Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Merhaba,
Kuran butunlugu icinde gordugumuz, kainattaki mutlak egemenligin yegane sahibinin yuce Allah oldugudur. Insanin, Allah'in dilemesi olmadan hic bir dileyise sahip olmadigini ayetlerde gormekteyiz. Bu ifadelerin yanlis anlasilmaya musait oldugunun farkindayim. Bu yuzden biraz acmak gerekir diye dusunuyorum.
Ilk basta sanki bir terslik var gibi gorunen bu ifadeler yuzunden degisik inanc ekolleri dogmustur. Oysa Kuran vahiy ortami incelenerek konuya yaklasildiginda bu ifadeleri anlamak kolaylasmaktadir.
Kuran'in ilk muhataplari muzelik bir Allah inancina sahiptiler,onlar ateist olarak tanimlanmaktan kil payi kurtulmaktadirlar. Onlarin dusunus ve uygulayislarinda, Allah inanci fazla bir yer kapsamiyordu. Onlarin yasamlarinda, Allah'a ortak kosulan metafizik varliklarinda seremonik olmanin otesine giden bir yeri yoktu zaten.
Gecip giden zamanin-dehrin akisi icinde varliklarini surdurduklerine inaniyorlardi.
Muruvvet anlayislari en titiz olduklari alandi.
Onlara gore olup bitenler, olusumunun gerekliligine binaen olusmaktaydi. Bu yuzden insanlarin kaderlerine boyun egmeleri gerekiyordu, yapacaklari bir sey yoktu.
Ilahi aleme yonelik sunumlar, Allah'a ulasimin kanallari olan meleklere yonelik olabilirdi. Ancak onlarin araciligi sayesinde Allah'in yakinlari olunabilinirdi. Boylece zaten degerli kilinmis olanlarin, imkanlari artirilarak devamliliklari saglanmis olacakti. Mahrum birakilmis olanlarda, kaderlerine razi bir sekilde, itiraz etmeden yasamlarini degerli kilinanlara sadakatle hizmet ederek surdureceklerdi.
Onlarin inanclari her tur batil inancta oldugu gibi celiskiler arzetmekteydi. Onlara gore hem yeryuzunde Allah yoktu, hemde her sey zaten Allah'in arzusuna uygun bir sekilde cereyan etmekteydi ve olup bitenlere itirazsiz teslim olmak gerekiyordu.
Kuran yaratan-var edip duzenleyen Rabbin, Ekrem ve gorunur etkenlerin arkasindaki fail Rab oldugunu ilan ederek iletisime basladi.
Kuran ile Allah'in nefesi yeryuzundekilere yeniden uflendi.
Bilinmesi istenilen; Allah birin yanindaki ikinci, ikincinin yanindaki ucuncu olan, en yanibaslarindaki en yakinlariydi.
Onun dilemesi olmadan hic bir sey gerceklesemez.
Iste bu Allah, kullarinin iclerindeki hakikate kulak vermelerini, dogruya yonelmelerini istemektedir. Yonelisler, ic olusumlar ve arzulara binaen dileyen ve cok derin hesap formulunu ancak kendisinin bildigi, Allah'tir.
Insanlarin arasindan sectigine ilettigi hatirlatma-ogut ile irsad gorevi sunan Allah, kimilerinin kalbini ona acmis, kimilerininkini ise kapamistir.
Gorunurde siradan olan bazi davranislar kimilerini hakka iletirken kimilerini sapmaya sevketmistir. Burdaki ince hesabin insani formulesi mumkun degildir.
Birbirinin cok benzeri olarak gorunenlerin bir kisminin, hakki aramak arastirmak gibi bir cabasi olmadan hidayete ulasmasi aciklanmasi cok kolay olan bir olusum degildir.
Sevdigine yapilan zulumden oturu koruma gudusuyle kimi hakki bulurken, benzer digerleri batila saplanmaya devam etmislerdir. Insanin ozunu , ondaki cevheri ondan iyi bilenin yoneltmesinden baska bir sey degildir. Yaratilisin ardindan kendini yucelestirme,yeterli gorme hakki kimseye verilmis degildir. Isimleri bilmekle kendini garantide goren, tenbihi unutan, azim gostermeyen, evini yurdunu kaybederek surgun yasamistir..
Muhammed'in inanacagina emin oldugu kimselere israr edisi, disa yansiyanlari icsel sanisindan olsa gerek. Nebevi tecrube gelistikce bu ikazlarin azaldigini gormekteyiz. Insanin icini ondan cok daha iyi bilen, gerektigi uzre-uygunca dilemektedir. Kendini aldatan, onun dileyisine layik oldugu uzre bir yola sevkedilmektedir.
Kuran bu yuzden insani ic dunyasina yonelerek onu duzenleme gorevi verir. Icindeki adeta duyulmaz fisiltilarin onu nasil sekillendirdigine karsi uyarir. Ic huzurunu insa icin Allah'a siginmaktan baska caresi olmadigini ona hatirlatir. Teslim ol cagrisi yapar.
Teslim olan, taniyan,duzelten,arinan,butun benligiyle ikna olarak yolunu karalica belirleyen Allah'in izniyle hidayete imana ulastirilir.
Ozetlersek;
Insan fiillerinde ozgur ic olusumlarin belirlenmesinde ozgur iken, sonuclarinda Allah'in dilemesine mahkumdur. Iste bu yuzden o yaptiklarindan sorumludur. Atan insan degil Allah’tir vurulani ise insan yuklenecektir. Atis kararini veren boylece Allah’in atis mekanizmasini tetikleyen, elbette sorumlu tutulacaktir.
Sorumlu tutulacak insanin, yuceltilerek tanri kimligine burundurulmesi gerekmemektedir. Ahseni takvimken Esfeli safilin olanin tek caresi Inanarak onun geregince yasamak-salih olusum gostererek yasamakla mumkundur.
Allah'a emanet
Kadir
|