’yi “müşrik” ilân edecek derecede “ihtilaflar” üretebildiler meselâ geçmişte!!! Onların Kurân’a sadakatleri (!) acaba kendilerini Hakk Divanı’nda aklamaya yetecek mi?!

Boşuna söylememiş güzel Yûnus:

İliiiiim ilim!..... Bilmektir!
İlim, kendin bilmektir!
Sen, kendini bilmezsin!
Ya nice “oku”maktır?!

N_S

Yukarı dön Göster Semazen's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Semazen
 
Semazen
Ayrıldı
Ayrıldı
Simge

Katılma Tarihi: 26 ocak 2006
Gönderilenler: 679
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Semazen

                                       3.BÖLÜM

Sözü toparlamak maksadıyla, yukarıdaki “pencere, kapı” benzetmelerine tekrar dönebiliriz. Buna bağlı olarak da şöyle diyebiliriz! Kurân’ın açtığı “kapı”dan sunulan “Hakk Şerbeti”ni içerek sorularımızın ve sorunlarımızın karşılığını aldığımızda, bununla yetinmiyor isek; Kurân açtığı bir “pencere”den üzerimize bir kova soğuk su dökebilecek ve “nasıl şimdi aldın mı ağzının payını ve anladın mı ve de kavradın mı?” diyebilecek kadar mûcizedir!

İşte böyle olduğu için, bu başlık altında önce “Yevm’ül-Cumua”nın özel gün adı olduğunu fonetik ve gramer açısından  izâh etmeye çalıştık. Yâni, “kapı”dan sunulan temel ve tartışmaya müsait olmayan gerçeklere işaret ettik.. “Bırakın Cumua’nın semantiğini, o artık haftanın altıncı gününün adıdır (Pazardan saymaya başlayarak altıncı gün)” dedik ki bu hâliyle ilgili âyet bağlayıcıdır!

Ancak gördük ki, bâzıları bu cevaptan tatmin olamadılar... Nedense? :)

Bu yüzden, Sn. Eren84 size Kurân’da başka gün isimlerinin durumuna ilişkin iki soru yöneltmiştik.. Siz de zaman ayırıp hepimizin istifâde edeceği detaylı bir cevap vermiştiniz.. Haklı olarak, Cumartesi’nden bahsetmiştiniz... İşte kaldığımız nokta tam burasıydı!

İşte tam bu noktada Kurân’ımız kapıdan verdiği cevabı anlamak istemeyenlere, pencereden bir kova soğuk su dökmek sûretiyle ayrıca lutfedip cevap veriyor...

Bu doğrultuda, şunu hayretle görüyor ve anlıyoruz ki, Kurân’ımızda yer alan yegâne sabit gün adı “Cumua”.. Yâni, Kurân’ımızda bugün kullandığımız Cuma’yı buluyoruz ve fakat bugün kullandığımız Cumartesi’yi bulamıyoruz!!!!

!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!????????????????????? ???????????:)))))

Şimdi denilecek ki, nasıl olur; “Sebt” o zaman ne oluyor????

“Sebt” pencereden dökülen bir kova soğuk suyun ta kendisi oluyor!!! :)

Hani bazı arkadaşlara, ‘Cumua’nın kelime anlamı (semantik) ile artık uğraşmayın; bu anlama bakarak ahkâm kesmeyin; bu haftanın sabit bir gününün adıdır; sağa sola çekmeyin!’ diyorduk ya.......... İşte, o arkadaşların asıl şimdi anlamı ile uğraşacakları bir kelime ile karşı karşıyayız Kurân’da...... “Es’SEBT”.......

Dikkat edilsin lütfen! Yevm’üs-SEBT değil sâdece Es-SEBT!

Çünkü, Kurân’da haftanın altıncı gününün özel adı olarak Yevm’ül-CUMUA var; fakat haftanın yedinci gününün özel adı olan Yevm’üs-SEBT yok!!!!!!!! Sâdece “Es’SEBT” var... Yâni, kavram!!! Yâni, daha sonraları haftanın yedinci gününe özel ad olacak bir kavram!!! Yâni, Kurân’ımızda Yevm’üs-SEBT’in kendisi yok, fakat isminin hikâyesi var!!!!

N_S

Yukarı dön Göster Semazen's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Semazen
 

<< Önceki Sayfa Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats