Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Merhabalar
Sayın Feridun bey;
Dile getirmiş olduğunuz 16/43 ve 21/7 ayetlerine, iki ayet daha ilave ettikten sonra 9/31 ayetiyle çelişip çelişmediğini anlamaya çalışalım inşaallah.
"Biz senden önce de elçi olarak kendilerine vahyettiğimiz erkeklerden başkasını göndermedik. Eğer bilmiyorsanız, Zikir / Kur’an ehline sorun." 16/43 (y nuri öztürk)
"Senden önce de ancak kendilerine vahyettiğimiz erler gönderdik. Hadi sorun Zikir ehline, eğer bilmiyorsanız…" 21/7 (y nuri öztürk)
İlaveten:
"Şayet sen, sana indirdiğimizden kuşkulanmakta isen, senden önce Kitap’ı okuyanlara sor. Andolsun, hak sana Rabbinden gelmiştir. O halde sakın kuşkulananlardan olma." 10/94 (y nuri öztürk)
"Senden önce gönderdiğimiz resullerimize sor: Rahman’dan başka kulluk / ibadet edilecek tanrılar yapmış mıyız?" 43/45 (y nuri öztürk)
İlave edilen iki ayetle birlikte değindiğiniz iki ayeti değerlendirirsek, kişiye yaşadığı dönemdeki bilgili kimselere sor emri olmadığı açığa çıkıyor. Eğer öyle düşünen olursa "kendinden önce kitabı okuyanlara ve kendinden önce gönderilmiş resullere nasıl soracak, evvela Muhammed (a.s) ve mesajın muhatabı olan iman edenler"? Hele Muhammed (a.s)'ın sorması dahada ilginç!!!
Oysa, mutlak manada mesajın içerisinde bize lazım geldiği kadarıyla anlatılan, zikir/öğüt ehline, kitabı okuyanlara ve gönderilmiş resullere sorarak, yani Kur'an ı tefekkür, tedebbür ve tezekkür ederek cevabını alabiliriz onların kıssa ve anlatılarından.
Dolayısıyla 9/31 ayetiyle asla çelişmez;
"Allah’ın yanında hahamlarını ve ruhbanlarını da rabler edindiler. Meryem oğlu Mesih’i de öyle. Oysa kendilerine, tek olan Allah’tan başkasına ibadet / kulluk etmemeleri emredilmişti. İlah yok o tek Allah’tan başka. Onların ortak koştuklarından arınmıştır O." 9/31 (y nuri öztürk)
Muhabbetle...
__________________ Benliğin galebe çaldığı hiçbir yerde, vahiyden, adaletten ve merhametten bahsedilemez.
|