HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Alıntılar, Makaleler
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Alıntılar, Makaleler
Konu Konu: ASER Karadeniz’in Doğusunda mı? Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
blindpoint
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 05 mayis 2005
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 275
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı blindpoint

İskandinav Halkı’nın Kadim Yerleşim Yeri “ASER” Karadeniz’in Doğusu mu İdi ?

 

İskandinav asıllı arkeolog Thor Heyerdahl, İskandinavların bu gün Azerbaycan olarak bilinen yöreden geldiklerini düşünmektedir. Onu bu yönde düşünmeye ilk yönelten sebep ise Bakü’ye 50 Km uzaklıktaki Kobustan (Qobustan) yerleşim alanını görmüş olmasıdır. Kobustan kaya resimleri ile meşhur bir yerdir. Kayalara oyulmuş orak biçimli kayık şekilleri bilim adamının doğup büyüdüğü ülke olan Norveç’teki kaya şekillerini hatırlatmaktaydı.

Daha sonra yeni ilişkiler keşfedilmeye başlandı. Norveç mitolojisinde şöyle deniliyordu.

- İskandinav tanrısı Odin Romalılardan kaçmak için kulları ile birlikte Aser adlı yerden göçmüştü.-

1200 yıllarında bazı tarihçiler Aser’in yerini tasvir etmişlerdi. Bu tasvirler Karadeniz’in  ve Kafkas dağlarının doğusunu gösterir.

Bu anlatılan küçük bir hikaye değil de tarihin kendisi olabilir mi?

 

Aşağıda Thor Heyerdahlın ağzından bilgiler verilmektedir:

 

Zannediyorum ki; Norveç ve Azerbaycan halkları arasındaki genel benzerlikler on yıl önce düşündüğümden daha da fazladır. Bu gün Kobustan mağaralarındaydım. Daha önce kaya resimlerinde gördüğüm kamıştan gemiler ilgimi çekmişti. Kobustan’dan ayrılırken bana hemen gitmememi, bu konu hakkında bilgi vermemi istediler. Bunun için yarım saat vaktinizi alacağım.

Azerbaycan’a ilk olarak 1981 yılında geldim. (daha sonra 1994, 1997 ve 1999 da gelmiştir.) O zamanlar Demir Perdenin dışında yaşayan çok az seyahatçi buralara gelirdi. Beni Azerbaycan ilimler akademisi davet etmişti. Akademinin beni davet etmesi beni düşündürmüştü. Sonradan anladım ki ben o sıralar ender bulunur birisi idim. Hem New York Hem de Sovyet Bilim akademilerinin üyesi idim. Ben uluslar arasında engellere inanmıyordum. İnsanları siyasete üstün tutardım.

O zamanlar hem doğu hem de batı alimleri ile konuşurdum. Çünkü bence daha önceki milletler, kendini medeni sayan bizlerden çok önce barış içinde yaşamışlardı. O dönemlerde gemilerle okyanuslar aşılıp kıtalararası ilişkiler kurulurdu. Daha geçen yüzyıl hiç kimse 5000 yıl önceki insanların gemi ile gezebildiklerine inanmazdı.

Daha sonra Sputnik’i uzaya gönderen Profesör Keldış beni Moskova’ya davet etti ve orada tezlerimi savundum. adaletli bir tartışma yapılmıştı. Keldış’ın beni asıl çağırma sebebi Kobustan’daki kayık şekilleriydi.

Polinezya’da Fatu-Hiva adasında arkeoloji eğitimi aldım. O ada çok eskiden lavlardan oluşmuştu. Ama Avrupalılar adayı keşfettikten sonra şimdilerde bir çok bitki, hayvan ve değişik ırklardan insanlar bulunmaktadır.

Bu beni düşünmeye sevk etmişti. İnsan yaşaması mümkün olan her ada insanlar tarafından yerleşime tabi olmuştur. Çok uzun yıllar önce seyahat eden gemiciler meskun adalar görmüşlerdi. Böylece ben gemicilikle ilgilenmeye başladım.

 

 

Tarihçilere Şüphe ile Yaklaşırken

Bir zamanlar bilim adamları, Kolomb’dan önce hiç bir Kızılderili Amerika’yı terk etmemiştir, Bering boğazı istisna olmak kaydıyla kimse Kolomb’dan önce Amerika’ya gitmemiştir demekteydiler. Ben anlamıştım ki bilimin değişik kollarında çalışanların işbirliği yapmaları gereklidir. Üniversitede biyoloji, coğrafya ve fiziki antropoloji üzerine eğitim almıştım. Bazı bitkiler güney Amerika’dan Polinezya’ya yayılabilmek için insanların yolculuk etmelerine muhtaçtı.

