HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Kur'an Hükümleri ve Kavramları
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an Hükümleri ve Kavramları
Konu Konu: Kuranda CUMA GUNU ve NAMAZI VAR MI ??? Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
Eren84
Katilimci Uye
Katilimci Uye
Simge

Katılma Tarihi: 11 ekim 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 69
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Eren84


Selâm Safbilgi,

safbilgi Yazdı:
Arap takvim kültüründe "Cumua" diye birgün yok. 6.gün kastedilse Ayet "....min yevm'il-Aruba.." olurdu.


Dost1 takma adlı arkadaşın paylaştığı iletide "....min yevm'il-Aruba.." 6. gün değil, 7. cennet günü olarak nitelendirilmiş. yevm'il-Aruba'nın Cumuã günü olarak çevrildiğinin kaynağı ise bir rivâyet. Rivâyetlere ne kadar güveniyorsunuz?

Arap ülkelerinde haftanın günleri 1., 2., 3., 4., 5. gün, Cumua günü ve 7. gün olarak geçer ( yewm al-ahad, yewm al-ithnayn, yewm ath-thalatha', yewm al-arbaa', yewm al-khamis, yewm al-jum`a, yewm as-sabt). Yani, Cumuã günü 6. gün olarak ifâde edilmese de sıralamada 6. gündür.

Bu arada önceki iletimde bulunan sorulara cevap alabilmiş değilim.

İlgili âyet indiğinde orada olmuş olsaydınız, nasıl algılardınız? Haftanın 6. günü olan Cumuã günü (belirli bir gün) alışverişi bırakıp Salât için çağrılacağınızı mı, yoksa belirsiz bir gün her an çağrılabileceğinizi mi?

Bunca pot kıran (kadınları çarşaflara sokturan, dövdürten) mealcilerin Cumuã günü ile ilgili olarak geleneksel anlamları devam ettirmesi bizleri ne kadar ilgilendirir ki?

Belirli bir günde her hafta bir araya gelinmesi o günün kutsandığını göstermez. Böyle bir iddiada da bulunmadım. Kutsal bir gecem ya da günüm ise hiç olmadı. Forumda şu şu konuları okuyup öğrenmemi(zi) tavsiye ediyorsunuz. Ben de naçizâne, size şunu salık vereyim. Bir kişinin imâen dahi olsa iddiâ etmediği düşünceleri onlara yamayıp, düşünce dünyasının tamamını bilmediğiniz kişiler hakkında niyet okuyuculuğu yapmayınız lütfen.



__________________
Mecâzlar Hakikât sanılmış; Hakikât mecazlarda aranır olmuş!..
Yukarı dön Göster Eren84's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Eren84
 
safbilgi
Yasaklı
Yasaklı
Simge

Katılma Tarihi: 25 agustos 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 841
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı safbilgi

Selam Eren84

Forumda bir çok arkadaş benımle aynı yönde istersen soruları onlara yönelt.Kandıl gecelerı konıusuna bakınız demıştım,bende bu konuda sıteyle tanışmadan önce bılgısızdım ve gun kutsayıcılığı yapıyordum,eger aynı fıkırdeysek ozaman toplantı gunu için ılla Cuma yerıne toplumun ve devletın belırleyecegı ve katılımın yuksek olacagı baska bır gunde olabılır.

Yukarı dön Göster safbilgi's Profil Diğer Mesajlarını Ara: safbilgi
 
Semazen
Ayrıldı
Ayrıldı
Simge

Katılma Tarihi: 26 ocak 2006
Gönderilenler: 679
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Semazen

safbilgi Yazdı:
Selam Eren84

Forumda bir çok arkadaş benımle aynı yönde istersen soruları onlara yönelt.Kandıl gecelerı konıusuna bakınız demıştım,bende bu konuda sıteyle tanışmadan önce bılgısızdım ve gun kutsayıcılığı yapıyordum,eger aynı fıkırdeysek ozaman toplantı gunu için ılla Cuma yerıne toplumun ve devletın belırleyecegı ve katılımın yuksek olacagı baska bır gunde olabılır.

Değerli Eren84,

Sizin sorularınızın cevapsız bırakıldığını görmekteyim.. Bu soruların cevaplarının gelmesini umut ederken; Sn. Safbilgi'nin "olabilir"ini tam anlayamadığım için bir soru da ben eklemek istiyorum...

Bu "olabilir" kime göre? Size ve sizin gibi düşünen arkadaşlara göre mi??

Eğer böyleyse; bu bir dereceye kadar anlayışla karşılanabilir... Çünkü, "ben böyle düşünüyorum" demek; aynı zamanda "belki de yanılıyor olabilirim" ihtimaline vurgu yapmaktır...

Yok eğer; bu "olabilir" Cenab-ı Allah'a "göre" ise....???

Lütfen, bir de bu konu açıklığa kavuşturulabilir mi???

N_S

Yukarı dön Göster Semazen's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Semazen
 
safbilgi
Yasaklı
Yasaklı
Simge

Katılma Tarihi: 25 agustos 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 841
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı safbilgi

Sevgılı Semazen

Lutfen ,yazımda devlet ve toplum dedım,peygambermızde bunu devlet baskanlığı sıfatıyla belırledı ,şu ansa devlet ve topluma duser ve cumartesıde olabılır,katılım fazla olursa ama yok Cuma karar verılırse Cuma kalır.

Yukarı dön Göster safbilgi's Profil Diğer Mesajlarını Ara: safbilgi
 
dost1
Admin Group
Admin Group


Katılma Tarihi: 28 haziran 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 538
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı dost1

Selamün Aleyküm ! Değerli Kardeşlerim!

 

Cumu’a salatı ile ilgili görüşlerimize ışık olur düşüncesiyle bu konu ile ilgili bir değerlendirmeyi bilgilerinize sunmak istiyorum.

 

Cuma günü ezan okunduğu zaman namaza gidilmesini emreden ilk âyet, ilk defa Cuma namazını farz kılmıyor. Ayetlerin sözakışından Cuma­nın, daha önce var olduğu, fakat bazı kimselerin, ezan okunduğu halde yine işlerine, güçlerine devam ettikleri, Cuma namazının ve hutbesinin önemini vurgulamak üzere bu âyetlerin indiği anlaşılmaktadır. "Bir ticaret veya eğlence gördükleri zaman hemen dağılıp ona giderler ve seni ayakta bırakırlar" mealindeki son âyet de, Cuma namazının ve hutbesinin, bu âyetlerin inişinden önce var olduğunu kanıtlar.

Cemiyet, cemâat, toplanmak anlamlarına gelen cum'a, fasih olarak cumu'a şeklinde telaffuz edilir. Feyyûmî, yevm'e muzâfunileyh olduğu zaman cumu'a, izâfetsiz olarak cum'a şeklinde telaffuz edildiğini söylüyor (el-Misbâhu'1-munîr). Cum'a, haftanın günlerinden birinin adıdır. Bu günün, Araplarda çok eskiden beri bir toplantı ve âyîn günü olduğu, delillerle sabittir, Yahudilerin Cumartesi, Hıristiyanların Pazar günleri toplanıp âyîn yaptıklarını gören Arapların, onlardan esinlenerek Cuma gününü dinî bir toplantı günü yaptıklarını kanıtlayan rivayetler vardır. İbn İshâk'ın rivaye­tine göre: "Peygamber Efendimiz Mekke'den hicret ettiği sırada önce Küba'ya indi. Pazartesi, Salı, Çarşamba ve Perşembe günleri Amr ibn Avf oğullarının yurdunda kaldı. Cuma günü oradan hareket etti, Salim ibn Avf oğullarının yurduna geldiği zaman Allah'ın Elçisine, Cum’a ulaştı (yani Cum’a namazının vakti girdi). Allah'ın Elçisi, Vâdî'nin içinde, Rânûna'da Cuma namazını kıldı. Bu, Medine'de kıldığı ilk Cuma idi.  (Tehzîbusîreti İbn Hişâm: 1/122-123)

 

 

 

İbnu'1-Esîr, en-Nihâye'de "Cuma'nın eski adı Arûbe'dir, herhalde Arapça değildir" demiştir. Cemâlu'ddîn Abdullah ibn Ahmed eş-Şîşî ise Arûbe'nin Süryanca olup rahmet anlamına geldiğini kesinlikle belirtmiştir. Arûbe'ye ilk defa Cum’a adını veren de Ka'b ibn Luey'dir. Araplarda günlerin eski adlan: ":Evvel, Ehven, Cubâr, Dubâr, Munis, Arûbe, şiyâr Bu adların, Sâbiîlerden Araplara geçtiği anlaşılmaktadır. Çünkü Süryânîler, Sâbiî idiler. Salıya Cubâr, Çarşambaya Dubar denilmiş olması da bu iki günün sabiilerde ve câhiliyye Araplarında uğursuz sayılmalarındandır. Çünkü yıldızlara tapan Sâbiîler, bu günleri Merih ve Zühal'a

nisbet ederler. Müneccimler de bunları nahs (uğursuz) sayarlardı. Hâlâ bazılarında Salı ve Çarşamba günlerini uğursuz sayma inancı, o eski câhiliyye inançlarının kalıntısıdır.  

( İbnu'l-Manzûr, Lisânu'1-Arab: 2/725.)

Araplarda günlerin bu eski adlarının ne zaman değiştirildiği, Arûbe adının, kimin tarafından Cuma'ya çevrildiği hakkında çeşitli rivayetler vardır. Bazıları Arûbe'ye Cum’a adının, Peygamber'in atalarından Ka'b ibn Luey tarafından verildiğini, bazıları da Medîneliler tarafından verildiğini rivayet etmişlerdir. Arûbe adını Cum'a'ya çeviren Ka'b ibn Luey, Cuma günü gene! toplantılar yapmayı düzenlemiş ve bunu bir gelenek haline getirmiştir.

( Süheylî, er-Ravdu'l-Unf; Lisânu'l-Mîzân: 2/725)

 Neysâbûrî'nin rivayetine göre de Peygamber Efendimizin hicretin­den önce: "Medîne'li miislümanlar, Ebû Umâme Es'ad ibn Zürâre'ye gel­mişler, 'Geliniz bir gün belirleyelim de onda toplanıp Allah'ı analım, namaz kılalım. Çünkü Yahudilerin sebti (Cumartesi), Hıristiyanların Ehadi (Pa­zarı) var demişler. Toplantı günü olarak Arûbe'yi belirlemişler ve o gün iki rek'at namaz kılmışlar, toplantı günü olduğu için o güne Cum'a adını vermişler." (Telsîru'n-Neysâbûrî, Taberî kenarında, 23/66)

 

Mukatil'den gelen bir rivayete göre Peygamber Efendimiz Cum’a günü hutbeyi, bayram hutbesi gibi namazdan sonra iradedermiş. Peygamber namazdan sonra âdeti üzere konuşmasını yaparken kervan sesini duyan cemaat gitmiş. Âyetin sözgeliminden de namazın, hutbeden önce kılındığı anlaşılıyor. Çünkü ticâret ve eğlenceyi görünce Peygamber'i ayakta bırakıp gitmişlerdir. Demek ki namazı kılmışlardı. Peygamber konuşmasını yaparken ticaret kervanının davulunu duyunca Peygamber'i bırakıp çıktılar

Âyetlerin sözgeliminden, Peygamber'i hutbede yalnız bırakmanın, sadece bir kere değil, birkaç kez vukubulduğu anlamı çıkar. Çünkü: "Bir ticâret veya eğlence gördükleri zaman hemen ona koşarlar." cümlesi, bunun tekerrür eden bir olay olduğunu gösterir. Nitekim Taberî'deki bir rivayette de bunun, üç kez vukubulduğu anlatılmaktadır. Herhalde böyle yapanlar ilk muhacirler ve ensâr değil, henüz İslâmın ruhu ve eğitimi tam içlerine sinmemiş olan kimselerdi. Allah ve Elçisinin sevgisiyle dolu ilk müslümanların böyle bir şey yapmış olmaları, uzak bir olasılıktır.

Kur'ân-ı Kerîm'de emredilen salatlardan biri olan haftalık Cum'a salatı, her müslümana farz olan salattır. Kur'ân'ın anlatımına göre istisnası da yoktur.

