HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Genel Tartışma
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Genel Tartışma
Konu Konu: Sorgu Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
fazıl
Yasaklı
Yasaklı


Katılma Tarihi: 06 subat 2011
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 335
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı fazıl

Vahiyler ve elçiler hakkındaki sorgularımı şimdilik bu
başlık altında yazacağım, elbette çeşitlilik kaçınılmaz.


İlk soru:
11. Hud Suresi, 2. ayet:

"Bu Kitap Allah'tan başkasına ibadet etmemeniz için
indirildi. Kuşkusuz, ben size O'ndan gelen bir uyarıcı ve
müjdeciyim."

-burada konuşan kimdir? Elçi mi Yaratan mı? Yaratan
konuşuyorsa, kendi hakkında neden elçinin ağzından
konuşuyor? yoksa yine meallere mi kandık...?
Yukarı dön Göster fazıl's Profil Diğer Mesajlarını Ara: fazıl
 
fazıl
Yasaklı
Yasaklı


Katılma Tarihi: 06 subat 2011
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 335
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı fazıl

Soru 2

İslamdan önce var olan kölelik kurumu, islam gelince
kaldırıldı mı?

Allah şöyle bir misal verdi: Bir şeye muktedir olmayan
(gücü yetmeyen), köle olan bir kul ve tarafımızdan güzel
bir rızık ile rızıklandırdığımız böylece ondan gizli ve
aşikâr infâk eden kimse; onlar, eşit (müsavi) olabilir
mi? Hamd, Allah'a mahsustur (Allah içindir). Hayır,
onların çoğu bilmezler.


Hasan Basri Çantay, Ömer Nasuhi Bilmen, 'köle' yerine
ayetin arapçasını olduğu gibi bırakmayı uygun görmüşler
yani 'memluk' kelimesine dokunmamışlar, Tefhimul Kuran
mealinde ise 'başkasının mülkünde olan' diye çevrilmiş.
Diğer meallerin tümündeyse 'köle' olarak çevrilmiş.

Asgari ücretli köle midir? Asgari ücretli köle ise,
Kuranda geçen 'özgürlüğe kavuşan, kavuşturulanlar'ın
sıfatı nedir? Kaldırım mühendisi mi, köle mi, sistemin
kölesi mi..? Kuranda Yusuf elçinin köle olarak satıldığı
söylenmekte, Yusuf elçinin, kölelik sistemine karşı bir
icraatından bahsede bilir miyiz?

Ayrıca akıla gelen diğer soru da şu: hiçbir kimsenin
mülkü olmayan, ancak her zenginin köle bolluğu içinde
yaşadığı zamanlarda, beş parasız hürlük, kölelikten daha
aşağı bir konum olabilir miydi? Bay Eren, beş parasız ve
kimsenin de mülkü değil, ancak fabrikalar, köle bolluğu
içinde olup, bu meteliksiz hürlere ihtiyaç
duymamaktalar... Bu durumda, mekke devrinin zenginleri ve
ganimet devşiricileri, yeterli iş gücünü, sağ ellerinin
sahip olduklarından, yani hem aileleri hem de
kölelerinden elde ederken, beş parasız bir hür ne iş
yapar, ne yapar? Bu, şimdinin sosyalizm dedikleri
felsefenin, mekke devrinde ilk ve kaba hali mi olsa
gerek?
Yukarı dön Göster fazıl's Profil Diğer Mesajlarını Ara: fazıl
 
fazıl
Yasaklı
Yasaklı


Katılma Tarihi: 06 subat 2011
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 335
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı fazıl

Tahrim suresi 1. ayetten 5. ayette dahil olmak üzere,
burada anlatılandan ne anlıyorsunuz?
Yukarı dön Göster fazıl's Profil Diğer Mesajlarını Ara: fazıl
 
fazıl
Yasaklı
Yasaklı


Katılma Tarihi: 06 subat 2011
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 335
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı fazıl

7:19 -     (Sonra Allah, Âdem'e hitab etti): "Ey Âdem!
Sen
ve eşin cennette durun, dilediğiniz yerden yeyin; fakat
şu ağaca yaklaşmayın, yoksa zalimlerden olursunuz."

Burada evrim teorisini destekler nitelikte, adem isminin
teke değil çoğa verildiğini varsayalım.

7:189 -     Sizi bir tek nefisten yaratan, onunla sükûnet
bulsun diye eşini de ondan yaratan Allah'tır. O, eşini
kucaklayıp sarılınca (ona yaklaşınca), eşi hafif bir yük
yüklendi (hâmile kaldı). Bir müddet böyle geçti, derken
yükü ağırlaştı. O vakit ikisi birden Rableri olan Allah'a
şöyle dua ettiler: "Eğer bize salih bir evlat verirsen,
biz muhakkak şükredenlerden olacağız."

Peki burada geçen 'sizi bir tek nefisten ve ondan da
eşinin yaratan' ifadesinden ne anlamamız gerek? Tevrat'a
atıf yok mu acaba!.. deyip yine teoriyi desteklediğini
kabul ederek, o zaman ensest ilişkiyle bir çoğalma söz
konusu diyebilir miyiz veya burada geçen 'tek' kavramını,     
çoğul yaratılış hücreleri olarak mı anlamamız gerek...
Tevratta geçen kaburga kemiğinden yaratılış, neden
desteklendi de aynen yazılmadı!..
Yukarı dön Göster fazıl's Profil Diğer Mesajlarını Ara: fazıl
 
fazıl
Yasaklı
Yasaklı


Katılma Tarihi: 06 subat 2011
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 335
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı fazıl

AHZAB 4. Allah, bir adamın içinde iki kalp yaratmadığı
gibi, "zıhâr" yaptığınız eşlerinizi de analarınız yerinde
tutmadı ve evlâtlıklarınızı da öz oğullarınız olarak
tanımadı. Bunlar sizin ağızlarınıza geliveren sözlerden
ibarettir. Allah ise gerçeği söyler ve doğru yola O
eriştirir.

AHZAB 5. Onları (evlât edindiklerinizi) babalarına nisbet
ederek çağırın. Allah yanında en doğrusu budur. Eğer
babalarının kim olduğunu bilmiyorsanız, bu takdirde
onları din kardeşleriniz ve görüp gözettiğiniz kimseler
olarak kabul edin. Yanılarak yaptıklarınızda size vebal
yok; fakat kalplerinizin bile bile yöneldiğinde günah
vardır. Allah bağışlayandır, esirgeyendir.

Evet, bu iki ayet açıkça gösteriyor ki bunlar bizim cahil
nitelemelerimiz... Yani 'bu benim x zamanda y yetimhanede
n aldığım çocuk değil, o benim oğlum' Allah burada buna
hayır diyor, o çocuk senin oğlun değildir, biliyorsan
babasını an, bilmiyorsan o senin dinde kardeşin..

Buraya kadar herşey güzel..

Peki, "Peygamber müminlere kendilerinden daha yakındır,
eşleri de onların anneleridir. Aralarında kan bağı
bulunanlar Allah'ın kitabında (mirasçılık bakımından),
birbirlerine diğer müminlerden ve muhacirlerden daha
yakındırlar; dostlarınıza lütufta bulunmanız başkadır. Bu
hüküm kitapta kayıt altına alınmıştır." (Ahzab, 33/6)

Peygamber eşlerine, elçi vefat etse bile evlenmek
haram... Neden? Çünkü ayette, elçi, müminlere, onların
kendi benliklerinden daha düşkün olduğunu ve bu nedenle
elçi eşlerinin de ümmetin anaları olduğu söylemiş, daha
doğrusu ayet öyle demiş... Bu üç ayetin çeliştiğini
düşüyor musunuz? Sizce bir çelişki var mı?
Yukarı dön Göster fazıl's Profil Diğer Mesajlarını Ara: fazıl
 
fazıl
Yasaklı
Yasaklı


Katılma Tarihi: 06 subat 2011
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 335
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı fazıl

Elçi Mekke'den Medine'ye göç etti ve ondan önce ve ondan
sonrada göç edenler oldu. İnananların geride kalan mülkleri
yağmalandı! Soru, elçiye tabi olanların çoğunluğu
yoksullardan oluşmuyorlar mıydı?

Bu mazeret, mekkelilerin kervanlarını yağmalamak için
yeterli miydi, kaldı ki ordu, diğer orduyla yüzyüze gelmek
yerine kervanla karşılaşma umudundaydı, öyleyse verilen
mücadelenin çıkış noktası ne!..
Yukarı dön Göster fazıl's Profil Diğer Mesajlarını Ara: fazıl
 
fazıl
Yasaklı
Yasaklı


Katılma Tarihi: 06 subat 2011
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 335
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı fazıl

İsa elçi aslında Apollonius'un ta kendisi miydi?

''Apollonius'un Arapların arasında yaşadığı ve burada
Balinius adıyla tanındığı
özelikle ünlü matematikçi
Razi ve kimyanın kurucusu kabul edilen İbn-i Hayyan
tarafından yazılmış olan kitaplarda uzun uzadıya
anlatılmıştı.''

---------------------------------------------------------

Şamlı Johannes (650-754), arap inancını neden, bir
hıristiyan mezhebi ve üstelikte sapkın bir hıristiyanlık
mezhebi olarak görüyor?

Yani Kuran'ın da aynı önceki ilahi kitaplar gibi
yüzyıllar içinde toplandığı savı sizce hatalı mı?

Birbirlerini yiyen hıristiyanlar, sonucu İznik konsulüne
kadar vardırmışken, 23 yılda oluşan!!? İslam ve
öğretileri hakkında neden tek kelime etmediler, onların
arap yarımadasında ortaya çıkan ve BEKLENEN peygamber
olduğunu ilan eden biri ve onun söylemleri ve özellikle
hristiyan eleştirilerini duymadılar mı, kaale mi
almadılar yoksa gerçekte bir sıfatın isimleşmesini mi
fark edemediler? Johannes'in, hıristiyanlığın sapkın bir
mezhebe inandığı ismailileri, sapkında olsa bir
hıristiyan mezhebinden saymasını gerektirecek asıl sebep
neydi?

Bu, İsmaililerin, asıl hıristiyanlıktan sapmış, yani bir
nevi mevcut hıristiyan öğretisine karşı hıristiyanlardan
oluştuğu ve bunuda mamet-mhmt namıyla birine atfettikleri
düşünülebilir mi? Bunun gerçek olma ihtimali sizde nedir?



Yukarı dön Göster fazıl's Profil Diğer Mesajlarını Ara: fazıl
 
fazıl
Yasaklı
Yasaklı


Katılma Tarihi: 06 subat 2011
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 335
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı fazıl

Hz. İsa, Apollonius muydu?

Türk dilinde Apollonius hakkında kaleme alınmış tek
metnin müellifi Aytunç Altındal

İsa: Çalınmış Bir Yaşamın Üzerinde Kurgulanmış Peygamber
Hıristiyan kilisesi uydurma bir öykünün eşliğinde kutsal
dörtlüyü kendisine mal etmekle de yetinmedi . Birinci
yüzyılın başında Niğde-Kemerhisar’da doğmuş ve aynı
yüzyıl’ın sonlarına doğru Hakk’a yürümüş, yaşadığı çağda
gizli Hermetik öğretinin en büyük ustası sayılmış
Apollonius adlı mürşidin yaşamını çalarak yarattığı
peygamber figürünün üzerine monte etti. Antik çağın en
önemli mürşidi Apollonius MS.1 yılında bugün Niğde il
sınırları içinde kalan Kemerhisar’da dünyaya geldi.
Helenlerin Tyana olarak adlandırdıkları bu şehre Hititler
Tuwana diyorlardı. Şehrin kurucuları ve yerlileri olan
Luviler’in dilinde şehrin adı Tumana olarak telaffuz
ediliyordu. Tumana sözcüğü Luvi dilinde ‘Yüce Ma halkının
ülkesi’ anlamına gelmektedir. (Bilge Umar bu sözcüğün
anlamını ‘Yüce Ana Tanrıça Halkının Ülkesi’ olarak
açiklamıştır) Eski kaynaklar Apollonius’un bir Luvi
soylusu olduğunu Tuana’nın en köklü ailelerinden birinden
geldiğini ve Tuana şehrinin Apollonius’un ataları
tarafından kurulduğunu ifade etmektedirler. Apollonius
ilk çocukluk yıllarını Kemerhisar’da geçirdi. On dört
yaşına geldiğinde ailesi tarafından eğitim için Tarsus’a
gönderildi. Apollonius Tarsus yıllarından sonra ailesinin
de izni ile uzun seyahatlerine başladı. Apollonius’un İlk
durağı Aegea oldu, daha sonra Atina, Babil, Revalpindi,
Keşmir, Batı Tibet ve Mısırı içine alan uzun gezileri
onun tüm ömrünü doldurdu. Apollonius, James Churchward’ın
on dokuzuncu yüzyılın son çeyreğine iki buçuk yıl kalarak
baş rahibin yardımı ile Nakaal tabletlerini okuduğu Batı
Tibet’te on üç yıl geçirdi. Hermes’in ülkesi Mısır’da,
ünlü İskenderiye kütüphanesinde uzun yıllar çalıştı.
Burada Serapis mabedinde ve Nil nehrinin yukarılarında
Tebes ve Karnak mabetlerinde öğrencilere dersler verdi,
onlara Hermes’in gizli sırlarını aktardı. Apollonius
Keşmir seyahati sırasında Ninova’da Damis adında bir genç
ile karşılaştı. Damis, Apollonius’a bağlandı ve o
tarihten sonra onun yanından hiç ayrılmadı, tüm
gezilerine eşlik etti. Damis Apollonius’a refakat ettiği
gezilerde, yaşananları, Apollonius’un gerçekleştirdiği
olayları ve söylediği sözleri düzenli olarak kaydetti.
Damis’in günlüğü aslında yakın tanıklık ile kayda alınmış
bir ‘Apollonius biyografisi’ idi. Damis’in günlüğü MS 210
yılında Roma İmparatoru Severus ve Kraliçe Julia
Domna’nın istekleri ile dönemin ünlü tarihçisi
Philostratus tarafından derlenerek kitap haline getirildi
ve çoğaltıldı. Philostratus’un ‘Tyana’lı Apollonius’un
Hayatı-Life of Apollonius of Tyana’ adını verdiği
kitabını aslından okuyanlar, eğer İncil’i de okumuşlarsa
şu ikilemle karşı karşıya kalıyorlardı; Ya
Philostratus’un kitabı İncil’den kopya edilmişti, yada
İncil Philostratos’un kitabından aşırılmış alıntılardan
ibaretti. Ortada bir gerçek vardı ilk İnciller
Philostratus’un kitabının çoğaltılmasının üzerinden yüz
yıl kadar bir zaman geçtikten sonra ortaya çıkmışlardı.
Philostratus’un kitabının kaynağı olan Damis’in günlüğü
ise ilk İncillerin ortaya çıkışından üç yüzyıl önce
yazılmıştı. Zaten Hıristiyan kilisesinin dışında kimse
İncillerin İsa ve/veya havarileri tarafından yazıldığına
inanmıyordu. Faust bu gerçeği şu cümle ile dile
getirmşti. ‘Herkes bilir ki İnciller İsa ve/veya
havarileri tarafından değil, onların zamanından çok sonra
kimliği bilinmeyen kişiler tarafından yazıldı,’ Aynı
zaman diliminde yaşamış Apollonius ve İsa
karşılaştırıldıklarında akıllar çok daha fazla
karışıyordu; Hıristiyan kilisesinin kabullerine göre İsa
İmparator Agustos döneminde yaşamıştı. Agustos’un iktidar
yıllarında Roma İmparatorluğu edebi akımlarda altın
çağını yaşadı. Agustos döneminde ortaya çıkan ve sayısız
eserlere imza atan çok sayıda düşünür, şair, hatip,
eleştirmen ve gezginlerden hiç biri tek bir defa olsun
İsa’dan bahsetmemişlerdi. Hz.İsa tarihi bir kişilik
olarak MS I.ve II. Yüzyılların tarihçilerinin eserlerinin
hiç birinde yer almadığı gibi, İsa’nın kendisi de geriye
yazılı bir eser bırakmamıştı. Öte yandan Apollonius
sonradan Roma İmparatoru Hadrian tarafından koruma altına
alınmış çok sayıda felsefi eserin müellifiydi. Apollonius
İmparator Agustos döneminin en üstün siması en yüce
bilgesiydi. Kralların, imparatorların kendisi ile dostluk
ve arkadaşlık etmek için birbirleri ile yarıştıkları
adına mabetler inşa edilmiş büyük bir mürşit idi.
İmparator Vespasia’nın danışmanıydı. İmparator ve düşünür
Marcus Aurelius felsefi gelişimini Apollonius’a borçlu
olduğunu ifade etmişti. İznik Konsilinin toplandığı yıla
kadar, Apollonius IV. Yüzyıl Anadolu’sunun en saygın
kişisiydi. Anadolu’da onun adına atfedilmiş dergahlar
vardı, büstleri Anadolu’nun dört bir yanını süslüyor,
kitapları elden ele dolaşıyordu. İznik Konsilinde
Hıristiyanlığın Roma İmparatorluğunun resmi dini olarak
kabul edilmesinden sonra,İmparatorluk sınırları içinde
Apollonius’un izlerini silme girişimi başlatıldı.Onun
adına yükseltilmiş mabetler yıkıldı,kitapları
yakıldı,büstleri parçalandı. Çeşitli dillerde
Apollonius’u ve onun çalınmış yaşamını konu alan üç yüze
yakın kitap yayınlandı. şunları yazıyor; ‘MS.325 yılında
Konstantin tarafından toplanan İznik Konsili’nde
Apollonius’un tüm kitaplarının yok edilmesine,
büstlerinin kırılmasına, mabetlerinin yıkılmasına yol
açan kararlar alınmıştı.’ ‘Şu kesindir ki Tyana’lı
Apollonius ‘Hayatı çalınan adam’ olmuştur. Nedense onunla
ilgili her ne varsa bunlar İsa’ya atfedilmiştir… Bunun
nedeni de Konstantin’in ‘Yeni Devlet , Yeni Din’kurmak
amacıyla topladığı 1. Ekümenik İznik konsili ile , daha
sonra imparator olan I.Theodius’un (381-389) verdiği
emirlerle Apollonius adının tarihten sildirilmiş olması
yatmaktadır.’ ‘Öyle anlaşılıyor ki İsa da Apollonius da
gerçekte kilise babalarının elinde oyuncak olmuşlar, biri
hiç aklından geçirmediği halde tanrı yapılmış, diğeri ise
yüzyıllarca unutturulmuştur.’ ‘Günümüzde İsa Mesih’in
‘Sevgi’ olduğu ve bu nedenle hem üstün bir dinin
(Hıristiyanlık) kurucusu hem de üstün bir sevginin
Tanrısı olduğu yazılmakta ve İsa onu bu sözlerle onu
tanımayanlara sunulmaktadır. Oysa ‘Sevginin tüm evrendeki
tek ölümsüzlük’ olduğunu birinci yüzyılda her gittiği
yerde defalarca anlatıp, insanları sevgide birleşmeye
davet etmiş olan sanal değil gerçek kişi Kemerhisar’lı
Apollonius’tur." Altındal’ın da doğru bir biçimde ifade
ettiği gibi Apollonius her gittiği yerde ‘sevgi dini’ni
yaydı ve ‘sevgi dini’nden başka bir dine de inanmadı.
A.Altındal YOKSUL TANRI Tyanalı Apollonius
Kitabından...
Yukarı dön Göster fazıl's Profil Diğer Mesajlarını Ara: fazıl
 
fazıl
Yasaklı
Yasaklı


Katılma Tarihi: 06 subat 2011
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 335
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı fazıl

Bu zamanda x adam, babasını ve onun babasını ve şansı
varsa onun da babasının kim olduğunu bilebilir. Sanırım
sadece buraya kadar, 2 veya 3 nesil... sonrası muamma.
Kimbilir, belki şeytanların soyundan geliyorumdur belki
de soysuzların soyundan. Kilise burada devreye giriyor,
yeni doğan çocuk vaftiz ritüeli vs derken, kaydediliyor.
Nereye? Elbette soyağacına ve böylelikle sıradan da olsa
bir hıristiyan, bilmem kaç nesil öncesi atalarını, kimler
olduklarını, neler yaptıklarını veya yapmadıklarını
biliyor. Ve işte bu nedenle, ikibin yıl önce yaşamış bir
adamın hakkında net bilgilere ulaşıyoruz. Bizde soyadı
kanunu çıkalı şurada kaç yıl olmuş. Onun öncesini bilen
ya yok veya çok çok az. Çokun azı da böyle oluyormuş
demek. Her neyse, biz Şamlı Johannes diyelim, şöyle ve
aynı zamada böyle bir kitap bırakmış diyelim veya tahmin
edip, 'eh, belki' de diyelim.

Biz onlardan bahsederken, biri veya birileri tarafından
bunların kovanına çomak sokulmuş olmalı ki bunlar, İznik
toplantısını düzenlemişler. Meselenin aslında 'efenim, o
gadder incil varıdıki, biz onları birliyelim, olmazsa
dörtlüyebilirizde' olmadığını, onların inançlarına yine
biri veya birileri tarafından güçlü ve taraftarı bol bir
saldırı yapıldığını anlamak zor olmasa gerek. Sanırım bu
saldırı yine kendi içlerinden olup, söylemleriyle
taraftar bularak bunları endişelendirmiş olsun, mesela
Arius gibi. Kim bu adam, arius: Hıristiyanlıkta bir
mezhep kurucusu. Miladın 270. yılında doğdu, 336 yılında
öldürüldü. Teslise (Trinite) inanmadığı için, 312’de
öldürülen Antakya piskoposu Lucian’ın talebesi olan Aryüs
Libyalıdır. Hakiki Hıristiyanlıktan ayrılan kiliseye
karşı gelmesi ile meşhurdur. Bizans İmparatoru Konstantin
önceleri putperestken, sonradan Hıristiyan oldu ve bütün
İncillerin birleştirilmesini emretti. Konstantin, İncil’e
önceki dini olan putperestlikten de bazı şeyleri
sokturmuştu. Aryüs, bu yeni İncil’in yanlış olduğunu,
Allah’ın bir olup, İsa aleyhisselamın onun oğlu değil
kulu olduğunu söyledi. İznik’te 325’te toplanan papazlar,
Aryüs’ü aforoz ettiler, Aryüs Mısır’a kaçtı. Aryüs’e
bağlı olanlar yok edilmeye başlandı. Konstantin pişman
olup Aryüs’ü İstanbul’a davet ettiyse de gelirken
öldürüldü. Vesaire vesaire...

Platon'un, Sokrates'in ağzından yazdığı bilmem kaç
yüzyıllık ve hatta binlerce yıllık kitapları ortada, ama
elçi Muhammed'in yaşadığı dönem hakkında Şamlı Johannes
ve kayada 'ben zuheyr, ömerin öldüğü yılda yazdım'' dan
başka birşey yok.. Aynı şekilde isa hakkında da bir veri
olmadığı gibi... Evet, böyle bir başkaldırı yapan,
söylemleriyle özellikle zengin tayfasını ve yahudi din
adamlarını kızdıranın, kesinlikle bir yerlerde kaydı
kuydu soyağacı vesairesi, ve ayrıca hakkındaki
yazışmalar, tarihler açıkça ortada olurdu. Ama ne
hikmetse İsa'nın kaydı olmayıp, yine tesadüf ki onunla
aynı yılda veya 4 yıl sonra doğduğu söylenen
Apollonius'un söylemleri, yolculukları ve bu
yolculuklarından birinde dost edindiği arkadaşı (aynı
zamanda yazıcı) var... İsa'ya indiği söylenen kitap,
İsa'dan bilmem kaç sene sonra ortalıkta boy gösteriyor.

Apollonius, erdemli bir ermiş yani vicdanıyla aklıyla
dinsiz bir ortamda birşeyleri fark etmiş. Boş durmamış,
memleket memleket gezmiş, ta arabın içine kadar ilerleyip
onlar tarafından bile tanınarak taraftar toplamış bir
adam. Ve bu adamın sözleri gün geliyor, elden ele geçerek
çoğalıyor ve böyle Hıristiyanlık dini yeryüzünde boy
göstermiş oluyor. Bir dinin doğuşu. Bu din o kadar etkili
oluyor ki, İslam'ın kutsal kitabı Kuranda da anılıyor ve
hatta elçisi ve onun soyusopuyla beraber...
Yukarı dön Göster fazıl's Profil Diğer Mesajlarını Ara: fazıl
 
fazıl
Yasaklı
Yasaklı


Katılma Tarihi: 06 subat 2011
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 335
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı fazıl

Apollonius hakkında biraz daha bilgi.

İS 217-220 yılları arasında Doğu Roma İmparatoru olan
Domitian'ın bilge eşi İmparatoriçe Julia Domna
imparatorluk arşivindeki belgeleri vererek Flavius
Philostratus adlı ünlü bir yazara Apolloniusun hayatını
yazması talimatını vermiştir. Kitapta, Tyanalı
Apollonius'un yardımcısı Ninovalı Damis'e emanet ettiği
yazıları ve gezi notlarıyla mektupları belgeleriyle
açıklanmıştı. Buna göre İsa ile aynı tarihte doğmuş olan
bu kişi, çeşitli mucizeler yapmış, bir şifacı ve büyü
üstadıdır. Ama kiliseye göre büyü üstadıdır yani kilise
burada işine gelmeyen kişiye anında b*k atmaktadır ve bu
konuda ustadır. Kilise işi daha da ileri götürerek,
Apollonius'un İsa'dan üstün olmadığını ve çok gizli
ilimlerde ilerlemiş bir şarlatan olduğunu beyan
etmektedir lakin 'İsa'dan Üstün' değildi yaygarası bile
dikkate değer.

3.yy'da yaşamış filozoflardan Apoleis ve ünlü
Lactantius'un hocası Amobius, Apollonius'un, Musa ve
Zerdüşt gibi bir kişi olduğunu yazmışlardı. Apollonius'un
doğumunda 'mucize' vardır. Apollonius'un doğumunda onun
yeryüzüne Apollo'nun oğlu olarak gönderildiği söylenmiş,
Philostratus da bunu nakletmiştir. Apollonius mabedleri
ve tapınakları dolaşmış ve buradaki 'çarpık ve yoz'
dinsel öğretileri eleştirmiştir. Apollonius ise Pagan
tapınaklarını gezmiş ve eleştirmiştir. Apollonius faizci
ve rüşvetçi tefecilerle tartışmış onların insanlara zulüm
ve acı getirdiklerini söylemiş ve onların kentlerde ve de
özellikle mabedlerden çıkartılmalarını istemiştir.
Apollonius her gittiği kentte bu kişilerle tartışmıştır.

Apollonius 'DA' (Deus Absconditus) insanlara kötü
huylarından ve uygulamalarından vazgeçerlerse,
kendilerine 'yeni bir yaşam' verileceğini
muştulamıştırApollonius "bunun Pagan Tanrıları tarafından
verileceğini öne sürmüştür.

Apollonius 'Yeryüzünün tüm canlılar için olduğunu hiçbir
zalimin ve/veya tiranın yeryüzüne 'El' koyamayacağını ve
insanları köleleştiremeyeceğini vaaz etmiş ve insanları
zalimlere karşı çıkmaya çağırmıştır. Apollonius zindanda
bile çağrısını yinelemekten çekinmemiştir.

Apollonius 'DA' konuştuğu zaman Peygamber ya da
'Yasayapıcı' gibi konuşmuş ve söylediklerinin
uygulanmasını yanlışların düzeltilmesini, hatalardan
dönülmesini sağlamak istemiştir. Apollonius'un sözleri
tüm Pagan dünyasında yankılanmış ve hayata geçirilmiş.
Bunların hayata geçirilmesinde, krallar, imparatorlar,
Apollonius'un işaret ettiği yanlışların ve hataların
düzeltilmesinde ondan sözünü dinleyerek özel emirler ve
fermanlar yayınlamışlardır. Örneğin bir Pagan geleneği
olan 'kurban' edilmesinin yanlış olduğunu ilk kez
Apollonius tarafından dile getirilmişti.


Eğitiminin ardından Apollonius uzun yolculuklar yaptı.
Her gittiği yerde, ahlakı düzeltmek ve Pisagor'un
dogmalarını yaymak için çalıştı. Bazı yerlerde sihirbaz
ve şarlatan olarak suçlanan Apollonius, gerçekte bir
şifacıydı ve mucizeleri vardı. Adına bir tapınak yapılan
ve bir çok tapınakta da resmi bulunan Apollonius Ephesos
da (Efes) öldüğünde kendisine bir tanrı gibi tapılıyordu.
Hıristiyan geleneğindeki meşhur Lezarus'un diriltilmesi
olayı mesela. İşte bu olayı Apollonius Efes'te yapıyor,
genç bir kızı diriltiyor. İfadesi gayet net: ‘‘Ben
şifacıyım, tabiatta böyle olaylar var, hasta kızı
bitkilerle canlandırdım. İkinci kez dirilt derseniz,
yapamam.''

Araplar arasında Balyanus Usta adıyla bilinen
Apollonius'un muziceleri Roma İmparatorluk kayıtlarında
geçiyor. 217-220 yılları arasında Doğu Roma İmparatoru
Domitian'ın bilge eşi İmparatoriçe Julia Donna'nın
imparatorluk arşivindeki belgeleri vererek Flavius
Philostratus adlı ünlü bir yazara hazırlattığı kitapta
Apollonius'un ‘‘İnsan suretindeki tanrı olduğundan söz
ediliyor.'' Roma İmparatorluğu diyor ki ‘‘İsa diye
birisinin kaydı yok!'' Apollonius'un var.
A. Altundal
Yukarı dön Göster fazıl's Profil Diğer Mesajlarını Ara: fazıl
 

Sayfa Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats