abdullah63 Newbie
Katılma Tarihi: 27 ekim 2005 Yer: Bosnia Hercegovina Gönderilenler: 30
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Vatanı çok severiz!
Bir sevgi ki, iki ucu var ve ortası tam bir boşluk. Bir ucunda, koskocaman bir "vatan aşkı, yurt sevgisi" vardır. "Her karış toprağı için" can verilesidir; verilmiştir ve verenler baş tacıdır. Kime sorsan. Bu tartışılmaz. Öteki uçta da "mülkiyet" bulunur. Mülk edinme tutkusu, ele geçirme, kendi namına ve her fırsatta, kuralsızlık içinde ve müthiş bir ihtirasla vatan topraklarını fethetme coşkusu.
İşte bu iki ucun arası kocaman bir boşluktur. Bir hiçliktir. Duygusuz bir çöldür. Orada vatan sevgisi değil, vatan yağması vardır. Orası işte orman yangınıdır. Orası başkalarının her an çiğnenen hakları ile ortak hayatlarıdır. Denize boca edilen kitlesel veya sosyetik lağımdır. Orası bir anlığına fethedilen ve kahredilen yahut ebediyen işgal edilmek üzere ırzına geçilendir.
Gerçekten de "ölümüne sevilen" vatan, gündelik hayatın hakikatinde günübirlik her türlü tacize, tecavüze, şiddete maruz kalır. Ağaçları kırgın, suları bitkin, havası yorgun, kuşları tedirgindir. "Çocuklarımıza miras" filan lafları fiilen yalandır; imkanı olan sadece "kendi çocukları" na mirasın telaşına düşer, hırsından başı döner. Fethedilecek ülkeler ve de kentler nasip etmemişse Allah, eh bu zamanda, kimileri de kendi azgın fütuhatına soyunur. İşte İstanbul'un şu tepesi, işte Kuşadası'nın şu orman arazisi, işte Antalya'nın portakal kokuları. Karadan indirilen dozerlerle ele geçirilen bir koy, koya bir koy üç al bir tesis, fışkıran kara paranın şımarık yayılması ve yayıldığı her yerde patlayan bir "kara kültür"! Vatan, o uğrunda ölünesi vatan, tevekkülle ve neredeyse her bir ihtirasa, arsızlığa, azgınlığa cevap vermek üzere, cömert bağrını açar bu yağma şiddetine. "Senin için ölürüüüz" diye bağıranların bir kısmı; Betonları, dozerleri, kibritleri, benzinleri, alevleri, cüzdanları, kahkahaları ile üstüne üstüne yürür, yakaladığı her bir karış toprağını kanırtır, oyar, doldurur, zımparalar, kazır, binbir işkenceden geçirip dört başı mamur bir "rant" yaratırken, kıs kıs ve azar azar vatanı öldürmektedir aslında. Sanki hiç ölmeyeceklermiş gibi, kendi ölümsüzlüklerinin anıtı olarak her türlü yolla daha fazla toprağı, araziyi ve kül olmuş ormanı ele geçirerek. "Ölümüne vatan sevgisi" ile "ölümsüz mülk ihtirası" arasında, vatan can çekişir.
Bu kitlesel "vatanı özel mülkleştirme" ve kendi mülkün olmayana "Ben güzele güzel demem, güzel benim olmayınca" muamelesi ile sevgisizlik, vatan sevgimizin çok acımasız ikinci yüzüdür ve işbaşındaki asıl yüzü olarak ısırır, sırıtır, kudurur. Kendi ahalisini, kendi zenginini, kendi işadamını, kendi politikacısını, kendi ittifaklarını, kendi kanunlarını yaratır. Vatan; bütün tevekkülü ve tahammülü ile, katlanıp durur kendisini çok ama çok sevenlere! (Umur Talu)
__________________ Allah'tan başkasına ibadet yapmamak için bize ayrıntılı olarak açıklanan Kur'ana gönül verenlere selam olsun.
|