Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Ehliyetsiz sürücüler
Arz üzerindeki insan toplumlarının
ilerlemeleri, sevgi ve adaletle birlikte teknolojide de geri
kalmamaları, bağımlılık ve köleleşme sürecine girmemeleri, “munkariz”
olmamaları için ne yapmaları gerekir?
Ben, “araba ehliyeti”ni “bileğimin hakkıyla”
almama rağmen, araba kullanmaya cesaret edemediğim için, ehliyeti
cüzdanında kimlik belgesi niyetine taşıyan bir vatandaşım. Terimleri
kullanırken bile yanlış yapabilirim. Yine ehl-i vukufdan niyaz ederim
ki, kendime sorduğum bu soruyu cevaplandırırken yanlış birşey söylersem
uyarsınlar.
İmdi, bir “otobüs” benzetmesine başvurmayı
deneyelim: Bu otobüsün bakımının düzenli yapılmasını, otobüsün maliki
olan otobüs yolcularının sağlayabilmiş olmaları gerekir. Otobüsün
bakımı yapılamıyorsa, yapısındaki sağlamlık derecesine göre kısa veya
uzun sürecek bir devre sonunda artık otobüs ilerleme vasıtası olmaktan
çıkar ve garîbâna gaz tenekesinden saksılarla süslenip perde asılmış
bir barınak haline gelebilir.
Osmanlı Devleti arabasında zangırtılar ve
teklemeler belirdiği sırada: Seyyid Nizam oğlu Seyyid Seyfullah: “Âlem
harâbe oldu, yıkıldı Âl-i Osmân!” diye haykırmıştı. Ne var ki bu
uyarıların yararlı olması için diğer yolcuların da uyumaması veya “Nesi
varmış? İşte gül gibi araba! Biz zurna ve dümbelek ile keyif çatarken
ne söylenir-durursun?” diye homurdanmaması, bu gibi uyarılardan
öfkelenen şoför ve yardımcılarının uyarı sahibini karga tulumba
ettirerek yola savurma girişimlerini önlemesi gerekir. Yoksa, otobüsün
otobüs, gidişin gidiş, şoförün şoför olmadığını görenler, “binmişiz bir
alâmete/gidiyoruz kıyamete!” tesbitini bile sessizce yaptıktan sonra,
bir kısmı yine sessizce dua okurken, diğerleri de “hiç değilse
şuurumuzu kaybedelim de korkudan kurtulalım!” düşüncesi ile yanındaki
sarhoşu dürterek “Kardeş! Ben yanıma almayı unutmuşum, şişenden bir
fırt çekebilir miyim?” derler. Fırt çektikten sonra da “ben bir
zamanlar radikaldim, oysa hayatın zevki fırt çektikten sonra otobüs
koridorunda kıvırtmaktan ibaret imiş” demeye başlarlar.
Oysa bu aracın benzini; katışıksız ve riyasız
sevgi olmalıdır. Aracın bakımı düzenli yapılmalıdır. Aracın direksiyonu
(dümeni), rüşvetle, kollamayla değil hakkı ile ehliyet sınavını vermiş
ve sorumluluk bilinci de olan, alkollü veya uykucu da olmayan şoföre ve
aynı nitelikte yardımcılarına emanet edilmelidir.
İnsanlık bu alanda yol emniyetini sağlamada da
hâlâ başarılı olamamıştır. Bunun için otobüslerde silâhlı koruyucuların
bulunması gereklidir. Ne var ki korsanlık engellenemediği için, en
güçlü korsan, başka firmaların otobüslerini zabt etme emelindedir.
Ehliyeti sahtedir, tehlikeli bir delidir, daha önce zabtettiği
otobüsleri soyup soğana çevirdikten sonra, geriye motoru gasbedilmiş
bir enkaz, gaz tenekesinden saksılarla süslenmeye çalışılan bir sefalet
barınağı bırakmıştır, ne var ki diğer otobüslerin ilgilileri “bana
dokunmayan korsan bin yaşasın!” aldırmazlığı ile fırt çekmeye,
kıvırmaya, korsanın türkülerini çağırmaya devam etmektedirler.
Korsanın, “misli görülmemiş bir galibiyetin mümessili” olarak bizim
ocağımıza da İncirlik'ten incir dikmesi için eşref saat kollanmaktadır.
Geçen yıl açılan falın fos çıkmasının kızgınlığı ile büsbütün gözü
dönmüş “Derin canavar-Görünürdeki canavar” ittifakı; kendi nihaî
hesaplaşmalarından önce İslâm'ın defterini dürme saplantısından
kurtulamayacak bir noktaya varmışlardır. Derin Devlet, derin canavarın
yavrusudur. Değilse Derin Devlet de değildir.
Azerbaycan Devlet Başkanı Aliyev, sağduyunun
ve ahlâkın sesini temsil ederek, İran'a yönelecek bir saldırının bütün
yöre için felâket getireceğini açıkladı. Birçok İslâm ülkesi kendi
otobüsünde kıvırmaya, fırt çekmeye ve şer ittifakına destek vermeye
devam ediyor. Ya leylâ ve vâveylâ!
Şerr, Bâtıl'dan kaynaklanır. Bâtıl'ın da
kâinatda dayandığı bir ilke, bir temel yoktur. Bu sebeple; yıkılıp
gidicidir (İsrâ, 17/81). Ne var ki, yıkılıp giderken çevreye zarar
vermemesi için gereken önlemlerin alınması da çağımız insanlığının
ödevidir. Ey “İbrahim çocukları” unvanını paylaşamayanlar, ehliyetsiz
ve üstelik deli şoförün arabasında tümünüz fırt mı çektiniz ki
kıvırtmaktan başka birşey bilmezsiniz? Yazık olmuş insanlara!(H.Hatemi-Yeni Şafak)
__________________ "Bir kavme olan kininiz sizi adaletten ayırmasın.."
|