HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Ortak Meal-Yorum Çalışması
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Ortak Meal-Yorum Çalışması
Konu Konu: "abd" ibadet midir, kul mu? Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
prangasiz
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 11 mart 2010
Gönderilenler: 288
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı prangasiz

Tapınma,ne garip bir kelime,içinde ritüel var mı yok mu
varsa eğer o ritüelin her hareketi bir İDRAK,bir
FARKINDALIKlA Yapılmalı,işte o zaman o ritüel
değerli,peki ama ya o ritüel olduğu halde,o ritüelin
hareketlerinin bir idrak yada farkındalıkla
yapılmaması..??o zamanda bu ritüelin değeri nedir acaba?
sadece yapılmış olması mı?..ki bu durumda ritüel bir nevi
o buzağı konumuna geçmiş olmuyor mu?

Kıyam,kıyam ettim SEN'in emirn üzere,tüm salatsızlığa,ve
ruku ettim SEN'İN emrine itaatla ve secde ettim SEN'in
emrine tüm içtenliğimle..

düşünüyorum da bu da anlamlı değil,aslında anlamlı gelen
ne biliyor musunuz?anlamlı gelen kişinin gün içinde uygun
vakitte Allah'a Rabbim tüm kötülükten beni koru ve beni
affet,doğru yola sevket,SANA sığındım..işte anlamlı olan
bu.Tapınmak,çok garip bir kelime yada kavram,tanımı her
ne ise,ben bir türlü anlayamıyorum bunun içeriğini..
Yukarı dön Göster prangasiz's Profil Diğer Mesajlarını Ara: prangasiz
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Ben Tapınma ile kulluk etmeyi eş anlamlı biliyorum, bel ki de yanlış biliyorum! Meallere (mesela 3/64'e) baktım; kimileri tapma, kimileri de kulluk etme olarak çevirmişler ibadeti. (haktansapmaz)

Merhaba. Türkçede TAPINMAK başka, KULLUK ETMEK başkadır. Bunların Arapça karşılığı olan kavramlar da elbet birbirinden farklıdır.

KULLUK etmek KÖLE olmaktır. Tapınmak ise Allah'a bazan yaşayış yoluyla tâbi olmak, bazan da ritüel yoluyla sığınmak. İslamda kölelik anlamındaki kulluk HARAMDIR; Allah'a sığınıp tapınmak ise FARZ (4:102-103).

Kölelik anlamındaki kulluk firavunî bir zulümdür. Musa ve Harun hakkında o şöyle der (23:47): "Bunların halkı bize kulluk edip dururken biz bizim gibi birer insan olan bu ikisine mi inanıcaz?! 

... e nu'minu libeşereyni mislinâ ve kavmuhumâ lenâ âbidûn."

O yüzden savaş esirlerini alıkoyup kul edinmek haramdır (47:4) ve köle pazarından kul satın almak haramdır (8:67). Kul edinmenin yalnızca bu iki yolu var; İslam ikisini de kapatmıştır.

Allah kevnî anlamda kul edinir yani kul satın almaz; söz dinlemiyor diye kul kırbaçlamaz ama insanı yaratıp onun, Rabbine sığınmasını ve ilahî yasalara uymasını, kısacası tapınmasını ister.

Sevgi ile,

Hasan Akçay

____________________________________________________________ _______

Merhaba Abdurrahman hocam. Hayır. Kavram değişmiş. Firavun'un cümlesindeki abidûn "İsrail oğulları bizim KÖLEMİZDİR" demek. Yani dile getirilen kavram: KÖLELİK. Köle, efendisine hizmet eder, TAPINMAZ. Bu iki kavram birbirinden tamamen farklı.

İsrail oğulları Firavuna kölelik ediyor ama tapınmıyorlardı. Allah'a tapınıyordu onlar. Yoksa Firavun'a "Sen bizim Allah'ımızsın!" derlerdi. Dediler mi?

21/53: atalarımızı bu putlara TAPINIR bulduk. ...vecedna ébâena leha abidîn.

Bakın kavram değişti. İbrahim'in kavmi putlara kölelik etmiyor, tapınıyordu. TAPINMAK dinî bir eylem olup dinen gereklidir. KÖLELİK ETMEK ise bırakın dinen gerekli olmayı dine aykırıdır. O kadar aykırıdır ki İslam, köleliği yasaklar.  

21/73: onlar Bize TAPINIYORDU. ...kânû lena abidîn.

Yakub oğulları Allah'a TAPINIYORLARDI. O'na piramit yapıvermiyor yani kölelik etmiyorlardı.  Dile getirilen kavram: TAPINMAK. Eğer ayetimiz "Onlar Bize kulluk ediyorlardı" diye çevrilirse burada "kulluk etmek"ten kastın TAPINMAK olduğu anlaşılır. Ben kelimeleri değil kavramları esas alıyorum.

21/106: Tapınan bir topluma mesajdır bu...le belâgan likavmin abidîn.

Burada dile getirilen kavram da TAPINMAK. Ayetin siyakında Allah Kendisine TAPINAN insanlara yollama yapıyor; Allah'a kölelik edip örneğin piramit yapıveren insanlara değil.

Öteki ayetleri de kendi açınızdan lütfen siz açıklar mısınız.

Sevgi ile,

Hasan Akçay

  Merhaba. En başta söylediğim üzere önemli olan, kelimeler değil kavramlardır. Kelime "abidîn" midir ya da "abidûn" mu, onun üzerinde durmuyorum. Ama kavram kölelik etmek midir ya da tapınmak mı, onun üzerinde duruyorum.

23/47: "Bunların halkı bize kulluk edip dururken biz bizim gibi birer insan olan bu ikisine mi inanıcaz?! (... e nu'minu libeşereyni mislinâ ve kavmuhumâ lenâ âbidûn)"da kavram kulluk-kölelik etmektir. Onun için şu gerçeği belirtmeye çalıştım:

İsrail oğulları Firavuna kölelik ediyorlardı ama tapınmıyorlardı. Allah'a tapınıyordu onlar. Yoksa Firavun'a "Sen bizim Allah'ımızsın!" derlerdi. Dediler mi?

21/53: "atalarımızı bu putlara TAPINIR bulduk. ...vecedna ébâena leha abidîn"de ise kavram tapınmaktır. İbrahim'in halkı putlarına kölelik etmiyorlardı, tapınıyorlardı.

TAPINMAK dinî bir eylem olup dinen gereklidir. KULLUK-KÖLELİK ETMEK ise bırakın dinen gerekli olmayı dine aykırıdır. O kadar aykırıdır ki İslam, kulluğu-köleliği yasaklar.

Bakın kavram değişti; kavram 23/47'de kulluk-kölelik etmekti; 21/53'te tapınmak oldu.

Bir de Allah'a kulluk etmenin kevnî olduğu önemli. Bu gerçeğe dikkat çekmeye çalışarak şöyle dedim:

21/73: onlar Bize TAPINIYORDU. ...kânû lena abidîn.

Yakub oğulları Allah'a TAPINIYORLARDI. O'na piramit yapıvermiyor yani kölelik etmiyorlardı.  Dile getirilen kavram: TAPINMAK. Eğer ayetimiz "Onlar Bize kulluk ediyorlardı" diye çevrilirse burada "kulluk etmek"ten kastın TAPINMAK olduğu anlaşılır.

Sevgi ile,

Hasan Akçay

Merhaba, ben yine de anlayamadım. Arapça’da kelime de Türkçe’ye çevirince kavram mı oluyor? Âbidun veya Abidin kelimeleri çeviride nerede, ne zaman tapınma, nerede, ne zaman kulluk/kölelik? Hem, “Bunların Arapça karşılığı olan kavramlar da elbet birbirinden farklıdır.” Dediniz! Halbu ki, kavram Arapça’da aynı;

23/47: ..Ve qavmuhumé lené ‘ÂBİDÛN. Burada “kulluk/kölelik” diyorsunuz.

21/53: ..ébéné lehé ‘ÂBİDÎN. Burada da “Tapınma”  diyorsunuz!

Buna ne drsiniz? 2/138: "Sıbğatellâhi, ve men ehsenu minellâhi sibğaten, ve nahnu lehû ‘âbidûn. : Ve biz O’na (Allah’a) kulluk ediyoruz/tapıyoruz…" Kavram, format, 23/47 deki ile tıpa tıp aynı. 

Ya Allah’a kul olursun/tapınırsın, yada Firavn’a, rahiplere, hahamlara, alimlere (!), başka kişi veya nesnelere! Kavramın Arapça’sı “ibadet”, Arapça’da kavram hep aynı, değişmiyor.

İsrail oğulları Firavuna kölelik ediyorlardı ama tapınmıyorlardı. Allah'a tapınıyordu onlar. Yoksa Firavun'a "Sen bizim Allah'ımızsın!" derlerdi. Dediler mi?

Bence evet, dediler. Firavn: “Ene rabbukum—u-l-e’lé: Ben sizin en büyük rabbinizim” demişti…

3/64: Deki: Ey Kitap ehli, bizimle sizin arasında eşit olan kelimeye gelin: Allahtan başkasına kulluk etmeyelim/tapmayalım (ellâ ne’bude...) ve/yani O’na hiçbir şeyi ortak etmeyelim ve/yani O’nun dışında bir birimizi rabler edinmeyelim! …

Selam ile.  

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

Merhaba Abdurrahman hocam. TAPINMAK ve KUL-KÖLE OLMAK Allah'ın dininde nasıl belirir onu müzakere etmeye çalışıyoruz; şunun bunun dininde, örneğin firavun adındaki sapığın dininde nasıl belirir onu müzakere etmiyoruz.

Firavun "Ben sizin ulu rabbinizim (Ené rabbikumu'l-'alâ) demiş. Der. Hiç önemi yok. Önemli olan, Musa nebi "Ey firavun! Biz İsrailoğullarının ulu rabbi sensin!" dedi mi? Benim sorum bu idi.

Dese bile Allah anlamında değil EFENDİ yani KÖLE SAHİBİ anlamında derdi. Tıpkı Yûsuf nebinin yaptığı gibi. Hz Yûsuf kendisini satın alıp evinde ağırlayan zat için dedi onu (12/23): O benim efendimdir... (innehu rabbî...)

RAB "kelime"sini hem Firavun kullanıyor hem Yûsuf ama dile getirdikleri kavramlar farklı. Firavun sapığı RAB kelimesini Allah anlamında kullanarak ilahlık taslayıp yalan söylüyor. Hz Yûsuf ise KÖLE SAHİBİ anlamında kullanıp gerçeği dile getiriyor. Yûsuf'u satın alan zat onun efendisidir; Allah'ı değil.

Bizim ölçütümüz Allah'ın elçileridir; Firavun misillu sapıklar değil. İletinizde andığınız öteki iddiaları da bu ölçüte göre test edin lütfen.

 

Zulüm bu. Din değil. Allah'ın dini hiç değil. Allah asla zulmetmez (10:44). O halde Allah'a kul olmak kevnî anlamdadır yani Allah yarattığı insanları köle pazarında satıp parasını cebine atmaz; onları taş ocaklarında, pamuk tarlalarında çalıştırıp kırbaçlamaz...

Allah'ın dininde kul-köle olmak yok; tapınmak var.

Sevgi ile,

Hasan Akçay



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Firavun "Ben sizin ulu rabbinizim (Ené rabbikumu'l-'alâ) demiş. Der. Hiç önemi yok. Önemli olan, Musa nebi "Ey firavun! Biz İsrailoğullarının ulu rabbi sensin!" dedi mi? Benim sorum bu idi.

Dese bile Allah anlamında değil EFENDİ yani KÖLE SAHİBİ anlamında derdi. Tıpkı Yûsuf nebinin yaptığı gibi. Hz Yûsuf kendisini satın alıp evinde ağırlayan zat için dedi onu (12/23): O benim efendimdir... (innehu rabbî...)

RAB "kelime"sini hem Firavun kullanıyor hem Yûsuf ama dile getirdikleri kavramlar farklı. Firavun sapığı RAB kelimesini Allah anlamında kullanarak ilahlık taslayıp yalan söylüyor. Hz Yûsuf ise KÖLE SAHİBİ anlamında kullanıp gerçeği dile getiriyor. Yûsuf'u satın alan zat onun efendisidir; Allah'ı değil. (Hasakçay)

Merhaba Hasan hocam,

Bence yanılıyorsunuz; Yusuf bulunduğu evin rabbi/efendisi için "O benim rabbim" demedi. Yusuf Allah için; "Me'âzALLAH, gerçek şuki, benim Rabb'im yerimi/makamımı güzel eyledi (bana her defasında ikramlarda bulundu, bana değer verdi). Şuda bir gerçek ki, zalimler iflah olmaz." demişti. Nitekim Yusuf'un rabbi Alah, muhsinlerden biri yaptığı Yusuf'a olgunluk yaşında hikmet ve ilim vermişti. Gördüğü rüyadan beri Yusuf, Rabbi Allah'ın kendisine yaptığı lutuf ve ikramlarını unutur, O'nu arkaya atar da, kendisini Allah'ın izniyle evine alan adamı, "rabbim" deyip Allah'ın önüne geçirir miydi? Allah, "Böylece biz Yusuf'a olayları teviletmeyi/sonuca bağlamayı öğretmek üzere ülkede yetki verdik ve Allah kesinlikle emrinin (kararının) üstesinden gelir/buyruğunu gerçekleştirir. " (21). "Yusuf dedi: Rabbim! hapsi beni çağıdıkları şeye tercih ederim. Şayet bunların bana kurduğu tuzaktan beni kurtarmazsan onlara uymak zorunda kalır ve cahilin/aptalın/ahmakın biri olurum. Rabbi onun çağrısına karşılık verdi de onu onların tuzağından kurtardı. Gerçek  şu ki, O duyuyor ve biliyor." (32-33). Umarım bu ayetlerde sözü edilen "rabbim" ve "rabbi" için de, "Yusuf'un bulunduğu evin sahibidir" diyen olmaz. Yusuf'un iki tane rabbi/sahibi olamaz. Yusuf hem ev sahibine hem de Allah'a "rabbim" diyemezdi. En önemlisi (atlamışım); "Kadın onu (Yusuf'u) arzuladı, eğer RABBİ'nin burhanını görmemiş olsaydı, o da onu arzu etmişti (edecekti)" (24).   

Bütün bunlar bir yana, 23'te Yusuf'un sözündeki "o" zamirinin evin sahibine rucu ettiği tercihinden yana bir karine de bulunmamaktadır. "O" zamirinin ("şân" zamiri olarak almasak da), hemen öncesinde geçen "maazallah: Allah'a sığınırım"daki ALLAH lafzına gönderme yapılması, kural gereği olarak da, daha isabetli olur.

Selam ile.

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
Mektep
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 31 agustos 2009
Yer: Scotland
Gönderilenler: 105
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Mektep

 

Kul/Kole olmak  UYMAK olarak algiliyorum.

Firavun sisteminin sahibi/(rabbi) ne uyamak kul/kole olmak

Allah'in sistemine  uymak kul/kole olmak

Ibrahimin halki gibi putlara kanun koyuculara uymasi kul/kole olmasi

 

 A sistemine uymak onaylamak veya onun icin calismak,sahiplenmek (firavun ve ailesi/askerleri/kodamanlari/bakanlari/bilginleri/alimleri/h alki) ve ayni anda A sisteminin Rabbi/sahibi dirlerde, digeri A sisteminin kendilerine haksizlik yapildigi o sistemin ayakta tutulabilmesi icin ezilen,calistirilan,o sistem icin egitilen,o sistem icin asker olan (Beni israil ) ornegi.Sonucta Ben-i israil bu adil olmayan sisteme uyumlu idiler uyuyorlardi.firavunun dili ile abidûn  ki..,Musa gelip onlari uyandirana kadar.

Selam ve Sevgi ile

 

 

Yukarı dön Göster Mektep's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Mektep
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

Merhaba.

Değerli Abdurrahman hocam, elbet yanılabilirim. Ama görüşümü doğru bildiğim için açıkladım ve o inancım sürüyor.

Ayrıca, benim göz önüne alınmasını istediğim gerçek odur ki Allah'a kevnî anlamda kul olunur yani Allah'a kul olmak O'nun tarafından yaratılmanın DOĞAL sonucudur. Örneğin dinde tek yasa koyucu O'dur; O'nun yasalarına uyulur (42:21); Üstün olan O'dur, O'na sığınılır (4:102-103). İbadettir bu.

KEVNÎ KULLUK asla kölelik değildir. O halde "Allah'a kulluk"tan kasıt ta aslında ibadettir. Kulluğu-köleliği sıfırlar bu. Kulluk-kölelik yok.

Benim anladığım, Asım kardeşimizin söylediği de bu. Allah'ın kulları O'na kölelik değil ibadet ederler çünkü Allah kul-köle istemez. Allah'ın kulları özgürdür.

Firavun'a gelince, ona kul-köle olunur ama TAPINILMAZ. Ancak Firavun misillu sapıklar umar tapınılmayı. Allah tektir; O'ndan başkasına tapınmak sapıklıktır.

İnsanın Yaratıcısına kul olması insanın insana kul-köle olmasına zerre kadar benzemez. İnsana kul olmak zulümdür. İnsanlara Allah zulmetmez, kendileri zulmeder (10:44).

  Slave Market

Allah kullarını zincirler mi; köle pazarında satıp parasını cebine indirir mi; pamuk üretiminde, sfenks yapımında çalıştırır mı? Allah'a kulluk bu mudur ki KULLUK-KÖLELİK denen melanet TAPINMAK olsun? Kul-köle olmak başka, tapınmak başka.

Her ne kadar asıl göz önüne alınması gereken bu ise de "انه"daki "o"nun (12:23) Yûsuf'u satın alıp evinde ağırlayan adama gittiğini belirten meal sahiplerini de nafileten veriyorum. Lütfen anlayış gösterin; onlar da en az sizin kadar ehildir. http://www.kuranmeali.com/ayetkarsilastirma.asp?sure=12& ayet=23

12/23: innehu rabbî

Y Ali: (thy husband)* is my lord!

S Ateş: efendim**

Diyanet: o (kocan) benim efendimdir

Elmalılı: o benim efendim***, bana güzel baktı

M Esed: efendim [bu evde] bana iyi baktı!

Gölpınarlı: kocan, benim efendimdir

Ü Şimşek: Kocan benim efendimdir

S Yıldırım: senin kocan olan benim efendim

E Yüksel: O benim Rabbimdir (efendimdir)

____________________________________

 

*Türkçesi: (senin kocan) efendimdir!

**S Ateş’in tefsiri: Yûsuf, kendisine iyilik ve itimad etmiş olan efendisine hiyanet etmekten Allah’a sığınır.

***Elmalılı’nın tefsiri: Doğrusu o, benim efendimdir, veliyynimetimdir…

 

Sevgi ile,

Hasan Akçay



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
asım
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 14 agustos 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 1700
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı asım

ve ma halaktül cinne vel inse illa li yabuduni...

bizim yaratılış amacımız ibadet...

yani allaha kul olmak...

yanlız allaha kulluk ederiz...

o bizim ve tüm varlıkların efendisidir...

başkası bize efendilik taslayamaz...

bize kulluk ettiremez...

her varlığın kulluğu onun fıtratına dercedilmiştir...

arının kulluğu bal yapmaktır...

koyunun kulluğu süt vermek...

bizim kulluğumuz da iyilik yapmaktır...

yani insan olmak...

insanın görevi ibadeti insanlıktan çıkmadan yaşamaktır...

insan olarak doğarız...

ama insanca yaşayıp insan gibi ölen çok değildir...

 

 



__________________
O halde yüzünü, Allah'ı bir tanıyarak dine, Allah'ın insanları üzerine yaratmış olduğu fıtratına doğrult. Allah'ın yaratışında değişiklik bulunmaz. Dosdoğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Yukarı dön Göster asım's Profil Diğer Mesajlarını Ara: asım
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Her ne kadar asıl göz önüne alınması gereken bu ise de "انه"daki "o"nun (12:23) Yûsuf'u satın alıp evinde ağırlayan adama gittiğini belirten meal sahiplerini de nafileten veriyorum. Lütfen anlayış gösterin; onlar da en az sizin kadar ehildir. http://www.kuranmeali.com/ayetkarsilastirma.asp?sure=12& ayet=23

12/23: innehu rabbî

Y Ali: (thy husband)* is my lord!

S Ateş: efendim**

Diyanet: o (kocan) benim efendimdir

Elmalılı: o benim efendim***, bana güzel baktı

M Esed: efendim [bu evde] bana iyi baktı!

Gölpınarlı: kocan, benim efendimdir

Ü Şimşek: Kocan benim efendimdir

S Yıldırım: senin kocan olan benim efendim

E Yüksel: O benim Rabbimdir (efendimdir)

 

(Sanırım Edip Yüksel diğerleri ile aynı şeyi söylemiyor. Edip "Rabbım" ile Allah'ı kast etmiş. Veya ben öyle anlıyorum.)

 

Allah aşkına, yukarıdaki yorumu destekleyecek bir tek cümle Kitap'ta bulabilir misiniz? Bu, seleflerinden kopya çektikleri basiretsiz yada ahlaksız bir bakışın veya anlayışın yorumu.

Bu, Allah'ın HÜKÜM ve İLİM verip tecziye ettiği, muhsin ve muhlis kullarından eylediği, kendisinden çirkinliği, fahşayı uzak tuttuğu; "maazallah ... zalimler iflah olmaz; Rabbim! Eğer onların mekrini benden uzaklaştırmazsan onlara ram olur, cahillerden olurum" dedirttiği, sesine kulak verip koruduğu iffet timsali Yusuf'u ve Rabbinin ona bunca ikramını görmezlikten gelmektir. Nasıl, Yusuf'un o ahlaksız fiile ilişmemesi Yusufun, evinde bulunduğu efendisine, kendisine yaptığı iyilikten dolayı, duyduğu saygıya bağlanabilr? Demek Yusuf, efendisinin kendisine iyi davranmışlığı olmasaymış hanımıyla metres hayatı yaşayacakmış! Bunu demeye getiriyor bu yorum. Yusuf efendisinin bunca iyiliğine nankörlük etmek istememişmiş! Bu anlayış, Allah'ı devre dışı bırakan ahlaksız yada basiretsiz bir anlayıştır.

Selam ile.    

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Selam üzerinize olsun,

 

Tüm söylem ve eylemler dini Allah'a has kılarak yapıldığı zaman ibadet, Allah dışında bir varlığa yapıldığında ise şirk olur. Peki şirkten uzak bir kulluk/ibadet nasıl yapılabilir?

 

Kul innı ümirtü en a'büdellahe muhlisan lehüd din (De ki: "Bana, dini Allah'a halis kılarak O'na ibadet etmem emrolundu") Zümer/11

 

Kulillahe a'büdü muhlisan lehud dini (De ki: "Ben dinimde ihlas ile ancak Allah'a ibadet ederim")  Zümer/14

 

Fa’budû mâ şi’tum min dûnih, kul innel hâsirîne ellezîne hasirû enfusehum ve ehlîhim yevmel kıyâmeh, e lâ zâlike huvel husrânul mubîn. (Siz O'nun dışında dilediğinize kulluk/ibadet edin." De ki: "Hüsrana uğrayanlar, kıyamet günü hem kendilerini hem de ailelerini hüsrana atanlardır. Dikkat edin! Apaçık hüsranın ta kendisi işte budur) Zümer/15

 

Vellezînectenebût tâgûte en ya’budûhâ ve enâbû ilâllâhi lehumul buşrâ, fe beşşir ıbâd (Tâğuttan, ona kulluk etmekten kaçınıp Allah'a yönelenlere müjde var! Muştula kullarıma!) Zümer/17

 

İbadet etmek konusunda önemli ayetlerden biri de Fâtiha/5… Burada,  (iyyake= sadece sana) ne demektir? Sadece sana demek; dini Allah'a has kılarak, sadece O’na özel olarak ve ihlas sahibi olarak kişinin bütün davranışlarında Allah'ın yanında olduğunu hissetmesi ve O'na yönelmesidir

 

Yine başka bir ayette, Firavun, sarayında yetişmesi sebebiyle Hz Mûsâ’yı nankörlükle suçlamaya başla­yınca Hz. Mûsâ da ona şöyle diyordu: Ve tilke ni’metun temunnuhâ aleyye en abbedte benî isrâîl. (Başıma kaktığın bu nîmet, İsrail oğullarını ken­dine kul ettiğinden ötürüdür..) (Şuarâ/22). Yani, Firavun, İsrail oğullarını zorla kendi arzularına/emirlerine itaat ettirerek, onları kendisine kul köle edin­mişti.

 

E lem a’had ileykum yâ benî âdeme en lâ ta’budûş şeytân, innehu lekum aduvvun mubîn. (Ey âdemoğulları! Ben size, "Şeytana kulluk etmeyin, o sizin için açık bir düşmandır!" demedim mi?) Yasin/60

Ve eni’budûnî, hâzâ sırâtun mustekîm ("Bana ibadet edin, dosdoğru yol budur!" demedim mi?) Yasin/61

 

Bir de Türkçe olarak  kullandığımız “tapmak” kelimesi var. Gerek eskiden, gerekse de şu anda kullanılan Türk lehçelerinde (Kırgızca, Uygurca, Özbekçe vs)“tap”ile başlayan birkaç kelime var. Mesela tapmak fiili, tanrı diye tanımak, kulluk etmek, hizmet etmek, kazanmak; tapaç kelimesi hizmetçi; taplaşmak kelimesi uzlaşmak ;  taplatmak kelimesi razı etmek; tapındırık kelimesi sığırın kaçmaması için boynu ile bacakları arasına bağlanan ve bir ucu yerde sürünen sırık, atın başını yukarı kaldırmaması için başından ön ayaklarına bağlanan kayış anlamında kullanılmış… (Sonuncusuna dikkat! …kaçmaması, …. başını kaldırmaması için… yani sonuçta itaat ettirmek, boyun eğdirmek var.)

 

Kul, köle kelimelerine gelince…  İkisi de aynı anlamda kullanılıyor.  Köle kelimesinin aslı “kule” (veya “küle”)dir. Yani “kul + e” olarak türemiş isim. “Kul” (veya bazı yerlerde “kül” olarak geçer) “eli ayağı bağlanmış olan” demek.

 

Tüm bu açıklamalardan sonra şunları söyleyebiliriz: Abd kelimesine ister kul/köle, ibadet kelimesine ister kulluk etmek diyelim ister yarı Arapça yarı Türkçe ibadet etmek diyelim sonuçta aynı anlamlara geldiğini düşünüyorum. Kur’an’sal olarak düşünürsek ibadetin temelinde, başka hiçbir yaratılmışın değil, sadece Allah’ın emirlerini yerine getirmek, sadece Allah’a boyun eğmek, itaat etmek, kul olmak vardır. Vesselam…

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

MErhaba,

katkı sağlayan herkesden Allah razı olsun. hanif sufi kardeş, sonuç cümleniz kadar basit değil bu mesele.

çünkü bir tarafta RİTÜELLER, ŞEKİLSELLİK var yüklenen anlam içinde (ibadet etmek)

diğerinde hayatının tümünü, her şeyini göbekten bağlamak var (kul / köle olmak)

ve hasan abim,

insanlar özgür DEĞİLDİR. sadece özgür olduğunu SANARLAR, nereye kadar, mizana KADAR.

tüm yaratılmışlar Allahın KÖLESİDİR, evet anladığımız anlamda KÖLEDİR. Fakat Allah'ın efendiliği başka hiç bir efendilik taslayanın bozuntusuna benzemez, O kölelerine/ yarattıklarına ZULM etmez...

ancak Allah'ın zulm etmemesi, insanın KÖLE olduğu gerçeğini değiştirmez.

selam müminlerdir...

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 

<< Önceki Sayfa Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats