Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Nisa 3 örneğinde görüldüğü üzere ma meleket eyman üküm, ellerinizin altındakiler  diye tercüme edilip cariye ve köleleriniz diye sunuluyor. Ayetlerdeki "ma meleket eyman"ı bu açıdan inceleyelim. Örneğin

Nur 33: mükatebe yapmak isteyen "ma meleket eyman"ınız ile mükatebe yapın -vellezîne yebtegûne'l kitâbe mim ma meleket eyman üküm fe katib ûhüm 

(1)Buradaki hümden anlaşıldığı üzere bu ma meleket eyman erkektir. Ama ayetin seslendiği insanlar genel; yani inanan erkekler ve kadınlar.

İnanan kadınların erkek kölelere sahip olması caiz midir?

(2)Mevcut meallere göre "mükatebe"den maksat köleye özgürlüğünü satmak imiş. Kimin özgürlüğü kime satıyorlar?! Allah'ın bütün kullarına hiçbir ayrım gözetmeden lutfettiği özgürlüğü kim müsadere edebilir ki satmaya kalkışıyor?

Ahzab 55: peygamber eşlerine "ma meleket eyman"larında sakınca yoktur - La cünâhe aleyh inne fî ma meleket eyman ühünne.

Yani Süleyman Ateş örneğinde görüldüğü üzere tesettürcü bütün ulemaya göre malikesi, kölesine mahremidir. Evin içinde bunlardan kaçmak güçtür (Ahzab 55 tefsiri).  

Erkek köleler, tıpkı Hz Muhammed gibi, peygamber eşlerine mahrem miydiler?

Nur 31: inanan kadınlar ziynetlerini açıp göstermesinler, ama "ma meleket eyman"larına açıp gösterebilirler - la yübdîne zînet ehünne... illa ma meleket eyman ühünne.

Yine tesettürcü bütün ulemaya göre bu ayette anılan zinetler inanan kadının vücududur, örneğin göğsü yani memelerin degaj denen V şeklindeki kökleri. Ve ayette anılan mahremler kadının her yerine bakabilirler (Süleyman Ateş, Nur 31 tefsiri).

Bakabilirler mi? Allah'ın dini, fuhuşla malul böylesi bir "ma meleket eyman" kavramını hak ediyor mu?

Sevgi ile, Hasan Akçay

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Ne kadar isteseniz de kadınlara eşit davranamazsınız. Öyleyse tamamen birine yönelip de diğerini askıdaymış gibi bırakmayın. Bu durumu düzeltip erdemli olursanız ALLAH Bağışlayandır, Rahimdir.( nisa 40) ne kadar istersek adaleti sağlayamayız diyor Allah bu durumda ideal olan tek evlilik fakat ayette dediği gibi birine aşırı sevgş ve ilgi diğerineyse daha az yani

ayetin muhatabı olan iki eşi olup birine sevgiyle birine soğuk bakan bir imaj iki kız kardeş arasında sağlanacak adalet iki farklı kadın arasında sağlanacak adalketten daha zordur, Allah bize adaleti emreder selam

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

malikbinnebi Yazdı: Ne kadar isteseniz de kadınlara eşit davranamazsınız. Öyleyse tamamen birine yönelip de diğerini askıdaymış gibi bırakmayın. Bu durumu düzeltip erdemli olursanız ALLAH Bağışlayandır, Rahimdir. ( nisa 40)

Nisa 40 değil 129'dur bu. Ve kadın haklarını dile getiren bir ayettir.

Ama görünen o ki Allah'ın dinini nalıncı keseri gibi hep erkeklerden yana hep erkeklerden yanan hep erkeklerden yana yontan Erkekler Klübü Allah'ın bu güzelim ayetini de çarpıtıp kadınları çok eşli zulme mahkum eden bir klüp yasası yapıp çıkmışlar.

***

Nisa 129'un konusu boşanmaktır; çok eşlilik icazetiyle hiçbir ilgisi yok. Ayetin siyak ve sibakından bu kolayca anlaşılıyor.

Bir önceki ayet olan Nisa 128 nüşuz günahı işleyen yani karısından başka bir kadınla yüzgöz olan erkek hakkındadır. O halde olayın bir ucunda barışıp sorumlu davranmak varsa öteki ucunda güzelce boşanmak var.

Bir sonraki ayet olan Nisa 130 ise Ve (eşler) şayet  ayrılırlar ise diye başlıyor - Ve in yetefarraka. O halde 130'nun konusu da boşanmak.

Boşanmakla ilgili bu iki ayetin arasındaki Nisa 129 da elbet boşanmak hakkındadır; çok eşlilik icazetiyle zerrece ilgisi yok.

O sözde icazet, Nisa 3'e çok eşlilik zulmünü yamayan Erkekler Klübünün uydurmasıdır.

Nisa 3, yetim kadınların evlendirilmesi hakkındadır; Nisa 129 ise boşanmak. Bu iki ayet konu bakımından farklıdır; ayetler birbirinden tamamen bağımsızdır.

Onların arasında böyle zoraki bir bağ uydurmak olsa olsa bahçelerde maydanoz gel bize bazı bazı demek gibi gülünç bir iştir.

Ayette söylenen şudur:

Siz ne kadar çok isteseniz de kadınların hakkını veremezsiniz. Bari hepten bir tarafa eğilip öteki tarafı askıdaymış gibi boşlukta bırakmayın. Ama barışıp sorumlu davranırsanız Allah sizi korur ve bağışlar.

Kuma getirdiğiniz değil, boşadığınız kadının haklarından söz ediliyor. Örneğin onu hemen evden çıkarmayacaksınız (65:1); kendisiyle  hiç yatmamış olsanız bile ona geçimlik vereceksiniz (2:236-237).

Ayette sözü edilen tarafların boşanan adam ve kadın olduğu son derece açık ve net.

Düşünün.

Ayet tek eşli ve o devirdeki çok eşli kocalar dail  bütün erkeklere sesleniyor ve kadınlar arasında adaleti sağlayamazsınız diyor - Ve len testetiy'û en ta'dilû beyn'in nisâi.

Tek eşli bir adam hangi karıları arasında adalet sağlayacak? 

Özetle, Nisa 129 kadın haklarını dile getiren bir ayettir. Ama Allah'ın güzelim İslamını yozlaştırıp bir Erkekler Klübü ve Allah'ın Kuran'daki sölerini yamultup Kuran'ı klüplerinin tüzüğü haline getirenler bu güzelim ayeti de kadınları mahkum eden bir ilam haline getirmişler.

Çok yazık.

Allah'ın dininde iki ya da daha fazla eşle evlenmek diye bir icazet asla söz konusu değil. Kur'an çok eşli zulmü kesinlikle yasaklıyor.

Sevgiyle, Hasan akçya

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Size şunlar yasaklandı: Anneleriniz, kızlarınız, kız kardeşleriniz, halalarınız, teyzeleriniz, kardeş kızları, kız kardeş kızları, sizi emziren analarınız, süt bacılarınız, karılarınızın anaları, kendileriyle gerdeğe girdiğiniz karılarınızdan olup evlerinizde bulunan üvey kızlarınız -eğer onlarla gerdeğe girmemişseniz kızlarıyla evlenebilirsiniz-, öz oğullarınızın eşleri ve iki kız kardeşi bir arada almanız... Mevcut evlilikler bu yasanın dışındadır. ALLAH Bağışlayandır, Rahimdir. ( nisa 23) sevgili kardeşim burda zulum olarak görülen ve yasaklanan akrabalarla yapılacak olan evlilik ve bunlara ilaveten iki kız kardeşin bir arada alınması,şimdi Sana yazdığım ayette normal olan evliliklerde yani iki tane farklı aileye mensup kardeş olmayan bayanlarla yapılacak evlilikte dahi Allah adaletin tam olarak sağlanamayacağını ve bu yüzden ideal olanın tek eşlilik olduğunu vurguluyor fakat muhattaplara birine iyi diğerine kötü davranmayaın şeklinde yapılan bir de ikaz bulunmaktadır yani muhattapların iki eşi var ayetlerin siyakı ve sibakına da bakarsan çifler arasındaki huzursuzluk ve boşanma isteklerinden bahseder ikinci olarak iki farklı aileden olan bayanlar arasında ki adaletle iki kız kardeş arasında ki adaleti düşünmek lazım iki kız kardeş arasında olacak olan bir anlaşmazlık veya gelecek olan soya bakarsan işin içinden çıkılmaz dereceye varır durum bu yüzden Allah iki kız kardeşle birden evlenmeyi yasaklamıştır. Ayrıca Allah aşkına yani çok eşlilik olsa bu din erkek egemen bir din mi  olacak veya tek eşlilik olsa bu din daha mı şirin görünecek millete bu konuları fazla uzatmaya luzum görmüyorum. tevhidin bize kazandıracağı hikmet ve mizana göre haraket etmek ümidiyle her ne şekilde olursa olsun adaleti sağlayanlardan olalım inşallah bu tarz düşünceler bilinç altımızda bizi farklı yerlere götürebilir selam ve dua ile

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

iki tane farklı aileye mensup kardeş olmayan bayanlarla yapılacak evlilikte dahi Allah adaletin tam olarak sağlanamayacağını ve bu yüzden ideal olanın tek eşlilik olduğunu vurguluyor (malikinnebi)

Yüce Allah hangi ayette söylüyor bunu?  Yani farklı ailelere mensup bayanları bir arada eş edinmenin caiz olduğunu, bırakın açık açık söylemeyi, hangi ayette ima ediyor?

Nisa 129'da böyle bir ima yok çünkü o ayetin konusu boşanmadır; çok karılı evlilik değil. Bunu kanıtlarıyla birlikte yukarda açıklamaya çalıştım. O kanıtları lütfen çürütün.

Örneğin ayeti siyak-sibak ölçütüne vurunca ne görüyorsunuz? Nisa 128 ve 130'un konusu ne; çok eşlilik mi boşanma mı?

Yine örneğin Nisa 129'da anılan taraflar kim; bir damın eşi olan kadınlar mı, boşanan adam ve karısı mı? Kanıt lütfen.

Mevcut meallere göre, taraflar bir adamın eşleridir. İyi ama ayet bütün kocalara sesleniyor, tek karılı erkekler dahil. Tek karılı bir adam hangi karıları arasıda adalet yapacak ya da yapamıyacak?

***

iki kız kardeş arasında olacak olan bir anlaşmazlık veya gelecek olan soya bakarsan işin içinden çıkılmaz dereceye varır durum bu yüzden Allah iki kız kardeşle birden evlenmeyi yasaklamıştır.

Kendi kendine sorun üretiyorsun. Kızkardeşlerle evlenmenin nesep sorunlarına neden olacağı yalnızca sana ait bir iddia, Kuran'a değil.

Eğer iki kızkardeşi bir arada eş edinmek, senin iddia ettiğin gibi, gelecek çocuklarla ilgili nesep sorunlarına neden olsaydı aynı sorunlar  bir adam kızkardeşlerle ayrı ayrı evlenince de ortaya çıkardı ve bir adamın, eşi öldükten ya da boşandıktan sonra, baldızıyla evlenmesi yasak edilirdi. Kuran'da yok öyle bir yasak. Demek ki öyle bir nesep sorunu yok.

Lütfen Kuranî olmayan bu tür iddialarla "Çok eşlilik caizdir!" deyip dinde hüküm verme. Dinde hüküm verme yetkisi Allah'ın tekelindedir; Allah hükmüne kimseyi ortak etmez (18:26).

Sevgiyle, Hasan Akçay

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Nesep konusu sorun değil artık; DNA testleri nesebi belirliyor.

Kızkardeşlerle evliliğin o açıdan sakıncasız olduğunu onun için belirtmeye çalıştım. Kızkardeşler ister bir arada eş alınsınlar ister ayrı ayrı çocukların nesebi sorun değil.  Öyle bir sorun yok.

Sevgiyle, Hasan Akçay

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Gulgul’ün bu tek noktalık iletisi gerçekten ilginç. Üstelik onun forumdaki ikinci iletisi bu. Müzakerenin 23 ncü sayfasına astığı ilk yazısında şöyle diyordu:

arkadaslar lütfen cok eslilik konusunu bir sonuca baglayin baska konulara gecmeden...

Gulgul tek noktadan ibaret bu iletisinde acaba "Nokta, bitti; çok eşlilik konusu sonuca bağlandı," mı demek istiyor? Eğe öyleyse düş kırıklığına uğrar.

Çünkü çok eşlilik konusunu karar noktasına götüren yolun üstünde öyle bir  önyargı yılanı var ki.... Orda bütün görkemiyle çöreklenmiş, yüzyıllardır öyle duruyor.

Yılanı geçemezsiniz; geçip te son noktaya varamazsınız. Yapılan evinsiz itirazlara, yöneltilen müstehzi sorulara bir göz atın; göreceksiniz.

Örneğin iyi niyetine yüzde yüz inandığım Alperen’in şu sorusuna bakın: (melan) savaşlarda erkekler ölüp kadınlar dul kalıyor; dul kadınlar çok eşli bir adamın haremine katılmak suretiyle koruma altına alınsa fena mı olur?

Önyargı yılanı izin vermez ki Alperen o soruyu bir de şöyle sorsun:

Bazan, Halepçe’de olduğu gibi, cephe gerisinde  kadınlar ölüp erkekler dul kalıyor; dul erkekler çok eşli bir kadının haremine katılmak suretiyle koruma altına alınsa fena mı olur?

Ve malikinnebi’nin şu iddiasına bakın: (mealen) Yüce Allah Nisa 23’te iki kızkardeşin bir arada alınmasını yasaklıyor. Ama bu, çok eşliliğin zulüm olması yüzünden değildir;  aynı adama bir arada eş olan kardeşlerin birbirine düşecek olması yüzündendir.

Oysa malikinnebi’nin bu iddiasını Yüce Allah Ahzab 52’de çürütüyor. Elçisi Muhammed’e seslenerek buyuruyor ki:

Bundan sonra kadınlar sana helal değildir; ve onları güzel bulsan bile eşlerini onlarla değiştirmen de ... ve la entebeddele bihinne min ezvacin.  

Yani çok eşli Muhammed mevcut eşlerinden birini boşayıp onun yerine başka bir kadını alsa eş sayısı aynı kalacağı için eş sayısı bakımından hiçbir sakınca ortaya çıkmaz.  Ama Yüce Allah izin vermiyor. Niye? Çünkü Muhammed çok eşlidir; onun eş değiştirmesi karı üstüne karı almak anlamına gelir. Asıl yasaklanan işte o. Zulüm olan işte o.

Allah, peygamberinin şahsında bütün müminlere karı üstüne karı almayı yasaklıyor. Dolayısıyla çok eşli olmayı. Çünkü karı üstüne karı almadan çok eşli olunamaz.

Dostumuz bu kadar basit bir gerçeği anlamadı. Çünkü önyargı yılanı var; anlamasını engelliyor.

Değerli gulgul kardeşim, lütfen kendini hazırla ki düş kırıklığına uğramayasın. İnsanlar anlamıyacak; anlasalar da anlamıyacaklar. Son noktaya ulaşmadan önce katedilmesi gereken uzun ince bir yol var.

Sevgiyle,

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Selam

Sevgili Hasan Akçay kardeşim! hz İbrahim atamız kaç eşli idi?

Zaman mı! Allah'ın hükümlerine tabi olan?

Yoksa, senin mantığına göre! haşa Allah'ın hükümleri mi zamana tabi? şu elçide moda şöyle! bu elçide moda böyle midir?

Eşlerden birisi biyolojik olarak yetersiz(hastalık vb.) kaldı! senin mantığına göre hemen boşanması ve başka birisi ile nikahlanması mı gerekir? eşlerden birisi illaki çocuğum olsun istiyor! ne olacaktır?

Nesillerin ve mirasın selameti açısından; tek aile çatısında bir erkek birden fazla kadınla evlenebilir! ama, bir kadın aynı zamanda birden fazla erkekle evli olamaz! Dölleyen ve cinsiyeti tayin eden erkeğin kromozomlarıdır(XY).  

Güzel örnek olan; hz İbrahimi tekzib et! ondan sonra da konuyu istediğin noktalara çek!

Kadın isterse halter çalışsın! dünya şampiyonu olsun! yine de zayıftır.. kabul etmesen de zayıftır! bunu idrak edebilmen için illaki "kadın olman" gerekmiyor! birden fazla kadınla evli olan adam sana göre sapık birisi gibi oluyor herhalde? Kabul etsek de, etmesek de erkekler daha güçlü ve hakim yaratılışa sahipler! ne yapalım?

yanlış bir yorumda olabilirsin! hiç ihtimal yok mu buna???

veya fıtrat, istesek de istemesek de! fıtratlığını yapacaktır! dünyanın hali hep devamlı aynı değil. Oysa bu din; "fıtrat dini" olduğunu beyan etmektedir.

Senin dediklerine göre (güya)bu fıtrat dini: her öğünde "pasta" yemeyi mecbur etmiş olsun! bu yorum asla yaşama tatbik imkanı bulamayacaktır! ama, her öğünde "ekmek" yemeyi verse idi! bu konuda hiç bir yorumcunun itirazı dahi olamayacaktı.

Yaşayan ayetlere ve fıtrata daha bir dikkatle bakmamız gerekiyor sanırım! her yorumladığımız ayet, yorumlarımıza uymak zorunda değil! 

Kitabın tezatsız bir bütün olduğunu gözardı etmeksizin! tümden parçaya(konulara) inmemiz gerekiyor! elifler, üstünler, esreler ne yaparsa yapsın! Allah C.C dilediğini yapan! dilediğini dilediğine üstün kılandır!!!  şimdi,, Allah C.C dese ki: "erkekler kadınlar üzerine hakimdirler!"  ne yani? sen bunu HAYIR! bu kadın haklarına aykırı veya kadınlara hakarettir mi diyecektin?

Maçoca bir talebim de yok üstelik! şu yazıları yazmak adına..

Kabul etsen de etmesen de! şu canavar gibi kızların! uyuzdan uyuz erkeklere, günü geldiğinde mum-köle olduklarını~olabildiklerini görebiliyorsundur sanırım! sığınma ve sahiplenilme duyguları(fıtrat) bunu gerektiriyor! "bana sahip oldu", bana zorla sahip oldu"  ifadeleri bile arka planda bir şeyleri bildirmekte kimbilir!.

Bu yazımı "yusuf" gibi münafıkça bir niyetle yazmış da değilim! ve bir yanıt da beklemiyorum! Hanifliği, hafiflik olarak niteleyen bu "animal herife" bu forumda yer verilmemesini özellikle admin dostlardan istirham ediyorum! 

Hasan kardeşimize; başarı dileklerimizle.....(bu yazı yanıt istemiyor!)

RZi,,, Amin 

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

   sevgili hanifulus senin buradaki fikir ve görüşlerine katılıyorum

aynen senin dediğin gibidir

                 zatende öyle olmasıda gerekir

                            selam ve dua ile

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

bu yazı yanıt istemiyor! (HanifUlus)

Ben yine de yanıt vereyim. Bu ayın yirmisekizinci günü saat 22:30'da birbuçuk ay sürecek bir yolculuğua çıkıyorum. Yanıt vermek için o hareket saatine kadar vaktim var.

hz İbrahim atamız kaç eşli idi?

Hz İbrahim'e kadar gitmeye gerek yok. Hz Muhammed kaç eşli idi?

Daha önce şuna dikkatinizi çekmeye çalıştım: Yüce Allah Ahzab 52'de o ana kadar kurulmıuş olan çok eşli aileleri yasaklamıyor; karı üstüne karı almayı yasaklıyor. "Bundan sonra" anlamında min ba'dü  istisnası ile, eğer gerçekten çok eşli idiyse Hz İbrahim'in, çok eşli olduğu kuşku götürmeyen Hz Muhammerd'in ve sahabelerin çok eşli ailelerini aklıyor.

Sen ise Yüce Allah'ın akladığı aileleri sorun yapıyorsun. İlginç.

Zaman mı! Allah'ın hükümlerine tabi olan? Yoksa, senin mantığına göre! haşa Allah'ın hükümleri mi zamana tabi?

Yüce Allah'ın, Hz İbrahim'in zamanı dahil, her şeye kadir olduğunu bal gibi biliyorsun. Hz İbrahim'in zamanında yasak etmediği karı üstüne karı almayı Hz Muahmmed  zamanında yasak etmeye kadir olduğunu da.

Kaldı ki Hz İbrahim'in çok eşli olduğu iddiasını Kuran onaylamıyor. İki kadınla evlenmiş, tamam. Ama ikinci hanımıyla ilk karısından her hangi bir şekilde bekar kaldıktan sonra evlenmiş olabilir.

Hz Muahmmed hariç Kuran’da anılan peygamberlerin hepsi, Hz İbrahim dahil, tek eşlidir. İşte bunu gösteren ayetler:  

Adem: Ve Adem’e şöyle buyurmuştuk. “Ey Adem! Sen ve eşin cennete yerleşin...” (2:35)

İbrahim: Orada dikilmekte olan karısı güldü. Bunun üzerine ona İshak’ı müjdeledik ve Yakub’u (11:71). Ayrica bkz 11:72; 51:29-30

Zekeriya: Dedi ki, “Rabbim! Benim nasıl çocuğum olur? Yaşlılık tamamen üstüme çökmüş durumda. Ve karım kısırdır.”  (3:40) Ayrıca bkz. 19:8; 21:90

Lut: Melekler dedi ki, “Biz senin Rabbinin elçileriyiz. Sana kimse elini süremez. Gecenin bir yerinde aileni götür. Karın dışında hiç biriniz arkada kalmasın... (11:81)

Musa:Yaşlı adam dedi ki, “Sekiz yıl benim için çalışırsan şu iki kızımdan birini sana nikahlarım.” (28:27)

Sen her hangi bir peygamberin çok eşli olduğunu gösteren bir tek ayet getirebilir misin?

Eşlerden birisi biyolojik olarak yetersiz (hastalık vb.) kaldı! senin mantığına göre hemen boşanması ve başka birisi ile nikahlanması mı gerekir?

Allah karı üstüne karı almayı Hz Muhammed'in şahsında bütün inananlara yasak etmiş. Senin adamın eğer Müslümansa Allah'a itaat edecek. Karı üstüne karı almıyacak.

Çünkü Allah ve elçisi bir konuda hüküm verdikten sonra inananlara o konuda artık söz düşmez. Allah hükümlerinin beşeren üretilen bahanelerle çiğnenmesine izin vermez.

Yoksa her bahane üreten, Allah'ın hükmünü çiğneyip hükümde O'na ortak olur. Hattâ Allah'ın önüne geçen bir ortak. Oysa dinde Allah hükmüne kimseyi ortak etmez (18:26). 

eşlerden birisi illaki çocuğum olsun istiyor! ne olacaktır?

O eşlerin kusursuz olanı ya kadın ise? Yani adamın baba olamıyacağı ama kadının anne olabileceği tıbben ortaya çıkmış ise? Kadının koca üstüne koca alması caiz midir?

bir kadın aynı zamanda birden fazla erkekle evli olamaz! Dölleyen ve cinsiyeti tayin eden erkeğin kromozomlarıdır(XY).  

"Allah ne derse o!" diyeceğine "Biyoloji hakkındaki mevcut bilgimiz ne diyorsa o!" dersen işte böyle zamanın ta gerilerinde saplanır kalırsın.

Çok kocalı bir kadının çocuğu olunca o çocuğun hangi kocadan olduğu DNA testiyle kolayca tesbit ediliyor. Nesep sorunu böylece çözüldüğüne göre çok kocalı evlilik caiz midir?

Sevgiyle, Hasan Akçay