Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
kuran insan için konuştu allah’a yönelmek Kuran insan için ne demişti,bunu incelemeye başladığımda hayretle güzel düşünüp güzel davranmaya ,o yüce Kur’an’ın olağanüstü önem verdiğini gördüm.Kendime yani yüreğime sorduğumda ise bir gariplik sezdim.Bazen güzel düşünüyor ama güzel davranmada gerekli özeni göstermiyor,bazen güzel davranıyor ama gereğince güzel düşünmüyordum.Yani hem güzel düşünüp hem güzel davranmak zor bir işti ama esas olan da buydu.
Aslında insan ,hayvan , eşya ,düşünce ,eylemler,hayaller daha aklımıza ne gelirse ,bir şekilde onlarla iyi ya da kötü,güzel ya da çirkin ilişki kurmaktayız.O ZAMAN DEVAMLI BİR SINAV İÇİNDEYİZ GALİBA. Bu sınavın not değeri ise ;güzel düşünüp güzel davranmak yada kötü düşünüp kötü davranmak.Belki eyleme geçmemiş düşünce bazında kalmış şeylerden sorumlu olmayabiliriz ama eylemsel davranışlarımızdan yani her yaptığımızdan sorumlu tutulacağımız kesin.
Bu durumda güzel düşünmenin yetmediğini anlamak ,hem güzel düşünmek hem güzel davranmak zorundayız.Örneğin hep iyilik düşünen biri,oğlunun tayinini yaptırıvereyim diyen milletvekiline hayır derse güzel düşüncesi anlam kazanır.Ses çıkarmaz da tayin yapılırsa o kişi ne kadar iyi olsa bir yanı aksayan insandır artık.BENİM KİMSEYE ZARARIM YOK DEYİP , DEDİKODU ÜRETEN İNSAN DA AKSAYAN BİRİDİR.Hem dedikodu yapmayacaksın ,hem kimseye zarar vermeyeceksin.Aslolan bu değil mi…
Çevrenize bir bakınız yokluğu fark edilen insanlar iyiler yada kötülerdir.Ama iyiler döndüğünde yüzler güler, kötüler döndüğünde yüzler asılır. Bazen düşünüyorum da ,yaptığımız birkaç iyilikle senelerce övünüyoruz.Zaten kimse ben kötüyüm demez.O zaman bu işte bir terslik var.İyilikle övünmeyen sanki zaten yapılması doğal bir şeymiş gibi davranan insanlar vardır,işte onlar hem güzel düşünüp hem de güzel davrananlardır.Yani onlarda bir gariplik yoktur.Ama herkes onlara ne kadar iyi olduklarını söyler durur.Gariplik bu söyleyenlerde olmasın sakın.Söyleyeceklerine davranışlarını bu örnek insanlara uydursalar daha güzel olmaz mı.Çünkü bu insanlar kimseye güzel davranış,Müslümanlık falan öğretip, onları cennete cehenneme sokmazlar.Onlar vicdanlarda zaten güzeldirler.Davranışları ise başlıbaşına bir derstir.
Ne kadar gayret edersek edelim,çok büyük çirkinliklerden ne kadar kaçınırsak kaçınalım ufak tefek sürçmelerimiz olacaktır.O zaman da affı geniş olan Allah’a sığınırız.Elbette Allah’ın affı geniştir.Güzel düşünüp güzel davrananların, çevresinde gördükleri, duydukları nedenlerle oluşan üzüntülerine bir bakarsak, Allah’ın ne kadar affedici olduğunu daha iyi anlarız.Kendimizin ne kadar temiz iyi insan olduğumuzu yineleyip durmak ne kadar saçma.Çünkü ne hakim ne savcı biz değiliz.
Güzel düşünüp güzel davrananların en büyük özelliklerinden biri de doğruluk avcısı olmamalarıdır.Kimin doğru olduğunu Allah’ın daha iyi bildiğini onlar bilirler.Bazen yüreğime bakıyorum da ne kadar yargılayıcı kınayıcı olduğumu görüyorum.İsa peygamberin dediği gibi yargıladıklarımla yargılanabilirim…
Necm suresinin 31 ve 32. ayetleri bana bunları düşündürdü,
Necm-31. Göklerde ne var yerde ne varsa Allah'ındır. Bu, Allah'ın; yaptıklarıyla kötülük sergileyenleri cezalandırması, güzel davranıp güzel düşünenleri de güzellikle ödüllendirmesi içindir. Necm-32. Öyle kisilerdir ki onlar, günahın büyüklerinden ve igrençliklerden çekinip kaçınırlar. Bazı küçük sürçmeler hariç. Hiç kuskusuz, senin Rabbin affı genis olandır. Sizi en iyi bilen O'dur: Hem sizi topraktan olusturdugu zaman hem de annelerinizin karınlarında ceninler halinde bulundugunuz zaman. O halde kendi kendinizi temize çıkmıs göstermeyin; kimin sakındıgını en iyi bilen odur.
__________________ özgürözden
|