Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

1/6,7 Bizi dosdoğru yola ilet, Nimete erdirdiğin kimselerin yoluna; gazaba uğrayanların, ya da sapıtanların yoluna değil.

Hep dua ederiz,   rabbimiz, bize ilim ver, bizi koru, bize acı  2/286 … "Ey Rabbimiz!Unutur yahut hata edersek bizi hesaba çekme.Ey Rabbimiz!Bize, bizden öncekilere yüklediğin gibi ağır yük yükleme.Ey Rabbimiz!Bize, güç yetiremeyeceğimiz şeyleri de yükleme.Affet bizi, bağışla bizi, acı bize.Sen bizim Mevla'mızsın.Küfre sapanlar topluluğuna karşı yardım et bize!"  gibi. Musa peygamberde dua etti “Musa, toplumu için su istemişti”  Allah ona hemen su vermedi, çünkü dua sadece istemek değil,  aynı zamanda istediğinin arkasında durup onun için çaba ve gayret kuşanmak isteğinde samimi olmaktır.

2/60 Bir zamanlar Musa, toplumu için su istemişti de biz, "değneğinle şu taşa vur" demiştik.

Bizler her fatiha suresini okuduğumuzda 1/6,7 Bizi dosdoğru yola ilet, nimet verdiklerinin yoluna; gazaba uğrayanların, ya da sapıtanların yoluna değil. diye dua ediyoruz,  peki bizim bu duamızda samimi oluşumuz nasıl olmalı? buna yüce kitabımız kur’an dan yanıt bulmaya çalıştım umulur ki faydamız dokunur.

Sapmanın sebebi

“gazaba uğrayanların, ya da sapıtanların yoluna değil.”

Kendilerini hidayet üzere sanıp, rivayetler, meshepler, tarikatlar, külliyatlar, mektubatlar, guruplar ve hizipler cenderesinden kurtaramayanlar ve şeh, üstat, molla, hüccetülislam, abi efendi ve diğerlerinden sıyrılamayanlar, kur’anı dikkatlice okuyun bakın rabbim ne diyor.

 16/24 Onlara, "Rabbiniz ne indirdi" dendiğinde şöyle dediler: "Öncekilerin masallarını." Bizede "Rabbiniz ne indirdi" dendiğinde "Öncekilerin masallarını." (kütübüsitte, meshepler ve tarikatları) indirdimi diyeceğiz?.

2/170 Onlara, "Allah'ın indirdiğine uyun" dendiğinde: "Hayır!Biz, atalarımızı üzerinde bulduğumuz şeye uyarız." Derler.Peki, ataları bir şey düşünemiyen ve doğru yolu bulamıyan kimseler olsalar da mı?!

Bu ayetler sadece indirildiği döneme hitap etmiyor, bize, bizden öncekilere ve bizden sonrakilere aynı tazelikte nazil oluyor ve olacak.

Bu yukarıda saydığımız şeyler bize atalarımızdan kalmadımı? Peki, atalarımız hep yanıldımı? Elbetteki hep yanılgı içinde olmadılar, zaten kur’an da ”ataları bir şey düşünemiyen ve doğru yolu bulamıyan kimseler olsalar da mı?!” hep yanıldılar demiyor, yanılmadıkları noktalarda olabilir, fakat nasıl eğriyi doğrudan seçeceğiz? 

2/2 İşte sana o Kitap! Kuşku,çelişme,tutarsızlık yok onda.Bir kılavuzdur o,korunup sakınanlar için.

 İşte, Allah’a şükürler olsun ki, şaşması ve yanılması imkânsız olan Allah’ın kitabı aramızda, o öyle bir kitap ki  2/2yol gösteren  2/176 ,4/105gerçeği içeren  3/3 önceki kitapları tastik edici   6/ 114 detaylı  7/2 uyarı ve öğüt  7/52 yol gösteren ve rahmet   12/2 anlayasınız diye arapça olarak saymakla bitireceğimi sanmıyorum, bu kitapla geçmişimizi ( tarihimizden gelen rivayetler, meshepler, tarikatlar, külliyatlar, mektubatlar, guruplar ve hizipler vd..) ölçmemiz tartmamız ve gözden geçirmemiz gerekir. Yoksa elin adamı (şeytan) şeker diye şap yedirir, bizde şeker yedik zannederiz.

Geçmiş ümmetlerin, doğru yoldan sapanlarının durumuna düşmeyelim, onlara gönderilen resulleri ya ululadılar  9/30 Yahudiler: "Uzeyr ALLAH'ın oğludur," dediler. Hıristiyanlar da, "Mesih ALLAH'ın oğludur," dediler. Bu, ağızlarından çıkan sözleridir. Önceden inkar etmiş olanların sözlerini taklid ediyorlar. ALLAH onları mahkum eder. Nasıl da çevriliyorlar?

 yâda aşağılayıp öldürdüler. 5/70 İsrail oğullarından söz almış, onlara elçiler göndermiştik. Her ne zaman hoşlarına gitmeyen bir şeyle onlara bir elçi gittiyse bir kısmını yalanlayıp bir kısmını da öldürdüler.

 Atalarımızdan sapıtanlar ise şunu uydurdular “ey habibim seni yaratmasaydım bu alemi yartmazdım” ve “resullerin biri diğerinden üstündür,” yarışının içine girdiler.

 2/285 ..”Allah'ın resullerinden hiçbirini ötekinden ayırmayız.”

 51/56 Cinleri ve insanları ancak bana kulluk etmeleri için yarattım.

10/104 De ki: "Ey insanlar! Benim dinimden şüphede iseniz bilin ki ben Allah'tan başka taptıklarınıza tapmam. Ancak, sizi öldürecek olan Allah'a kulluk ederim. İnananlardan olmakla emrolundum." 11/112 Emredildiğin gibi dosdoğru ol, seninle beraber yönelmiş olanlarla birlikte... Aşma ve azgınlaşma. O, sizin yaptıklarınızı Görendir.

27/91-92 De ki: "Ben, yalnız her şeyin sahibi olan ve bu kutlu kılınmış şehrin Rabbine kulluk etmekle emrolundum. Müslümanlardan olmakla ve Kuran okumakla emrolundum." Kim doğru yolu bulmuşsa, yalnız kendisi için bulmuş olur, kim sapıtmışsa kendine etmiş olur. De ki: "Ben sadece, uyaranlardan biriyim."

Kur’an’ı gereği gibi okusalardı bu ve buna benzer hakikatleri görür doğru yoldan sapmazlardı. Yine geçmiş ümmetler, onlara gönderilen kitapları tahrif ettiler ve yaşanmaz hale getirdiler. Geçmiş ümmetler gibi kitabı bozamadılar

15/9 Hiç kuşkusuz, o Zikir'i/Kur'an'ı biz indirdik, biz; her hal ve şartta onu muhakkak koruyacak olan da biziz. Fakat öteden beri bize din diye anlatılanlar, cilt cilt yazılmış kitaplar, ayrı ayrı klişeleşmiş meshepler, tarikatlar ve ekoller, yaşanan bu Müslümanlığın bozulduğunun en bariz gerçeğidir.

Şimdi bu sayıp sıraladığım, kendini İslama nispet eden kim varsa, liderlerinden mürtlerine kadar, onlara kur’an’ nasıl bir kitap? diye sorsam, diyeceklerki; resulullaha indirilen vahiy, islam’ın ana kaynağı ve yüce Allah’ın kelamı. Allah’ın kelamı Allah’ın kelamı  

Ya ozaman bize ne oluyor, derdimiz ne, ne arıyoruz Allah aşkına, işte Allah’ın kelamı 3/23 Şu kendilerine Kitap'tan pay verilmiş olanlara bak, aralarında hüküm vermesi için Allah'ın Kitabı'na çağrılıyorlar da içlerinden bir zümre yüz çevirerek dönüp gidiyor.

 Kur’an’a  kulak tıkamayalım, görmezden gelmeyelim. İşte sapmanın sebebi.

43/36 Kim Rahman'ın Zikri'ni/Kur'an'ı görmezlikten gelip ondan uzaklaşırsa biz ona bir şeytanı musallat ederiz de o ona can yoldaşı olur.

43/37 Bu şeytanlar onları yoldan saptırırlar. Onlarsa kendilerinin hala hidayet üzere olduklarını sanırlar.

kur’an, liderlerine 16/25 Şunun için ki onlar, kıyamet günü kendi günahlarını tamamen yüklendikten başka, ilimsizlik yüzünden saptırdıkları kişilerin günahlarının bir kısmını da yüklenecekler. Bakın, ne kötü şey yükleniyorlar!  diye seslenirken müritlerinede ”ilimsizlik yüzünden” cahilliği bırakın, sizden hiçbir ücret istemeden öğüt verenlere kulak verin diye buyurmaktadır. 36/21 "Sizden bir ücret istemiyenlere uyun. Onlar doğru yoldadır."

İhdinas sıratel mustakim

“Bizi dosdoğru yola ilet, Nimete erdirdiğin kimselerin yoluna”

Biz doğru yola ilet diye dua ediyoruz, rabbim dosdoğru yolun anahtarını veriyor, kitaba vurgu yapıyor, “şaşması ve yanılması olmayan bu kitap size yol gösterir ve hidayet verir” diyor.

2/2 Bu, doğruluğu şüphe götürmeyen ve Allah'a karşı gelmekten sakınanlara yol gösteren Kitap'tır.

29/69 Uğrumuzda çaba gösterenleri yollarımıza ileteceğiz. ALLAH hiç kuşkusuz iyilik edenlerle beraberdir.

8/29 Ey inananlar! Allah'tan sakınırsanız, O size iyiyi kötüden ayırdedecek bir anlayış verir, kötülüklerinizi örter, sizi bağışlar. Allah büyük, bol nimet sahibidir.

29/45 Kitap'tan sana vahyedileni oku. Namaz da kıl. Çünkü namaz , çirkinliklerden ve kötülüklerden alıkoyar. Elbette ki Allah'ın Zikri/Kur'an'ı daha büyüktür. Allah, neler yaptığınızı biliyor.

Bu ayetlere baktığımızda, inanarak samimiyetle yapılan her amel, her iş, insanı doğru yola çekiyor deyilmiki rabbim bir ayetinde şöyle buyuruyor  67/2 Hanginizin daha güzel iş yapacağını belirlemek için sizi imtihana çekmek üzere ölümü ve hayatı yaratan O'dur. Aziz'dir O, Gafur'dur.

Tabiri caizse, Kur’an insanın elinden tutup, kendi memleketinde yolculuğa çıkarıyor, bir yerde bir bakıyorsunuz, yaratanı rabbi tanıtıyor. 112/1,2,3,4 De ki: "O, Allah'tır; Ahad'dır, tektir. Allah'tır; Samed'dir/ tüm ihtiyaçların, niyetlerin, övgülerin, yakarışların yöneldiği tek kuvvettir. Ne doğurmuştur O, ne doğrulmuştur.  Hiç kimse onun dengi ve benzeri olmamıştır, olamaz."

59/22,23,24 Öyle Allah ki O, tanrı yok O'ndan başka. Gaybı da görünen alemi de bilen O. Rahman O, Rahim O. Öyle Allah ki O, ilah yok O'ndan gayrı. Melik, Kuddus, Selam, Mümin, Müheymin, Aziz, Cebbar, Mütekebbir. Allah, onların ortak koşmalarından yücedir, arınmıştır. Allah'tır O. Haalik, Bari', Musavvir'dir O. En güzel isimler O'nundur.Göklerde ne var, yerde ne varsa O'nu tespih eder. Aziz'dir O, Hakim'dir. Ve birçok ayette devam edip gitmektedir.

Bir bakıyorsunuz gönderdiği elçilerden (61/9,65/11,69/40,73/15), elçilere vahyi getiren cibrili eminden (2/97,98,26/193,70/4), elçilerin hep aynı mesaj için gönderilişinden, helak olmuş kavimlerden ve onları helaka gelmiş Allah’ın elçilerinden (11/69,70), yine aynı elçilerin, İbrahim (a.s) çocuk müjdesi vermelerinden (11/72),  İbrahim ( a.s) ateşe atılırken ateşin onu yakmamasından (21/69), ilk insandan, Nuh (a.s) a, Nuh (a.s) dan, İbrahim (a.s) a İbrahim (a.s) dan Muhammed (a.s) kadar, bize örneklik teşkil edecek bütün elçilerden ve onların hayatlarından pasajlar sunup gider.

Gaybe imandan ahirete, kıyametten cehenneme, din gününden cennete kadar uzayıp gider. İmanın nasıl olması gerektiğinden, ibadete kadar, ibadetin kime ve nasıl yapılacağından vede iman edenlerin hayatını nasıl etkilediğine kadar, hiçbir şeyi atlamadan teferruatıyla anlatıp göstermektedir. Akledenlerin dikkatine! Diye yolculuk hep devam ediyor inşallah o yolun yolcusu oluruz.

2/277 İnanıp yararlı işler işleyenlerin, namaz kılıp, zekat verenlerin Rab'ları katında ecirleri vardır. Onlara korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir.

4/162 Fakat onlardan ilimde derinleşmis olanlara, sana indirilen Kitap'a ve senden önce indirilen Kitap'a inanan müminlere, namaz kılanlara, zekat verenlere, Allah'a ve ahiret gününe inananlara, elbette büyük ecir vereceğiz.

19/76 Allah doğru yolda olanların doğruluğunu artırır. Baki kalacak yararlı işler Rabbinin katında sevap olarak da daha iyidir, sonuç olarak da daha iyidir

23 müminun1-4 , Felaha ulaştı o müminler ki onlar salatlarında itaatkardırlar. Onlar boş şeylerden yüz çevirirler. onlar arınıp yücelmek için yaparlar. (zekatı verirler)

22 hacc 35 , Onlar öyle kimselerdir ki Allah anıldığı zaman kalpleri titrer. Başlarına gelene sabrederler, salatı ikame ederler ve kendilerine verdiğimiz şeylerden harcarlar.

24 nur 37 , Onlar ne ticaretin ne de alışverişin kendilerini Allah’ın zikrinden , salatı ikame etmekten ve zekat vermekten alıkoyamadığı insanlardır. Onlar ,kalplerin ve gözlerin ters döneceği bir günden korkarlar.

35 fatır 29 , Allah’ın kitabını okuyanlar ,salatı ikame edenler, ve kendilerine verdiğimiz rızıkdan gizli ve açık sarf edenler, asla zarara uğramayacakları bir ticaret umarlar.

4/69 ALLAH'a ve elçisine uyanlar, ALLAH'ın kendilerine iyilikte bulunduğu peygamberler, doğrulayıcılar, şehitler ve salihler ile beraberdirler. Onlar ne güzel arkadaştır

7/156 "Bize hem bu dünyada güzellik yaz hem de ahirette. Dönüp dolaşıp sana geldik." Buyurdu ki: "Azabıma dilediğimi çarptırırım. Rahmetime gelince, o herşeyi çepeçevre kuşatmıştır. Ben onu; sakınıp korunanlara, zekatı verenlere, ayetlerimize inananlara yazacağım."

98 beyyine 5 , Oysa kendilerine dini yalnız Allah’a halis kılarak , Allah’ı birleyenler olarak ona kulluk etmeleri,salatı ikame etmeleri, zekatı vermeleri emredilmişti. İşte doğru din budur

Not: Yukarıda örnek olarak verdiğim, konuya delil teşkiledecek ayetlerin tamamı değil, sadece bir kısmıdır.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

öncelikle yaptığınız araştırmalar için gerçeten teşekkür ederim...

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Selam,

Sevgili İbrahim demişsin ki:

2/2 İşte sana o Kitap! Kuşku,çelişme,tutarsızlık yok onda.Bir kılavuzdur o,korunup sakınanlar için.

 İşte, Allah’a şükürler olsun ki, şaşması ve yanılması imkânsız olan Allah’ın kitabı aramızda,

  Sanıyorum ki,çelişkilerin,farklılıkların,hurafe niteliğindeki söylemlerin sebebinin Kur'anın tek kaynak olarak kabul edilmediği olduğunu ifade etmeye çalışıyorsun.

  Peki bu noktada sana bir sorum olacak.Gelenekçilerin hatasının Kur'an dışı kaynak edinme olduğunu söylersek,sadece ve sadece Kur'an diyenlerin aralarındaki derin fikir ayrılıklarının,hatta taban tabana zıtlıkların,Kur'anda hiç zikredilmeyen konular hakkında uzun uzun yazılar yazmanın sebebi nedir sizce?

  Geleneğemi uymak daha kötü yoksa nefsine mi?

Neler düşünüyorsun bu konuda

Sevgilerimle

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Sevgili Mircan,

Öyle bir soru sormuşsun ki tam isâbet!!! Bu soru ve cevapları hepimizi birinci dereceden ilgilendiriyor!!! Hepimiz, bu sorunun birinci dereceden muhatabıyız!! Hepimiz, kendi dünyamızda bu sorunun cevabını vermeye çalışmalıyız....

Diyebilirimki, HanifDostlar.Com'da bütün konu başlıkları ihmal edilip sâdece bu sorunun en doğru cevabına ulaşmaya çalışılsa ve bundan başka hiçbir şey yapılmasa; müslümanlara hizmetlerin en büyüğü sunulmuş olurdu...

Teşekkürler...

N_S

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Sayın Semazen

Yine sıtede seferberlık ilan ettiniz ama bahsettığiniz hataya ve vakıt kaybına en fazla kendınız düşüyorsunuz.Bu konuda Sinan 25 ın yazısına dıkkat etsın okuyucular lınk verıyorum.

http://63.231.71.139/forum_posts.asp?TID=2302&get=last#2 0936

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Sizinle işimiz var!

Anlaşılan, bir mesaj kaleme aldığımda iki versiyon olarak hazırlamam gerekiyor.. Biri forumun geneline hitaben, diğeri Safbilgi'ye hitâben... :)

Neyse; konu mecrasından sapmasın!!! Özür dilerim..

N_S

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

sevgili mircan diyorsun ki:

Peki bu noktada sana bir sorum olacak.Gelenekçilerin hatasının Kur'an dışı kaynak edinme olduğunu söylersek,sadece ve sadece Kur'an diyenlerin aralarındaki derin fikir ayrılıklarının,hatta taban tabana zıtlıkların,Kur'anda hiç zikredilmeyen konular hakkında uzun uzun yazılar yazmanın sebebi nedir sizce?

  Geleneğemi uymak daha kötü yoksa nefsine mi?

Kötülüğü telkin ederseler ikisinede (geleneğe ve nefse) sakın  uyma.

Biz bizden öncekiler gibi, kitabı yanlış okuyoruz ve yanlış anlıyoruz, birilerinin okuduğunu okuyor, kendi okuduğumuz vede kendi anladığımız zannediyoruz, bizden önceki kitap verilenlerin durumuna düşüyoruz fakat farkında değiliz, kur'an israiloğullarından çok sık bahseder boşunamı onlardan (geçmiş ümmetlerden) örnekler verir.

İşte bizim sorunumuzda aynı KİTABI GEREĞİ GİBİ OKUMAMA 

guruplandırır ve kısaca değinecek olursak:  

 “tek kaynak kur’an dır” diyenler

“kur’an tek kaynak değil ana kaynaktır” diyenler

    “edilleyi şeriye (kaynak) 4 tür kitap, sünnet, icma ve kıyas tır” diyenler

Bu üç gurubun, gerek kendi kendileriyle, gerekse diğer guruplarla olan ihtilafının en büyük açmazı, hepsininde birleştiği kitabı gereği gibi okuyamamaktır.

Çok kısa kısa geçecek olursak

Allah’tan hayşiyet duyulması ve samimi olunması gerekir. 8/29 Ey inananlar! Allah'tan sakınırsanız, O size iyiyi kötüden ayırdedecek bir anlayış verir, kötülüklerinizi örter, sizi bağışlar. Allah büyük, bol nimet sahibidir.

Tarafsız ve ön yargısız yaklaşılmalıdır. 16/98 Kuran okuyacağın zaman, kovulmuş şeytandan Allah'a sığın.

Kur’an’ın dilini (lisanını) anlamamız, kavramlarını iyi tetkik etmemiz gerekir. Gerçekten biz, akıl erdirirsiniz diye, onu Arapça bir Kur’an olarak indirdik. 12/2-13/37-41/3

Parçacı (Bektaşi) mantıkla okumamalıyız. 13/36,37 Kendilerine kitap verdiklerimiz, sana indirilenle ferahlarlar. Ama hiziplerden bazıları onun bir kısmını inkar ederler. De ki: "Bana, yalnız Allah'a kulluk etmem, O'na ortak koşmamam emredildi. Ben O'na yakarır, O'na davet ederim. Dönüşüm de O'nadır."  İşte biz o Kur'an'ı Arapça bir hüküm kaynağı olarak indirdik. Eğer sana gelen ilimden sonra onların keyiflerine uyarsan, Allah'tan sana ne bir dost nasip olur ne de bir koruyucu.

İlletlere dayandırarak okuma/muhkeme yaslanarak analiz etme. 3/7 Kitap'ı sana indiren O'dur.Onun ayetlerinden bir kısmı muhkemlerdir ki; onlar Kitap'ın anasıdır.Diğer ayetlerse müteşabihlerdir.Şu var ki, kalplerinde bir eğrilik ve bozukluk bulunanlar, fitne aramak, onun yorumuna öncelik tanımak için Kitap'ın sadece müteşabih kısmının ardına düşerler.Onun tevilini ise bir Allah bilir, bir de ilimde derinleşmiş olanlar.Bunlar, "ona inandık, hepsi Rabbimizin katındandır" derler.Gönül ve akıl sahiplerinden başkası gereğince düşünemez.

Kitabın ana muhtevasını/mantığını anlayarak okuma. Sıraladığımızda iman,ahlak,ibatet ve muamelat şeklinde bakıldığında önem sırasına göre bakmak ve değerlendirmek ve ayrıca kitabı okumanın başka kriterleride vardır. Hükmün akla yatkın olması, fizik kurallarına ters olmaması, gelenekten kitaba doğru değil, kitaptan geleneğe doğru gidilmesi, resulün ve vahye ilk muhatap olan toplumun, sosyal yapısı, tarihi arka planı, örf ve adetlerinin bilinmesi, kitabı uygulayış biçimleri gözden geçirilmesi ve tetkik edilmesi gerekir. Çünkü kur’an evrensel bir kitaptır, Allah’ın kelamıdır, kur’an kendisiyle beraber resulü, indirildiği toplumun dilini, geleneklerini, sosyal yapısını ve tarihi arka planını evrenselleştirmiştir.

Kur’an Allah’ın kelamıdır ama Allah’ın kendi (lisanı) kelamı değil, indirildiği toplumun kelamıdır.

katmadan ve eksiltmeden okumalıyız, tarihte baktığımızda dine girenler kendilerinden bir şeyler (eski dinlerinden, örf ve adetlerinden, alışkanlıklarından ve işine gelenlerden) katmışlardır.

İnşallah yakında hanifdostlar sitesine kitabı nasıl okumalıyız başlığı altında bir yazı göndereceğim tafsilatıyla orada inceleyin ve değerli görüşlerinizi bana yansıtın.

Not: Konu oldukça kapsamlı ve geniştir, bizim değindiğimiz sadece küçük bir örnektir.

saygı ve sevgiler sunarım

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

 Mircan yazdı:

  Gelenekçilerin hatasının Kur'an dışı kaynak edinme olduğunu söylersek,sadece ve sadece Kur'an diyenlerin aralarındaki derin fikir ayrılıklarının,hatta taban tabana zıtlıkların,Kur'anda hiç zikredilmeyen konular hakkında uzun uzun yazılar yazmanın sebebi nedir sizce?

   Aslında siz de takip ettiğiniz kadarıyla biliyorsunuz bu sebebleri.Ama maksadınız üzüm yemek değil,bağcıyı dövmek olduğundan temcit pilavı gibi önümüze getirmekten vahşi bir zevk alıyorsunuz nedense( herhalde engizisyon mahkemesi kuramadığınızdan olacak!)

    Geleneğin saptırıcı yönü ağır basan ve şeytaniliğe kayan eğilimlerinin farkında olan insanlar,Kuranı Allahın kendilerine bahşettiği en büyük nimet ve ayet olan akıllarını kullanarak anlamak gerektiğine karar verdiler.Ve ilk anlarda biraz ürkerek ve biraz da geleneğin zincirlerinden kendilerini tam soyutlayamadan yaptıkları yorumlarda biraz bocaladılar ve bu iki ana nedenden dolayı hala da bocalamaya devam edenler var.

  Ama hamdolsunki,gittikçe daha da teslimiyetçi ve önyargısız yaklaşımlar arttıkça bir birlikteliğe doğru gidiş var ve şeytanın telkinleriyle hareket edenler bu yönelişe engel olamayacaklar,inşallah.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

ADALET YAZDI:

Gelenekçilerin hatasının Kur'an dışı kaynak edinme olduğunu söylersek,sadece ve sadece Kur'an diyenlerin aralarındaki derin fikir ayrılıklarının,hatta taban tabana zıtlıkların,Kur'anda hiç zikredilmeyen konular hakkında uzun uzun yazılar yazmanın sebebi nedir sizce?

   Aslında siz de takip ettiğiniz kadarıyla biliyorsunuz bu sebebleri.Ama maksadınız üzüm yemek değil,bağcıyı dövmek olduğundan temcit pilavı gibi önümüze getirmekten vahşi bir zevk alıyorsunuz nedense( herhalde engizisyon mahkemesi kuramadığınızdan olacak!

Mircan sanırım bana gönderme yapmış,taş=put Kuranın her yerınde gecer,Hacerul Esved taşını öpmeyelım,öpmek için birbirimizi öldurmeyelım,şefaat beklemelıyım,,guzelce Kabeyı zıyaret edelım,hacı adaylarını Mırcan bey izin vermesede her zaman konu açıp uyarıcam.

Maide/90- İnananlar, sarhoş edici maddeler,kumar, kutsal taş ve türbeler, şans oyunları şeytan işi birer pisliktir. Bunlardan sakının ki kurtulasınız

Konuyu böldüm,özur dılerım,ama zaten konu bu soruyla hedef degıştırmış.