Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Katılma Tarihi: 25 haziran 2008 Yer: Turkiye Gönderilenler: 2
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Kuran kendisine vahyolunmuş Hazreti Peygamber Kuran'ı nasıl anladı ve hayatına nasıl aktardı.
Bu önemli ve gerekli değilmidir...?
Hazreti Peygamberin ahlakından, söylediklerinden ve yaptıklarından haberdar olmak bizimde Kuran'ı doğru anlamamız ve doğru yaşamamız konusunda rehber değil midir?
Atıullahe ve atıuresule ve ululemre min kum
"Allah'a itaat edin ve rasulüne itaat edin ve sizden olan emir sahiplerine...."
Ayeti ne mana ifade etmektedir.?
Allah'a itaat ve resule itaat ayrı ayrı emrolunur ken "....ve emir sahiplerine de" denilerek emir sahiplerine itaatı vavı atıf ile rasule itaata bağlaması bir anlam ifade etmemektemidir.
Eğer rasule itaat Allah'a itaat kapsamında bir itaat olsaydı "...ve emir sahiplerine de" denildiği gibi "Allah'a itaat edin ve rasule de ve emir sahiplerine de..." şeklinde söylenmez miy di?
Allah'a itaat Kuran'a itaat'tır.... Öyleyse Resule itaat nedir? İtaat olunması gereken her şey Allah tarafından Kuran'da bildirimiş se Resule itaat ayrıca neden zikredilmektedir..?
Kul in kuntüm tuhibbunallahe fettebiuni yuhbibkümullah
"Eğer Allah'ı seviyorsanız bana uyun Allah'da sizi sevsin de"
Allah böyle emrediyorsa Rasulüde bize emrolunanı söylüyor demektir....
Allah'ı seviyorsanız bana uyun....
Bu sözden sonra bizim yapmamız gereken şey nedir.....?
Allah inananların dostudur. Onları karanlıklardan aydınlığa çıkarır... Kafirlere gelince onların dostu TAGUT tur. onları aydınlıktan karanlıklara ÇIKARIRLAR
Görüldüğü gibi Tagut sizin tanımladığınız gibi münferid bir şey değildir.... Azgınlar topluluğunu ifade eder....
"İnnel insane le yetga en raehustegna" "Kendini bağımsız gören insan azgınlık eder..."
Öyleyse red olunmayla emrolunduğumuz azgınlardan olmanın başlangıcı kendini bağımsız görmektir....
Oysa İslam BAĞLILIK tır....
öyleyse bu ayetlerden bizim alacağımız bir şey yok öylemi....
Rasule ittiba ve itaat bu gün için gerçekliği olmayan şeyler öyle mi?
Yada Reşad halife gibi birileri çıkacak rasule ittiba ve itaattan maksat falan filana ittiba ve itaatır diyerek rasulün yerine dikilecekler öyle mi?
"HEVASINI TANRI EDİNEN KİMSEYİ GÖRMEDİN Mİ? ALLAH ONU BİLGİ ÜZERE SAPTIRDI...."
arkadaşlar, benim sormak istediğim şey;
Rasule ittaatın bu gün yaşayan bir müslüman için gerçekliğinin ne olduğudur....
ne yapar ve nasıl davranırsak Rasule itaat etmiş olacağız..?
Kurana itaat edersek mi? Ki bu Allah'a ittat'tır..... Ya ayetin devamında yer alan resule itaat ne anlama gelmektedir.?
Şimdi size soruyorum
misal şu ki;
Malikin Muvattası Hicri ilk asırda derlenmiş ve o asırda Medinede yaşayan Alimlerin görüşlerinide yansıtan bir eserdir....
Hadis silsilesi üçü dördü geçmez (Malik nafiden, o abdullah ibn ömerden o babası ömerden oda hazreti peygamberden rivayet etmiş gibi) ve daha sonrasında da Muvatta günümüze kadar gelmiş olan 1000 ayrı kanaldan kitap olarak rivayet edilmiş.....
Şimdi bu esere güvenmenizi engelleyen nedir.?
Ben tüm arkadaşlara hucurat suresini okumalarını tavsiye ederim.....
İnnel insane le yetga en raehu stagne "Kendisini bağımsız gören insan azar....."
Modern dünya BAĞIMSIZLIĞI bayrak edinmiş, adıkça azıyor.....
Oysa İslam BAĞLILIK demektir....
Allah'a bağlılık, Rasulüne bağlılık, Anne ve Babaya bağlılık, İnananlara bağlılık, akrabaya bağlılık....... Müslümanın yaşamı bağımsızlık değil bağlılık üzeredir.....
Allah'a, Rasulüne, Anne ve Babaya, Akrabalara, İnananlara ve tüm insanlığa bağlılık göstermek.....
Doğru söz yol gibidir.. Sözün kastıda o yolun yönü.... Sırat üzere olmak yeterli değil.... Yön (mustakim) doğru olmalı....
Allah'ın buyurduğu gibi "Sıraten aleyye mustakim" (bana doğru olan yol)
Yönün doğruluğu yada yanlışlığı, yani kastın doğruluğu ve yanlışlığı nasıl anlaşılır...?
Eğer kişi yolda ilerledikçe "Beni" ve "Benliği" güçleniyor ve öfkeyle doluyor ve şiddet saçıyorsa yön yalnış... Eğer kişi yolda ilerledikçe benlikten sıyrılıyor ve rahmetle doluyor ve adalet saçıyorsa yön doğru....
vesselam....
Yürüdüğü yolda önünde kimseyi göremeyen adam yalnış yolda olduğunu düşünmeli.....
Ama önünde Allah'a doğru yürüyen güzel insanları ve onların ayak izlerini gören adam ise doğru yönde yürüdüğüne inanabilir.....
Allah'ım sana doğru yürüyen güzelleştirdiğin insanların yoluna Muhammed Mustafa'nın (SAV) yoluna, Ümmetin İmametine layık olanların yoluna, sadıkların, şehidlerin yoluna ve kendilerine dost olduğun inananların yoluna ilet bizi....
Allah'ım ne olur "beni kendimle" yalnız bırakma... Zamanın ve mekanın engel olamadığı dostluk bağlarımızı güçlendir... Birbirimize güvenmeyi kalbimize ilham buyur.... Bizleri birbirimize karşı rahim (rahmetli) küffara karşı şedit (şiddetli) kıl..... Bizleri Rasulünün anlattığı ahmaklardan kılma...
" Ahmağın alemeti dosta karşı cesur, düşmana karşı ürkektir"
Neden tepki veriyor ve üzerinize alınıyorsunuz...?
Şimdi desem ki Nasıl ki Hariciler mızraklarının ucuna Kuran sayfalarını takıp hile yaptıklar ve Kuranı kendilerine alet ettkler, bugünde kimileri Kuranı dillerinin ucuna takmış inanlar ile kavga ediyorlar......
üzerinize mi alınacaksınız? yoksa bunu yapanlara bizimle birlikte lanet mi edeceksiniz....
Bu zihniyet her çağda var olagelmiş.... Hazreti isa (AS) karşısında yer alanlar da aynı zihniyette olanlardı
İsa(AS) son hutbelerinde buyurdular ki... "Ey Ferisiler ve Sadukiler....Ey engerekler soyu...Sizler içi ölü kemikleriyle dolu badanalı mezarlar gibisiniz... Sizler bardağın dışını yıkadınız içi pislik ile dolu..."
gerçekten karanlık bir çağda yaşıyoruz vesselam....
Tanrı'nın yarattığı insanlar yaşamış, tanrı'sını yaratan insanlar yaşamış, şimdi tanrılaşan insana tanıklık ediyoruz....
Tek tanrılı din.... Çok tanrılı dinler.... ve tanrısız din.....
(En güzel söz Allah'ın sözü, en güzel yol Muhammed'in yoludur....)
Kuran namına Rasulün yolunu görmezden mi gelelim...? Hadisleri savunacağız derken Kuran'ı ihmal mi edelim...?
Tevratı okuyup İncili terkedenlere ya da İncili okuyup Tevrat'ın şeriatından gaflet edenlere mi benzeyelim...?
Bizden öncekilerin adımlarını mı izleyelim...?
Musa'nın ve peygamberlerin masumiyetini yok eden ve onları sıradanlaştıran ensesi kalın bön adamlara mı benzeyelim yoksa Musa'nın şeriatını terkedip de İsa'yı tanrı edinenlere mi benzeyelim...?
Ne yaptığımızı biliyormuyuz...?
İnneke lehulukin azim.... denilen zatın ahlakını nasıl bilecek ve nasıl örnek alacaksınız...? inneke leminel murselin ala sıratin mustakim.... denilen zatın yaşamını, yolunu ve yordamını bilmeden İslamın hakikatına ulaşalım.... (eğer sayfalarda yazılı olan hidayet için yeterli olsaydı Peygamberler bizim için nasıl usvetün hasenetün(uyulacak en güzel örnek) olurdu?) İnna ataynekelkevser................. denilen zattan kendimizi nasıl mustagni kılalım. ve nasıl O'na gelen kitabı O'nun elinden alıp O'nsuz kendimizce anladığımız şeyleri dinin kendisi sanalım....
İnsan her işin teorisini okuduğu satırlardan işin gerçekliğini ise işin ustasından öğrenir...
Ustaya ve öğretmene ne gerek var diyenler ancak ben merkezci ve bencil ahmaklardır.....
Kurallar kaideler bir kitaptan öğrenilebilir ancak insanlık, ahlak, edeb ve erdemler örneklik olmadan öğrenilemez...
İşte siz dinin insanda yaşayan manasını böylece yitiriyorsunuz....Kuralları (yasaları) din edinen ve din sanan Tevrat ehline benziyorsunuz.... Kendi kitapları onlar için şöyle diyor (Sizler Ensesi kalın kalplerinin örtüsü sünnet edilmemiş bön adamlarsınız)
Din yasa olduğu gibi yaşamdır... Din kural olduğu gibi ahlaktır.... Din abd olmak gibi abid de olmaktır...
"Yeryüzünde yaşayanlar Melekler olsaydı onlara Rasul olarak bir Melek gönderirdik..."
Bu ayet aklı olanlara Rasulün örnekliği konusunda yeterli delil değil mi?
İslam alemlerin (ulusların) Rabbi Allah'ın kullarını terbiyesidir.... O'nun Rabliğini kabul etmenin gerçekliği O'nun terbiyesine teslim olmaktır..... Rabbani öğretmenleri öldürenlerin Rabbe inandığını söyleyebilirmisiniz.... Rabbani öğretmenlere ve Rabbani örneklere sırtını dönen ve O'da her şeyi bu Kitap'tan öğrenmedi mi ne olacak bende öğrenirim diyen akılsız ve şımarık çocuklar gibi olanlara ne diyelim..?
İşte gerçek sizin sandığınız gibi değil..... Kendince Kitabı okumak yeterli değil...?
innellezine yubayiuneke innema yubayiunallah.... Yedullahi fevka eydihim ( Sana beyat edenler Allah'a beyat etmişlerdir.... Allah'ın eli onları elleri üzerindedir...)
Hadi Rasulün eline götüren bir el olmadan, Rasulün merhametli eli olmadan Allah'ın eline uzanın da beyat edin.....
İlk önce sadece sizin gibi birilerinin yazdıkları mealleri Kuran diye okumak zorunda kalacak değilim çünkü Elhamdu Lillah Kitabı kendi dilenden okuyup anlayan, bilen insanların ilimlerinide ihtiyacınız olduğunu biliyorum sizde bilin...
Neden mi? Bir fizik kitabı başka dile çevirilebilir. Ama bi şiir başka dile çevrilmesi olanaksızdır... Çünki şiir mantık ile değil ruh ile yazılır... Kuran'ın çevirilmesi ise daha da olanaksızdır... Çünki O Muhammed Mustafa'nın kalbine Ruhul Kudüs ile söylenmiştir....
Pencerecik ufacık daracık, Dünyaya kapalı Allah'a açık...
Bu bir şiir.... Belki biliyorsunuz... Şimdi buna başka bir dile çevir çevirebilirsen....
Necip Fazılın yattığı koğuşun küçük penceresi ufacıktır ve daracıktır. Onun için Dünyaya kapalıdır ama Allah ile arasına engel değildir...
Şeklinde bir anlatım olsaydı başka bir dile kolayca çevirilebilir di belki!
Şiirsel anlatım akla değil kalbe hitap etmektedir.... Mantığı değil Ruhu harekete geçirir...
Kuran ayetleri denilmiş..... Ayet ne demek....?
sakın yanlış anlaşılmasın bu misalim ve dikkat edin ben de şiir olmadığını söyledim.... Ruhul Kudüs ile söylenmiş Kuran-ıl Hakim' dir.
Hakim vasfı arap dilinde ancak canlı irade sahibi ve düşünen müşahhas varlıklar için kullanır... Bir kitap için Hakim vasfı kullanılmaz.....
Öyleyse Kuran'ı sıradan bir kitap gibi algılamanız olanaksız....O Hakimdir.
Kuranda Kuran ayetleri deniliyor.... Kuran sözleri denilmiyor... Kuran cümleleri denilmiyor.... Ayet deniliyor.... Sureler deniliyor.... bunların anlamı nedir..?
Yahudilerin elinde olanda indirilmiş ama bak nasıl sıradanlaştırılmış....! Hatta indirgenmiş...!
Ayet ne demek? Sıradan bir cümle ifade ettiği mana ile sınırlıdır... Ayet ise kendinden başka şeylere işaret eden ve ışık tutan demektir... Mucizelere de ayet denilmektedir... nedeni olağan dışılığı ile olağan üstü olana işaret eder...
Aslında ilk konuşmamız gereken Kuran sanırım... Kuran'ı tanımadan başka tartışmalara girerek hata ediyoruz....
Protestanların iddası İncilin çevirilmesi ve din adamlarının elinden alınıp halka verilmesiydi...
İşte bu gün istedikleri oldu....
Hiçte zannettikleri masum şeylerle sonuçlanmadı bu çaba....
İncilde halkın eline geçmedi....
Şarlatanların eline geçti ve binlerce sapkın tarikat doğdu.... Bu tıp kitaplarını doktorların profesörlerin elinden alıp "halkı sömürmeyin her şey bu kitaplarda yazıyor... kendileri öğrenip tedavi olabilirler" demeye benziyor.... Acaba insanın beden sağlığı ruh sağlığından daha mı önemli ki bu hassasiyeti göstermeyelim...
Ayrıca gelin tıptada bundan sonra latince dil ollmasın mealini yapsınlar her kes anlasın.... Musculus Gluteus Maksimus denilen şeyin insanın k....çı olduğunu herkes anlasın
"....O muttakiler için yol göstericidir." buyrulmuş. Tüm insanlar için rehberdir denilmiyor.
Tabi ki her insan muttaki olabilir!.... Yeter ki gayba inansın, salatı ikame etsin ve kendisine rızık olarak verilenden infak etsin. Muhammed Mustafa'ya indirilen kitaba inansın, ondan önce indirilenlere inansın ve ahiretin varlığından ve geleceğinden zerre kadar şek vre şüphesi olmasın....
Eğer Muttakilerden ise Kuran onun için apaçık bir yol gösterici olacaktır...
Katılma Tarihi: 22 mart 2008 Yer: Turkiye Gönderilenler: 131
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
şura ..
51. Bununla beraber hiç bir beşer için kabil değildir ki Allah ona başka suretle kelâm söylesin, ancak vahyile veya bir hicab arkasından ve yâhud bir Resul gönderip de izniyle ona dilediğini vahyettirmesi müstesna, çünkü o çok yüksek, çok hakîmdir ..
demek allah beşer le ancak bu yollar la konuşur..( allah a itaat = elçi = kuran )
mülk .
6. RABlerini inkâr edenler için cehennem azabi vardir. O, ne kötü dönüstür!
7. Oraya atildiklarinda, onun kaynarken çikardigi ugultuyu isitirler.
8. Neredeyse cehennem öfkesinden çatlayacak! Her ne zaman oraya bir topluluk atilsa, onun bekçileri onlara: Size, (bu azap ile) korkutucu bir NEZİR gelmemis miydi? diye sorarlar.
9. Onlar söyle cevap verirler: Evet, dogrusu bize, (bu azap ile) korkutan bir NEZİR gelmisti; fakat biz (onu) yalan saymis ve: Allah'in bir şey İNDİRDİĞİ yok; siz olsa olsa büyük bir sapiklik içindesiniz! demistik.
nezir gelıyor uyarıyor , neyle ıtham edılıyor..allah hıc bır sey ındırmemıstır..peki allah ne ındırır vahyden baska..
furkan..
27. O gün, zalim kimse (pismanliktan) ellerini isirip söyle der: Keske o RESUL le birlikte bir yol tutsaydim!
28. Yazik bana! Keske falancayi (bâtil yolcusunu) dost edinmeseydim!
29. Çünkü ZİKR (Kur'an) bana gelmisken o, hakikaten beni ondan saptirdi. Seytan insani (uçuruma sürükleyip sonra) yüzüstü birakip rezil rüsvay eder.
30. RESUL der ki: Ey Rabbim! Kavmim bu Kur'an'i büsbütün terkettiler.
resul un yolu : zikr bana gelmişken..!! resul neyle gelmiş
resul = zikr ..
ve şikayet..
şura..
13. "Dini ayakta tutun ve onda ayriliga düsmeyin" diye Nuh'a tavsiye ettigini, sana vahyettigimizi, Ibrahim'e, Musa'ya ve Isa'ya tavsiye ettigimizi Allah size de din kildi. Fakat kendilerini çagirdigin bu (din), Allah'a ortak kosanlara agir geldi. Allah diledigini kendisine (peygamber) seçer ve kendisine yöneleni de dogru yola iletir.
din = vahy.. hala ayrılığamı düşelim..
birde muhammed resul kimi nasıl örnek almış..nasıl almış.. kuran da öncelerin kıssalarında anlatılan musa ,isa ,nuh,ibrahim vs. bunlar kendisine örneklendirilerek , anlatılarak eğitilmemiş mi .. bu vesileyle o da salih kullar arasına girmemiş mi ..yoksa kitap nedir iman nedir bilir miydi ..!! bu yönü örnek değil mi bizlere .. kitap la ( vahy ) le eğitimi..ne zaman dur şu ibrahim in nuh un vs. hadislerine hayat şekline bakım sorim de ( ordan burdan ) bu vahyi o insanları ve sartları ıyı anlayayım demiş..ya da yetersiz görmüş..
ali imran..
78. Ehl-i kitaptan bir gurup, okuduklarini kitaptan sanasiniz diye kitabi okurken dillerini egip bükerler. Halbuki okuduklari Kitap'tan degildir. Söyledikleri Allah katindan olmadigi halde: Bu Allah katindandir, derler. Onlar bile bile Allah'a iftira ediyorlar.
79. Hiçbir insanin, Allah'in kendisine Kitap, hikmet ve peygamberlik vermesinden sonra (kalkip) insanlara: Allah'i birakip bana kul olun! demesi mümkün degildir. Bilakis (söyle demesi gerekir): Okutmakta ve ögretmekte oldugunuz Kitap uyarinca Rabbe hâlis kullar olunuz.
80. Ve size: Melekleri ve peygamberleri ilâhlar edinin, diye de emretmez. Siz müslüman olduktan sonra hiç size kâfirligi emreder mi?
ne demesi gerekirmiş.. rabb e halis kul , hangi kitapla allah a halis kul olabiliriz .. kendi kitabıyla mı yoksa başka başka kitaplarlamı..
Katılma Tarihi: 22 mart 2008 Yer: Turkiye Gönderilenler: 131
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
hud.1.2.
elif lam ra. işte bu kitabın ayetleri hükümlendirilmiş,sonra herşeyin hükmünü veren ve herşeyden haberdar olan tarafından açıklanmıştır ki.allah tan başkalarına kulluk etmeyesiniz.ben de ANCAK sizin için , kitabın içindekilerle uyaran ve müjdeleyen birisiyim..
ibrahim..1
elif lam ra. bu kitabı sana insanları karanlıklardan aydınlığa çıkarman ve rablerinin izniyle güçlü ve övgüye layık olanın, dosdoğru yoluna iletmen için indirdik..
bilmiyorum başka ayetlere daha ihtiyaç olur mu..!!
Katılma Tarihi: 31 temmuz 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 201
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
selam
Allaha itaatın kurana itaat olduğunu sana kim söyledi yoksa müseylemetül kezzaptanmı ilham aldın
Allaha itaat ancak ve ancak resulle olur.(nisa 80)Resule itaatte ancak ancak kendisine vahyedilen Kurana uyarak olur.sen allahın muhatabı değil resulünün sana Allahtan ulaştırdığı mesajı olan kur2an la muhatapsın eğer inanıyorsan (enam 19 Aliimran 79)
__________________ ALLAH'IN EVRENSEL HAK DİNİ = Aklı doğru modda kullanarak yaratıcının bizde yarattığı yaratma yetisini işleterek yapımızdakileri sistematize edip ,kendimizle ve doğayla uyumlu bir yaşam sürmektir
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma
HABERLER
Etkin Konular
Kullanıcı Listesi
Yardım
Kayıt
Giriş
Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Genel Tartışma
Konu: Allah’a itaat Kur’an’a itaattir, Resule?
