HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Genel Tartışma
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Genel Tartışma
Konu Konu: ÇARPIK İNANÇLAR Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
aslan2
Newbie
Newbie
Simge

Katılma Tarihi: 10 mart 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 24
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı aslan2

Tarikatlerdeki  çarpıklıklara  devam edecek olursak ;  uydurma birçok maneviyat  makamıyla  memleket karış karış parsellenmiş, gavs her dönem bir tanedir   dünyayı korur,  kutup yedi tanedir belli bölgelerden sorumludur, biri öldüğündede yerine  yenisi gelir,  daha bir  sürü kırkı , yedisi, üçüyle  şu güzelim din perişan edilmiştir . İslam dininde bu tür şeylerin  kesinlikle  yeri yoktur, bu meselelerle uğraşan kişiler manevi hastalığa  yakalanmışlardır  . Veya doğruyu yanlış yerde aramaya çalışmaktadırlar.


 Yusuf suresinin 40. ayetinde  konu ile ilgili bir ayet bulunmaktadır. Sizin O nu  bırakıp taptığınız şeyler bir takım kuru isimlerden ibarettir ki , onları siz ve atalarınız takmışsınızdır. Yoksa Allah onlara hiçbir  bürhan  (delil)  indirmemiştir, hüküm ancak  Allah ındır. O  yalnız kendisine ibadet  etmenizi emir buyurmuştur. İşte doğru ve  sabit din budur  velakin insanların çoğu bilmezler.


Bu tür maneviyat makamları  sizin uydurduğunuz  anlamsız  şeylerdir. Allah ın kitabında , Resulullah ın   sünnetinde  bununla ilgili veya uzaktanda olsa imalı hangi ayet varki , siz bu tür yollarla dini yaşamaya kalkıyorsunuz ?


 Bunlar tamamen uydurma , boş  ve insanı rahatsız eden  luzumsuz  işlerdendir. Bu tür işler doğru ve sabit dinin dışına çıkmaktır.  Makamlarla mevkilerle ilgilenmeyi bırakıp ,  Allah ın rızası kazanılmaya çalışılmalı  . Bu gibi konular şeytanların ve cinlerin  dinimizi karmakarışık etmek için , sizin  peşinden gittiğiniz bir kısım insanlara  öğretilmiş şeylerdir. Bu konu ile alakalı olaraktan


Cin suresi 6. ayette “ Doğrusu insanlardan bazı adamlar , cinlerden bazı adamlara sığınıyordu da  cinlerin azgınlıklarını artırıyorlardı” .


 En am suresi  128. ayette “ O gün , onların hepsini bir araya toplayacak ve  Ey cinler cemaatı insanlara hakikaten çok ettiniz  !  diye seslenecek . Cinlerin insanlardan olan dostlarıda  , “ Ey Rabbimiz  biz birbirimizden faydalandık  ve bizim için taktir buyurduğun ecele erdik ” diyecekler . Buyuracak ki  “Allah ın diledikleri hariç olmak üzere içinde ebedi kalıcı olduğunuz yeriniz ateştir ” . Şüphesiz Rabbin hikmet sahibidir , her şeyi bilendir ”


 129 ve 130. ayettede    “ İşte biz zalimlerin bazısını  , kazandıkları sebebiyle bazısına böyle dost ederiz. Ey ins ve cin toplulukları !  içinizden , size benim ayetlerimi anlatan ve bu gününüzün gelip çatacağını haber veren peygamberler gelmedi mi ? “Biz kendi alleyhimizde şahitlik ediyoruz” diye cevap verecekler . Dünya hayatı onları aldattıda , kafir olduklarına dair kendi aleyhlerine kendileri şahit oldular.


 Ayetler ne kadar açık değilmi ? yoruma dahi gerek bırakmıyor.


   Bu gibi işlerle uğraşan insanların ne kendilerine nede başkalarına asla faydası olamaz , ama uğrattığı zarar o kadar büyük olur ki  kimsede sizi kurtaramaz.


Hazır manevi hastalıktan bahsetmişken,  gördüğü rüyalarla yaşantısına yön veren , onunla amel eden , bir rüyanın peşinden yıllarca boş bir hevesle koşan , her rüyayı tabir ettirip onunla sevinen , onunla üzülen  zihiyetler  tasavvufla uğraşanlarda bolca mevcuttur .  İnsanlar işlerini rüyalarla halledecek olsaydı , Allah u teala akıl denen nimeti neden vermiş biraz düşünürmüsünüz ?   Zaten bu makamlar mevkiler hep rüyalarla halloluyor, birisi bir makama getiriliyor , birisi görevden alınıyor,  anlayacağınız teşkilat sağlam , şeytan tezgahını güzel yere açmış , deymeyin keyfine.


  Şeytan , peygamberlerde dahil olmak üzere , herkesin kılığında rüyaya girebilir, buna  peygamber efendimiz  de  dahildir. Hemen hararetlenmeyin biraz dinleyin , eğer rüyada  görülen  kişi  kur’an la  çelişkili  sözler  sarfediyorsa, buna itibar etmemek  gerekir.  Bu gibi durumlara karşı en uygun savunma , kur’an la yaşamasını öğrenmektir. Değerli bildiğimiz kimselerin rüyamızda bize vermiş olduğu nasihatlara , kur’an a uygunluğuna göre itibar etmeliyiz. Meşhur bir hadis i şerifte “ Rüya ile amel etmeyiniz” buyuruluyor, rüyalara bu şekilde bir itibar ederek , rüya ile amel edilmiş olunmuyormu ?


 Kişinin, gerçek iman değerlerine ulaşmadan yaptığı istihare yanlıştır. Üç akıllı kişinin yapacağı istişare , bin gece yapılan istihareden kıymetlidir. Çünkü istihare yaparak  Allah ın kendini yönlendireceğini zanneden  kimsenin , iman ve doğru inanç potansiyelinin belli seviyelerde olması gerekmektedir. İstişareyi herkes yapabilir , ancak istihare ( Allahın rüya esnasında , kişinin yapacağı iş konusunda kendine yardımcı olması ) yapmak için , öncelikle kuran ın , sünnetin , aklın ve istişarenin uygulanıp , yinede işin içinden çıkılamıyor olunması gerekmektedir. Her işini istihareyle halleden kimseler , şeytanın ve cinlerin oyuncağı olmuşlardır.


İslam dininin belli bir döneminden sonra ortaya atılmış olan tasavvuf  konusu , hırıstiyanlıktaki ruhbanlığa benzetilmeye çelışılmıştır .. Ruhbanlık dünyadan el ayak  çekip , kendini Allah a adamadır. Tasavvuf ta   aynı maksadın  değişik bir versiyonu haline getirilmeden uygulanıp , inancından  lezzet alma ile sınırlı tutulmalıdır. 


 Dünya ile ahiret arasındaki dengeyi sağlamadan uygulanan tasavvuf , sorunların artmasına sebep olmuştur. 


 Bu konuda  Hadid suresinin 27. ayetinde “ Sonra onların izlerinden peygamberlerimizi ard arda gönderdik . Birde arkalarından Meryem  oğlu İsa yı  gönderdik  ve ona incili verdik . Kendisine tabi olanların  kalplerine bir şevkat ve bir merhamet ihsan ettik  birde Rahbaniyyet ki , bunu onlar icat ettiler. Biz onu üzerlerine farz kılmamıştık , ancak  Allah ın rızasını aramak için yaptılar. , sonrada gereği gibi riayet etmediler . Bizde iman etmiş olanlara mükafatlarını verdik , çokları ise yoldan çıkmış  fasıklardır”.


 Buyrularak , yapılan bir işin gerektiği gibi yapılmasının önemi vurgulanmıştır. Günümüzde tasavvufun getirildiği nokta kur’an a şiddetle muhalefet etmektedir.


 Keramet ve keşif ehli diye bilinen bu insanlar aslında çok büyük  yanılgı içersindedirler . Peygamberler dahi kendi arzularıyla mucize gösteremezken , birileri nasıl bu işin ehli oluyor anlamıyorum. 


R’ad suresinin 38. ayetinde bu konudan bahsedilmektedir  “ And olsun ki  biz senden öncede  peygamberler  gönderdik . Onlarada zevceler ve evlat verdik  , Allah ın izni olmadıkça  hiçbir  peygamberin bir mucize getirmeye kudreti yoktur . Her ecel için bir yazı vardır.”


Keramet ehli demek,  keremet gösterme yeteneği bulunan demektir . Kimsenin böyle bir yeteneğinin bulunması mümkün değildir . Allah dilediğine dilediği vakit, kendi kudretinin idrak edilmesi maksatıyla böyle haller verir , bu kişiden değil Allah tandır. Tarikatlarda görülen bu tür olaylar imtihan sırrına binaen şeytanın oyunuda olabilir , olaya bu boyutundanda bakıp , kur’an ın özüne uygunluğuna göre tavır sergilemeliyiz.  Bizler  dikkatlerimizi  kişilere  değil , bizleri yoktan var edip , he rihtiyacımızı karşılayan  rabbimize yöneltmeliyiz.


Mürşid,  müridinin geceda kaç kez sağa ve sola döndüğünü  dahi bilir zihniyeti , ne manaya geliyor acaba  ? Allah ın sıfatlarından bir kısmını üzerinde bulundurduğunumu  ifade ediyor ? ne kadar acı.


 Kalp gözü açılsın diye ibadet etmek olurmu ? kalp gözü dediği doğru ile yanlışın ayırt edilmesidir, gerçekleri algılama yeteneğidir.


Kaaf suresi 7-8. ayetlerde “ Yeri döşemişiz ve oraya sabit dağlar yerleştirmişiz. Orada manzarası güzel herçeşit nebattan  çiftler bitirmişiz , bütün bunları hakikaten  Hakka dönen her kulun kalp gözünü açmak ve bir ibret dersi vermek  için yaptık.”   


Casiye suresinin 20. ayetinde “Bu (  kur’an )  insanların kalp gözleri için ve kesinlikle inanacak bir kavim için , bir hidayet ve rahmettir.”


Kalp gözü açık bir insan , baktığı heryerde Allah ın varlığını hisseder. Doğada gördüğü her mükemmellik ve Rabbinden gelen her lutuf , onun Allah a olan imanını artırır. Bazı kişilerin anladığı gibi kalp gözünün açılması , insanların kalbini okumak , ne düşündüklerini bilmek   ve herkesin göremediğini görmek değildir.  Allah u tealanın Rahmeti herşeyi kuşatmıştır ve bağışlayıcı olduğunu sürekli ortaya koymaktadır. Bunun için yapılacak olan günahlardan sakınmaya özen göstermektir.


Kişi herhangi bir  günahı işlemeye devam ettikçe , şeytan o günahı bir şekilde kişiye doğru olarak kabul  ettirmeye çalışır . Bunda başarılı olursa Allah tarafından haram edilen , kul tarafından kendine helal edilmek suretiyle , itikat zedelenmiş olur. İtikati günahlarda tövbe etme ihtimali çok  düşüktür , ancak  haram olan bir konu haram kabul  edilir vazgeçilmeye çalışılırsa , Allah mutlaka  kişiye o konuda yardım eder.


Diğer  taraftan haram , helal edilmekle , Allah a iftira atılmış ve emrinin beğenilmediği iddia edilmiş olur ve  itikatını düzeltinceye kadar asla yardım olunmaz. Tövbe etme ihtimalide , zihniyetini değiştirinceye kadar  ortadan kalkmış olur.


Tasavvuf kur’an ın ince çizgilerinden biridir , adımlar çok dikkatli atılmalıdır.   Zaten kendine kitap ve peygamber gönderilmiş ümmetler, bunlara  layıkıyla ve dosdoğru uymadığı taktirde o dinin mensubu sayılmıyorlar, delil olarakta  ,


Maide suresinin 68. ayetinde mealen  Deki: Ey ehli kitap siz Tevrat ı , İncil i ve  Rabbinizden size indirileni tutup icra  etmedikçe ,hiçbir şey üzerinde değilsiniz . Yemin olsun Sana Rabbinden indirilen ( kur’an ı kerim) onlardan birçoğunun azgınlığını ve küfrünü artıracaktır. O halde kafirlere acıma”.


 Kitaplar  ümmetlere , içindekilere uyulması  için gönderilir. En büyük kayıplardan  biride , bizim  kur’an la  yaşıyor   olmayışımızdır.  Kur’an dan önce kendine kitap gönderilmiş ümmetler de  kitaplarına  uymuyorlardı , sadece  ihlaslı belli gruplar  dinlerini yaşıyorlardı . Yoksa  Allah u teala  kitap gönderdiği toplumlara  , kendi gönderdiği hükümlerle  yaşamayanları dinsiz olarak  kabul etmezdi.  O günde tıpkı bu gün gibi , dini tekelinde bulunduran kişilerin  görüşlerine itibar ediliyordu. Zaten kitaplarını bile değiştirip kendilerine uyacak  şekilde tekrardan düzenlemişlerdir , islam dininin içinde yer alan kimselerin bu şekilde bariz olarak kitaptaki hükümleri değiştirme imkânları asla olmamıştır. Bunun sebebi Allah u tealanın


“ Kur’an ı biz indirdik  koruyucularıda  ancak  bizleriz”  buyurmasındandır.


 Ancak  anlatılmak istenen konular nefsin arzularına uydurulduğundan ,  daha vahim bir durum ortaya çıkmıştır.  Rabbimizin korumasına rağmen , insanların gerçekten uzak  yorumları ile diğer kitaplardan daha kötü hale getirilmiştir.

 Kendilerine daha önceden kitap verilmiş olanlar , onunla yaşamayı terk  ettiklerinde başlarına neler gelmiş neler.


Araf suresinin 171. ayetinde  ders almamız gereken bir ayet yer almaktadır. “ Bir vakitler biz , Tur dağını tepelerine gölgelikmiş gibi kaldırmıştık da , üzerlerine düşüyor sanmışlardı . Demiştik ki: Size verdiğimiz kitabı kuvvetle tutun ve içindekini hatırınızdan çıkarmayın, olur ki korunursunuz.”


Yüce Allah bizleri , kur’an ı  gerçek mânada anlayan ve yaşayan mü’minlerden eyler ise , bizlerde amacımıza ulaşabiliriz. Rabbimizden gelmesini beklediğimiz hidayete ulaşmak için , hep beraber çaba göstermeliyiz.


Yukarı dön Göster aslan2's Profil Diğer Mesajlarını Ara: aslan2 Ziyaret aslan2's Ana Sayfa
 

Eğer Bu Konuya Cevap Yazmak İstiyorsanız İlk Önce giriş
Eğer Kayıtlı Bir Kullanıcı Değilseniz İlk Önce Kayıt Olmalısınız

  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats