Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Hadisle ilgili konuşmalarda karşı tarafın öne sürdüğü ayetler var, yazıda. varsa aklınıza gelenler onları da siz eklersiniz inşallah...
İDDİA 1: 4/59 ‘u hadis ayetlerine kanıt olarak gösteriyorlar. Bizden olan emir sahiplerinin tanımını ısrarla söylememizi istiyorlar. Onlara göre emir sahibi Sayidi Nursi-Buhari-Müslim ve dolayısıyla onların kitapları.
Israrla bir emir sahibi göstermemi aksi taktirde bir emir sahibi olmadığını düşündüğümü ve böylece ayetle ters düştüğümü ifade etmeye çalışıyorlar.
Aynı zamanda bu emir sahiplerine lider gözüyle bakıyorlar.
CEVAP: Ancak ayette tekil değil, çoğul ifade kullanılmış. “Emir sahipLERİ”. Allah burada bir kişiyi göstererek ona itaat edin demiyor. Birçok emir sahiplerinin olduğu bir ortam ki kendini tek söz sahibi gösterebilecek bir insan yok. “Emir sahibi...” değil, “emir sahipleri...”. Tekil olarak, Rasul’den bahsediliyor. O da yanında Allah’ın ismi anılarak.
İnsanlar gerçekten uğraşmak istiyorlarsa, kendilerine itaat edilecek biri ya da birilerini aramazlar. Siz Allah için öğrenmek ve yaşamak istiyorsunuz hemen bu konuyla ilgilenen insanları bulma yolunu mu denersiniz yoksa elinizdeki Kuranı okuyup anlamaya mı çalışırsınız? Tabiki aklını kullanmayan, kendinin eksik yaratıldığını düşüneneler hemen birilerinin peşinden gidecektir mutlaka. Ama akıllı insan kendisi bakar, araştırır, görür, ve gereğini yapar. Kurana uygun olduğu sürece çevresindeki insanların söylemlerini de ciddiye alır. Zamanla kendisi gibi olan insanlar onu bulur zaten, gösterdiği bu çaba sonucunda..
İDDİA 2: Peygamber Kuranın dışında yasaklar koyabilir. Yani haramlar. Gösterilen ayet: 7/157.
CEVAP: Tüm temiz şeyler helal. Bunu Allah da söylüyor, peygamber de 5/4-5 7/157.
Yasaklar konusunda yüzde yüz olamayan kitaplara güvenemeyiz. Çünkü Kuran, tarihte kesin bilgisi olmadan yasaklar-haramlar koyanlardan şikayetçidir 5/87 16/116.
İDDİA 3: “Allah’a ve elçisine itaat edin - Elçiye uyan Allah’a uymuş olur” cümleleri resule itaat, yani malum insanların yazdıklarına inanılmalı diye düşünülüyor
CEVAP: Öncelikle şu ayrımın farkına varılmalıdır. Elçiye itaat etmenin ölçütü güvensiz malum kitaplara uymak değildir. Zaten istesenizde o kitapların tamamına uyamazsınız.
Ayetleri ayakta tutmaya çalışan herkes elçiye itaat ediyormuş gibi olmaz mı zaten. Elçi gerçekleri söyleyen kişidir. Gerçeklere uymakta elçiye itaattir.
Dikkat edilmesi gereken bir husus da “Allah’a ve elçisine itaat edin” ifadesidir. Ne demek istediğimi anlayan anlar.
Başka bir forumdan alıntı:
“Allah ve elçisi (resûl)” ifadesi, Kur’an’da Allah ve elçisi diye iki ayrı tüzel kişiliği değil, bir bütünü ifade eder. Örneğin, Allah ayrı bir nota, elçisini ayrı bir nota; Allah bir duyuru, elçisini ayrı bir duyuru sunmuyor. “Ve” bağlacı bütünlüğü gerektiren yerde bütünlük, ayrılığı gerektiren yerde ayrılık ifade eder. Örneğin, 4/75’de: “Bize senin katından bir dost ve bir yardımcı sağla” ayetinde, istenen bir tane dost, bir de ondan ayrı olarak yardımcı sağlanması değildir. Bu iki sıfat, bir kişide toplanabilecek sıfatlardır.
Allah ve elçisine davet-24/48,51 ALLAH’A AYRI, ELÇİYE AYRI BİR DAVET SÖZ KONUSU DEĞİLDİR.
Allah ve elçisine hicret-4/100 ALLAH’A AYRI, ELÇİYE AYRI BİR HİCRETSÖZ KONUSU DEĞİLDİR.
İDDİA 4: (59/7. ALLAH'ın o ülkelerin halklarından elçisine ganimet bıraktığı şeyler ALLAH'ın ve elçisinindir.Yani akrabalara, yetimlere, yoksullara ve yolda kalmışlara verilmelidir ki zenginlerinizin arasında tekelleşmesin.Elçinin size verdiğini alın; ancak onun size vermediğinden uzak durun. ALLAH'ı dinleyin. ALLAH'ın cezalandırması çetindir.)
Bak, gördün mü! elçinin bize verdiğini almamız gerekli. Dolayısıyla sen hadisleri yok sayamazsın.
CEVAP: Bu ayet, Kuran dışındaki kitapların içindekilerinin %100 peygamberin söylemi olduğunu kanıtlamaz.
Ayetin öncesi okunursa peygamberin vereceği şeyin, savaşta elde edilen mallar olduğu görülür.
Kaldı ki, hadis kitaplarını bize peygamber mi bıraktı? Bize Kuran ile birlikte başka kitapları da mı bıraktı?!
İDDİA 5: Peygamber yaşamında Kuran dışında bir şey konuşmamış mıdır? Sadece Kuran ayetlerini mi söylemiştir? Kuranda yazmayan hiçbir hüküm vermemiş midir? Onun hüküm verme yetkisi yok muydu?
CEVAP: Öncelikle bu düşünce o kitapların güvenirliğini kanıtlayan bir düşünce değildir.
Allah ve Resulu hüküm verebilir 24/48-51 33/36. Allah’ın indirdiğiyle hüküm verilmeli 5/48-49
Resul Kuran yaşamı çerçevesinde, insanlar arasında hüküm verir. Verdiği hükümde Kurandaki inanca uygundur. Adaletlidir. Dosdoğru dine uyan hükümler de elbette ki doğrudur.
Hüküm ile ilgili bilgi aşağıda;
- Resul münafıklar arasında dilerse hüküm verebilir ancak adaletle hüküm verecek tabii 5/42
- Peygamberlerler Tevratla hüküm veriyorlardı 5/44
- İncille hüküm vermek 5/47
- Allah’ın indirdiğiyle hüküm vermeyenler inkarcıdır 5/44,45,47
- Allah’ın sana indirdiğiyle aralarında hüküm ver 5/48-49
- Hüküm Allah’ındır 6/57 12/40 12/67
- İnsanların yanlış hükümlerine örnek 6/136 (hayvanı paylaşım konusunda)
- Allah’a uymaktansa, insanlara uyanlar böylece hüküm vermiş oluyorlar. Ne biçim bir hüküm! 10/35
De ki: "Sizin şirk koştuklarınızdan hakka ulaştırabilecek var mı?" De ki: "Hakka ulaştıracak Allah'tır. Öyleyse, hakka ulaştıran mı uyulmaya daha hak sahibidir, yoksa doğru yola ulaştırılmadıkça kendisi hidayete ulaşmayan mı? Ne oluyor size? Nasıl hükmediyorsunuz?"
9. Hüküm verenler sizin ve atalarınızın isimlendirdikleridir 12/40
10. Davut ve süleymanın koyunlar konusunda hüküm vermeleri. Resuller hüküm verebiliyor 21/78 38/22
11. Şeytanı dost edinenler hakkında hüküm verilmiş bile 22/3-4
12. Aralarında hüküm verilmesi için Allah’a ve Resulune çağırılanlar 24/48,51 33/36
13. Mesaj konusunda anlaşmazlığa düşerseniz hüküm Allah’ındır 42/10
14. Müslümanlara suçlular gibi mi davranalım? Ne biçim hüküm. Yoksa kitabınız mı var 68/35-39 45/21
__________________ Artık kim tağutu tanımayıp Allah'a inanırsa, o, sapasağlam bir kulpa yapışmıştır; bunun kopması yoktur.
|