Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Bu bölüme uygun ,hemencecik aklıma gelen 2 çatışmayı sunayım.
1- Bazı yörelerimizde, bazı etnik ailelerde 5 hatta 9 göbek akrabalarla evlilik, gelenek ve görenekleri nedeniyle yasaktır.Tartışmak bile mümkün değildir.Dinimizde ise böyle değildir.
2- Yine bazı yörelerimizde, kirve çok önemlidir. Birbirleri ile kirve olan ailelerde evlilikler bile gerçekleşmez yasaktır. Dinimizde ise böyle değildir.
Katılma Tarihi: 26 nisan 2007 Yer: Australia Gönderilenler: 854
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Sayin Efrayim 58
Kuran gelenek ve goreneklerin haktan sapmis olarak saplandiklari Sirk'i ve cirkef yasami reddeder.Ama toplumlarin adil ve ahenk icinde yasamalarini saglayan insanin fitratinin uretimi guzel her seyi onaylar.Bunlar Sartlar degistikce yeniden duzenlenmelidir. Insan'i haktan saptirmayan ona sevkeden her sey gelistirilerek korunmalidir.
Dinin asli ile onun konu ettigi gundem konulari birbiriyle karistirilmamlidir.
Mesela dinin aslinda adalet ilkesi vardir bu degismez.Ama inzal ortamindaki miras,evlilik,bosanma ve diger genel hukuki uygulamalar vesaire gelisim ve degisim gosterebilir.
Örfler ve adetler toplumların yıllar boyunca hayattan edindikleri deneyimler sonucu oluşturduları, onları ifade eden dillerdir. Örf ve adetlerin halkın yararına olanaları olduğu gibi toplumları köreltici ve kısıtlayıcı olanları da mevcud. O zaman bize düşen tüm adetleri, örfleri yapmamak mı; yoksa Kur'an'a ve mantığa uygun olanların ayrımını yapıp doğruları hayatımıza uygulamak mı? Ama burada yine ince bir sınır çizgisi var; o da o topluma ait örfün ya da adettin dinselleştirilmemesi yani Allah demiş gibi, bir zorunluluk gibi dayatma yapılmaması. Çünkü her toplumun kendine ait örfü geleneği kültürü vardır o da kendi kulturunu yaşatabilir yeterki şirke sevk etmeyen davranışlar olsun.
Kuran gelenek ve goreneklerin haktan sapmis olarak saplandiklari Sirk'i ve cirkef yasami reddeder.Ama toplumlarin adil ve ahenk icinde yasamalarini saglayan insanin fitratinin uretimi guzel her seyi onaylar.Bunlar Sartlar degistikce yeniden duzenlenmelidir. Insan'i haktan saptirmayan ona sevkeden her sey gelistirilerek korunmalidir.
Selamlar Sn Muhliskul, yukarıdaki sözleriniz gerçekten çok doğru, İnsanı hakka sevkeden herşey geliştirilerek korunmalıdır: bunlar Türk gelenek göreneklerinden bazıları olabileceği gibi, amerikan yerlilerinin, çinlilerin gelenek görenekleri de olabilir hiç farketmez.
Fakat aşağıda alıntıladığım sözlerinizi pek anlayamadım; "genel hukuki uygulamlar gelişim ve değişim gösterebilir" derken ne kastettiğinizi açar mısınız?
muhliskul Yazdı:
Dinin asli ile onun konu ettigi gundem konulari birbiriyle karistirilmamlidir.
Mesela dinin aslinda adalet ilkesi vardir bu degismez.Ama inzal ortamindaki miras,evlilik,bosanma ve diger genel hukuki uygulamalar vesaire gelisim ve degisim gosterebilir.
__________________ Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşcesine..
Katılma Tarihi: 26 nisan 2007 Yer: Australia Gönderilenler: 854
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Sayin Ozden yazdiginiz gibi,insan neslinin huzuruna ve hakka yonelmesine vesile her sey guzeldir.
Ornegin cezai mueyyideler degiskendir.Miras hukuku degiskendir.Daha dogrusu ana baslik olan adalet ilkesi esastir,harici ortam ve sartlara binaen belirlenir.Resulun yasaminda bu gerceklesmistir.Ayni konudaki degisik ilahi kararlar bu degisim sureci goz onunde tutularak verilmistir.
Sayin Ozden yazdiginiz gibi,insan neslinin huzuruna ve hakka yonelmesine vesile her sey guzeldir.
Ornegin cezai mueyyideler degiskendir.Miras hukuku degiskendir.Daha dogrusu ana baslik olan adalet ilkesi esastir,harici ortam ve sartlara binaen belirlenir.Resulun yasaminda bu gerceklesmistir.Ayni konudaki degisik ilahi kararlar bu degisim sureci goz onunde tutularak verilmistir.
Eger istenirse daha detayli yazmaya calisabilirim.
Saygiyla
Ceza hukuku, miras hukuku, borçlar hukuku... nasıl değişkenlik gösterebilir, uygulamada günün şartlarının göz önünde bulundurulması ayetlerin hükmünü devredışı bırakmaz mı?
__________________ Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşcesine..
Ornegin cezai mueyyideler degiskendir.Miras hukuku degiskendir.Daha
dogrusu ana baslik olan adalet ilkesi esastir,harici ortam ve sartlara
binaen belirlenir.Resulun yasaminda bu gerceklesmistir.Ayni konudaki
degisik ilahi kararlar bu degisim sureci goz onunde tutularak
verilmistir.
Eger istenirse daha detayli yazmaya calisabilirim.
Bence bu çok önemli bir konu Sevgili Muhliskul. Bu konuyla ilgili olarak zihinlerde birçok soru işaretleri mevcut. Daha detaylı açıklama yapabilirseniz gayet yararlı olur.
Muhabbetle, Alperen
__________________ Yunus 105. Şu da emredildi: "Yüzünü dine bir hanîf olarak çevir. Sakın müşriklerden olma!"
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma