Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
SORUMLULUK ALMAYA ÇAĞRI!
Türkiye 1919 koşulları ile tekrardan muhatap bırakılmıştır.
- Ulusal Kurtuluş savaşımızın kazanımları ve Cumhuriyet Devrimleri,
Mustafa Kemal Atatürk’ün üretmeye çalıştığı ‘’Muhasırlaşma ’’ projesinin karşıtlarınca
‘’Karşı Devrim’’ süreci dahilinde ‘’İMHA’’ edilmiştir.
Bugün, Milli Kurtuluştan geriye kalanlar;
Dönemin ürettiği ANTİ-EMPERYALİST ruhu idrak etmiş, aydın ve azınlık konumundaki halk kitleleridir.
Sorun; Batı Emperyalizminin reel politikalarından başka bir şey değildir.
Bu politikalar, Kapitalizmin muhtaç olduğu kaynakları elde etme adına;
Sömürüye dayalı bir YAYILMA stratejisi üzerine kurulu HAÇLI politikalarının temel GAYELERİni içermektedir.
Bürokratik anlamda bu odaklar ile girişilen İŞBİRLİĞİ neticesinde, TÜRKİYE; adeta emperyalizmin oyun sahası halini almıştır.
Türkiye’ye OLTADAKİ BALIK diyen, Rothchild
1995 Yılında, koyu AB karşıtı olan, şimdiki AB mandacısı ABDullah Gül,
AB fonlarıyla satın alınmış sözde BRÜKSEL SOLCULARI (Baskın Oran, M.Ali Birand)
Vatikan’ın uzantısı konumunda çalışan, Liberal Hocaefendiler,
Atatürk Devrimlerinin ve AYDINLANMANIN gereğini yerine getiremeyen sözde ATATÜRK’çüler,
Gibi çoğaltılabilecek örnekler ile ifade edebileceğimiz tüm unsurlar, ANA HEDEF dışında yol almaktadırlar.
Haçlı’nın SÖMÜRÜYE dayalı yayılmacılık metodu, can almaya, Halkımız ise UYUMAYA devam etmektedir. Mücadele, kahvehane ve facebook dışında, hiçbir pratik kapsamında yansıtılmayıp, içi boş söylemler ile KÖRELTİLMEKTEDİR.
Bu, EZEN ile EZİLEN arasındaki amansız mücadelenin ta kendisidir.
Sömüren kitle kurduğu düzeni meşrulaştırmak adına dini,etnik zenginlikleri ve benzer yapıları kendi çıkarları doğrultusunda yapay bir şekilde kurgulamaktadır.
Bu nedenledir ki;
Batı Emperyalizminin temel hedeflerinden birisi;
İSLAM’ı yozlaştırmak, ARABİZE etmek, MODERATE(ılımlı) bir hale büründürmektir.
Çünkü, İSLAM; anti-emperyalist ruhu ile; Mustafa Kemal’in ürettiği DİRENİŞİN en temel katalizörü olmuştur.
Bu topraklardaki DİRENİŞİN temelindeki tetikleyici unsurdur…
Emperyalizm, Küresel Sömürü SİSTEMİNİN bir üst aşaması,
Vahşileşmiş formu, insanlıkdışı bir yapıya evrilmiş halidir.
Bu SİSTEM, Liberalizm adı altında, hedef edinilen ülkelere pazarlanarak, ülke kaynakları ele geçirilir.
Ardından, bu politikalar dahilinde; toplumda SINIFLARIN oluşması, alt sınıfların DİRENCİNİ kıracak siyasi yaklaşımların İKTİDAR olması sağlanır.
Sonraki aşama İŞGAL’dir.
Nitekim, Ülkemizde üretilen;
Etnik Milliyetçilik, DİN-Cİ Sanayi ve ideolojik ayrılıkların tamamı;
Temel hedeften saptırma politikalarının bir parçasıdır.
Bu minvalde;
Ulusların bünyesinde var olan halkların etnik ayrışma ve çatışma üretmesi adına;
FAŞİZM ve anti-demokratik idari mekanizmalar üreten Emperyalist odakların,
Radikal İslamı üreterek, işgal etmek istedikleri bölgeleri kuşatma adına sermaye oluşturduğunu,
Ilımlı İslam ile de bu bölgelerdeki DİRENİŞİ kırmayı hedeflediklerini
Söylemek mümkündür…
Aynı zamanda!
Kapitalist Sistem gereği, Batı tipi sınıfsal ayrılıklar üretme çabasında olan SİSTEM,
Kendi KARŞITLARINI KENDİ ÜRETEREK,
Halkı SINIRLARI içerisine hapsetmektedir…
Buna DİKKAT!
TÜRKİYE’de, DİNDAR kılıklı hükümetlerin, Haçlı Emperyalizminin NEO-LİBERAL yaklaşımları ile ne kadar ciddi işbirliği içerisinde olduğunu gören toplumumuz,
ISRARLA! Tepkisizliğe devam etmektedir!
Bunun nedeni de; SİSTEM’in bencilleştirme ve SÜRÜLEŞTİRME politikalarından ileri gelmektedir…
TÜRK GENÇLİĞİ, Tam Bağımsızlığı için mücadele verdiği her an,
SİSTEM ve SİSTEM işbirlikçilerinin uykusunu kaçırmış,
Dolayısı ile, günümüz TELEVOLE Gençliğini üretme çalışmalarına HIZ KAZANDIRMALARI kaçınılmazlaşmıştır.!
Bu bağlamda:
Milli Kurtuluş OLUŞUMU olarak,
Bir Avuç, anti-emperyalist TÜRK GENCİ olarak;
Mustafa Kemal’in ve ‘aklın’ temel öznelerinin YOZLAŞTIRILIŞINA,
Emperyalist İŞGALİN vahşi realitesine,
Kavram ve değerlerimizin asimile edilişine SEYİRCİ kalmama kararı aldık.
Ancak gördük ki;
ARZU EDİLEN GENÇLİK,
Tüm Duyarsızlığı ve Bencilliği ile, önüne çizilen YOL dahilinde seyir etmek hususunda ciddi anlamda ısrarcıdır.
Şunu belirtmek gerekir ki;
1919’un konjonktürel vaziyetinin tekerrürü olan 2009,
Milli Kurtuluşun ve Kapitalizmin mağlubiyet yılı olmak durumundadır.
Bu işgal; YERLİ İŞBİRLİKÇİLER ve VAKIFLAR yolu ile,
Meşrulaştırılmış!
İhanet odaklı ‘’MEDYA’’ organizasyonlarının ,
TARAF’lı çalışmaları ile, HALK’ın gündeminden uzak tutulmuştur.
Halk, ‘’Türban’’ polemiği ile uyutulurken, Meclisten VAKIFLAR KANUNU ve PETROL YASASI geçiren zihniyet!
UŞAKLIĞINI TESCİLLEMİŞTİR!
Aynı şebeke; yaptığı açılımlar ile HALKI SADAKA siyasetine entegre ederek, Halkın HAKKINI sorgulamasının önüne geçmiştir. HALKIMIZ ise, Hakkını değil, kendisine bedelsiz verilecek cüzi rüşveti önplanda tutma gibi bir hastalığa kapılarak, bu ihaneti görmezden gelmiştir. Bu BENCİLLEŞTİRME operasyonunun başarısının delilidir.
Kendisine KARŞI olan Vatansever odakları ise;TERÖRİST ilan etmek sureti ile,
Bağımsızlık ve Kurtuluş için mücadele eden unsurları İMHA operasyonuna girişmişlerdir.
Haçlı Emperyalizminin ve Sömürü mekanizması olan Kapitalizmin stratejileri gereği;
NATO,AB,IMF,GÜMRÜK BİRLİĞİ,BM gibi organizasyonlar kapsamında,
MANDACI Sesler üreterek, ülkemiz halkı teslimiyetçi bir ruha büründürülmüştür.
Üstelik, ÖZÜ itibari ile; Milli Kurtuluşumuzun en temel ÖZNELERİNDEN biri olan İSLAM,
ARAP-EMEVİ gelenekleri ile yozlaştırılarak;
Mustafa Kemal ile KARŞIT hale getirilmiş;
İslam’ın en temel realitesi olan’’SALAT’’ ve ‘’KIYAM’’ kavramlarının TAM GEREĞİNİ yapmış olan büyük bir ÖNDER,
İçtiği rakılar sayılmak sureti ile, TOPLUM VİCDANININ DIŞINA itilmiştir.
Bu, Haçlı Operasyonunun kilit adımıdır;
Çünkü Türkiye’de çözünmenin temel yolu;
Mustafa Kemal’in anti-emperyalist pratiğinin toplum vicdanında etkisizleştirilmesidir.
Bu da, yine diğer bir önemli DEĞERİMİZ ile yapılmıştır…
Vaziyetimiz, tüm ehemiyeti ile gözler önündedir;
Yapılması gerekenler ise;
Milli Kuvvetlerin BİRLEŞMESİ yönünde mücadele vermek!
Anti-emperyalist,
Kavram ve Değerlerine sahip çıkan,
Aydın,
Bir Kuşak üretme adına, TAŞIN ALTINA ELİNİ SOKMAKTIR.
İnsan oluşumuzun özünde yatan evrensel niteliklerin tamamı;
Bu mücadeleyi ZORUNLU kılmaktadır;
Çünkü; Türkiye’de, SÖMÜRÜLEN ve AKLI PRANGALANAN halkımız,
Hızlı biçimde yok edilmekte;
Vatanımız, seri biçimde İŞGAL edilmektedir.
KİT’lerin satışları,
Tavizler,
Özelleştirmeler ve çıkartılan yasalar,
Liberal politikaların tavizsiz biçimde sürdürülüşü,
Ve
Kavramsal yozlaşma,
İŞGAL’i somutlaştırmaktadır…
TEKELİYETÇİ-PUTPEREST, tedavülden çekenlere karşı en büyük mücadeleyi veren Hz.Muhammed’in tebliğ ettiği DİN,
Yaşadığı ortamda sefalet egemen iken; BMW X-5’ten inmeyen bir kuşağın anlayışı haline getirilmiş;
ABD odaklı Yeşil sermaye egemenleşmiştir.
Sınıflararası UÇURUM büyümüş,
ARTI DEĞER ve SÖMÜRÜ had safhaya ulaşmıştır!
AKIL TUTULMUŞ
KÖYLÜ yok edilmiş,
İşçi, KÖLELEŞTİRİLMİŞTİR!
Bu, Anadolu aydınlanmasının ‘MEDENİYET’’ projesi olmadığı gibi,
KAYITSILIK;BASİRETSİZLİK SÜRDÜĞÜ taktirde,
BİR ULUSUN SONU OLACAK BAŞLANGICIN TA KENDİSİDİR!
Şimdi!
Bütün Vatanseverleri;
Düşünmek, akıl birliği üretmek ve mücadele etmek için ÇAĞIRIYORUZ!
ÇÖZÜM!
Milli Kuvvetlerin bir arada, omuz omuza mücadele verdiği bir AYDINLANMA ve KADRO hareketidir.
Bu hareket, ÖZGÜN anti-kapitalist yaklaşımını, 1.Kurtuluş Savaşının anti-emperyalist ZAFERİNİN temelinde yatan öğeler ile birlikte harmanlanması ile birlikte,
2.Milli Kurtuluşu temin etme yolunda büyük yol alınacaktır.
SUSMAYIN!
AYAĞA KALKIN!
GEREKENİ YAPIN!
HIÇKIRIKLARIMIZI DİNLEYECEK KALP YOKTUR
MİLLİ KURTULUŞ OLUŞUMU
www.millikurtulus.com
|