1947 de Kon-Tiki adlı küçük teknemle okyanusu aştım. Daha sonra arkeolojik bulgularla ilgilendim. 1956 yılında gittiğim Pasha adalarında, büyük orak şekilli gemilerin kayalara kazındığını gördüm. Bu şekiller antik Mısır ve Mezopotamya’daki gemilerle aynı tarz idiler. Ben Kuzey Afrika’da erken medeni halkların Kolomb’dan önce Amerika’ya gittikleri fikri oluşmaya başladı.

Biz Avrupalılar adeten her şeyi kendimizin ortaya çıkardığını düşünürüz. Ama bu doğru değildir. Biz 5000 yıl önce yaşamış insanlarla aynı genleri taşıyıp aynı akıl seviyesinde yaşamaktayız. Teknik bilgilerimiz artmıştır ama insan olarak başkalaşmamışızdır.

Üniversitede kitaplarda Kınaçiçeği tahtasından yapılan kayıklar suyu çeker ve batarlar diye yazar. Papirüs kamışından yapılan kayıklar için de Mısır da bir enstitü 2 haftada batar demektedir. Ama ben hiç bir zaman papirüs gemisi görmeyen bilim adamlarından ziyade antik mısır gemicilerine inanmayı tercih ederek Kon Tiki adlı kayığı yaptım. Yedi kişi ile iki aylık seyahate çıktık. Kamıştan yapılan gemi sınavı geçti.

Bazı sorunlardan sonra Ra 2 adlı gemi ile 1970 de bir seyahat daha yaptık. Değişik dinlere ve milliyetlere mensup 11 kişi daha sonraki seferlerde de dostça dolaştık.

Azerbaycan’a ikinci gelişimde öğrendim ki buranın sakinleri kendilerini Azeri diye adlandırırlar. Ben okul yıllarımdan hatırlarım ki, Norveç tarihinde bazı efsaneler öyle birbirine girer ki, hangisinin mitoloji hangisinin gerçek tarih olduğunu ayırt edemeyiz. Ama Norveç’in kayda alınan tarihi ancak 800 yıl öncesine dayanır. Ulu babalarımızın ilk yaşadıkları yer bu anlatılarda Aser toprakları ,olarak geçer.

 

Erken İskandinav Tarihi

Bizim okullarımızda Danimarka, İsveç ve Norveç’teki bazı kral ailelerinin tarihleri öğretilir.  Başlangıcı antik tarihlere uzanan bu hikayelerin eski olanlarını ciddi olarak kabul etmeyiz. 1000 yıldan daha eski hükümdarların adları ile hiç ilgilenmemiştik bile.

Küçüklüğümden beri aklımdadır ki, mitolojimiz Odin adlı tanrı ile başlar. Odin’den 31 nesil sonra ilk tarihi kral gelir. Odin’le ilgili yazılarda denilir ki, o kuzey Avrupa’ya Aser adlı topraktan gelmiştir. Sonra o sayfaları yeniden okumaya başladım. gördüm ki bunlar hiç de mitoloji değil, tarih ve coğrafyanın kendisidir.

Bu efsaneleri yazıya alan Snor hikayesi Avrupa, Asya ve Afrika’yı anlatır, Cebelitarık boğazı, Aralık denizini ve Nors adalarının tasvirleri verilir.  En önemlisi Kara Denizi bu gün adlandırdığımız gibi adlandırmıştır. Bütün bunlar bana Yıldırım tanrısı Thor’un bulutların arasında yaşayan tanrılar ile aynı şey olmadığını anlattı.

Snorun verdiği bilgiye göre Aser’lilerin mekanı Kara denizin doğusunda idi. O hikayeye göre Aser Odin’in hükümdar olduğu büyük bir ülkedir. Hatta Snor, bahsi geçen arazinin daha ayrıntılı yerini de vermiştir. -Aser, Kara denizin doğusunda, dağ kütlelerinin kuzeyinde, Türklerin bulunduğu yerden tarafa güneye uzanır.-

Snor devam eder: -Odin’in yaşadığı devirde Romalılar bu yerlerde geniş araziler edinirlerdi. Odin onların Aser topraklarına geldiğini duyunca, Kahinler, rehberler ve bazı adamları ile birlikte Avrupa’nın kuzeyine göç kararı aldı.

Romalılar insandır ve yeryüzünde yaşamışlardır. Mitolojik varlıklar değildirler. Bizim tanrılar hep bulutların arasında gezerler.

Ben Kobustan’a gelirken, üzerinde Roma yazıları olan bir taş gördüğümü hatırlıyordum. Bunu söyleyince Azerbaycan ilimler akademisi beni oraya götürdü. O yazıda ne dediğini öğrenebilmiştim. (Bu satırlarda yazının muhteviyatı bulunmamaktadır)

Bu yazının ne zaman yazıldığını mantık yürüterek bulmak mümkündür. Açıktır ki, yazı 84 yılından sonra 97 yılından önce yazılmıştır. Eğer bu yazı Snor’un bilgileri ile aynı yıllara tekabül ediyorsa o demektir ki, Odin İskandinavya’ya ilk asrın ikinci yarısında gelmiştir. Sonra ben Norveç’i bir krallıkta birleştiren kralların babasına kadar olan hükümdarlar neslini saydım. Çünkü böyle bir bilgiyi elde etmek mümkündür. Takriben 830 yıllarını buldum.

Antropolojide biz, bir hükümdar neslinin 25 yıl olduğunu kabul ederiz. Bu süreler güçlü krallar devirlerinde 30 yılı bulur. 31 nesilden daha önce bahsetmiştik, 31x25=775 yapar. Bu da Romalılar tarafından taş üzerine yazılmış yazıların, takriben 1800 yıl önceki İzlanda’da yazılmış tarihle aynı vakitlere düşmesini açıklar.

Ben düşünüyorum ki; yeryüzünün bu bölgesi, tarihte herkesin düşündüğünden daha çok rol oynamıştır.

Bir meslektaşımla kitap yazmaktayız. Yarısını bitirdik.

 

Sarı Saçlı Mumyalar

11 ülkenin bilim akademileri ile ilişkimiz var. Hiç bir şeyi gözden kaçırmak istemiyoruz. En ilginç keşfimiz komünist bir ülke olan Çin ile ilişkiler geliştirirken ortaya çıktı. Çinin çok içlerinde Karim sahrasında sarı saçlı mumyalar çıkarmışlardır. O mumyalar soğuk iklim ve tuzlu toprakta bozulmadan dayanabilmişlerdi. Derilerinin ve saçlarının rengini görebilmek mümkündü.

Bu mumyalar Çin arkeologlarını meraklandırmıştı. Çünkü mumyalarda hiç de Moğollu tipi yoktu. Çin arkeologları bile kabul ederler ki, Mumyalar Viking’ler idi.

Ama ben Viking’lerin Çinin içerlerindeki sahralarda olmalarını anlayamamıştım. Radio-Carbon yöntemi ile yıl hesaplaması yapıldığında, Mumyaların M.Ö. 1800-1500 yıllarına yani, Nordik devrine ait olduğu ortaya çıktı. Ama Viking devri günümüzden sadece 1200 yıl önce başlamıştı. Böylece mumyaların Vikingler olmadığı ortaya çıktı. Anlamlar değişince Kafkas bölgesi yeniden sahneye çıktı.

Ama hikaye burada bitmiyor. Mumyaların yanında dokuma paltolar vardı. Bu paltoların nakışları ve rengi Çinliler tarafından Amerikalı uzmanlara kontrol ettirildi. Çıkan raporda dokuma tekniği ve renklerin İrlanda Kelt’lerine ait olduğu yazılıydı. İrlanda ile irtibata geçerek onların sagalarını elde ettik. Onların yazılı sagalarında denilir ki, onların ataları Skifler idi. Onların da kökleri gelip Kafkaslara dayanıyordu.

Bu yalnız başlangıçtır. Çünkü ilişkide olduğumuz akademilerinden aldığımız bilgi bu kadardır. Bu kadar bilgi bile müthiş bir arkeolojik bulguya ulaştığımı kanıtlamaktadır. Ben Azerbaycan’ın bir çok yöne adam gönderen ve kabul eden bir merkez olduğunu düşünüyorum. Burada Romalıları çeken bir metal olduğunu biliyoruz.

Gemicilik medeniyetten önce başlamıştır. Medeniyet ise barış içerisinde yaşayan halkların eseridir.

 

Asıl metni özetleyen: Murat YILMAZ



__________________
Yukarı dön Göster blindpoint's Profil Diğer Mesajlarını Ara: blindpoint Ziyaret blindpoint's Ana Sayfa
 

Eğer Bu Konuya Cevap Yazmak İstiyorsanız İlk Önce giriş
Eğer Kayıtlı Bir Kullanıcı Değilseniz İlk Önce Kayıt Olmalısınız

  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats