Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Katılma Tarihi: 24 ocak 2008 Yer: Turkiye Gönderilenler: 174
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Geçen gün yeni mezun olmuş bir imamla tanışdım, inanırmısınız henüz Kuranın türkçesini okumamış 'İlahiyatta Kuranın türkçesi konusunda bir ders verilmiyormu' dedim yok dedi Gerçekden şaşırdım bu nasıl olabilirdi İlahiyat fakültelerinde Kuranın türkçesi okutulmuyor. Yalnızca arapça ogretiliyor . Düşündüm biz neyiz Türküz, ne konuşuruz Türkçe, nasıl anlaşırız tabiiki türkçe Peki koskoca İlahiyatta Kuranı türkçeye dogru çevirme ile ilgili dersler neden yok . Anlayan varsa Lutfen bana anlatsın .
İmam olacaklar Kuranı bilmiyecekler İnsanlara nasıl islamı Allahın sözlerini ogretecekler. .
Yani kısaca Kuranın ne dediğini ne demek istediğini imamlar bilmiyor .
Yûsuf 2Anlayasınız diye biz onu Arapça bir Kur'an olarak indirdik.
Arapların anlaması için arapca indirilmiş olan kuranı türklerin anlaması içinde Türkçe okuması gerekir.
Muzemmil 20 : Artık, Kur'an'dan kolayınıza geleni okuyun. Allah bilmektedir ki, içinizde hastalar bulunacak, bir kısmınız Allah'ın lütfundan (rızık) aramaküzere yeryüzünde yol tepecekler, diğer bir kısmınız da Allah yolunda çarpışacaklardır. O halde Kur'an'dan kolayınıza geleni okuyun. Namazı kılın, zekatı verin, Allah'a gönül hoşluğuyla ödünç verin. Kendiniz için önden (dünyada iken) ne iyilik hazırlarsanız Allah katında onu bulursunuz; hem de daha üstün ve mükafatça daha büyük olmak üzere. Allah'tan mağfiret dileyin, şüphesiz Allah çok bağışlayıcı, çok esirgeyicidir. *
Burada anlıyamadıgınız kısımları anlamak için zorlanmayın, o kısmı gecip daha kolayınıza geleni okuyun çünkü o anlasılmayan kısım zamanı gelince anlasılacakdır. Kuran tum zamanların kitabıdır o yıllarda insanların anlayamadıgı bir cok seyi bugunun insanı anlıyabilmekdedir. bugun anlıyamadıklarımızıda gelecekde anlıyacaklardır.
Daha bir cok ilgili ayet var Allah insanlarımıza akıl fikir versin
97 O'dur ki size, karanın ve denizin karanlıklarında, yıldızlardan yararlanıp yol bulma imkânı verdi. Gerçekten biz, bilen bir toplum için âyetleri geniş geniş açıkladık.
7 A'raf 52 :
52 Gerçekten onlara, bilgiye göre açıkladığımız, inanan bir toplum için yol gösterici ve rahmet olan bir Kitap getirdik.
2 Bakara 118 :
118 Bilmeyenler dediler ki: "Allâh bizimle konuşmalı, ya da bize bir âyet (mu'cize) gelmeli değil miydi?" Onlardan öncekiler de onların dedikleri gibi demişlerdi. Kalbleri birbirine benzedi. Gerçekleri iyice bilmek isteyenlere âyetleri açıkladık.
31 Lokman 3 :
3 Güzel davrananlara yol gösterici ve rahmet olarak (indirilmiştir).
30 Rum 53 :
53 Ve sen, körleri de sapıklıklarından çıkarıp yola getiremezsin. Sen ancak, âyetlerimize inananlara işittirirsin de onlar müslüman olurlar.
21 Enbiya 106 :
106 Şüphesiz bunda kulluk eden kimseler için yeterli bir öğüt vardır.
32 Secde 15 :
15 Bizim âyetlerimize o kimseler inanırlar ki onlar, kendilerine öğüt verildiği zaman derhal secdeye kapanırlar; Rablerini överek tesbih ederler, büyüklük taslamazlar.
6 En'am 36 :
36 Ancak işitenler (çağrıya) gelir, ölülere gelince Allâh onları diriltir, sonra O'na döndürülürler.
6 En'am 126 :
126 İşte Rabbinin doğru yolu budur. Biz, öğüt alanlar için âyetleri geniş geniş açıkladık.
Selam Aksan 45,
ilahiyatların hazin durumu, gösterdiğiniz gibi ortada.
eskiden bilgi almak, bilgi kazanmak, bu yolda birşeyler öğrenmek isteyen, bunun için kendiliğinden istekli bir çaba içinde müracaatçı durumunda bulunanlara '' TALEBE '' denirdi. burda aslolan şey, kişinin talep etmesi, yönelmesi ve bu konuda içten bir iştiyak ( çok istekli olma hali) içinde bulunmasıdır. yukarıdaki Ayetlerde de görülebileceği gibi :
'' gerçekleri iyice bilmek isteyenlere Ayetleri açıkladık '' şeklinde emir buyurulmaktadır.
demek ki asıl sorun, Kur'an'ı anlamak istemek veya işine gelmediği için istememek ile veya takva / liyakat ile alakalı bir durumdur.
sonuç olarak, sorun : kim yalnız ve ancak Kur'an'a TALEBE olacak / olmayacak meselesidir. kim şahıs odaklı din den vazgeçip yalnız ve ancak Yüce Allah'a dini hasredecek? işte bütün mesele budur. bana Yüce Allah yeter, başka din kurucusu ve sahibi yoktur diyen bir kul, Kur'an'ı iman edip, cenneti kazanacak kadar anlayabilecektir, dili ne olursa olsun farketmez ( mutlaka bir şekilde edinir, bulur / öğrenir, anlar) kanaatindeyim.
Sevgilerimle
__________________ Andolsun, size öyle bir kitap indirdik ki sizin bütün şeref ve şanınız ondadır. Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız? ENBİYA 10
Katılma Tarihi: 24 ocak 2008 Yer: Turkiye Gönderilenler: 174
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Sayın Hasan bey katkılarınızdan dolayı tesekkur ederim
Kuranı bir kere okuyan insan şüphelerinden kurtulamaz çünkü şeytan başından ayrılmaz. İkinci okuyusunda şeytan devrededir şüpheler azalır fakat hala şüpheler gidip gelir . Üçüncü okuyuşunda şeytan uzaklaşır şüpheler azalır. Dördüncüde ise şeytanın bir gücü kalmaz ve şüphede yokdur artık . Bence Kuranı okumakdan hiç bir zaman vazgeçmemeliyiz ki şeytan bizden uzaklassın ve birdaha ugramasın.
Sayın Hasan bey katkılarınızdan dolayı tesekkur ederim
Kuranı bir kere okuyan insan şüphelerinden kurtulamaz çünkü şeytan başından ayrılmaz. İkinci okuyusunda şeytan devrededir şüpheler azalır fakat hala şüpheler gidip gelir . Üçüncü okuyuşunda şeytan uzaklaşır şüpheler azalır. Dördüncüde ise şeytanın bir gücü kalmaz ve şüphede yokdur artık . Bence Kuranı okumakdan hiç bir zaman vazgeçmemeliyiz ki şeytan bizden uzaklassın ve birdaha ugramasın.
Bakara 269 :
269 Hikmeti dilediğine verir. Hikmet verilen kimseye çok hayır verilmiştir. Bunu ancak sağduyu sâhipleri düşünüp anlar(lar).
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma