Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

  Bizim peygamberimizin din adına vermiş olduğu hizmet en büyük hizmettir , fakat onuda yanlış anlayıp bu günlere kadar gelinmiştir.Bizler peygamber efendimizi  anlamış olsaydık  belkide  Atatürk ün  mücadelesine gerek bile kalmazdı.

Halkı müslüman olan olan bir ülkenin  , işgal altında bulunmasından  ilk etapta rahatsız olması gereken  kesim  , din ile çokça münasebeti olan kimselerdir. Bu ne yazıkki  tam manasıyla  olmamış ve bu gün yerden yere vurulan kişi , bu davanın yükünü omuzlarına almıştır. Zaten kur’an layıkıyla yaşanmış olsaydı dünyanın  hiçbir gücü  bir islam devletine  göz dikemezdi. Vatanın kurtuluşu esnasında  kuvva i milliye ruhuna destek verenleri ,  bu eleştirilerin dışında tutuyorum.

Atatürk milli mücadele süresince islam dinine yakın gibi gözüken kimselerle mücadele ettiğinden , günümüzde tarikat ve cemeat mensuplarınca  sevilmezler. Herkes şunu bilsinki  Atatürk  gerçek müslümanları hiçbir zaman engellememiştir.İslam dinini yozlaştırıp , ilkelleştiren kesimlerle mücadele etmiştir. İslam dinini bir kısır döngünün esiri yapıp tekkelere koşan , sarığa cüpbeye din diye sarılan kimselerle mücadele etmiştir. Atatürk ün mücadelesini   dinin birinci gereği olarak benimsemeyip , din onlara göre her neyse , elden gidiyor  diyen ,insanların inançlarını ve milli duygularını sömüren gruplarla  mücadele edilmiştir.  Bunca hizmetinden  sonra  asla din düşmanı bir zındık olarak  iftira atılmamalıdır .

Atatürkçülüğü tam olarak benimseyemiyen ,  rahatlarına  düşkün  kemalistlerin  menfeatçi  tutumları yüzünden , bu akımlar tekrardan çoğalmışlar ve insanlara yanlış inanç anlayışını aşılamışlardır.

 Atatürk’ü islamiyetle bağdaştırmamak  gerekiyor çünkü O  halife gibi bir din adamı değildir, medeniyet ve kalkınmaya  açılan kapı olarak ele alınmalı. Vatan ve millet için canını feda etmekten çekinmeyen bir asker olarak bakılmalı.

Atatürk ün gençliğe hitabesi okunduğunda  ne kadar milliyetçi bir asker olduğu rahatça anlaşılır.

Bir insanın mevcudiyetinin ve istikbalinin yegane temeli , milliyetçi zihniyeti idame ettirmek ve vatanını korumak  değildir. Kendini yaratan Rabbine de kulluk vazifelerini yerine getirmelidir.

 Atatürk ü sevmenin yolu , O nun  çağdaş düşüncelerini  kur’an ın gerçek  yorumuyla entegre etmekten geçmektedir. Bu açıdan bakılmadığı sürece genel olarak tüm kesimlerin , Atatürk ü sevmeleri zor olacaktır. Atatürk ,islam alimleriyle kıyaslandığı  müddet , sevilmesi mümkün değildir. Bakış açımızı değiştirdiğimiz zaman , olayları daha sağlıklı analiz edebiliriz.

Mevcut ortam ve şartlar altında , oluşturulamıyan dini birlik ve beraberliğin yerine , milli birlik ve beraberlik  çatısı altında birleşip mücadele edilmiştir. Bu birlikteliği mecburiyet olarak  görmeyen kesimlerin , gerçekleri görmekten aciz oldukları acı bir gerçektir.

Atatürk ün çok yanlış anlaşılan ve eleştirilen bir sözünü açıklamak istiyorum .  “ Ne mutlu Türk üm  diyene ”  bu söz , vatanını çok seven bir askerin sözüdür. Mevcut şartlar altında , milli birlik ve beraberliğin oluşturulması açısından , çok olumlu bir yaklaşımdır. Bu sözü zamanın koşullarını dikkate almadan değerlendirenler , diğer etnik  grupların ayrımcılığa maruz kaldığı şeklinde algılamışlardır. Halbuki kürdü , çerkezi , laz ı ve daha bir çoğu , tek bir milliyetçi çatı altında birleşip , düşmana karşı ortak mücadele etmeleri gerekiyordu . Oluşturulan bu milli birlik ve beraberlik sayesinde başarıya ulaşılmış ve aydınlık bir geleceğe kapı açılmıştır. Bu milli birliğin , dini birlikle birlikte ilerlemesi benimsenmemiş ve dağınık bir islam profili oluşturulmuştur. Bu sözü Kürt mutsuzdur , Türk mutludur şeklinde yoran zihniyetler , devletin en üst kademelerindede olsalar , Atatürkçülüğü  içlerine sindiremiyen , anlayamıyan ve cahil kimselerdir. 

Atatürk ün  o dönem , islam dini mensuplarının  yaşantılarını zorlaştırıyormuş görüntüsü , ihtiyaç olan değişimin fırsatı olarak algılanmalıydı. Atatürk ün hiç yanlışı olmamıştır demek doğru olmaz , herkes hata yapabilir. Çok  büyük doğrularını  görmezden gelip , küçük  yanlışlarını ön plana çıkarıp, hakaret etmek hiç doğru değildir.

Milli mücadele  esnasında , uçak üretmiş olan batı medeniyeti mevcut iken , bizim din adamlarımız şeytan icatı olduğundan , müritlerinin kafasını  kaldırıp bakmasını  bile günah saymışlardır. Soruyorum sizlere bu zihniyet bizleri esarete ve cehalete götürmezmi ? Adamlar uzaya çıksınlar , biz yırtık  çarıkla yaya gezelim , islam dini bumudur?  Teknolojiye bakmayı dahi haram sayan zihniyetler , soruyorum sizlere bizleri nereye götürür ?  Eğer ki bu zihniyetleri gerçek müslümanlardan sayacak olursak  , Atatürk ü de din düşmanı görebiliriz . Zaten Atatürk ü sevmeyenler bu açıdan bakmaktadırlar.

Vatanı elinden alınan , namusu kirletilen , mabetleri  değiştirilen , acımasızca işkenceler gören milletin , ihtiyacı olan konularda önderlik etmiş kimselere hor gözle bakılması son derece acıdır.

 Bizler  ilerlemeyi ve bilim’e karşı çıkmayı ,  dinin gereği  olarak  gördüğümüz sürece , ebediyen başka ülkelerin oyuncağı olmaktan asla kurtulamayız . Müslümanlar medeniyeti üreten insanlar olması gerekirken, ne yazık ki  en basit teknikleri dahi,  diğer dinlere sahip olan ülkelerden  satın almak zorunda kalmış isek – ki halâ öyle - araştırın bakalım bunun  sorumlusu  kimlerdir. Yeniliğe ve değişime karşı çıkan zihniyetler,  islam dininin bu günlere gelmesinden birinci derece sorumludurlar.  Hem siz değilmisiniz ? Allahu teala gerekirse bir fasıkla bile bu dini irşad eder diyen,  şahsi birkaç kusurunu ortaya atıp acımasızca lanetlemek , himayenizde bulunan kişileri Atatürk düşmanı olarak  yetiştirmek  kadar büyük bir insafsızlık olabilirmi ? niçin bu kadar büyük bir kin besliyorsunuz . Her ne olursa olsun  yaptığı işleri taktir etmemek nankörlük olur.  Bugün halkı müslüman olan ülkelerde  Atatürk  gibi biri çıkıp , halkının zulumden kurtulmasına önderlik etse bu adama kâfir diyebilirmisiniz ?

Bu gün ülkemizde halâ padişahlık rejimi olsaydı daha mı iyi olurdu ? Halkın kendini yönetecek  kimseleri yine kendinin seçmesi gibi güzel bir yönetim şekli varmı?  Medreselerde din diye  eskimiş ve hükmünü yitirmiş  faydasız bilgiler  öğretilseydi , vatanımız istila edilmiş ve başka devletlerin dinini yaşamaya zorlansaydık çok mu hoş olurdu?

 Menemen de Kubilay ı şehit eden , mağralarda peygamber ve arkadaşını katletmek  için arayan , Hz. Ömer gibi hayatını insanlara hizmete adamış, hak ve adalet güneşini  ibadet ederken sırtından vuran , Hz. Hamza gibi , islamiyetin doğuşu esnasında , dinimize ve peygamberimize zırh olmuş ,  cesur bir savaşçının kalbini söküp kanını içen zihniyetlerle  , bu gün Atatürk ü sevmeyen zihniyetler aynıdır.

Mecburiyetlerinden Atatürk ü sevdiğini söyleyenler fırsatını bulduklarında kinlerini kusmaktadırlar. İmkânlar genişlese daha neler olur neler ! Atatürk  nasıl “Vatan bir bütündür parçalanamaz” diyerek mücadalesini sürdürmüşse , bizlerde İslam dini bir bütündür parçalara ayrılamaz , fırkalara bölünemez ve ayrımcılık  yapılamaz  anlayışıyla hareket etmeliyiz.

İstiklal marşı gibi buram buram iman kokan bir şiiri milli marş olarak kabul eden ve ayakta alkışlayan bir kişinin , aynı zamanda iddia edildiği gibi islam dinini yok etmeye çalışan bir dinsiz olduğunu ortaya atmak ne kadar gerçekçidir.

Bugün cumhuriyet yeniden kurulacak olsa , istiklal marşımız günümüzdeki  Atatürk çüler tarafından yine milli marş olarak kabul edilirmiydi ? bence asla edilmezdi , öyleyse bugünkü  Atatürkçülerde sorun var demektir.

 İslam tellallığı yapan bir kısım kendini bilmezin cahil ve taraflı yorumlarına itibar etmiyelim , O nun milli görüşlerini islam dini ile birleştirip daha güzele doğru yol alalım .Bu yoldan da bizleri kimse alıkoyamasın .

Bütün bunlardan sonra Atatürk ün ,  firavun la aynı çizgi üzerinde olduğunu iddia etmek  çok yanlış olur. Bilindiği üzere firavun insanların yaşamaya çalıştıkları doğru dinin dışında , ilah lığının  kabul edilmesi  ve kendine kulluk edilmesini bekliyordu , bunun için insanları zorluyordu . Halkın bir kısmını köle gibi kullanıyor , çocuklarını öldürtüyordu. İnanç sistemi yanlıştı ve doğru inanç sistemi üzere olan kimselere mani oluyordu. Bu konuyu kur an dan daha detaylı incelediğinizde  , Atatürk le  kıyaslamanın ne kadar büyük haksızlık  olduğunu göreceksiniz.

“Vatan sevgisi  imandandır”   hadisi şerifini ,  dini tekelinde bulundurduğunu zanneden  bir gruptan işittim . Madem vatan sevgisi imandandır , sizin vatanınız için mücadele eden birini  hangi sebeple dinsiz , imansız ilan ediyorsunuz ?  Kendi bozuk itikatlarından dolayı doğruyu yanlıştan ayıramıyan kimselerin , tarafsız ve gerçekçi  olmalarını   bekliyorum. Bana göre Atatürk  kendisine  kâfir diyen ve aşağılamaya çalışan kimselerden , daha iyi bir müslümandı .

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

"Benim naciz vücudum birgün elbet toprak olacaktır,Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır" Bu güzel yazı vesilesi ile Atatürk'ün bu söz ile ne anlatmaya çalıştığını bir kez daha düşünelim lütfen..

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

EY KAYNAĞI İLAHİ OLAN ARKADAŞLAR, ŞİRK İÇİNE HAK KARIŞMIŞ BATIL DEMEK DEĞİL MİDİR, AĞZIMIZA SÜRÜLEN BİR PARÇA BALA TAV OLMAYALIM, BU KADAR AÇIK VE BASİT, İSLAM/ TESLİM BİR YERE TESLİM BİR KAYNAĞA TESLİM, LAİKLİK PARÇACI, İKİ YERE TESLİM İKİ KAYNAĞA SAHİP BUNU ANLAMAK BU KADAR ZOR MU?

SELAM VE DUA İLE

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

  cumhuriyet,demokrasi ve laiklik islamiyetle bağdaşmaz.'Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir' sözü islami değildir.Hakimiyet kayıtlı ve şartlı milletindir.

selametle

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

      Selam

      İslam demokrasi ile barışır.Demokrasi olmadığı zaman karşımıza HzAli HzAişe savaşı çıkar.Eğer demokrasi olabilseydi bu savaş olmazdı.Emaneti ehline nasıl verceğiz.

      Atatürk  Velidir.Göçerken son sözü 'Hoşbulduk YaResulallah' olmuştur.Vatan sevgisi imandandır.Bu kadar zorluklara imanı sayesinde katlanmıştır.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Selam Malik Bin Nebi kardeşim,

Bir kaynağa teslim olmama sözünü neye göre söylediniz anlamadım.Böyle bir insanı Türk halkına lütfettiği için,dinimizi,imanımızı korumamıza yardımcı olduğu için,yurtlarımızdan sürülüp çıkarılmadığımız için,ibadetlerimizi gönül rahatlığıyla bu ülkede yapabildiğimiz için,şükrümüzü,şükranlarımızı Ata'ya değil,Bizzat Yüce Allah'a yapıyoruz.Her şey Allah'ın dilemesiyle değil midir?Bu insan Atatürk değil bir başkasıda olabilirdi.Varsa günahı,sevabı o yalnızca kişinin kendisini ilgilendirir,hesabı bize değil Allah'a verir.Ha Ata'ya ya da onun düşüncelerini ilah edinenler varsa da ,o onların bileceği bir iş.Muhammed de kendisine ya da düşüncelerine tapılmasını istememişti..Atatürk te istememiştir.Demişmi ki,benim heykellerimi dikin de tapın,ya da benim kabrimi mabet edinin de tapının demiş mi?Demişse kendi vebali,dememişse insanların vebali.Kimin Rab olduğunun idraki içinde olunduğu müddetçe şirk olmayacağı kanaatindeyim.

saygılarımla..

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

selam arkadaşlar, inşallah iysinizdir, kur'an talebelerinin he şeyi talep ettikleri kitap sadece gelenekten hurafelerden bahsetmiyor, bulursanız inşallah kur'an dışı kur'an anlayışı diye bir başlık vardı okuyunuz, şeyma bacım önce kardeşin olarak bir tavsiye atalarını iyi belirle, M. kemal bir devletin liderliğini yapmıştır, ama benim atam olmayı hak etmiyor, atalarım İbrahim, ishak, yakup, yahya ile M. kemali karşılaştırınca atam olmayı hak etmiyor bu şahıs. Bakın o kadar da uzun uzun anlatmıyorum şunu yaptı bunu yaptı, kişisel hayatı da beni ilgilendirmiyor, teslim/islam/ bir merciye teslimdir, laik/ parçacı iki ve daha fazlası merciye teslim olandır, M. kemal = laikliğin uygulayıcısı ve uygulatıcısı, ikincisi sizin gibi bir insandan bu gün rahat bir şekilde ibadetini yapıyor olman gibi bir cümleyi yakıştıramıyorum, benim bu ülkede ibadetlerimi yaşamam suç unsuru hem halk nazarında hem sistem nazarında, sadece müslümanca yaşamaya çalıştığımız için değil mi ki bu eziyetleri bu ayrımcılığı, arzın başımıza daralmasını görmüyor muyuz, unutmayın daralmayan arz genişlemez,derdim heykel, derdim mezar değil, derdim teslim olduklarını söyleyenlerin bu oyuna nasıl kanmaları, Lütfen bir sonraki iletiniz de M. kemal kur'a'ı ilke meal ettirendir demeyin, çünkü, o zaman kaç kişi türkçe biliyordu ki, bunlar bir süreçtir osmanlıda da halk bir şekilde uzak bıraklılıyor, tc'de de halk bir şekilde uzak bırakılıyor, fravun kıssasını dikkate alalım, farvun halkın lideri ve halka iş/ aş/ barınak sunmasından dolayı ben sizin en iyi rabbiniz değil miyim . kuralları ben koyarım arkadaş diyor kısaca, çevridik günümüze, sizleri düşman elinden biz kurtarmadık mı o zaman sizin en iyi Rabbiniz biz değil miyiz, aynı mantık aynı arçlar, ve hatta aynı yöntem, kamaoyu oluşturmak, fravun halkın çoğunluğunu yanına çekmeye çalışıyor, bu adam sizin dininizi değiştirecek bu adam topraklarınızdan edecek, geldik günümüze demokrasi, halk yönetimi, fravunun kamaoyu oluşturması ile demokrasinin çoğunluk oluşturucu yapısı arasında ki fark nedir? Fravun, büyücülere ben size izin  vermeden mi iman ettiniz der, Laik anlayışsa bunu değiştirilmesi dahi teklif edilemez maddeler olarak sunar, büyücüler vet sen izin vermeden, çaprazlama kesilme pahasına dahi olsa ,, ya biz, dini sufilerden farklı anladığımızı zannetmeyelim, onlar dini nasıl mistik sosyal alandan kopuk, bir alan olarak görüyorlarsa aynı şekilde bizlerde dini yönetim alanından kopuk, dünyaya değmeyen özel bir mücadele alanı olarak görüyoruz gibime geliyor, M.kemal'İn veliliği,,,,,,,

bir abimize bir genç gelip soruyor hocam kıbrısta ki askerlerimize yardımö eden evliyalar hakkında ne düşünürsünüz, abimiz, kuüz işgal altındayken, kabe fethedilmişken filistin kan ağlarken, buraları bırakıp da kıbrısa yardıma giden evliyanın ben.............. diye

kısaca bir veli anlayışı sunuyor ,hoş geldin ya resuallah, belli zaten öldüğünde Rahmana değil bri resule selam veriyor, yapmayın Allah aşkına arkadaşlar, dini sadece Allah2a halis kılmak ilahları birlemek nedir ?

Elçilere, ya sen bizi atalarımızın dininden çevrirecen ya da bizi yurtlarımızdan sürecen, ya nemrud ya samiri tiplemelerşi değil mi eziyet eden, kim bu nemrdu kim bu fravun artık onların misyonu bitti sadece samiriler mi kaldı toplum da???????

selam ve dua ile

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Tarihsel Atatürk'ü Keşfetmek

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Malik kardeş,

Görüyorum ki iyi bir Kuran talebesi olma yolunda emin adımlarla ilerliyorsun..Allah ilmini arttırsın..İnşallah sende cenneti hak edenlerden olursun..Kuranı bilen,inceleyen biri olarak eminim şunu da biliyorsun ki;Zannın bir kısmı günahtır.Birde Firavunla bağlantı kurmuşsun.Bu bağlantıyı doğru bulmuyorum.En güzeli bırakalım bu başlık fazla derinlere inmesin..Konuyu burada kapayalım.Yoksa başlık amacından sapacak.

Selametle,

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Malik kardeş,

Görüyorum ki iyi bir Kuran talebesi olma yolunda emin adımlarla ilerliyorsun..Allah ilmini arttırsın..İnşallah sende cenneti hak edenlerden olursun..Kuranı bilen,inceleyen biri olarak eminim şunu da biliyorsun ki;Zannın bir kısmı günahtır.Birde Firavunla bağlantı kurmuşsun.Bu bağlantıyı doğru bulmuyorum.En güzeli bırakalım bu başlık fazla derinlere inmesin..Konuyu burada kapayalım.Yoksa başlık amacından sapacak.

Selametle,

selam bacı kur'andan talep edeceklerimiz asla bitmeyecektir, Rahaman son nefese kadar beni vahyin öğrencisi eylesin, Mürebbi olarak Rahman yeter, kardeş, eleştirmek ve sorgulamak dedemiz ibrahimden kalan bir miras bizlere eleştirelim, sorgulayalım, doğruysak bir kat daha perçinleşir yanlışsak fena mı yanlıştan dönmüş oluruz, muhammed suresini okuyunuz, Allah'ın ayetlerini çirkin karşılayanlara verilen cevapları dikkatle inceleyiniz, Rahmanın ayetlerini çirkin karşılayanlara size bazı işlerde itaat edecez, bazı işler de itaat etmeyecez diyen mantığı analiz edelim, Rahman'ın ayetleri sadece geleneğin gözünde çirkin değil aynı zamanda modernist müstekbir zümrenin gözünde de çirkin, müminlere düşen Rahman'ın ayetlerini çirkin karşılayanlardan yüzçevirmektir,

hayatımda beni en çok etkileyen iki şeylerden biridir farvun kıssası, unutmayın kimse Allah ikidir demez, fravun da Allah yok diyecek kadar salak bir adam değildi, böyle aptal bir adam kral olabilir mi? aksine kafası çalışan! bir adamdı ki, insanlara Rabblığını onaylatmak adına bir çok sebep gösteriyordu, musanın mesajını karalamak için bazen halkı dine çağırıyor, bazen servete çağırıyor olmadı gücü ile eziyordu, birebir vurun yakın tarihe vurun günümüze vurun, ilk meclisin dualarla açılışı, istiklal mahkemeleri, ve en son yurt dışı ihraç yasaların topluma entegresi, ne kadar da benzer bir taktik değil mi ? Şöyle yoldan birini çevirin Allah ikidir demesini isteyin güzelce bir dayak yiyin, daha sonra aynı adama hayatındaki ilahlarn iki olduğunu gösterin yine güzelce bir dayak yiyin veya kabul görün, Bir insan neden vahyden bağımsız hareket eder, elinde daha iysi olduğu için bunu bu şekilde zannettiği için değil mi? her cemaat bir diğer cemaatin kitabından neden  yüz çevirir, çünkü kendilerindekinin diğerinden daha hayra ulaştırıcı olduğunu zanneder, Peki, bir insan neden hayatında rahamdan bağımsız bir düzen oluşturur elindekinin Rahmanındakinden daha ityi olduğunu zannettiği içindir, Fravun laiklerin atasıdır emin olun bundan, ve çağın en büyük aldatmacasından biriside dinlerdir, tvyi izleyen genç, kendini şöyle tanımlayacaktır, saçlarım uzun değil kedi de yemiyorum ben satanist değilim, kiliseye gitmiyorum nasrani değilim, havraya gitmiyorum yahudi değilim, budayı bilmiyorum budist değilim, e camiye gidiyorsam o zaman ben müslümanım, ama tekrardan ve tekrardan belirtiyorum ki her -izm- bir dindir, artık ona göre bizler düşünelim, RAhman bizleri cennetiyle ödüllendirsin,

selam ve dua ile