HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Genel Tartışma
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Genel Tartışma
Konu Konu: ELÇİ VE KİTAP TAASSUBU Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

SELAM, ARKADAŞLAR UMARIM HEPİNİZ İYSİNİZDİR,

Onlara: "Allah'ın indirdiklerine iman edin" denildiğinde: "Biz, bize indirilene iman ederiz" derler ve ondan sonra olan (Kur'an)ı inkâr ederler. Oysa o (Kur'an), yanlarındakini (Kitabı) doğrulayan bir gerçektir. (Onlara) De ki: "Eğer inanıyor idiyseniz, daha önce ne diye Allah'ın peygamberlerini öldürüyordunuz?" (BAKARA SURESİ / 91)

 

AYETTE ANLATILAN ADAM TİPİ SİZCE NASIL BİR TİPLEME, ELİNDEKİNE ALLAH'TANDIR DİYE İMAN EDEN VE O'NA EK BİR ŞEY DE GÜTMEDEN SADECE O'NA KAFASINI SOKAN BİRİSİMİ YOKSA ELİNDE Kİ KİTABA ALLAH'IN İDNRİMESİ OLDUĞU İÇİN İMAN EDEN BİRİSİ Mİ ?

 

BİZ SADECE BİZE İNDİRİLENE İMAN EDERİZ,

BUNU DİYEN ADAM O'NDAN SONRA OLANI İNKAR EDİYOR, NEDEN ELÇİLERİN YARIŞTIRILMASINDAN SONRA KİTAPLARIN ASLINDA HAYATLARIN YARIŞTIRTILAMSI YOK MU, BU ADAM ELİNDEKİ KİTABLA BERABER BİR DİĞER KİTABA İMAN EDERSE, O KİTABIN ELÇİSİNE TABİ OLACAK O ZAMAN DA ELİNDEKİ KİTABIN MOLLALIĞINI YAPAMAYACAK, VE YARIŞTIRIYOR KİTAPLARI, VE İNKAR EDİYOR NASIIL BİR KİTABI İNKAR EDİYOR,

YANLARINDAKİ Nİ DOĞRULAYAN BİR GERÇEĞİ İNKAR EDİYOR,

 

ASLINDA BU ADAMIN İNKAR ETTİĞİ YANINDAKİ, YANINDAKİNİ DOĞRULAYANI İNKAR EDEN, ELİNDEKİNE DE HAKKYLA UYMUYOR DEMEKTİR,

 

BU AYET İLE BERABER OLUŞAN SORULARI BERABER DÜŞÜNELİM Mİ, YOK BU AYETTEN SONRA AKLINIZDA HİÇ BİR SORU UYANMADI İSE, OKUMANIZA GEREK YOK,

 

BİZLER ELİMİZDE Kİ MUSHAFLARA NİÇİN İMAN ETTİK, BU ALLAH'IN VAHİYLERİDİR VE BUNLARI BİZE ATALARIMIZ VERDİĞİ İÇİN Mİ YOKSA ALLAH'TAN OLDUKLARINA İMAN ETTİĞİMİZ İÇİN Mİ ?

 

CEVAP İKİNCİSİ OLMALI İNŞALLAH OLAN DA İKİNCİSİDİR,

BİZ ELÇİLERİN HİÇ BİRİNİ DİĞERİNDEN AYIRMAYIZ, HEPSİ BİZLER İÇİN BİRDİR, BİZ DE İSA NE İSE MUSA DA O YUNUS NE İSE YUSUF DA ODUR, HEPSİ BİRDİR,

 

BİZLER KİTAPLARIN HİÇ BİRİNİ DİĞERİNDEN AYIRMAYIZ, BİZLER İÇİN TEVRAT, İNCİL, ZEBUR, KUR'AN HEPSİ AYNIDIR,

Ey iman edenler, Allah'a, elçisine, elçisine indirdiği kitaba ve bundan önce indirdiği kitaba iman edin. Kim Allah'ı, meleklerini, kitaplarını, elçilerini ve ahiret gününü inkar ederse, şüphesiz uzak bir sapıklıkla sapıtmıştır. (NİSA SURESİ / 136)

 

madem elimizdeki kitap, kendinden öncekileri doğruluyorsa, neden bu kitabı elimize alarak kendinden önce olanları doğrulatmıyoruz,

eğer o kitaplar tahrif olmuş olsa muhammed resul zamanında bu tahrifat olmuş olsa, neden o kitaplar doğrulansın ve o kitaplarla hükmetmeye çağırılsın,

  • De ki: "Ey Kitap Ehli, Tevrat'ı, İncil'i ve size Rabbinizden indirileni ayakta tutmadıkça hiç bir şey üzerinde değilsiniz." Andolsun, Rabbinden sana indirilen, onlardan çoğunun tuğyanlarını ve inkârlarını arttıracaktır. Sen de kafirler topluluğuna karşı üzüntüye kapılma. (MAİDE SURESİ / 68)

    bununla beraber, elimizdeki kitap;

  • Allah katından yanlarında olan (Tevrat)ı doğrulayan bir Kitap geldiği zaman, -ki bundan önce inkâr edenlere karşı fetih istiyorlardı- işte bilip-tanıdıkları gelince, onu inkâr ettiler. Artık Allah'ın laneti kafirlerin üzerinedir. (BAKARA SURESİ / 89)

     

    bilip tanıdıkları kitapsa,

     

    o dönem de ellerde ki nüshaların tahrif olduğu iddiası havada kalan bir iddia, miadı dolduğu iddiası o kitapların doğrulanması ile havada kalan bir iddia,

     

    geriye üç seçenek var,

     

    eski kitaplar nesh edildi,

    eski kitapların tamamı tek bir vahiy altında toplandı ve bu kur'an'dı,

    eski kitaplar doğruay götürecek veriye sahip,

    neyse, bu üç seçeneği tek tek ele alacağız ancak buraya kadar ki yeri halletmeye çalışalım ilk önce,

    muhammed resul döneminde ellerde ki nüshalar tahrif olmadı ise,

     

    o dönem uyarıcısız ve müjdecisiz ve elçilerin arasının kesildiği dönem olarak nitelenir mi? zaten ellerdeki kitaplar bu işi görüyor ?

    insan ve melek elçiler seçiliyor, insan elçiler, isa musa muhammed, melek elçiler, davut, zebur, kur'an, tevrat, incil,

    isa, musa, davut, muhammed dördü  de aynı anda hayatta olması ile,

    zebur, kur'an, incil, tevrat, dördü de aynı anda yayında olması arasında ne fark vardır,

    yaw, ben sesli düşümeme burda son veriyorum, sizleri ayetlerle, nefisinizle, Rabbinizle başbaşa bırakıyorum,

     

    tek derdi Allah'a kul olmak olanlara yürekten selamlar

     

    Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
     
    Guests
    Guest Group
    Guest Group


    Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
    Gönderilenler: -259
    Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

    alıntı dır

     

     

    Kuran’ın bu konuda öğrettikleri.
    Yukarıda gördüğümüz gibi, Tevrat, Zebur ve İncil’e göre Allah’ın Sözü değiştirilemez. Kur’an’da İncil’in değiştirildiğini belirten hiçbir ayet yoktur! Gerçi Yahudiler Tevrat’ı sözlü olarak tahrif etmekle (yani, Tevrat ayetlerini yanlış yorumlamak ya de yanlış aktarmakla) suçlanıyor, ama Tevrat metninin asla değişmediği ve değişemeyeceği açıkça belirtilmiştir: “Süphesiz ki, Tevrat’ı biz indirdik (Allah indirdi). Onda hidayet ve nur vardır” (Sure 5:44) (Dikkat: Kur’an ‘vardı’ değil, ‘vardır’diyor; yani Tevrat’ın hala nur ve hidayet kaynağı olduğunu açıkça kabul ediyor).

    “…içinde nurla hidayet bulunan ve önündeki Tevrat’I tasdik eden İncil’I verdik”(Sure 5:46). Ayrıca Sure 3:3, 5:68-70, 6:91’e bakınız. Kura’an’a gore müminlerin Tevrat, Zebur ve İncil’e inanması şarttır: “Biz Allah’a, …Musa’ya ve İsa’ya verilenlere ve bütün peygamberlere Rab’leri tarafından verilen kitaplara iman ettik. Onların hiçbirini diğerinden ayırt etmeyiz.” (Sure 2:136, Ayrıca Sure 2:285, 4:136, 29:46’ya bakınız.). Bu ayetten anlaşılıyor ki, Hz. Muhammed bile Kur’an’ı Tevrat, Zebur ve İncil’den üstün saymadı! Kur’an, önündeki Tevrat ve İncil’i (geçersiz kılmak değil), tasdik etmek için indirildiğini defalarca belirtiyor (Sure 10:37, 35:31, 46:12’ye bakınız). İncil ile Tevrat’ın aslı Muhamed’in zamanında kaybolmamıştı. Bunu şu ayetlerden anlıyoruz: “Ey Resul’üm (Muhammed), eğer sana indirdiğimiz kıssa ve haberlerden bilfarz şüphe edecek olursan, senden evvel kitap (Tevrat ve İncil) okuyanlara sor” (Sure 10:94).

    "Sen (ey Muhammed) onlara (Yahudilere), 'Eğer sadık iseniz, Tevrat'ı getirin de onu okuyun" (Sure 3:93. Ayrıca Sure 3:70-71, 21:7, 4:47, 2:41, 7:169 ve 29:46'ya bkz.).

    Bu Kur'an ayetlerinden anlaşılıyor ki, Tevrat ve İncil Muhammed'in zamanında bozulmamış durumdaydı. Aksi halde, Allah Muhammed'e "bir şüphen varsa, senden önce kitap okuyanlara sor" demezdi. Tanrı, Muhammed'in tahrif edilmiş bir kitaba müracaat etmesini nasıl ister?

    Tevrat, Zebur ve İncil'in aslı Allahın Sözü değil miydi? Peki, Kur'an'da Allah'ın Sözü hakkında ne yazıldığına bakalım: "Allah'ın sözlerini değiştirebilecek hiçbir kuvvet yoktur"(Sure 6:34).

    "Allah'ın sözlerinde asla bir değişme yoktur" (Sure 10:64). Kur'an'a göre Muhammed önceki kitapları tasdik etmek ve korumak için gönderildi (Sure 5:51). Fakat eğer Tevrat ve İncil değiştirilmişse, Muhammed bunları koruyamamış demektir.

    şimdi, sevgili okuyucu, şu iki sonuçtan birini seçmek durumundasın: 1) Ya Allah'ın Sözü (Tevrat, Zebur ve İncil hakkındaki Kur'an ayetleri yanlıştır. 2) Ya da Tevrat, Zebur ve İncil gerçekten değişmemiştir ve böylece her Müslüman onların tüm hükümlerini kabul etmek zorundadır. Kur'an önyargısız okuyan herkes bu ikinci seçeneği tercih eder. Nitekim Ebül-Fazl es-Saudi ve Ebül-Beka Salih el-Caferi gibi en eski ve en saygın Müslüman müfessirler (Kur'an yorumcuları) Hıristiyanların kullandığı Tevrat, Zebur ve İncil'i olduğu gibi kabul etmişlerdir

    Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
     
    Guests
    Guest Group
    Guest Group


    Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
    Gönderilenler: -259
    Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

     
     
    alıntıdır
    “Peki, Yahudilerden bazıları güvenilmez çıktılarsa ne
    olur? Onların güvenilmezliği Tanrı’nın güvenilirliğini
    ortadan kaldırır mı? Kesinlikle hayır! Her insan
    yalancı olsa da, Tanrı’nın doğru olduğu bilinmelidir.
    Yazılmış olduğu gibi: ‘Öyle ki, sözlerinde doğru
    çıkasın ve yargılandığın zaman davayı kazanasın.’”
    (Romalılar 3:3-4)

    Soru şudur: “Tanrı’nın Sözü değiştirildi mi?” Tanrı’nın cevabı ise şöyledir: “Kesinlikle hayır!” Kutsal Kitap’ta ve Kur’ân’da yaptığımız incelemeler sonucunda Tanrı’nın Sözünün değiştirilemiyeceğini okumuştuk. Bu kitapta, Kutsal Kitab’ın değişmezliği hakkında çeşitli birçok delil verildi:

    1. Tevrât’a göre (Tora) Tanrı’nın Sözü değişmez.
    2. Zebûr’a göre (Ketubîm) Tanrı’nın Sözü değişmez.
    3. Peygamberler’e göre (Nebi’îm) Tanrı’nın Sözü değişmez.
    4. İncîl’e göre (Yeni Ahit) Tanrı’nın Sözü değişmez.
    5. Kur’ân-ı Kerîm’e göre Tanrı’nın Sözü değişmez.

    6. Ayrıca Kur’ân’ı Kerime göre, Hz. Muhammed, o dönemdeki
    Kitab-ı Mukaddes’i Tanrı’nın Sözü (vahiy kitabı) olarak
    tamamen kabul ediyordu. Yani Kur’ân bu kitapların
    Allah tarafından vahyolunduğunu, O’nun katından
    geldiğini kesin olarak kabul etmektedir.
    7. Hz. Muhammed’in döneminde Kutsal Kitab’ın geçerli
    metinleri Yahudiler ve Mesih İnanlıları arasında
    yaygındı ve sapasağlam duruyordu.
    8. İslâmiyet’ten önceki döneme ait İncîl’in 5.000’den
    fazla el yazması hâlâ mevcuttur. Bu nüshâların
    hepsi de yüzde 98.33 aynı şeyi söylüyor. Eski Ahit’in
    nüshâların ise yüzde 99.94 tutarlıdır. Tanrı’nın Sözünün
    mana veya gerçekliğini değiştirebilecek hiç bir güç
    yoktur.
    9. Eski Hıristiyan atalarının (Patristik) yazıları ve
    eserleri de Kutsal Kitab’ın değişmezliğini açıkça
    gösteriyor.
    10. Doğal olarak Tanrı’nın Hakimiyeti ve Kuddreti,
    O’nun kendi sözü ile ilgili her hangi bir sapıklık
    veya tahrife müsaade etmez.

    Bu sonucun önemi büyüktür. Eğer Kutsal Kitap gerçekten Tanrı’nın değişmemiş esini ise, o zaman Tanrı’nın insanlara söylemek istediği herşeyi içeriyor demektir. Kutsal Kitab’ın kendisi de Tanrı’nın Sözü’nün değiştirilemeyeceğine ve değişmeyeceğine şahitlik eder. Ayrıca, İslâm’dan yüzyıllarca önce kaydedilmiş olan eski el yazmaları da Kutsal Kitab’ın değiştirilmediğine şahitlik ederler. M.S. 610-632 civarında meydana gelmiş olan Kur’ânda, Kutsal Kitab’ın (Tevrât, Zebûr, İncîl’deki) “metinlerinin” değiştirildiği ile ilgili her hangi bir ifade yoktur. Tam tersine güçlü bir desteği vardır; Kur’ân-ı Kerîm’e göre “O’nun sözlerini değiştirecek kimse yoktur” diyor. (Kehf 18:27)

    M.S. M.S. yedinci yüzyılda meydana gelen Kur’ân’da Kitab-ı Mukaddes (Tevrât, Zebûr, İncîl)’in “metinlerinin” değiştirildiğine dair her hangi bir ifade yoktur. Tam tersine, Kutsal Kitab’ın okunması tavsiye edilmektedir. Kur’ân’a göre tüm gerçek inanlıların Tanrı’nın Sözünü (Kitab-ı Mukaddes) benimsemesi gerekir.

    “Yoksa siz Kitabın bir kısmına inanıp bir kısmını inkâr
    ediyorsunuz?” (Bakara 2:85)

    “Kitab’ın hepsine inanırsınız.” (Al-i İmrân 3:119)

    Zan ise gerçekten hiçbir şey kazandırmaz.” (Yûnus 10:36)

    325 yılında Yeni Ahit veya başka bir tarihte Kutsal Kitap, esas doktrinleri çıkarılarak ciddi bir şekilde değiştirilmiş olsaydı, bu uyuşmazlık en eski tanıklıklar vasıtası ile belli olurdu. Çünkü M.Ö. 325’ten çok öncelere ait birçok eski metin halen bulunmaktadır. Ama bunlarda da doktrinleri değiştiren hiçbir uyuşmazlık söz konusu değildir.
    “deyin ki: ‘bize indirilene de size indirilene de inandık.
    Tanrımız ve tanrınız birdir ve biz O’na teslim olanlarız.’”
    (Ankebut 29:46)

    “de ki: ‘Ben Allah’ın indirdiği her Kitab’a inandım ve
    aranızda adalet yapmakla emrolundum. Allah bizim de
    Rabb’imiz, sizin de Rabb’inizdir. Bizim işlediklerimiz
    bize, sizin işledikleriniz size aittir. Bizimle sizin
    aranızda tartışma (sebebi) yoktur.’” (Şûrâ 42:15)

    Bunca açık ayetler dururken, Tanrı’nın Kutsal Kitab’ına iman mı, yoksa inkâr mi edeceksiniz? “Size doğrusunu söyleyeyim, Tanrı’nın Egemenliğini bir cocuk gibi kabul etmeyen, bu egemenliğe asla giremez.” (Luka 18:17) Tanrı’nın doğru sözleri her zaman doğru kalacaktır. Doğruluk değişmez. Değiştirilemez. Tanrı’nın kendisi de bunu sağlar. Ne Şeytan ne insan Yüce Tanrı’nın kıymetli sözlerini iptal edemez.

    Yukarıda anlatılanlar doğrultusunda, Tanrı ve insan ilişkisinde bize rehberlik yapan tarihlerin derinliğinden Hz. İsa Mesih’in göğe alınışına dek süregelen değişmeyen tek bir ana çizgi vardır. O da Kutsal Kitap dediğimiz kitaplar tomarıdır.

    Bunlar apaçık delillerdir. Tanrı’nın Sözünün güvenilir olduğunu birkaç bakımdan gördük. Kitab-ı Mukaddes (Kutsal Kitap) Tanrı’nın Sözüdür ve onun değiştirildiği iddiası uydurmadır. İslâmiyet dünyasında çok yaygın olduğu halde hiç doğru değildir. Kur’ân’da Tevrât’ın tahrifini bildiren hiçbir ayet yoktur. Aslında olamazdı da. Çünkü Kur’ân kendi doğruluğuna ilâhiliğine Kutsal Kitab’a olan uygunluğunu kanıt gösteriyor. Kutsal Kitab’ın değiştirildiğine dair hiçbir tarihsel kanıt yoktur. Buna ek olarak, dünyada Kutsal Kitap gibi binlerce eski el yazmaları ile doğrulanmış başka bir kitap (Kur’ân bile) yoktur.

    Eğer Kutsal Kitap yüzyıllar önce değiştirilmiş olsaydı, bu önemli noktaya Kur’ân değinmez miydi? Tersine, “Rabb’inin sözü hem doğrulukça hem de adaletçe tamamlanmıştır. O’nun sözlerini değiştirebilecek hiç kimse yoktur. O, işitendir, bilendir.” (En’âm 6:34) “Allah’ın kelimeleri değişmez.” (Yûnus 10:64) diye ayetler vardır.

    Gücü her şeye yeten ulu Tanrı, kendi Kutsal sözünün değiştirilmesine izin vermez. Tersine, onu korur ve yerine getirir. “Allah sözünden caymaz” (Hac 22:47). Elimizdeki Tevrât’la İncîl sağlam ve güvenilirdir. Kaldı ki, eğer insan Kitab-ı Mukaddes’teki öğretilenleri kabul etmek istemezse, Kutsal Kitab’ın değiştirildiği iddiasından başka bir gerekçeye baş vurmak zorundadır. Yoksa İslâm inancının ayakta durabilmesi ve çökmemesi için, mevcut diğer ilâhî kitapların tahrif edilmiş olmaları mı gereklidir?

    İyi niyetli ve gerçeğe yönelik insanlar, kendi önyargılarının desteği ile değil, tarihi kanıtları inceleyerek gerçeği bulmaya çalışırlar! Konuya önyargısız bir şekilde bakmak zor olabilir, ama eğer Tanrı’nın sonsuz gerçeklerini yürekten kavramak istiyorsak, önyargısız olmalı ve yanlış düşüncelerden vazgeçmeliyiz. Bir kimsenin Tanrı’nın Kutsal Kitabını araştırıp okumadan, “Tanrı’yı tanıyorum” demesi mümkün değildir. Çünkü Kutsal Kitap Tanrı’nın en büyük eseridir. Tanrı Kendini gizlemiyor. Vahiy aracılığıyla her şeyden çok kendisini keşfetmemizi ve tanımamızı istiyor:
    “Rab şöyle diyor: ‘Hikmetli adam hikmetiyle, yiğit
    kendi gücüyle, veya zengin de kendi zenginliğiyle
    övünmesin; ancak övünen şununla övünsün: anlayışlı
    olup dünyada lütüf, adalet ve doğruluk işleyen Rab olan
    beni tanımakla övünsün; çünkü ben bundan hoşlanırım’
    Rab diyor. (Yeremya 9:23-24)

    Tanrı, kendisini tam olarak tanımamızı istediğini kanıtlayan dev bir eser olan Kutsal Kitab’ı olağanüstü bir özenle hazırladı. Tarih boyunca insanları en çok etkileyen kitap, kuşkusuz Kutsal Kitap’tır. Öyleyse, Tanrı’yı tanımak isteyen her insan Kutsal Kitab’ı okumalıdır. Tanrı kendisini Kutsal Kitap’ta, yarattığı diğer tüm şeylerden daha açık ve daha gerçek olarak
    göstermektedir. O’nu arayan bir yürekle ve açık fikirle Kutsal Kitabı okumak Tanrı’yı tanımayı ve gerçek huzura kavuşmayı sağlar.

    İncîl’de Hz. İsâ Mesih, kendi sözleri ve ebedi hayat hakkında çok önemli sözler söyledi. Mesih’in sözlerinin sonsuza dek sabit kalacağına ilişkin bir başka kanıt da, bizzat O’nun sözüdür:

    “Beni reddeden ve sözlerimi kabul etmeyen kişiyi
    yargılayacak biri var. Söylediğim söz o kişiyi son
    günde yargılayacaktır.” (Yuhanna 12:48)

    Dikkat! Eğer herkes son günde İsâ Mesih’in sözüyle (yani İncîl’e göre) yargılanacaksa, o zaman İncîl kesinlikle değiştirilemez. Tanrı’nın o sözü koruması gerekir. Bu kanıt, kimsenin inkâr edemeyeceği açıklıktadır. Zira eğer biz Son Gün İncîl uyarınca yargılanacaksak, onun asla değişmemesi gerekir. Tanrı kullarıyla dalga geçmez, onlarla oyun oynamaz.

    Kutsal Yazıları araştırıyorsunuz. Çünkü bunlarda sonsuz
    yaşama sahip olduğunuzu sanıyorsunuz. Bana tanıklık eden de
    bu yazılardır! Öyleyken siz, yaşama kavuşmak için bana
    gelmek istemiyorsunuz.” (Yuhanna 5:39-40)

    Dikkat! Eğer bir kişi Hz. İsâ’nın bir peygamber olduğuna tanıklık edip aynı zamanda O’nun kendi hakkındaki sözlerini kabul etmezse, bu ne kadar mantıklı ve ne kadar inandırıcı bir davranış olur?
    “Yahya ertesi gün İsâ’nın kendisine doğru geldiğini
    görünce şöyle dedi: ‘İşte, dünyanın günahını ortadan
    kaldıran Tanrı Kuzusu!’” (Yuhanna 1:29)

    Başka hiç kimsede kurtuluş yoktur. Bu göğün altında
    insanlara bağışlanmış bizi kurtarabilecek başka hiçbir
    ad yoktur.” (Elçilerin İşleri 4:12)

    Yukardaki açıklamalarımız ışığında İsâ Mesih’in gerçek kimliğini tüm sıcaklığı ile sizlerle paylaşan Kutsal Kitab’ın kesinlikle Tanrı’nın öz sözü olduğunu ve bu Müjde’de hepimizin ortak kazancı bulunduğunu belirtmek istiyoruz. Sizleri, hiçbir zaman değiştirilmemiş Tanrı’nın Sözünü, yani Kutsal Kitab’ı (Tevrât, Zebûr ve İncîl) açık fikirle inceleyip İsâ’nın aslında kim olduğunu araştırmaya davet ediyoruz.

    “İsa kendisine iman etmiş olan Yahudilere, ‘Eğer benim
    sözüme bağlı kalırsanız, gerçekten öğrencilerim olursunuz.
    Gerçeği bileceksiniz ve gerçek sizi özgür kılacak’ dedi.
    Bunun için, Oğul sizi özgür kılarsa, gerçekten özgür
    olursunuz.” (Yuhanna 8:31-32 & 36)


    Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
     
    adalet
    Uzman Uye
    Uzman Uye
    Simge

    Katılma Tarihi: 02 ekim 2006
    Gönderilenler: 1195
    Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı adalet

    Selam Malik kardeş,tamam,önceden indirilen ilahi kitapların değiştirilmediğini kabul edelim,peki kelimelerin yerlerini değiştirp tahrif etmelerini veya özelikle de Tevrattaki bir çok akıl almaz bilgileri nasıl değerlendireceğiz?
    Kuran ışığında o bilgilerin çoğunu kabul etmek bayağı bir soruna yolaçıyor.

    __________________
    "Bir kavme olan kininiz sizi adaletten ayırmasın.."
    Yukarı dön Göster adalet's Profil Diğer Mesajlarını Ara: adalet
     
    Guests
    Guest Group
    Guest Group


    Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
    Gönderilenler: -259
    Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

    selam adalet kardeşim umarım iysindir,

    alıntılarda bazı sorunlar var dikkat onu belirteyim,

    meseleye gelirsek,

    kardeş ben ilk önce içinde kalmam gereken sınırları belirlemeliyiz derim, bu her mesele için geçerlidir,

    eğer iki metrelik alanda kalmamız gerekse hayatımızı iki metrelik alana göre ayarlarız,

    kur'an'ın bize verdiği alan nedir ilk önce bunu netleştirelim, sonra elimizdekileri o alan içinde kalarak anlamaya çalışırız,

     

    tahrif olan, ne incildir, ne kur'an'dır ne tevrattır,

     

    ama düz bakarsak

    tahrif olan hem kur'an'dır hem incildir, hem tevrattır,

    ??????

     

    ben ellerde var olan mushafın dışında bir mushaf bassam, tevbe suresinin son iki ayetini çıkartıp mesela, tahrif olan kur'an mıdır, yoksa benim bastığım nüsha mıdır ?

    Allah akledelim diyorsa, akledecez,

     

    kur'an'a biri bir şey eklese nasıl sırıtırsa aynı şey diğerleri içinde geçerli, ama ilk önce sınırlarımızı belirleyelim, ilkeleri netleştirelim, sonra eldeki verileri devşiririz,

    derine incelenecek bir konu,

     

    mesela, isa geliyor bazı şeyleri kaldırıyor ama kaldırdığı tevrat değil, ona tevrat ve incil öğretiliyor, lakin, levhi mahfuzda olan sadece kur'an, iman edilmesi gerekense hepsi,

     

    selam ile

     

    Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
     
    adalet
    Uzman Uye
    Uzman Uye
    Simge

    Katılma Tarihi: 02 ekim 2006
    Gönderilenler: 1195
    Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı adalet

     İlgine teşekkür ederim Malik kardeş,bu konuda elde ettiklerini bizimle paylaşırsan seviniriz.Verdiğin örnek güzel oldu,düşünüp akletmeye ve en doğruya ulaşmaya devam inşallah..

    __________________
    "Bir kavme olan kininiz sizi adaletten ayırmasın.."
    Yukarı dön Göster adalet's Profil Diğer Mesajlarını Ara: adalet
     
    Guests
    Guest Group
    Guest Group


    Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
    Gönderilenler: -259
    Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

    eyvallah adalet kardeşim,

    inşallah Rabbim çabalayanlara yollarını açacaktır,  hep beraber yürümeye ve paylaşmaya devam

    denizi geçtikten sonra musa ile tartışan israiloğullarından beter bir kavimdeyiz, daha denize varmadan tartışan bu kavmin adamları arasında,  Rabbim, kendi emrine sadık kalanlardan eylesin,

     

    dua ile

    Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
     

    Eğer Bu Konuya Cevap Yazmak İstiyorsanız İlk Önce giriş
    Eğer Kayıtlı Bir Kullanıcı Değilseniz İlk Önce Kayıt Olmalısınız

      Yanıt YazYeni Konu Gönder
    Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

    Forum Atla
    Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
    Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
    Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
    Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
    Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
    Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

    Powered by Web Wiz Forums version 7.92
    Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
    hanif islam

    Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

         Sayfam.de  

    blog stats