Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
namaz ile ilgili başlıkta izlenilen metodun, sapmaya uğramaması için, ilgili tartışmayı bu başlığa taşıdım.
Dermanbeg yazdı :
"Olmadığını nerden çıkarıyorsunuz?Asgari ücretle bir patronun emrinde çalışan işçi,hizmetçi köle değil de nedir?
bir patronun emrinde ÜCRET karşılığı çalışanlar köle değildir. bağımlıdırlar, istemedikleri takdirde, çalışmamakta ÖZGÜRDÜRLER. Köleler ise özgürlüklerini kaybetmişlerdir. "
Sevgili Hayrullah,o zamanki kölelerin iş garantisi bile var.Bu günkülerin o garantisi bile yok.Asgari ücrete mahkum bir işçinin "özgürlüğü"nden eminmisin?Kim ödeyecek elektrik,su,doğalgaz,telefon,internet,kira ve bilumum diğer taksit/esaret faturalarını?
Selamlar..
Ali abi,
Hiç kimse asgari ücrete MAHKUM değildir. Asgari ücret adı üstünde bir GÖSTERGEDİR...bir GÜVENCEdir...işverenler bu ücretin ALTINDA çalıştıramazlar. birmavi/beyaz yaka asgari ücretin daha üstünde maaş/prim alabilir. Bu çalıştığı ortama sağladığı KATMA DEĞER ve çalışanın eğitim, bilgi, beceri seviyesi ile DOĞRU orantılıdır. Eğer çok iyi eğitimli, işinin ehli bir çalışan, kötü şartlarda patronu tarafından çalışmaya ZORLANIP, sömürülüyor ise, o kişi KENDİNİNE güvendiği takdirde, Allah'ı vekil edinerek daha iyi şartlarda İŞ bulabilir. Hicrette HAYAT vardır....
kölelikte ise, kişinin SEÇME hakkı yoktur..bunlar birbirinden farklı kavramlardır...
fatura konusuna gelince :
telefon / internet faturası : telefon bir İHTİYAÇ değildir. lükstür. Kişi telefon faturasına ödeyecek güçte değil ise, derhal kapatmalıdır. benim çocukluğumda, mahallemizde kimse de telefon yoktu.
Doğalgaz : goğalgaz bir bağımlılıktır. ihtiyaç değildir. alternatif enerji yakıtıdır. Isı enerjisi elde edebilmek için, doğalgaz kullanma zorunluluğu yoktur. örneğin, doğuda TEZEK yakarak ısınan insanlar mevcuttur. doğalgaz kolaylık sağlar, ZORUNLU değildir.
Elektirik : Aslında elektrik de ZORUNLULUK değildir. hatta fıtratımızı bozan bir yapısı vardır. elektirk hayatımıza bu kadar girmemiş olsa, insanların büyük çoğunluğu hava karardıktan bir kaç saat sonra yatarlar ve doğal olarak FECR vaktinde, DOĞAL aydınlanma ile hayatlarına başlarlardı. fakat günümüzde tam tersi uygulanıyor, sonra ödeyemedik diye problem oluyor. buzdolabı : doğal stokçuluktur. aslında insan ihtiyacı bakımından ZORUNLULUĞU yoktur. TV : tamamen eğlence amaçlı kullanılmaktadır. tanzanyada olan bir olayın haberini duyduğumuzda VAH VAH , çok güzel demekten başka bir AKSİYONDA kimse BULUNMAZ, bulunamaz...
dolayısı ile abi, asgari ücreti TEMEL ihtiyaçlar açısından değerlendirdiğimizde aslında çok Düşük bir meblağ değildir. buradaki mesele BEKLENTİLERDİR. daha rahat, konforlu bir hayat sürmek için, keni hayatımızı zorlaştırmaktır.
EV / kira : bir kere kira tamamen çok doğal kabullenilmiş bir RİBACILIKTIR. bir çok aksiyonlarını eleştirsem de, Ak partinin TOKİ projesi geliştirilmeli ve kiradakiler ev sahibi yapılmalılar. ancak günümüzde bir asgari ücretlinin EV sahibi olması neredeyse imkansızdır. Bu durumda sosyal DEVLETE ciddi sorumluluk düşmektedir. özel bankalar aradan çıkarılmalı ve vatandaşların TEMEL ihtiyaçları DEVLET tarafından finanse edilmedir. Almanya da çok iyi şartlarda çalışan bir memur bile bir ev aldığı zaman neredeyse ömrünün yarısında ev parasını ödemek için çalışır. fakat devlet, eve ödenen kredinin, kişinin TEMEL YAŞAM standartlarına etki yapmamasına dikkat eder. bu uygulama bizim ülkemizde de pekala yapılabilir.
Bu yazdıkların şehir hayatının gerçekleridir.Bizler onbeş,yirmi senedir uğraşmamıza rağmen şehirde ki yaşamımızdan bunların çoğunu atamadık.Aslında şehirde yaşayanların hepsi çağdaş teknolojik köle...Çıkış; Kurana göre gerçek ihtiyaçların belirlenmesi ve onun önerdiği zeminin kurulmasından geçmektedir.Buda olağanüstü bir çaba sarfetmemizi gerektiriyor.Selamlar..
ben hiç kullanmamaktan yana değilim abi. elbette elektrik, ampul faydalı ancak zamanı geldiğinde KAPATMASINI bilmeli, ve düğmenin kontrolü bizde olmalı.
eğer kölesiyiz şeklinde değerlendirirsek, TAMAMEN yok etmeye çalışırız ve beceremeyiz...
fakat BAĞIMLILIK olarak değerlendirirsek, bağımlılığımızı azaltabiliriz.
sigara bile böyledir...sigara bizi içerse, biteriz...ama sigarayı biz içersek, istersek içeriz, istersek içmeyiz...
köle demeyelim. BAĞIMLI, ESİRİ...Kuranda ki her kavramın günümüzde bir karşılığı muhakkak vardır.Kölelik deyince aklımıza illa da filimlerde seyrettiğimiz ayağı zincirli zenciler gelmemeli.Bu karşılığı günümüze uyarlayamazsak değerli Haktansapmaz hoca gibi "ayetlerin yaşanamıyacağı" sonucunu çıkarırız ki, bu son derece yanlış bir tutum ve değerlendirmedir.
ben hiç kullanmamaktan yana değilim abi. elbette elektrik, ampul faydalı ancak zamanı geldiğinde KAPATMASINI bilmeli, ve düğmenin kontrolü bizde olmalı.Ben hiç kullanmamaktan yanayım ama mekanında..!Şehir hayatı bunun mekanı değil ama bazı çabaların ve sıkıntılarında buradan başlaması lazım elbette.
eğer kölesiyiz şeklinde değerlendirirsek, TAMAMEN yok etmeye çalışırız ve beceremeyiz...
fakat BAĞIMLILIK olarak değerlendirirsek, bağımlılığımızı azaltabiliriz.Bağımlılığı azaltmakta önemli bir adımdır.
sigara bile böyledir...sigara bizi içerse, biteriz...ama sigarayı biz içersek, istersek içeriz, istersek içmeyiz...Aman ha..!Benden uzak olsunda..!
Evet Halki kiradan kurtaralim buyuk binalar yapip onlari ev sahpleri yapalim bedeli cok mu cok..toki vb tam bir firavun taktigidir.avrupa amerika ve benzeri gelismis ulkeler bu batagin icindedir.
Zamanimizda buyuk sehirler devasal koleliktende beter halka zulum/esir, komsu iliskilerinin bittigi kotuluklerin basladigi iyiliklerin azaldigi hipnotize edilmis insanlar, etrafi acik ceza evleridir,merkezleridir. Eger isin ozune inerseniz koskoca sehir bir kac aile icin calisir/esirdir tam klasik bir pramit sistemidir. istersen kabul etme Mecbursun Kolelik iscilige nazaran daha iyidir kolelerin vergi dertleri yoktur kalma sorunu yiyecek sorunu v.b Sahibleri onlarin kalacak yerlerini yiyecegini temin eder.yani sahip koleye karsi sorumluluklarini bilir kolede sahibine karsi sorumlulugunu bilir.
Gidip Afrikadan fakir/caresiz insanlari alip atina yapmadigi muameleyi o insanlara yaparak beyaz sarayi yaptiran ve onlara hayvandan daha kotu muamele yapan zihniyettin esiri ile gercek kole cok farkli
Calistir ucuza robot gibi hayatlarinin cogunu bastaki firavun ailelerine daha cok altin kazandirmak kolelk deildir.bu zulumdur esirliktir.
iscilik bizim icinde bulundugumuz zulumdur sana verilen her para senin odeyecegin sana borc olan bir paradir. 5 kurus icin calis ama 25 kurus borclusun .
yani biz piramidi yapan iscilerdeniz piramid icin tasidigimiz o kup tas/tugla, calistigimiz patronun kendisi ve bu piramit en ustunde sadce bir kac aile var tas var.
iste bize bu hayat cazip gorunmekte cunki hipnotize edildigimiz icin gercek ve hak olani kokusunu bile duyamiyoruz kullum kor olmusuz.
Firavun'a dusunen/zikir eden insan deil calisan/tuketen insan lazim ben size mutlugu sunuyorum demekte ve bize mutluluk satmakta yani onlarin plastik mutluluklari icin calisir hayatimizi turketiriz.
Egitim sektoru bile buna uyumlu oku meslek sahibi ol vatana millete deil vatani ve milleti kontrol eden firavuncuklara olan tasorenler ve bizi dugmeleri olan insanlara donusturuler uzaktan kumandali milliyeci olursun,uzaktan kumandali dag kecisi olursun,uzaktan kumandali yazar olursun,uzaktan kumandali canli bomba olursun,olursunda olursun.
Ama kimse Allah'in sistemine uyup Allah'a kole olmaz.
Allah'in sistemi onlara hatirlatilmasina ragmen ve bunu hatirlamasiyla eski yaptikalarinin gunah ve yanlis oldugunu fark ettigi halde unutur doner/savunur kilif bulur.Ne kadar anlatmaya calissanda/cagirsanda dogru yola gelmezler. Kehf/57 acikliyor oz olarak
Yaşam tarzının tüm olumsuzluğuna rağmen o tarzı yaşamak için çaba göstermenin adı her kişide köleliktir.
Elbet her kişinin ortaya süreceği mazeretler olacaktır her ne kadar birbirinden farklı veya benzer olsalarda.
Kimi geçim kaygısıyla kimi iktidar kavgasıyla kimi daha fazla yığma hevesiyle yaşayıp giderken TOPLUMUN GEÇMİŞ YAŞAM TARZ DAYATMASI'yla karşı karşıya olduklarının farkında olmadan.
Kölelik kavramı işte bu yönüyle insan ayırmıyor,bu ister maraba ister ağa olsun fark etmez.7 kere gelip 7 kere gidende köledir,ondan medet umanlarda.
Zenginden ne adalet nede merhamet beklenemez,bekleniyorsa bu kayıptır ve işte en azından bizim tüm yasalarımız ve sistemimiz,bu güruh tarafından hazırlanmıştır ve çeşitli uyuşturmalarla insanlar onların bu kurdukları düzene Asimo yetiştirme çabasındadırlar.
Selam dini yalnız Allah'a has kılıp, yönelenlere olsun,
Sevgili dostlar, en son 17 Ocak 2010 tarihli katkıdan sonra bu konu hakkında yazı yazılmamış olmasını, aslında meselenin teorik olarak üç aşağı beş yukarı anlaşılmış olmasına bağlayabiliriz. Bu konuda tüm Dünya düşünür-yazar-çizer takımının yüzlerce eseri var. Üstelik yazarların çoğu belli bir dini görüşü de temsil etmiyor. Mevcut sistemin, tüm Dünya halklarını bir şekilde dönüştürdüğünü, kendi sufli-aşağılık niyetlerine hizmet ettirdiğini artık bilmeyen-anlamayan kalmadı. Adına ister vahşi kapitalizm deyin, ister firavunizm deyin, ister köleleştirme deyin, ne derseniz deyin, meramınız anlaşılacaktır. Özellikle Müminler, "şeytanın, Allah'ın dosdoğru yolu üzerinde oturduğunu" net bir şekilde görmektedirler.
Burada bence asıl yapılması gereken şey "ikinci aşama" ya geçmek olmalı. İşin zor kısmı yani. Sorunun-problemin çözülmesinin mümkün olmadığı algı-kabulünün yıkılması aşaması..!! Kolay değil elbette ama vahyin yöntemi bunu gerektirmiyor mu..? "Şayet O ölür veya öldürülürse, Siz hemen gerisin geriye dinden mi döneceksiniz" böyle yaparsanız sadece kendinize zarar vermiş olursunuz uyarısı, bizi düşündürmüyor mu..? İnandık -durum tespiti yaptık- dedikten sonra bırakılacağımızı kim vehmediyor. O halde, gereği gibi iman edenlerden isek ve yalnızca Allah'tan korkuyorsak, vahyin evrensel mesajını daha ne kadar öteleyebiliriz.?
"Gevşemeyin, üzülmeyin, eğer inanıyorsanız, mutlaka siz üstün geleceksiniz." vaadi, (Rabbin katında sineğin kanadı kadar kıymeti olmayan) dünyevileşmeye dönüşen, bir saltanat-güç-iktidar üstünlüğü olmasa gerektir. İnsanlığa, bu ilahi mesajın, katıksız bir deva olarak indirildiği belki yeniden ve tekrar tekrar hatırlatılmalıdır. Bütün aşağılık-şeytani hırs-para sahibi, istifçi bozgunculara karşı ahiret yurdunun kaçınılmazlığı, yüzlerine vurulmalıdır.
Eğer, beşeri-yanılgılı-ideolojik saplantılarınızı, bu çözümleme çabasına yapacağınız katkılarla karıştırırsanız, sonunda geleceğiniz nokta(nın pratize edilen hali) şimdikinden pek farklı olmayacaktır. Bu bağlamda "ezber bozan" tavrımızın referans-mihenk noktası ne olmalıdır.? Hemen cevap vermeden önce, düşünmemiz gereken bir sürü fenomen, askeri bir birlik edasıyla karşımıza dikilmekte. Öylesine zor sorularla hem de. Hemen hemen tüm Peygamberlerin karşılaştığı ret, ihanet, nefret, iftira, boykot, sürgün, yalanlama, işkence, öldürme v.s. ile yüzleşme, bunlardan bazıları.
Çoğumuzun basitçe yargıladığı-yadırgadığı "Amish"ler bile yüzlerce "kurban" vermişler bu uğurda...sırf inandıkları gibi yaşamak uğruna...Bu örneği verme gayem, ikinci aşamadaki yöntemle ilgili ihtimallerin biçimi hakkında, akla gelebilecek her türlü sorunla yüzleşilmesini sağlamaktır. Bu örnekler o kadar çoktur ki, sadece inançlarını yaşamak isteyen binlerce mazlum-gariban bu şeytani organizasyon tarafından hunharca katledilmişlerdir. Bunlar bilinen gerçeklerdir ve " ötekilere " ibret olsun diye yapılır.
Acı olan dostlarım, Firavuna gönderme yapıp Musa'lar beklemek yanılgısıdır. Allah, her durumun ölçüsünü (yasa-kader-fıtrat) koymuştur." Eğer zulmederseniz, nasıl bir devrimle yıkılacağınızı görürsünüz."
Eğer zulme razı gelirseniz, o zaman fıtrat-ölçü-kader (hangisini tercih ederseniz edin) melekeleri size özel bir muamelede bulunmayacaktır. Hatta peygamber olsanız bile..!! Allah'ın düzeninde herhangi bir değiştirilme-torpil-kayırma bulamazsın.
Bunları uzun uzun sıralamaya da gerek yok, hepimizin bildiği şeyler. Bizler, Kur'an-ı Kerim'i asla tarihsel bir metin olarak anlamayan, onun evrenselliğinin, mesajında açığa çıktığına inanan insanlarız. Gerektiği yerde de fincancı katırlarını ürkütmeyi ve küçük putları kırıp baltayı da büyük putun boynuna asmayı biliriz.
Katılma Tarihi: 13 ocak 2010 Yer: Turkiye Gönderilenler: 288
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
selam tam benim konu ne demek bu işçilik kölelikmi köleliğin kralı kuran düşmanlarına bir bakın ALLAH BUYURDU biz ne zaman bir beldeye ayetlerimizi onlara anlatacak bir nebi göndersek oranın zenginleri ve godamanları hep alaya almışlardır bizde alaya almaları sebebiyle onları azaplandırdık. bak ad kavmine semuta. kazıklar sahibi firevuna medyene bunların yaptıkları ne sanıyorsunuz köle düzeni sömürücülük. insanları köle olarak kullanma bizim peygamberimize neden o devrin nebileri anlatılır. neden onlarla öğüt verilir. çümkü resülü ekremde zengin biriydi. diğer nebiler gibi malı mülkü vardı bakın nuh alesselama ne dediler : ey nuh sana inanlar ancak halkın aşşağı tabakaları çünkü olnarın malı mülkü yok sen onlara dağıtıyorsun onlar onun için sana inanıyorlar. bunlar bir ibrettir. bakın firavuna :alemlerin rabbide kimmiş. benden başka ilahmı var. diyor yani benim elimde zısklandırmak diyor.
kuranı okuyun salata bakın yerleri ve gökleri yaradana bakın neye bakarsanız bakın itirazı hep insanları köleleştirmeyin size verdiklerim benden sizde benim yolumda harcayın diyor. israil oğulları günümüzdeki durumu size bir şeyler anımsatmıyormu. iseviler durumu
bakın allahın akıl mal mülk verdiklerine nasılda sömürüyorlar. hani allah ben yer yüzünde halifeler yaratacağım demişti. alın size yeryüzü halifeleri. onlar allhın yolundan nasıl sapıyor. kuranı okuyupta iki evi olanın vay haline kuranı okuyupta iki arabası olanın vay haline kuranı okuyupta insanların iş gücünü çalmak için demir binalar kurupta onları sömürenlerin vay haline
ALLAH BUYURDU onlara gelin tek allaha ibadet edelim dedikmi onlar bu ancak eskilerin masalları diyorlar bak nasılda bir birilerine benzediler. (kapitalizm kominizim enperiyalizm.) evet işte bu
ALLAH BUYURDU onlar azabı gördüklerinde. teşke dünyaya geri gidebilsekte salatı işlesek evet azabın kralı onlara gerçek olarak görünecek. malıyla mülküyle yanacaklar. bakın tebbet süresine
ALLAH BUYURDU o mümin kullar şunlar salatı işlerler. ve bilmedikleri diğer. fakirlere yani (zekatı) verirler. mallarının en iyisini verirler. ve hep hayrı söylerler. ey nebi o kullarımı müjdele allah onlardan memnnun onlar yaradandan hadi bana şimdi bir zengin sömürücü gösterin bunları yapabilecek. allah için dostlar maun süresini okuyun
__________________ ben yanlız kendimi kurana adadım.
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma