Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Selam,
Sene 571,Sıcak bir bahar günü.Mekkede sancılı bir doğum oluyor.Eşini gebelik döneminde kaybetmiş Amine annemiz,babasını hiç göremeyecek olan oğlunu dünyaya getiriyor.Doğurduğu çocuğun cinsiyetnin "erkek" olması ise en büyük tesellisi.En azından gencecik yaşta kaybettiği erinden sonra çocuğunu saçma sapan bir geleneğe kurban etmeyecek.Her anne gibi şefkatle,gururla bakıyor yavrusuna,bilmiyor ki oğlunun Allah tarafından son resul olarak seçilip,kendive gelecek dönemdeki tüm insanlık aleminin tabi olacağı peygamber olacağını...
Küçük Muhammed gözlerini açıyor dünyaya,her bebek gibi oda ağlıyor.Karşısında annesini görmesi bira olsun dindiriyor gözyaşlarını.İşte diyor işte benim sahibim,varlığımın sebebi,sarılmalıyım ona sımsıkı,beni tehlikelerden koruyacak sığınak,beni besleyecek barınak...Sonra gözleri babasını arıyor kalabalığın arasında ama yok...Bilmiyor henüz babasının o doğmadan ebedi aleme intikal ettiğini,çaresizce onu arıyor,kapıdan her geleni o olması umuduyla bekliyor ama hayır yok ve anlıyor en sonunda acısını içine gömüp,hayatın devam ettiği gerçeğini çok küçük yaşta anlıyor.
Sene 571,Kavurucu bir bahar günü,Allah'ın seçtiği son resul dünyaya geliyor.Doğumuyla değişiyor atmosfer.Yakmıyor o kavurucu güneş o gün dünyayı,rüzgar serin serin esiyor.Bulutlar bile her gün görüp yağmak bile istemedikleri o cahiliye araplarını,bu kutlu doğumun şerefine sebeplendiriyor.Yağmur çiseliyor damla damla,kimsenin kaçışıp biryerlerin altına girmek istemediği bir yağmur bu,gönüllere bile su serpiyor...Yağmur yağıyor,resul ağlıyor...
Sene 571,bir çoğu için sıradan bir tarih ve bir çoğu içinde hep sıradan olacak...
Küçücük gözleri ile tanımaya çalışıyor insanları.Bilmiyorki şu an baktığı insanların bir çoğu ve onların nice torunları gelecekte ona düşman olacaklar.Herşeyden habersiz tebessüm ediyor herkese,tıpkı büyüyünce de yapacağı gibi...
Bir kaç sene geçiyor doğumundan,bilemiyor o an henüz Rab'bini,onu vücuda getireni.Tek bildiği gördüğü annesi hayatta,babasının öldüğü gerçeğinden sonra ikinci anladığı şey.Tam idrak edip anam,canım anam diye öpüp koklayacakken,anasınıda alıyor Allah ondan,sevdiği herkesin bir bir çekip gitmesi derinden üzüyor onu,ama öyle ya hayatta devam ediyor...Daha ergenlik çağına bile gelmeden öksüz,yetim kalıyor küçük Muhammed.Yaşantısının bundan sonraki dönemide böyle geçiyor,kime sarılacak olsa sanki gizli bir el alıyor onu,kimi en çok sevse yakında kaybediyor.Korkuyor belki birilerini sevmekten,kaybetmeyi yeryüzünde en iyi bilenlerden oluyor....
Ve bir gün en çok sevilesi ve hiç kaybedemeyeceği bir varlık tanıyor.O zaman anlıyor diğer bütün sevgilerin geçici olduğunu.Allah'ını tanıyor.Şükür vesilesi sayıyor en çok sevdiği insanları kaybetmesini.Anlıyor artık herşeyi...
O ki kurtuluşa erenlerden oldu.O ki Allah'ın en çok sevdiği kullarından olma şerefine erişti.Allah yardım etti ona.Sırf azıcıkta olsa şirke düşer diye,bir başkasını gelecekte tam anlamıyla tanıyacağı Rab'binden daha çok sevebilir diye.Allah aldı bütün sevdiklerini ondan.
Bir bakın tarihe görmezmisiniz? Neden kimi sevse aldı Allah yanından onları.Babasını,annesini,amcasını ve hatta çocuklarının birçoğunu onun sağlığında (Ahzab 40).
Görmez mi insanalar ve hala akıl edemezler mi,tarihide mi okumazlar hiç.O şirkin "ş"sinin bir kilometre yakınından bile geçmediO sadece Allah dedi. Nasıl demesin ki.onun gibi Allah'ın kendisine şah damarından daha yakın olduğunu sadece bilmekle kalmayıp her an bunu hisseden kaç kişi geldi ki bu dünyaya....
|