HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Yeni Çıkan Mehdiler, Resuller Köşesi
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Yeni Çıkan Mehdiler, Resuller Köşesi
Konu Konu: KİM HİDAYETİ KUR’ÂN’IN DIŞINDA BAŞKA BİR (Kapalı Konu Kapalı Konu) Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
orkunn
Katilimci Uye
Katilimci Uye


Katılma Tarihi: 15 eylul 2005
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 29
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP  

tarıkay Allah'a iftira atandan daha zalim kim olabilir iskenderi izliyorum kuranı latin harfleriyle okuyor önce iskendere kuran okuma seti alın iskender bey murşidin elini öpmek kuranın neresinde Cihad ayetlerinin tumune cefse cihad diye yorum yapmışsız Allah'ın laneti Allah'a iftira atanların uzerine olsun kuranın neresinde devrin imamı başınızın uzerine gelip ey ruh çık İnanınki şeytan bile hataya duştumu ben Alemlerin rabinde korkarım der huzur namazı peygambere kıldırdığınız namaz hangi ayete var gelin şeytanın gösterdiği cesareti sizde gösterin ben Alemlerin rabinden korkarım diyin iskenderin adımlarını takip etmeyin

__________________
slm
Yukarı dön Göster orkunn's Profil Diğer Mesajlarını Ara: orkunn
 
elik
Newbie
Newbie


Katılma Tarihi: 10 eylul 2005
Gönderilenler: 14
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP  

evet orkunn allah ruhun bize yardımcı olmak için gelecegini haber veriyor işte:

 mücadele 22...allaha ve ahiret gününe iman edenlerin kalbine iman yazılır.ve onlar allahın katından egitilmiş bir ruhla desteklenirler.

ahiret günü:ölmeden önce ruhun allaha ulaştıgı gündür .

ahir:son demektir.ayetteki manasına görede ruhun beden ile geçirmiş oldugu son gündür.

allah sadece allaha ruhun ölmeden ulaşmaya dilekte bulunanların kalbine imanı yazar.küfrü alır.küfür ayetlerde insanın yükü olarakda geçer.

allah teala peygamberimiz muhammede:

inşirah1-8...habibim gögsünü yarmadıkmı ,YÜKÜNÜ ALMADIKMI.şanını yüceltmedikmi.o zaman bana şükret.

peygamberimizin, evvelden yani her insan gibi dogarken kalbinde küfür yazıyordu allaha ulaşmayı diledi efendiler sultanı allah onun kalbinden küfrü aldı ve imanı yerleştirdi.{yukardaki ayet}

duha 7...habibim sen dalaletteyken seni HİDAYETE ERDİRMEDİKMİ. 

bu ayet peygamberimizinde bizim şuanki durumumuzla muhatap oldugunun göstergesidir.

hepinizi imana davet ediyorum .yol :

ALLLAHA ULAŞMAYI DİLEMEKTİR.

Yukarı dön Göster elik's Profil Diğer Mesajlarını Ara: elik Ziyaret elik's Ana Sayfa
 
orkunn
Katilimci Uye
Katilimci Uye


Katılma Tarihi: 15 eylul 2005
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 29
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP  

mucadele.22- Allah'a ve ahiret gününe inanan bir kavmin; babaları, oğulları, kardeşleri, yahut akrabaları da olsa Allah'a ve Peygamberine düşman olanlarla dostluk ettiğini göremezsin. Allah onların kalplerine imanı yazmış ve onları katından bir ruh ile desteklemiştir. Onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacak, orada ebedi kalacaklardır. Allah onlardan razı olmuş onlarda O'ndan razı olmuşlardır. İşte onlar Allah'ın taraftarlarıdır. Muhakkak ki başarıya ulaşacak olanlar, Allah'ın taraftarlarıdır.

Bu Allah'ın taraftarları ile şeytanın taraftarları arasındaki en belirgin farktır. Belirginlik kazanan safların kesin hatlarla ayrılmasıdır. Her çeşit engelin ve her tür bağın ortadan kaldırılarak tek kulpa, tek bağa bağlanmasıdır.

"Allah'a ve ahiret gününe inanan bir kavmin Allah'a ve Peygamberine düşman olanlarla dostluk ettiğini göremezsin: '

Çünkü yüce Allah bir insana iki kalp vermemiştir. Ve bir insan bir kalpte iki zıt sevgiyi yerleştiremez. Hem Allah ve Peygamber sevgisi hem de Allah a ve Peygamberine düşman olanların sevgisi... Bu kalp ya imanlı olacaktır ya da imansız! Bunların her ikisini birleştirmek ise mümkün değil.

"İsterse babaları, oğulları, kardeşleri yahut akrabaları olsun farketmez."

Kan ve yakınlık bağları iman bağı ile çeliştiklerinde kopuverirler. İki sancak yani Allah'ın sancağı ile şeytanın sancağı arasında bir çekişme ve düşmanlık yoksa bu bağları birlikte gözetmek mümkündür. Allah taraftarları ile şeytan taraftarları arasında bir savaşın olmadığı sıralarda müşrik olan anne-babaya iyi davranmak emredilen bir davranıştır. Aralarında mücadele, sürtüşme, düşmanlık ve savaş varsa bu durumda tek olan kulpla ve tek olan bağla ilgisi olmayan bütün bağlar kopar. Nitekim Ebu Ubeyde Bedir savaşında babasını öldürmüştü. Ebu Bekir Sıddık oğlu Abdurrahman'ı öldürmeye kalkışmıştı. Mus'ab bin Umeyr kardeşi Ubeyd bin Umeyr'i öldürmüştü. Hz. Ömer, Hz. Hamza, Hz. Ali, Ubeyde ve Haris yakınlarını ve akrabalarını öldürmüşlerdi. Kan ve yakınlık bağlarından soyutlanarak din ve inanç bağına sarılmışlardı. İşte bu Allah'ın ölçüsünde bağların ve değerlerin yükselebileceği en yüksek noktaydı.

. "İşte Allah'ın kalplerine imanı kazıdığı kimseler bunlardır."

İman Allah'ın eliyle onların kalplerine yerleştirilmiş Rahman'ın sağ eliyle gönüllerine yazılmıştır. Artık bu imanın silinmesi ve çözülmesinden söz edilemez. Körelmesi ve kapanması yoktur onun!"Ve onları katından bir ruh ile desteklemiştir."Onların bu kadar keskin bir iradeye ulaşmaları ancak Allah'tan bir ruh ile mümkün olabilir. Kalplerinin bu nur ile aydınlanması, onların güç ve ışık kaynağı olan ve onları gücün ve ışığın kaynağına kavuşturan bu ruh ile ancak mümkündü."Onları altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacaktır. Onlar orada ebedi kalacaklardır: 'Dünyada her türlü bağdan ve her türlü ilişkiden soyutlanmalarının, dünyanın geçici her şeyini kalplerinden söküp atmalarının karşılığı olarak."Allah onlardan razı olmuş, onlar da Allah'tan."Apaydınlık, huzur ve rahat veren bu tablo müminlerin halini yüksek ve üstün bir konumda, sevinç ve hoşnutluğun egemen olduğu bir havada canlandırıyor. Rabbleri onlardan razı, onlar da Rabblerinden razıdır. Herşeyden kopmuşlar, kendilerini ona bağlamışlar. O da onları himayesine kabul etmiş, cennetlerinde onlara geniş imkanlar sağlamış ve onlardan razı olduğunu kendilerine hissettirmiştir. Böylece onlar da hoşnut olmuşlardır. İçleri bu yakınlık ile huzura kavuşmuş, sevince boğulmuş ve doyuma ulaşmıştır."İşte bunlar Allah taraftarlarıdır."

Allah'ın cemaatıdır onlar. Allah'ın sancağı altında toplanmışlardır. O'nun önderliği ile hareket ederler. O'nun yolunda yürürler. O'nun sistemini gerçekleştirirler. O'nun yeryüzündeki kazasını ve kaderini gerçekleştirmek için çalışırlar. Onlar da Allah'ın kaderinden biridirler. Çünkü;"Hiç şüphesiz Allah taraftarları kurtulanların kendileridir." Allah'ın seçkin yardımcıları kurtulamayacak da kim kurtulacak?

Böylece insanlık iki ayrı gruba ayrılmaktadır: Allah taraftarları ve şeytan taraftarları. Bütün insanlar iki ayrı sancak altında toplanmaktadır: Hak sancağı ve batıl sancağı. Buna göre insan, ya Allah taraftarı olup hak sancağı altındadır. Ya da şeytan taraftarı olup batıl sancağı altındadır. Bunlar iki ayrı çizgi, iki ayrı gruptur. Öyle kesin hatlarla birbirinden ayrılmışlardır ki, asla barışmazlar ve asla esneklik göstermezler!

Akrabalık ve hısımlık yok. Aile ve yakınlık yok, vatan ve millet yok, tutkunluk ve ulusculuk yok, sadece akide... Yalnız ve yalnız akide. Kim Allah taraftarlarına katılır, hak sancağı altında durursa, o ve bu sancağın altında duran herkes Allah yolunda kardeştir. Renkleri farklı, vatanları farklı, milletleri farklı, aileleri farklıdır. Allah taraftarlarını oluşturan temel bağları ayrıdır. Burada bütün farklılıklar bir olan Allah'ın sancağı altında erir gider. Kim de şeytanın egemenliğine girer. Batıl sancağının altında yer alırsa artık hiçbir bağ onu Allah taraftarlarına bağlayamaz. Ne ülke, ne ırk, ne vatan ne renk, ne soy bağı ne akrabalık ne hısımlık... Bütün bu bağları ayakta tutan baştaki bağ kopmuş olur. Onun kopması ile diğer bağların tümü de kendiliğinden çözülür

BU AYET0N NERES0NDE 0SKENDER0N RUHU K0^0N0N BA^INA GEL0P EY RUH ÇIK D0YOR YA UTANMIYORMUSUZ B0LE B0LE 0FT0RA ATMAYA KEND0 KATIMDAN RUHLA DESTEKLER0M D0YOR AYET 0SKENDER 0SE BAINIZIN UZER0NE GEL0R0M EY RUH ÇIK D0YOR  YOKSA HA^A ALLAH KURANDA RUH DEMEKLE 0SKENDER0N BA^IMIZIN UZER0NE GELMES0 VE EY RUH ÇIK DEMEK M0 0ST0YOR B0R BAKALIM ALLAH RUH HAKINDA NE D0YOR

Ona, bir biçim verdiğimde ve ona ruhumdan üfürdüğümde hemen ona secde ederek (yere) kapanın. (15/29)

HASA EYER RUH DEVR0N 0MAMININ BAIMIZA GEL0P EY RUH ÇIKSA ALLAH ISKENDER0MI UFURDU 0^0N0ZE GELD0M0 RUH KAVRAMINI DEVR0N 0MAMININ YANI ISKENDERIN BA^IMIZIN UZERINE GELEREK YORUMLARSIZ BURDA YANI EYER RUHTAN KASIT ISKENDERIN BA^IMIZIN UZERINE GELMEYI KAST EDIYORSAZ HASA ALLAH DEVRIN IMAMINI UFURECEM

Sana ruh'tan sorarlar; de ki: "Ruh Rabbimin emrindendir, size ilimden yalnızca az bir şey verilmiştir." (17/85) BURDA RAB0M0Z SANA RUHTAN SORARLAR RUH RAB0M0N EMR0MDEND0R D0YOR S0ZE GÖRE 0SE 0SKENDER0N INSAN BA^INA GELIP EY RUH ÇIK OZAMAN BU AYETEDE PIR PARENTEZ EKLEYIN HASA SENDEN DEVRIN IMAMININ BA^IMIZIN UZERINE GELIP EY RUH CIK DIYE SORUYORLAR DEVRIN IMAMININ BA^INIZIN UZERINE GELIP EY RUH ÇIK RABININ EMRINDEDIR SIZE AZ BIR BILGI VERILDI  YA SAÇMALIGA BAKIN

Sonra onu ‘düzeltip bir biçime soktu' ve ona ruhundan üfledi. Sizin için de kulak gözler ve gönüller var etti. Ne az şükrediyorsunuz? (32/9)

Onu bir biçime sokup, ona ruhumdan üflediğim zaman, siz onun için hemen secdeye kapanın.(38/72)

Allah, ölenin ölüm zamanı gelince, ölmeyenin de uykusunda iken canlarını alır da ölümüne hükmettiği canı alır, ötekini muayyen bir vakte kadar bırakır. Şüphe yok ki, bunda iyi düşünecek bir kavim için ibretler vardır. (39/42)

Dereceleri yükselten, Arş'ın sahibi Allah, kavuşma günüyle korkutmak için kullarından dilediğine iradesiyle ilgili vahyi indirir. (40/15)

İşte böylece sana da emrimizle Kur'an'ı vahyettik. Sen, kitap nedir, iman nedir bilmezdin. Fakat biz onu kullarımızdan dilediğimizi kendisiyle doğru yola eriştirdiğimiz bir nur kıldık. Şüphesiz ki sen doğru bir yolu göstermektesin. (42/52)

Peygamber sizi, Rabbinize iman etmeye çağırdığı halde niçin Allah'a inanmıyorsunuz? Halbuki O, sizden kesin söz de almıştı. Eğer inanırsanız. (57/8)

İmran'ın kızı Meryem'i de. Ki o kendi ırzını korumuştu. Böylece Biz ona ruhumuzdan üfledik. O da Rabbinin kelimelerini ve kitaplarını tasdik etti. O, (Rabbine) gönülden bağlı olanlardandı. (66/12)

Ruh (Cebrail) ve melekler saf saf olup durduğu gün, Rahmân'ın izin verdiklerinden başkaları konuşmazlar; konuşan da doğruyu söyler. (78/38)

utanman1z laz1m eyer mucadele 22 deki ruhu devrin imam1n1n ba_1m1z1n uzerine gelip ey ruh ç1k d1ye meal verirses o zaman bu rh hak1ndak1 tum ayetlerede ayn1 yorumu yapmal1s1z ha i_ine gelen ruhu iskender diye yorumlayacan Allah'tan korkun kuran1 kend1 hevesiniz gibi tahrip edemesiz

    KADIR sures1

Gerçek şu ki, Biz onu  kadir gecesinde indirdik. (1)

 

Kadir gecesinin ne olduğunu sana bildiren nedir? (2)

 

Kadir gecesi, bin aydan daha hayırlıdır. (3)

 

Melekler ve ruh, onda Rablerinin izniyle her bir iş için inerler. (4)

 

Fecrin çıkışına kadar bir esenliktir (selamdır) o.  (5)

 

 peki bu ruh ne meleklerle bereber iskender bey baimizin uzerine mi geliyor

Allah'a karşı yalan uydurup iftira düzenden veya kendisine hiçbir şey vahyolunmamışken "Bana da vahy geldi" diyen ve "Allah'ın indirdiğinin bir benzerini de ben indireceğim" diyenden daha zalim kimdir? Sen bu zalimleri, ölümün ‘şiddetli sarsıntıları' sırasında meleklerin ellerini uzatarak onlara: "Canlarınızı (bu kıskıvrak yakalanıştan) çıkarın, bugün Allah'a karşı haksız olanı söylediğiniz ve O'nun ayetlerinden büyüklenerek (yüz çevirmeniz) dolayısıyla alçaltıcı bir azabla karşılık göreceksiniz" (dediklerinde) bir görsen... (6/93)

iNSIRAH

1- Ey Muhammed! Senin göğsünü açmadık mı?

2- Yükünü üzerinden almadık mı?

3- Ki o belini bükmüştü,

4- Senin şanını yüceltmedik mi?

5- Muhakkak ki her güçlükle beraber bir kolaylık vardır,

6- Gerçekten güçlükle beraber bir kolaylık vardır.

7- Öyleyse bir işi bitirince diğerine giriş,

8- Ümit edeceğini Rabbinden iste.

BU AYETLERin neresinde senden kufru ald1k iman1 yazd1k diyor bun curte sizler _uan Allah'a sava_ açm1ss1z iftira yalan Allah'1n laneti Allah'a iftira atanlar1n uzerine olsun

Duha

- O seni yetim bulup barındırmadı mı?

7- Şaşırmış bulup da yol göstermedi mi?

8- Fakir iken seni zengin etmedi mi?

 

 



__________________
slm
Yukarı dön Göster orkunn's Profil Diğer Mesajlarını Ara: orkunn
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP  

SEN HEP DÜŞMANLIK BESLİYORSUN OYSA ASRI SAADETTE PEYGANBERİMİZ SAHABESİNE SİZ DÜŞMANLARA BİLE MUHABBET BESLERSİNİZ ÇÜNKÜ SİZ KİTABIN TAMAMINA TABİİ SİNİZ DEDİĞİNİ İSLAMİ KAYNAKLARDAN ÖĞRENİYORUZ

ALLAH EN ÇOK İNSANI SEVER

Acaba neden? Şunu biliyoruz ki Allahû Tealâ en çok insanı seviyor kainatta ve en çok sevdiği mahluku insan olduğu için onun mutlu olmasını istiyor. Bu yeminleri de bize veriyorki, bu yeminleri yerine getiren mutlaka cennete gidecektir. Öyleyse Allahû Tealâ'nın bu yeminleri hepimize, bütün insanlığa insanların her birine tek tek verdirmesinden muradı bütün insanların cennete gitmesini istemesidir. Gerçekten durum böyle mi? Âyet-i kerimelere beraberce bakalım. Yüce Rabbimiz neden insanı en çok seviyor oradan başlıyalım. Çünkü şu dünyayı Allah insanlar için yaratmış. Buyuruyor ki;
"Hüvelleziy halaka leküm ma fiyl ardi cemian"
Bakara suresinin 29. âyet-i kerimesinde; “O'dur ki, o yüce Allah'tır ki arzda yarattığı herşeyi sizin için yarattı ey insanlar, buyuruyor.” Demekki dünya adı verilen bu gezengende Allah'ın yarattığı ne varsa hepsi bizim için yaratılmış. Devam ediyor. Casiye suresinin 13. âyet-i kerimesinde Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor;
"Vesehharalekümmâfissemavati ve mâfilardı cemian minhü"
“O'dur ki, o yüce Allah'tır ki bütün göklerde ve bütün arzlarda, (hayat olan âlemlerde) yarattığı herşeyi katından insanın emrine musahhar kıldı.” Öyleyse görüyoruzki ister bu dünya olsun, ister bütün kainat olsun Allah bütün dünyada ve bütün kainatta yarattığı herşeyi insan için yaratmış ve insanın emrine musahhar kılmıştır. Öyleyse kısaca, Allah insandan başka yarattığı herşeyi, canlı veya cansız herşeyi, insan için yaratmıştır. Ve gene eğer öyleyse Allah'ın ençok sevdiği mahlûk insandır.

ALLAH İNSANDAN SADECE
MUTLU OLMASINI İSTER

En çok sevdiği mahlûk olduğu için de Allah insanın sadece ve sadec mutlu olmasını istemektedir. Allah'ın insanoğlundan istediği şey nedir diye bir sual varid olduğunda bu sualin kesin cevabı şudur: Allah insandan sadece ve sadece onun mutlu olmasını istiyor ve bunun için mutlu bir dünya hayatı geçirmesini istiyor ve ahirette de mutlaka bütün insanların cennete girmesini istiyor. İşte bu iki safhadan ikincisi, yani insanoğlunun hepsinin yani bütün insanların Allah'ın cennetine gitmesini Allah'ın istediği kesindir. İşte demin söylediğimiz, demin sizlere anlatmaya çalıştığımız o yeminler bu sebebe dayalı olarak bütün insanlara verdirilmiştir. Aynı hedefe yönelik olarak, yani bütün insanların cenneti yaşaması hedefine yönelik olarak, Allahû Tealâ bu yeminleri, insanların üzerine farz kılmıştır, bütün insanların.
Düşünün ki kainatta ne kadar insan varsa yaşamış, yaşamakta olan yaşayacak olan. bütün insanlara Allahû Tealâ üç ayrı cesedi konusunda da üç ayrı yemini verdirmiş. Muradı ne? Bu muradının ne olduğunu net olarak bir âyet-i kerime grubunda görüyoruz. Fecr suresinin 27, 28, 29 ve 30. âyet-i kerimeleri. Yüce Rabbimiz buyuruyor;
"Ya eyyetühen nefsül mutmainnetü, ircii ilâ rabbiki râdıyeten mardiyye, fedhuli fiy ibadiy, vedhuli cennetiy"
“Ey mutmain olan nefs Allah'tan razı ol ve Allah'ın rızasını kazan.”
Gördüğünüz gibi Allahû Tealâ nefse sesleniyor ve buyuruyorki, Ey mutmain olan nefs Allah'tan razı ol ve Allah'ın rızasını kazan, yani tezkiye ol, temizlen, arın, afetlerini kontrol altına al. Yani Allah'a verdiğin, nefsini tezkiye etmek, temizlemek, arıtmak, afetleri kontrol altına almak konusunda Allah'a verdiğin yemin var ya, işte o yemini yeyrine getir. Ruha sesleniyor Allahû Tealâ "irci'i ilâ rabbiki". “Ey ruh sen de rabbine dön, rabbine geri dönerek rabbine ulaş.” Yani Allah'a verdiğin ruhunu ölmeden evvel Allah'a ulaştırma konusundaki misakini yerine getir.
Sonra fizik vücudumuza (vechimize) sesleniyor: "fedhuli fiy ibâdiy" “O zaman (nefsini tezkiye ettiğin zaman, ruhunu da Allahû Tealâ'ya ulaştırdığın zaman), yani yeminini ve misakini yerine getirdiğin zaman, o zaman gel kullarımın arasına gir.” Yani Allah'a verdiği üçüncü yeminin olan ahdini o zaman yerine getirmiş olursun. Ruhun artık bana ulaştı, eskiden sende olan ruhun sebebiyle sen Bize kul olmuş değildin. Ama şimdi artık ruhun sende değil, Bizde. Bize ulaşan ruhun sebebiyle ruhunun Bizde olması sebebile sen artık şeytana kul olamazsın, Bizim kulumuz oldun. O sebeple gel, kullarımın arasına gir. Bu noktada bu insanın Allah'a verdiği üç yeminini de yerine getirdiğini görüyoruz. Yani,
1- Nefsini tezkiye etmiştir, temizlemiştir, kontrol altına almıştır nefsinin afetlerini.
2-Ruhunu Allah'a ulaştırmıştır, misakini de yerine getirmiştir.
3- Allah onu kullarının arasına kabul etmiştir. Bu kişi ahdini de yerine getirmiştir.
Öyleyse bu insan;
1- Nefsinin Allah'a verdiği YEMİN'i yerine getirmiştir,
2- Ruhunun Allah'a verdiği ve üzerine dokuz defa farz kılınan MİSAK'ini yerine getirmiştir, ruhunu Allah'a ulaştırmıştır.
3- Bu kişi Allah'a verdiği AHDİ'ni yerine getirmiş ve şeytana kul olmaktan kurtulup, Allah'a kul olmuştur.
Bunun bir sonucu olması lâzım. 30. âyet-i kerimede sonuç net olarak açıklanıyor: "vedhuli cenneti" “Ve cennetime gir.”
Öyleyse kesin bir olguyla karşı karşıyayız. Her kim Allah'a verdiği yeminini, misakini ve ahdini yerine getirirse, o kişinin makamı mutlaka cennettir. allah burada kesin ve açık olarak:...ve cennetime gir, diyor. Zaten bu yeminlerden bir tanesinin yerine getirilmesi de o kişinin cennete girmesine yeterlidir. Ayrıca bu yeminlerden bir tanesinin yerine getirilmesi, üçünün de yerine getirilmesini garanti eder. Öyleyse bu yeminlerden nefsin tezkiyesinin yerine getirilmesi olayına bakalım. O kişi cennete girer mi? Kesin. Çünkü Allahû Tealâ Şems suresinin 9. âyet-i kerimesinde buyuruyor ki;
"Kad eflaha men zekkâhâ" “And olsun ki o kişiler felaha ulaşırlar, cennete ulaşırlar.” Tezkiye olanlar nefslerini tezkiye edenler. Müdessir suresinin 38, 39, 40. âyet-i kerimeleri aynı şeyi söylüyor, gene cennete gitmenin nefsin tezkiyesi ile mümkün olabildiğini.
"külli nefsin bimâ kesebet rehinetün illâ ashâbel yemin fiy cennât"
“Bütün nefsler rehinedirler iktisab ettiklerine karşılık olmak üzere, cehennemde rehinedirler, ama yemin sahipleri olan nefsler yani yeminlerini yerine getirip de yemin sahibi ünvanını alan nefsler, yani nefslerini tezkiye eden insanlar, cennette olacaklardır”
Görülüyor ki, Allah hepimize ezelde yeminler verdirmiş. Bu yeminleri mutlaka yerine getirmemizi ve mutlaka cennete girmemizi istiyor Allahû Tealâ. Çünkü 9 defa farz kılmış üzerimize Allah'a verdiğimiz yeminleri... Ve bu yeminleri bütün insanlara istisnasız olarak bütün insanlara verdirdiğine göre ve bütün insanların üzerine farz kıldığına göre Yüce Rabbimizin bütün insanların yerine getirmesini istediği birşey var, bu yeminlerin yerine getirilmesi. Mükâfatı ise, mutlak olarak cennet. Şimdi olaya beraberce bakalım. Allah bütün insanlara bu yeminleri verdirmiş mi? Bütün insanlar bu yeminleri vermiş Allahû Tealâ'ya. Kesin. Peki bu yeminleri yerine getiren mutlaka cennetlik mi? Gördük ki bu da kesin. Öyleyse Allahû Tealâ, kesin olarak söyleyebiliriz ki, insan adı verdiği, insan olarak vücuda getirdiği nefs, ruh ve fizik vücuttan (vech) ibaret bu insanoğuullarının hiç istisnası olmaksızın hepsinin mutlaka cennete gitmesini istiyor. Sebebi de en çok sevdiği mahlûkun insan oluşu. Ve bütün kainatı ve kainatta yarattığı canlı veya cansız herşeyi insan için yaryatmasından en çok insanı sevdiğini anlıyoruz. En çok insanı seven Allahû Tealâ insanları mutlaka cennetine ulaştırmayı dilemiş. Öyleyse demekki Allahû Tealâ'nın indinde en çok sevilen mahlûk insandır ve Allah bütün insanların mutlaka cennete girmesini istiyor. Öyleyse Allah kulhlarından ne istiyor? Bu sualin birincili cevabı, birincil etaptaki cevabı, onların mutlaka ahiret saadetine ulaşmalarını, hepsinin cennete gitmelerini istiyor. Olay burada bitiyor mu? Hayır. Burada bitmiyor.

DÜNYA SAADETİ DE
FARZDIR

Allahû Tealâ'nın daha da ötede talebi var. insanların aynı zamanda dünya saadetine de mutlaka ulaşmalarını diliyor Yüce Rabbimiz. İşte bu cümleden olmak üzere bütün insanları dünya saadetine de ulaştırmak üzere üç ayrı âyet-i kerime ile dünya saadetini de bütün insanlara farz kılmış. İşte birinci âyet-i kerime; Nisa suresinin 103. âyet-i kerimesinde şekilleniyor. Diyor ki Yüce Rabbimiz;
"Fezkûrullâhe kıyâmen ve kuuden ve alâ cünübiküm."
“Ayakta iken de, otururken de, yatarken de hep Allah'ı zikredin.”
Demekki, Allahû Tealâ'nın bizim hepimizden istediği birşey var. Daimi zikir. Bu bir farz-ı ayındır. Bütün insanların üzerine Allahû Tealâ daimi zikri farz kılmış. İnsanın dünya sadetine ulaşması için temelde daimi zikir asıldır. Bununla yetinmemiş Allahû Tealâ, irşadı da üzerimize farz kılmış. Bakara suresinin 186. âyet-i kerimesinde şöyle buyurur Yüce Rabbimiz:
"Uciybu davetedd'ai izâ deaniy Felyestecibuliy velyü'minû biy le'allehum yerşüdün"
“Biz davet edildiğimiz zaman davet edenin davetine mutlaka icabet ederiz. Ama onlar da bizim davetimize icabet etsinler, mümin olsunlar ve böylece irşada ulaşsınlar.”
Demek ki Allahû Tealâ bütün insanları irşada ulaşmaya davet ediyor. Öyleyse irşada ulaşmak bütün insanların üzerine farzdır. Davetin de farz kılınmasıyla bu bir kat daha kesinlik kazanıyor.
2. âyet-i kerime olan Şûra suresinin 47. âyet-i kerimesinde Allahû Tealâ diyorki;
"İsteciybû lirabbiküm min kabli enye'tiye yevmün lâ merredde lehu minallâh"
“Allah'tan o geri çevrilmesi mümkün olmayan ölüm günü gelmeden önce Allah'ın davetine icabet edin.” Öyleyse Allahû Tealâ'nın daveti irşad davetidir. Bütün insanlar irşada davet ediliyor ve bu davet bütün insanların üzerine farz kılınıyor. Ölmeden evvel irşada ulaşmak.
Ve 3. âyet-i kerime, Bakara suresi 208
"Yâ eyyühelleziyneamenûdhulû... fiyssilmi kâffeten"
“Ey amenu olanlar! Hepiniz teslime girin, (teslimin de hepsine girin, yani ruhunuzu da fizik vücudunuzuda (vechinizi), nefsinizi de Allah'a teslim edin.”Silm kelimesi (sin, lâm, ve mim.) İslâm kelimesinin kökünü oluşturuyor. Bu kelimenin iki tane temel unsuru var. Aslî unsuru teslim olmak, ikincil unsuru sulh ve sükûna ulaşmak.

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
orkunn
Katilimci Uye
Katilimci Uye


Katılma Tarihi: 15 eylul 2005
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 29
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP  

utanmalısın sen ne dedin ben ne sordum birde yukardaki alıntıya bak benim sorumla ne allaka var senin beyşnin yokmu kardeşim neden sorulan soruyla alakası olmayan iskenderden alıntılı parentez yuklu saçmalıklar yazıyorsun   cevap veremiyorsa yazma ama yazıncada soruyu göz önunde bulundurarak yaz  yazıncada iskenderin parentezlerini yazma bak ben parentaz eklemişmiyim sende ekleme gel parentezsiz bir birimize yazalım bak göreceksinki anlaşacağız

__________________
slm
Yukarı dön Göster orkunn's Profil Diğer Mesajlarını Ara: orkunn
 
Keferesavar
Newbie
Newbie


Katılma Tarihi: 25 temmuz 2005
Yer: Bahrain
Gönderilenler: 17
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP  

Kardeşim ;
 
Bu iskenderciler iyice azıttı. ahiret günü neymiş : ruhun vücudla geçirdiği son günmüş.
 
Ama Azrail bizim son isteğimizi yerine getirmiyor ki ? Şimdi biz Mehdiye ittiba etsek son dileğimizi yerine getirecek mi ?
Yukarı dön Göster Keferesavar's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Keferesavar
 
elik
Newbie
Newbie


Katılma Tarihi: 10 eylul 2005
Gönderilenler: 14
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP  

orkunn kardeş

mümin15...dereceleri yükselten ve arşın sahibi olan allah kullarından diledigi kişiye DİLEDİGİ İÇİN üzerine ALLAHA ULAŞMA GÜNÜNÜN GELDİGİNİ  İHTAR ETMEK İÇİN EMRİNDEN BİR RUH ULAŞTIRIR.

bak canım kardeşim allah diledigi kişiye KİŞİ DİLEDİGİ İÇİN ruhu yollarım diyor acaba kişi neyi diliyor?tabiki allaha ruhen varmayı diliyor.

emrinden ulaşma günün geldigini ihtar etmek için ruhu yollarım diyor.

rica ediyorum kuran okurken meal ile sınırlı kalmayın.duha suresini yazmışsın sen onu arapça oku bakalım senin dedigin gibimi yoksa benim dedigim gibi diyormuş allah.hadi göreyim seni mutlaka arapça oku ve anlayan birine tabir ettir kelimeleri ,sonrada sen kendim meal et bakalım.hadi.

Yukarı dön Göster elik's Profil Diğer Mesajlarını Ara: elik Ziyaret elik's Ana Sayfa
 
sailamasr
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 23 nisan 2005
Gönderilenler: 543
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP  

selam selam

efendiniz arapça okumayı bilmiyorken (dünyanın tüm ilmine sahip ama rabbı eksik yollamış) efendinize muhalefetle nasıl olurda arapça okumaya davet edersiniz?

bak sizi müridlikten atacaklar sonunda.

kuranın arapçasını okumayı EFENDİNİZE tavsiye edin,ama önce ona rabbının eksik yolladığı arapçayı öğretin 

bizler bak sizin risalet nurlarınızla nasıl namaz kılınacağı konusunda hala tereddütteyiz :)))

 

selam selam

 

Yukarı dön Göster sailamasr's Profil Diğer Mesajlarını Ara: sailamasr
 
orkunn
Katilimci Uye
Katilimci Uye


Katılma Tarihi: 15 eylul 2005
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 29
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP  

LÜZUM GÖRSEYDİK SENİ HER GECE KALDIRIRDIK. SEN TESLİM OLMUŞ KAMİL BİR SALİH KULSUN. ŞEYH-ÜL EKBER’SİN . BUNLAR RABBİNİZ ALLAH’IN KELAMLARIDIR. HAK YOLDASIN.

SANA MAHZUN OLMAK YOKTUR.  RİSALETNURLARINDA İSKENDERİN TANRISI İSKENDERİN NAMAZ KILMASINA MUSADE ETMİYOR LUZUM GÖRMUYORMUŞ HAK YOLDA OLDUĞUNDAB OLMALI

 

 

BAZI SABAHLAR NAMAZA NEDEN KALDIRMADIĞIMIZI SORUYORSUN. SEN KAMİL TESLİMLE TESLİM OLMUŞ EN YÜKSEK RÜTBELİ KULUMUZSUN. MAKAMININ İDRAKİNE GİRDİN. BİZE ŞÜKRÜNÜ ÖDEMEK İÇİN KENDİNİ HELAK ETMENE İZİN VERMEYİZ.

BAKSANA NAMAZADA KALDIRMIYOR GUN BOYU ADAM TV.SİPİKERLİK YAPIYOR BİRDA NAMAZA KALKACAK İSKENDERİN TANRISI İSKENDERİ NAMAZ KILDIRARAK HALAK ETMEZ ZATEN ADAM SİPİKERLİKTEN AN UST KADEMEDE



__________________
slm
Yukarı dön Göster orkunn's Profil Diğer Mesajlarını Ara: orkunn
 

Üzgünüm, Cevap Yazamazsınız.
Konu Kapatılmış.

<< Önceki Sayfa 3
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats