Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Selam Beyazmelek,
Tarihsel olarak ize gelen rivayetler veya hadislerli ilgili Kurani bir araştırma yaptıktan sonra belli kanılara varmak gerekir. İsra suresinin ilk ayet sizin sözünün ettiğiniz mirç konusuyla ilgil değlidir. Allahın "bir gece kulun" dediği kulun Son elçi Hz. Muhammed olup olmadığı belli değildir. Hz. Muhamed olsa bile bu yürüyüşün kudüsteki mescidi aksa oradan göğe doğru olduğu anlaşılmaz. Kaldıki o devirde kudüsteki mescidin adı mescidi aksa değildir. Mescidi Aksa en uzak kutsal mescid ya da en uzak mescit anlamlarına gelir.
Sizin belirttiğiniz gibi Kuranda elçinin miraca çıkması diye bir şey yoktur. Hadislerde vardır. İşte işin asıl can alıcı noktası da burasıdır. Kuranda olmayıp Şanlı Rasule atfedilen ve hadis adı verilen o kadar çok söz var ki... İşte burada kaynak problemi ortaya çıkmaktadır. Yani biz dinin kaynağı olarak Kuranı mı almalıyız yoksa Kuranın yanında hadisleri mezhep imamlarının görüşlerini ya da falan imamın görüşlerini de dinin kaynağı olarak da alabilir miyiz? Kurandan anladığımız kadarıyla bizim Kurandan başka bir şeye ihtiyacımızın olmadığıdır. Kesinlikle dini hüküm adına hadis ve ya başka şeylerle dinde hüküm konulamaz. Çünkü hükmün sahibi Allahtır ve kendisine asla ortak kabul etmez. Hadis okunmaz demiyorum hadisle amel edilmez veya hadise dayanarak itikadi sonuçlara varılamaz diyorum.
Cebrailin peygamberin göğzünü açıp içini imanla doldurması nasıl olabilir? Yani elçinin göğsünde iman yokmu ki böyle bir şey olsun? Bu konu hadislerle çarpıtılmış bir konudur. Elçinin göğsünün ferahlatılması hakkında geçen ayetlerin hadislerle çarpıtılmasıdır. Siz göğsüm ferahladı derseniz göğsünüzün ameliyat edildiğini mi kastedersiniz?
Elçisini yanına kadar yükselten Allah Kuranda neden bu olaydan bahsetmesin? İnsanlara ibret olsun diye nice örnekler veren Allah bundan neden söz etmemiş? Cevabı basit; böyle bir şey olmamıştır da ondan.
Dediğim gibi bunlar uydurma hadis kaynaklıdır ve Kuranla asla örtüşmez. Hadislerin reddedilmesi elçinin reddedilmesi değildir. Bilakis elçi Allah tarafından görevlendirilmiş çok seçkin bir insandır. Ancak Kuranda elçinin görevine baktığımızda onun görevinin Allahın ayetlerini insanlara duyurmak olduğunu görürüz. Son olarak eğer peygambervari bir yaşam sürmek istiyorsak bu ancak Kuranla olabilir.
|