prenses Newbie
Katılma Tarihi: 24 kasim 2006 Yer: Turkiye Gönderilenler: 21
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
ZİNAA!!!
CINSELLIGIN gencler icin sorun olmasi, bu zamana ozgu degildir. Her devirde gencler, ozellikle bulug cagindan itibaren ic dunyasinda karsi cinse karsi siddetli bir cinsel arzu duyar. Bu, onun fitratinda vardir. Onemli olan, bu arzunun mesru bir yoldan tatmin edilip edilmemesidir. Aslinda bu durum, insani ic dunyasinda zorlayici bir etkiye sahip olan her turlu durtu ve egilim icin de gecerlidir. Ornegin, acikma hissi, insanda tika basa tok olana kadar yemek yeme egilimi dogurabilir. Bu egilim karsisinda kisi, ac kalmadan, biraz yemeye, yeterince yemeye ya da tika basa doymaya kadar genis bir davranis setiyle karsi karsiyadir. Burada "Insan aciktigini hissediyorsa, o hissi bastirmak icin tika basa yemelidir" seklinde bir fikir ortaya atmak, son derece deterministce bir bakis acisini yansitir ve yanlistir. Bir insani iceriden zorlayan hicbir durtu ve egilimin davranis acisindan tek bir standart karsiligi yoktur. Her zaman cesitli secenekler vardir. Insan ic egilimlerini ilanihaye yok farzedemez, ama onun busbutun esiri de degildir. Mesela Ramazan ayinda oruc tutan bir mu'min, sahur vaktinden iftara kadar bir gun boyunca bedeninin "Ben acim!" uyarilarina mukavemet gosterir. Cunku ruhi inanclari bedeni ihtiyaclarina galiptir. "Rabbim, nimetlerine karsilik yilin bir ayinda benden oruc tutmami istiyor" inanci, o mu'mini gun icinde agzina bir lokma atmaktan alikoyar. Bu da gosterir ki, bedenin ihtiyac olarak duyurduklarina maglup olmak, her seyden once bedenin ihtiyaclarini oncelemek ve daha degerli gormekle ilgili bir seydir. Hasili, calisma prensibi bakimindan acikma duygusu ile cinsel duygular arasinda fark yoktur. Kisi, ikisini de ic dunyasinda duyumsar ve bir sekilde o duyguyla 'hesaplasir.'
Bu hesaplasmanin sonunda o duyguyu ic dunyasinda bloke edebilecegi gibi, mesru ve helal dairede tatmin etmeye de yonelebilir. Ya da o duyguyu hemen ve azginca tatmin etmeye yonelir, ki bu nefsin tercih edecegi bir yoldur. Bir kiside nefsin hakim olmasi, o kisideki rablik arzusunun bir sonucudur. Cunku istedigi seyi hemen ve derhal gerceklestirebilmek rabligin bir ozelligidir.Gelgelelim insanin nefsine prim vermesi onu rabliga tasimaz, tam aksine hayvanliga yakinlastirir. Cunku arzu ve egilimleri derhal gerceklestirme tarzi, insan soz konusu oldugunda, akil ve iradenin surec disi kalmasini, tum surece 'kor duygular'in egemen olmasini sonuc verir.
Duygu ise suursuzdur, ne yaptigini bilmez. Kural tanimaz, tecavuz eder. Tipki bir hayvan gibi, her seyi icinde bulundugu andan ibaret sanir. Bakisini, yaraticisina ve oteye (ahirete) yukseltemez. Nefsinin farkinda olan dolayisiyla Rabbini taniyan bir mu'min icin ise cinsel duygularina karsi hareket tarzi daha farklidir. O diger butun duygularinda oldugu gibi, cinsel duygularini da Rabbinin cizdigi sinirlar icinde anlamaya, kiymet vermeye ve tatmin etmeye calisir. Mesruiyetin kaynagi, Rabbin emir ve yasaklaridir. Nitekim Rabbin emir ve yasaklarini ihtiva eden Islam, bir fitrat dinidir. Insanin duygularini, arzularini ve egilimlerini inkar etmez.
Cunku Rab, insani bu dunyaya indirmekle bir maksat gutmektedir. Bu maksat, hammadde mesabesindeki duygularin tensel ve yersel yonunu en basta iman kuvvetiyle, sonra akil ve irade aletleriyle nakis nakis islemek, onlari dogru mecralarina oturtmak suretiyle yuce gayelere cevirmekle hasil olmaktadir.
Cinsel duygulara gelince, Islam bu enerjinin nikah yoluyla teskin edilmesini tesvik eder. Eger sartlari buna uymuyorsa, gence iffetine sahip cikmasini onerir. Fakat bunun zorlugunu da ongorur.
Itiraf etmek gerekir ki, bu zamanin gencleri icin sartlar elbette daha zordur. Cunku zaman nefisperestligin son derece yayginlastigi bir donemdir. Insanlarin bedenlerini kendi mulku saydigi, onu kendi istedigi gibi sergileyebilecegini dusundugu bu donemde cinselligi hatira getiren şeyler sayisizdir. Cinsel icerikli sarki sozleri, en alakasiz urunde bile kadinin kullanildigi reklamlar, acik sacik fotograflarin yer aldigi dergi ve gazeteler.. gencleri iradelerini iptal edip her daim nefislerinin sesini dinlemeye davet eden diziler filmler v.s
Dahasi, sokakta ve neredeyse her turlu mekanda rastlanan acik saciklik, aile ve akraba iliskilerinin bozulmasi, flortun yayginlasmasi, evlenme yasinin gec yaslara sarkmasi da genclerin cinsel duygulariyla mesru yoldan bas edebilmesini zorlastirmaktadir. Nitekim Incil'de "Zina etmeyeceksin!" yerine, Kur'an-i Kerim'de "Zinaya yaklasmayin!" emri ustu ortulu olarak bu zorlugu ima eder. Bozuk bir cevrede her an goze takilabilecek bir cinsel imge, gencin aklini surekli cinsellikle mesgul etmesine ve gozunu nefsinin arzulari dogrultusunda haz tarayiciliginda kullanmasina sebep olur.
Boylesine cinsellik tehdidi altinda yasayan bir topluma ise, zina etmemek yerine zinaya yaklasmamayi emretmek, elbette cok daha hikmetlidir. "Zinaya yaklasmayin" ayeti, iki noktada manidardir.
Ilki, gozun harama kaymasinin zina surecini dugmeye basilmis gibi otomatik olarak isletecegine isaret etmesidir.
O sebeple ayette zina kadar zinaya goturen yollar da yasaklanmaktadir.
Ikincisi ise, Incil ayetiyle birlikte dusunuldugunde ahirzaman topluluklarinin Allah'in hukumlerini degistirdigine isaret etmesidir. Gercekten gunumuz toplumlarinda ortunme emri yerini acik sacikligin norm oldugu bir hale terketmistir. Nitekim icinde yasadigimiz toplumda seksen yil once sokakta basini acan tek tuk hanimlar ayiplanirken, simdi ortunen bayanlar dislanir hale gelmistir. Iste gunumuz genclerinin karsi karsiya kaldigi esas zorluk bu bozuk cevredir.
Genclerimizin bir baska zorlugu ise, aile ve akrabalik iliskilerinin cozulmesidir.aslında zina yaparken kendimi tutamadım nefsime yenildim gibi sözlerde karşı cinsi tahrik yada rahatsız edenlere şunu sölemek istiyorum aynı şeyi kendi kızkardeşiniz yada annenizin başına geldiğini düşünün!!!
Gunumuzun yabanci birinin akrabadan hem bedenen hem kalben daha yakin oldugu kent hayati, bu acidan son derece hatali bir goruntu arz etmektedir. Aynı şeyleri herkes için düşünmeli.(tabi sevgi ayrı ben zina konusuna istinaden)
Tum bu olumsuzluklara ragmen, bugunun gencleri kendilerini cinsellik konusunda daha bastan maglup olarak dusunmemelidir.
Eger mu'min iseler zaten daha basta nefsin cinsel arzularina karsi dengeleyici bir kuvvete, hem de iman kuvvetine sahipler demektir.
Kalpte iman durdugu muddetce, genclerin cinsellik ya da acik saciklik konusunda kendilerini caresiz gormeleri dogru degildir. En onemli dayanaklari, iste kalplerindeki bu imandir. Cunku iman hem kuvvettir, hem lezzettir. Bir yandan dunyanin gecici hazlarina mukavemet gucu kazandirir, diger yandan verdigi daimi huzur lezzetiyle sehevi hazlara tenezzul etttirmez. Ote yandan iman, mu'min genci adaletli olmaya ve sorumlu davranmaya yonlendirir.
Iman gozluguyle bakan bir mu'min genc, su anda ya da gelecekte birisinin esi olacak birine sirf sehevi bir arzuyla bakmanin bile, bir hakka tecavuz oldugunu bilir. Ayrica boyle bir davranisin kendisine karsi yapilmis bir haksizlik oldugunu da dusunur.
Cunku akli, imani, iradesi, ihlasi, sabri.. dururken; sehevi arzusunu kendisine rehber edinmesi ve anlik bir hazzi en buyuk hedef yapmasi, Rabbinin kendisine verdigi potansiyeller acisindan gercekten cok buyuk bir haksizliktir.
Koca kainati kusatabilecek bir kalbin, zerrede bogulmasi gibi bir seydir. Cinsellik sinavi karsisinda mu'min gencin bir diger dayanagi, saglikli bir aile ve akraba iliskisidir.
Anne-babasi, kardesleri ve akrabalari tarafindan sevilen ve deger verilen bir genc, basibosluk, degersizlik ve can sikintisiyla cinsel durtulerinin pesine kosturmaz. Kucuk yaslarda onlarin nezareti, sevgisi; ilerleyen yaslarda yoldasliklari, dostluklari, muhabbetleri sayesinde kalbi sevgi ve guven duygusuyla dolu olur.
Sevgi ve ilgi mahrumiyetinden dogan bir sevgi arayisi ile yanlis adreslerde ve yanlis kollarda hayvansi bir cinselligin tuzagina dusmez. Yine kalbi sevgi ve guven duygusuyla dolu olan bir genc, gunumuzde cokca gorulen 'kotu arkadas' baskisina da direncli olur.
Onlarin cinselligi buyumenin bir gostergesi gibi gosteripalayci bir tavir almalarina karsi kendisinde bir eksiklik varmis gibi dusunmek yerine, onlarda yersiz ve zamansiz bir sapma oldugunu gorur. Buna karsilik ozellikle aile icinde sevilmeyen, varligi onemsenmeyen, dokunulmayan bir genc, akranlarinin baskisi karsisinda dayanamaz; nefsine ve onlarin ayartmalarina yenik dusebilir.
Aslinda tum mesele, eninde sonunda gelip kalbe dayanmaktadir.
Eger bir gencin kalbi, iman nuruyla dolu, basta ailesi olmak uzere cevresindeki insanlarin sevgi ve ilgisine muhatap ise, o gencin cinselligi bir israr ve takinti haline getirmesi soz konusu degildir. Zina kaynaklı Cinselligin sahte pariltisi, ancak kalbi bos ve sevgisiz kalmis bir genc icin gunes gibi parildar. Yusuf aleyhisselam'in
"Ben nefsimi temize cikarmiyorum, cunku o daima kotulugu emredicidir" sozu ile Rabbimizin "Zinaya yaklasmayin, cunku o acik bir kotuluktur' buyrugunu birlikte dusunup, zinanin da nefsin de 'kotuluk paydasi'nda birlestigini tefekkur ettikten sonra, Peygamber Efendimiz gibi daima "Allahim bir anligina bile olsa beni nefsimin eline birakma!" duasini dilden dusurmemektir.
4/146 Ancak tevbe edenler, nefislerini islah edenler, Allah'ın Kitap'ına sarılanlar ve dinlerine Allah için candan bağlananlar müstesnadır. Onlar inananlarla beraberdirler. Allah müminlere büyük ecir verecektir.
4/24 Evli kadınlarla evlenmeniz de haram kılındı. Maliki bulunduğunuz cariyeler müstesna, bunlar, Allah'ın üzerine farz kıldığı hükümlerdir. Bunlardan başkasını, zinadan kaçınıp, iffetli olarak, mallarınızla istemeniz size helal kılındı. Onlardan faydalandığınza mukabil, kararlaştırılmış olan mehirlerini verin; kararlaştırılandan başka, karşılıklı hoşnut olduğunuz hususta size bir sorumluluk yoktur. Allah Bilen'dir, Hakim'dir.
4/25 Sizden özgür kadınlarla evlenmeye güç yetiremiyenler, inanmış esir kızlarla evlensinler. İnancınızı en iyi bilen ALLAH'tır. Birbirinize eşitsiniz. Sahiplerinin izniyle ve uygun şekilde mehirlerini ödeyerek onlarla nikahlanın. İffetli yaşasınlar, zina etmesinler ve gizli dostlar edinmesinler. Evlilik yoluyla özgürlüklerine kavuştuktan sonra zina yaparlarsa, kendilerine özgür kadınlara verilen cezanın yarısı uygulanmalı. Bu, günaha girmekten korkanlarınız içindir. Sabrederseniz sizin için daha iyi. ALLAH Bağışlayandır, Rahimdir.
5/5 Bugün size bütün temiz nimetler helal kılındı. Kendilerine kitap verilmiş olanların yemekleri size helaldir. Sizin yemekleriniz de onlara helaldir. Mümin kadınların iffetleriyle, sizden önce kendilerine kitap verilmiş olanların iffetli hanımları da mehirlerini vermeniz, zinadan uzak kalmaları ve şunu bunu dost tutmamaları şartıyla size helaldir. İmanı tanımayıp nankörlük edenin ameli boşa gitmiştir. Ve o, ahirette de hüsrana uğrayanlardandır.
17/32 Zinaya yaklaşmayın; çünkü o büyük bir günah ve kötü bir davranıştır.
24/3 Zina eden bir erkek, eninde sonunda, zina eden veya müşrik bir kadınla evlenir; zina eden bir kadın da eninde sonunda, zina eden veya müşrik bir erkekle evlenir. Bu, inananlar için yasaktır.
24/23-24 İffetli, habersiz, mümin kadınlara zina isnat edenler dünya ve ahirette lanetlenmişlerdir. Kendi dilleri, elleri ve ayakları, yapmış olduklarına şahitlik ettikleri gün onlar büyük azaba uğrayacaklardır.
24/24 Gün gelecek onların kendi dilleri, kendi elleri, kendi ayakları, yapıp ettikleri işler hakkında kendi aleyhlerine tanıklık edecektir.
25/68 Onlar, ALLAH ile birlikte başka tanrılar çağırmazlar; ALLAH'ın yasakladığı canı haksız yere öldürmezler ve zina etmezler. Bunları işleyen, günahların faturasını öder.
60/12 Ey peygamber, inanan kadınlar sana sığındıklarında, ALLAH'a hiç bir şeyi ortak koşmamak, hırsızlık yapmamak, zina etmemek, çocuklarını öldürmemek, bir iftira uydurup getirmemek ve doğru işlerde sana karşı gelmemek üzere yemin edip söz verirlerse onların sözünü kabul et ve onlar için ALLAH'tan bağışlanma dile. ALLAH Bağışlayandır, Rahimdir.
__________________ ttp://ibadetleriniz olmasa Allah sizin neyinize değer versin!!!
|