Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Bildiğim ve inanan herkesin kabul ettiğini düşündüğüm gerçek; Allah Teala bir harfi Kur' an a koymuş ise mutlaka onda bir fayda olması gerektiğidir.

Kur’ an’ ın faydası pek tabi ki Allah’ a değil Kullarınadır (Fayda ile kastımın üfürük, 55 kere şunu oku şeklinde anlaşılmamasını dilerim). Yani onları gerek ahiret gerek dünya hayatı hakkında, öğretici, betimleyici söz ve cümleler ile uyararak en güzel biçimde yaşamalarını sağlamaktır. Kulun Allah’ ı anmasıyla Allah’ ın yücelmesi, değerlenmesi vs.. Allah için söz konusu değildir.

Neden de ki?

Kulun Allah’ ı anması ile Allah’ ın kulunu yüceltmesi, değerlendirmesi bunlardan daha öncesi ve sağlayıcı ana amacın ise Allah’ ı, dolayısı ile doğruyu yanlışı, günahı sevabı vs. yi kula idrak ettirmek olduğunu düşünüyorum. Söz konusu ayetler de, bu açıdan bakınca sanki beyne koyu harflerle altı çizili olarak kaydediliyor

Kur’ an okurken “de ki” ile başlayan ayetler ister istemez dikkatimi çekiyor ve sanki tüm duyularımı harekete geçiriyor ve daha bir dikkatle ne denildiğini anlamaya çalışıyorum. Bunu genelde irade dışı yaptığımın da farkına varıyorum. “de ki”  diye başladığım anda biliyorum ki kendi kendime var edenin gösterdiği doğruları  telkin etmeye başlıyorum ve Vaat ettiği yardımı gerçekleştirdiği, sözlerini yüreğime yerleştirdiği ve onları söylettiği algısına ulaşıyorum. Böyle düşünmekten zevk alıyorum.

Allah’ ı keşfediyor, O na dua etmeyi, öğreniyorum..

Bir nevi işbirliğine evet diyorum. 

İbadetlerimin içinde ya da sonunda veya her hangi bir zamanda ettiğim dualar da kullandığım cümlelerin de temeli de ki hitabı ile başlayan O Sure ya da ayetle birebir örtüştüğünü fark ediyorum.(örn: Rabbim arınmama sebepler var et, temizlenmeme yardım et vs. gibi) 

Sonuç olarak bunun Kur’ an ın öğreticiliğinin bambaşka bir boyutu olduğunu düşünüyor ve Türkçe dahi okurken “de ki” demeden dile getirmiyorum.

Şüphesiz doğrusunu Allah bilir.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Yolcu_Mehtap Yazdı: Selam Hanif dostlarim,

Selam Mehtap

“Din Allah’a has kılınmalıdır” diyen müslümanların fikirlerini paylaştığı evimize/evinize hoş geldiniz.

Yolcu_Mehtap Yazdı: Evvela böyle bir faydalanabilecegim bir siteyi bulabildigim icin Yaradanima sonsuz sükürler olsun.

Burası bir okul gibi, şükür. Ben de nice güzel bilgiler edindim buradaki değerli arkadaşlardan Allah’ın izniyle.

Bu gibi siteler bir nimet, bir fırsat.

Yolcu_Mehtap Yazdı: Arkadaslar, benim anladigim kadariyla, bizler mesela bir ise basladigimiz zaman ilk önce "Besmele" deriz, degil mi? Bundan yola çikarak ve bazi ayetlerede ("seytan'in vesvesesi"..."Kur'an okurken") dayanarak, "Euzu" nun "Besmele" den sonra söylenmesi gerekir diye düsünüyorum..acaba yaniliyor muyum?

“Şeytan” bir özel isim değildir. Bu konuda Sevgili İbrahimim , Hakkı YILMAZ ve Hasan Öktem'in yazılarını okumanızı tavsiye ederim.

"Şeytan" Saptırıcı güç odaklarının genel bir ismidir. Euzunün önceden söylenilmesini kişinin kendisini zihnen buna hazırlaması yani önden bir temizlik yapması gibi algılıyorum ben.

Hani kelime-i tevhiddeki gibi. Önce “La İlahe” diyoruz. Yanlışları düşünüyor, elimine ediyoruz. Sonra gerçeği ifade ediyor, doğrusunu düşünüyoruz.

Saptırıcı güç odaklarının etkisinden Allah’a sığınıyoruz ve O’nun adıyla işimize başlıyoruz.

Sıralama doğru bence.

Yolcu_Mehtap Yazdı: Bir de; namaz kilarken Yüce Rabbimizin huzurunda oldugumuzun bilinciydeyken (husu içindeyken), "Kul - De ki" ile baslayan sureleri ya da ayetleri "Kul - De ki" ile baslamak ne derece dogru olur?

Ben orijinal vahiy cümleleri ile namaz kılmayı tercih ediyorum.

Kur’anda Peygamber sözleri de var, Yüce Allah’ın bizlere naklettiği. Bu sözlerin bir kısmının namazda okunup okunmayacağı da tartışılabilinir. Bazılarının iddia ettiği gibi Tebbet  Suresi gibi içeriğe sahip olanlar da elimine edilecekler listesine eklenebilir. Fakat ben bunu doğru bulmuyorum.

Kapı aralanırsa liste uzayacaktır.

Yolcu_Mehtap Yazdı: Ve simdilik son olarak; hangi camilerde ya da mescitlerde Kur'an-a göre namaz kilinabilir, bence su anki içler acisi dönem de her camide namaz kilinabilecegini zannetmiyorum?

Kur'ana göre Mescitlerde yalnız Allah anılmalı. Onun adı yücelenmeli. Fakat öyle mi? Örneğin abartı ve taşkınlık içeren Mevlit  Ayinlerine ne demeli. Ya da sakalı şerif adı altında sergilenen ilkelliklere.

Camilerde Allah’ın adı yazılı olan levhalar var. Hemen yanında Son Peygamberimizin. Ve Ebu Bekir, Ömer, Osman, Ali, Hüseyin ve Hasan’ın (selam olsun) isimlerinin yazılı olduğu levhalar da var. Bu da doğru değil.

Bu çarpık bir zihniyetin göstergesi.

Onların isimlerinin mabede sokulup levhalaştırılmasına karşı çıkmak onlara saygısızlık olarak değerlendirilmemeli.

O levhalar eğer asılacaksa cami dışına asılmalı.

Muhabbetle, Alperen

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

selamlar

Bencede alperenin dediği gibi namazda duayla ılgılı ayetleri okursak daha doğru olacağını düşünüyorum. Çunku dua larda bizim yaşadığımız her şeyi kapsayan ayetler vardır. (örneğin)

2/286-Allah, bir kimseyi ancak gücünün yettiği şeyle yükümlü kılar. Onun kazandığı iyilik kendi yararına, kötülük de kendi zararınadır. (Şöyle diyerek dua ediniz): “Ey Rabbimiz! Unutur, ya da yanılırsak bizi sorumlu tutma! Ey Rabbimiz! Bize, bizden öncekilere yüklediğin gibi ağır yük yükleme. Ey Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmediği şeyleri yükleme! Bizi affet, bizi bağışla, bize acı! Sen bizim Mevlâmızsın. Kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et.”

3/191-Onlar ayaktayken, otururken ve yanları üzerine yatarken Allah’ı anarlar. Göklerin ve yerin yaratılışı üzerinde düşünürler. “Rabbimiz! Bunu boş yere yaratmadın, seni eksikliklerden uzak tutarız. Bizi ateş azabından koru” derler.

3/192-Ey Rabbimiz! Doğrusu sen, kimi cehenneme koyarsan, artık onu rüsvay etmişsindir. Zalimlerin hiç yardımcıları yoktur.

^3/193-Rabbimiz! Biz, ‘Rabbinize iman edin’ diye imana çağıran bir davetçi işittik, hemen iman ettik. Rabbimiz! Günahlarımızı bağışla. Kötülüklerimizi ört. Canımızı iyilerle beraber al

3/194-Rabbimiz! Bize, peygamberlerin vasıtasıyla vâdettiklerini de ikram et ve kıyamet gününde bizi rezil-rüsvay etme; şüphesiz sen vâdinden caymazsın!

2/201-Onlardan, “Rabbimiz! Bize dünyada da iyilik ver, ahirette de iyilik ver ve bizi ateş azabından koru” diyenler de vardır

3/8-(Onlar şöyle yakarırlar): “Rabbimiz! Bizi hidayete erdirdikten sonra kalplerimizi eğriltme. Bize katından bir rahmet bahşet. Şüphesiz sen çok bahşedensin.”

7/23-Dediler ki: “Rabbimiz! Biz kendimize zulüm ettik. Eğer bizi bağışlamaz ve bize acımazsan mutlaka ziyan edenlerden oluruz.”

22/Hani o gençler mağaraya sığınmışlardı da, “Ey Rabbimiz! Bize katından bir rahmet ver ve içinde bulunduğumuz şu durumda bize kurtuluş ve doğruluğa ulaşmayı kolaylaştır” demişlerdi.

7/156-Bize bu dünyada da, ahirette de iyilik yaz, şüphesiz ki biz Sana yöneldik.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Selam Alperen,

Hosbulduk, sagol! Umarim ben de bu nimetlerden faydalanirim ve kendi fikirlerimi de burada sizlerle paylasabilirim.

Alperen Yazdı: “Şeytan” bir özel isim değildir. Bu konuda Sevgili İbrahimim , Hakkı YILMAZ ve Hasan Öktem'in yazılarını okumanızı tavsiye ederim. "Şeytan" Saptırıcı güç odaklarının genel bir ismidir. Euzunün önceden söylenilmesini kişinin kendisini zihnen buna hazırlaması yani önden bir temizlik yapması gibi algılıyorum ben. Hani kelime-i tevhiddeki gibi. Önce “La İlahe” diyoruz. Yanlışları düşünüyor, elimine ediyoruz. Sonra gerçeği ifade ediyor, doğrusunu düşünüyoruz. Saptırıcı güç odaklarının etkisinden Allah’a sığınıyoruz ve O’nun adıyla işimize başlıyoruz. Sıralama doğru bence.

Tavsiye etmis oldugunuz ve ayrica sitede bulunan diger konulari da vakit buldukca okuyorum.

Bilmem anlatabildim mi, ben her yaptigim iste ve de temizlenmeden  önce de ilk olarak besmele  diyorum.

Alperen Yazdı: Ben orijinal vahiy cümleleri ile namaz kılmayı tercih ediyorum. Kur’anda Peygamber sözleri de var, Yüce Allah’ın bizlere naklettiği. Bu sözlerin bir kısmının namazda okunup okunmayacağı da tartışılabilinir. Bazılarının iddia ettiği gibi Tebbet  Suresi gibi içeriğe sahip olanlar da elimine edilecekler listesine eklenebilir. Fakat ben bunu doğru bulmuyorum. Kapı aralanırsa liste uzayacaktır.

Tercihinize ve sadece Allah rizasi için namaz kilanlara herzaman saygi duyarim.

Fakat düsünebiliyormusunuz, namaz kilarken Yüce Rabbimizin huzurundayiz ve "Kul-De ki" diyoruz Kendisine, eger bu "Kul-De ki" kelimerini demezsek biz Allah'a demis oluyoruz Yüce Rabbimizin bize ogretmis oldugu dualari.

Vesselam,

Mehtap