sailamasr Uzman Uye
Katılma Tarihi: 23 nisan 2005 Gönderilenler: 543
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
(BAKARA suresi 53. ayet)
Okunuş |
Ve iz ateyna musel kitabe vel fürkane lealleküm teehtedun |
Diyanet Açıklamalı |
Doğru yolu bulasınız diye Musa'ya Kitab'ı ve hak ile bâtılı ayıran hükümleri verdik. |
A. Gölpınarlı |
Doğru yolu bulasınız diye bir vakit Mûsâ'ya kitap ve doğruyla eğriyi ayırt eden hükümler verdik. |
Y.N. Öztürk |
İyiye ve güzele yol bulursunuz ümidiyle Mûsa'ya Kitap'ı ve furkanı/hakla batılı ayıran mesajı vermiştik. |
(BAKARA suresi 185. ayet)
Okunuş |
Şehru ramedanellezi ünzile fihil kur'anü hüdel lin nasi ve beyyinatim minel hüda vel fürkan, fe men şehide minkümüş şehra felyesumh, ve em kane meridan ev ala seferin fe iddetüm min eyyamin uhar, yüridüllahü biküml yüsra ve la yüridu bi külüm usr, ve li tükmilül iddete ve li tükebbirullahe ala ma hedaküm ve lealleküm eşkürun |
Diyanet Açıklamalı |
Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur'an'ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun. Kim o anda hasta veya yolcu olursa (tutamadığı günler sayısınca) başka günlerde kaza etsin. Allah sizin için kolaylık ister, zorluk istemez. Bütün bunlar, sayıyı tamamlamanız ve size doğru yolu göstermesine karşılık, Allah'ı tazim etmeniz, şükretmeniz içindir. |
A. Gölpınarlı |
Ramazan ayı, bir aydır ki insanlara doğruyu bildiren, doğruluğa ait apaçık delillerden ibaret olan, hakla bâtılı ayırt eden Kur'ân, bu ayda indirildi. Sizden kim, bu aya erişirse orucunu tutsun. Hasta olan ve yolcu bulunan, hastalığında, yolculuğunda orucunu yer, sonra yediği günler kadar tutar. Allah sizin için kolaylık diler, güçlük değil. Bu da sayıyı tamamlamanız, Allah'ın size doğru yolu göstermesine karşılık onu ululamanız içindir, böylece de ona şükretmiş olabilirsiniz. |
Y.N. Öztürk |
Ramazan o aydır ki; insanlara kılavuz olan, iyi-kötü ayrımıyla hidayetten kanıtlar getiren Kur'an, onda indirilmiştir. O halde bu aya ulaşanınız onu oruçlu geçirsin. Hasta olan veya yolculuk halinde bulunan, tutamadığı gün sayısınca başka günlerde tutsun. Allah sizin için kolaylık ister; O sizin için zorluk istemez. Tutulmamış olan günleri tamamlamanızı, sizi doğru yola kılavuzladığı için Allah'ı yüceltmenizi ister. Ve sizin şükretmeniz umulmaktadır.
(ÂLİ IMRÂN suresi 4. ayet) |
Okunuş |
Min kablü hüdel lin nasi ve enzelel fürkan, innellezine keferu bi ayatillahi lehüm azabün şedid, vallahü azizün züntikam |
Diyanet Açıklamalı |
Daha önce de, insanlara doğru yolu göstermek üzere Furkan'ı indirmiştir. Bilinmeli ki, Allah'ın âyetlerini inkâr edenler için şiddetli bir azap vardır. Allah, suçlunun hakkından gelen mutlak güç sahibidir. |
A. Gölpınarlı |
Evvelce, insanlara hidâyet olarak, gerçekle bâtılı ayırt eden kitabı da indirdi. Tanrı âyetlerine inanmayanlardır çetin azap ve Allah öyle üstün bir kudret sahibidir ki aman vermez. |
Y.N. Öztürk |
Daha önce insanlara bir yol gösterici olarak Furkan'ı da indirdi. Şu bir gerçek ki, Allah'ın ayetlerini örtüp inkâr edenler için şiddetli bir azap vardır. Ve Allah hem Azîz'dir hem intikam alıcı...
(ENFÂL suresi 29. ayet) |
Okunuş |
Ya eyyühellezine amenu in tettekullahe yec'al leküm fürkanev ve yükeffir anküm seyyiatiküm ve yağfir leküm vallahü zül fadlil aziym |
Diyanet Açıklamalı |
Ey iman edenler! Eğer Allah'tan korkarsanız O, size iyi ile kötüyü ayırdedecek bir anlayış verir, suçlarınızı örter ve sizi bağışlar. Çünkü Allah büyük lütuf sahibidir. |
A. Gölpınarlı |
Ey inananlar, Allah'tan çekinirseniz hayırla şerri ayırt etme kabiliyetini verir size ve suçlarınızı örter, yarlıgar sizi ve Allah, pek büyük bir lütuf ve ihsân sâhibidir. |
Y.N. Öztürk |
Ey iman sahipleri! Eğer Allah'tan korkarsanız, Allah size hakla bâtılı/iyiyle kötüyü ayırma gücü verir, kötülüklerinizi örter. Allah, o büyük lütfun sahibidir. |
(ENFÂL suresi 41. ayet)
Okunuş |
Va'lemu ennema ğanimtüm min şey'in fe enne lillahi humüsehu ve lir rasuli ve lizil kurba vel yetama vel mesakini vebnis sebili in küntüm amentüm billahi ve ma enzelna ala abdina yevmel fürkani yevmel tekal cem'an vallahü ala külli şey'in kadir |
Diyanet Açıklamalı |
Eğer Allah'a ve hak ile bâtılın ayrıldığı gün, iki ordunun birbiri ile karşılaştığı gün (Bedir savaşında) kulumuza indirdiğimize inanmışsanız, bilin ki, ganimet olarak aldığınız herhangi bir şeyin beşte biri Allah'a, Resulüne, onun akrabalarına yetimlere, yoksullara ve yolcuya aittir. Allah her şeye hakkıyla kadirdir. |
A. Gölpınarlı |
Ve iyice bilin ki ganîmet olarak elde ettiğiniz şeyin mutlaka beşte biri Allah'ın ve Peygamberin ve yakınların ve yetimlerin ve yoksulların ve yolda kalmışlarındır. Allah'a inanmışsanız ve hak ile bâtılın ayrıldığı, yâni iki ordunun birbiriyle buluştuğu gün kulumuza indirdiğimize iman etmişseniz ve Allah'ın her şeye gücü yeter. |
Y.N. Öztürk |
Doğru ile yanlışın ayrılış günü, iki topluluğun karşılaştığı gün, kulumuza indirmiş olduğumuza inanıyorsanız şunu bilin: Ganimet/kazanç olarak elde ettiğiniz şeylerin beşte biri Allah'a, resule, yakınlara, yetimlere, yoksullara ve yolda kalmışa aittir. Allah herşeye kadirdir. |
(ENBİYÂ suresi 48. ayet)
Okunuş |
Ve le kad ateyna musa ve harunel fürkane ve diyaev ve zikral lil müttekiyn |
Diyanet Açıklamalı |
Andolsun biz, Musa ve Harun'a, takvâ sahipleri için bir ışık, bir öğüt ve Furkan'ı verdik. |
A. Gölpınarlı |
Ve andolsun ki Mûsâ'ya ve Hârûn'a, hakkı bâtıldan ayıran ve çekinenlere ışık ve öğüt olan kitabı verdik. |
Y.N. Öztürk |
Yemin olsun, biz, Mûsa'ya ve Hârun'a hak ile bâtılı ayıran, korunanlar için bir ışık ve öğüt olan furkanı verdik. |
(FURKÂN suresi 1. ayet)
Okunuş |
Tebarakellezi nezzelel fürkane ala abdihi li yekune lil alemine nezira |
Diyanet Açıklamalı |
Âlemlere uyarıcı olsun diye kulu Muhammed'e Furkan'ı indiren, Allah, yüceler yücesidir. |
A. Gölpınarlı |
Ne yücedir şânı, Furkân'ı âlemleri korkutmak üzere kuluna indirenin. |
Y.N. Öztürk |
Şanı yücedir o kudretin ki, hakla bâtılı ayıran o Furkan'ı, bütün âlemler için bir uyarıcı olsun diye kuluna indirdi. |
selam selam
furkan'ı kuranın başka bir adı olarak biliyorduk bugüne kadar. ancak ayetlerin meallerine iyice baktığımızda hz. musa ya kitap ve FIRKAN veriliyor.
furkan kitaptan ayrı bir kitap mı? yoksa bir özellik mi? yada sıfat mı?
daha önce kuranda geçen "kitap" konusuna girmek istemiştim ama fazla ilgi görmedi belki de önce furkan incelenmeliydi.
kuranda bir kelimenin başka ayetlerde farklı farklı anlamlandırıldığını arapça bilen arkadaşlar sayesinde biliyoruz. bu yüzden fırkan kelimesinin de aynı üslubla kullanıldığını söyleyebilir miyiz?
furkan kelimesi İLAHİ KIYASLAMA şeklinde çevrilebilir mi?
selam selam
|