 

Radyoman Kardeşimizle başlayıp Alperen kardeşimizle devam eden ve bu forma görüşlerini açıkca yazan tüm kardeşlerimden Allah Razı olsun. Hepimizin de yararlanması dileğiyle.

Rabbim cümlemizin de ilmini artırsın. İnşaAllah.

Dini Allah’a özgüleme gayreti içerisinde olan tüm kardeşlerimle sevgi ve bilgi pınarlarından akmak dileğiyle.

 

Kusursuzluk sadece Allah’a özgüdür.

Şüphesiz en doğrusunu Allah bilir.

Sevgi,saygı ve muhabbetle.

Allah’a emanet olunuz.

Yukarı dön Göster dost1's Profil Diğer Mesajlarını Ara: dost1
 
Semazen
Ayrıldı
Ayrıldı
Simge

Katılma Tarihi: 26 ocak 2006
Gönderilenler: 679
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Semazen

safbilgi Yazdı:
Sevgılı Semazen

Lutfen ,yazımda devlet ve toplum dedım,peygambermızde bunu devlet baskanlığı sıfatıyla belırledı ,şu ansa devlet ve topluma duser ve cumartesıde olabılır,katılım fazla olursa ama yok Cuma karar verılırse Cuma kalır.

Değerli Safbilgi,

Maksadım üzüm yemek; bağcıyı dövmek değil! Dolayısıyla, bir önceki mesajımla size yönelttiğim soruyu aslında Cuma günü konusunda sizin gibi düşünen herkesin tefekkürüne sunmuş oldum..

Siz, "yevm'ül-Cumu'a" haftanın altıncı günü değildir; "toplantı günü"dür anlayışını benimsemiyor musunuz? Bu sorunun cevabı sizin için "elbette öyle" değil mi?

Eğer buraya kadar mutabık isek; sizin bu konudaki görüşünüzü biz okuyucular olarak nasıl anlamalıyız?? Yâni, siz savunduğunuz bu görüşü ortaya koyarken; "ben böyle düşünüyorum; bana öyle geliyor; böylesi bana daha mantıklı görünüyor" şeklinde araya bir hata payı da koyuyor musunuz?? Biz böyle mi anlamalıyız?? Yoksa, "müslüman dünya birçok konuda olduğu gibi bu konuda da fahiş bir hata yapmış ve Cenâbı Allah'ın Cuma günü konusundaki muradını anlamamış... Benim de sahiplendiğim bu görüş hakikatın ta kendisidir..  Rabbimizin muradı da tartışmasız budur" mu diyorsunuz????

Bu noktayı netleştirebilir miyiz, lütfen?

N_S

Yukarı dön Göster Semazen's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Semazen
 
safbilgi
Yasaklı
Yasaklı
Simge

Katılma Tarihi: 25 agustos 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 841
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı safbilgi

Sevgılı Semazen

Bence bu tartışmayı uzatmaya gerek yok.Çunku burda benımle aynı göruste yazanlar ılla Cuma olmayacak demıyoruz.Toplumun ve devletın belırleyecegı katılımın daha yuksek ve rahat olacağı baska bır gunde secılebılır eger muslumanların faydasına olacaksa ,anlatmak istedığimiz bu,Cumada kalabılır,konu uzerınde bızlerın nacızane fıkırlerimız bunlar, bırbırımızı yıpratmaya gerektırecek bır konu degıl.Anlatmak istedığimiz sadece gun kutsamamak eger kutsanmıyorsa sorun yok.

Yukarı dön Göster safbilgi's Profil Diğer Mesajlarını Ara: safbilgi
 
Semazen
Ayrıldı
Ayrıldı
Simge

Katılma Tarihi: 26 ocak 2006
Gönderilenler: 679
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Semazen

Değerli Dostlar,

Saygıdeğer Dost1'in bizlere derli toplu vaziyette sunduğu bilgiler çok önemli... Meraklısı için anlaşılması belki daha kolay olur düşüncesiyle bazı satırları belirginleştirmek istiyorum...

dost1 Yazdı:

Cuma günü ezan okunduğu zaman namaza gidilmesini emreden ilk âyet, ilk defa Cuma namazını farz kılmıyor. Ayetlerin sözakışından Cuma­nın, daha önce var olduğu, fakat bazı kimselerin, ezan okunduğu halde yine işlerine, güçlerine devam ettikleri, Cuma namazının ve hutbesinin önemini vurgulamak üzere bu âyetlerin indiği anlaşılmaktadır. "Bir ticaret veya eğlence gördükleri zaman hemen dağılıp ona giderler ve seni ayakta bırakırlar" mealindeki son âyet de, Cuma namazının ve hutbesinin, bu âyetlerin inişinden önce var olduğunu kanıtlar.

 

Cemiyet, cemâat, toplanmak anlamlarına gelen cum'a, fasih olarak cumu'a şeklinde telaffuz edilir. Feyyûmî, yevm'e muzâfunileyh olduğu zaman cumu'a, izâfetsiz olarak cum'a şeklinde telaffuz edildiğini söylüyor (el-Misbâhu'1-munîr).

 

Bu pasajın son paragrafını da koyulaştırdım.. Çünkü, önceki mesajlarımdan birinde Cum'a x Cumu'a farkına vurgu yapmıştım.. Daha ziyâde şahsım için önemli bir detay... Meselâ, bendeniz Cum'a x Cumu'a farkının Feyyûmî'nin îzahı ile sınırlı olmadığını düşünmekteyim.. Çok detay bir mevzu olduğu için kimseyi sıkmadan diğer bölümlere bakıyoruz...

 

dost1 Yazdı:

Cum'a, haftanın günlerinden birinin adıdır. Bu günün, Araplarda çok eskiden beri bir toplantı ve âyîn günü olduğu, delillerle sabittir, Yahudilerin Cumartesi, Hıristiyanların Pazar günleri toplanıp âyîn yaptıklarını gören Arapların, onlardan esinlenerek Cuma gününü dinî bir toplantı günü yaptıklarını kanıtlayan rivayetler vardır. ....  (Tehzîbusîreti İbn Hişâm: 1/122-123)

İbnu'1-Esîr, en-Nihâye'de "Cuma'nın eski adı Arûbe'dir, herhalde Arapça değildir" demiştir. Cemâlu'ddîn Abdullah ibn Ahmed eş-Şîşî ise Arûbe'nin Süryanca olup rahmet anlamına geldiğini kesinlikle belirtmiştir. Arûbe'ye ilk defa Cum’a adını veren de Ka'b ibn Luey'dir. Araplarda günlerin eski adlan: ":Evvel, Ehven, Cubâr, Dubâr, Munis, Arûbe, şiyâr Bu adların, Sâbiîlerden Araplara geçtiği anlaşılmaktadır. Çünkü Süryânîler, Sâbiî idiler. Salıya Cubâr, Çarşambaya Dubar denilmiş olması da bu iki günün sabiilerde ve câhiliyye Araplarında uğursuz sayılmalarındandır. Çünkü yıldızlara tapan Sâbiîler, bu günleri Merih ve Zühal'a

nisbet ederler. Müneccimler de bunları nahs (uğursuz) sayarlardı. Hâlâ bazılarında Salı ve Çarşamba günlerini uğursuz sayma inancı, o eski câhiliyye inançlarının kalıntısıdır.  

( İbnu'l-Manzûr, Lisânu'1-Arab: 2/725.)

Araplarda günlerin bu eski adlarının ne zaman değiştirildiği, Arûbe adının, kimin tarafından Cuma'ya çevrildiği hakkında çeşitli rivayetler vardır. Bazıları Arûbe'ye Cum’a adının, Peygamber'in atalarından Ka'b ibn Luey tarafından verildiğini, bazıları da Medîneliler tarafından verildiğini rivayet etmişlerdir. Arûbe adını Cum'a'ya çeviren Ka'b ibn Luey, Cuma günü gene! toplantılar yapmayı düzenlemiş ve bunu bir gelenek haline getirmiştir.

( Süheylî, er-Ravdu'l-Unf; Lisânu'l-Mîzân: 2/725)

 

 Neysâbûrî'nin rivayetine göre de Peygamber Efendimizin hicretin­den önce: "Medîne'li miislümanlar, Ebû Umâme Es'ad ibn Zürâre'ye gel­mişler, 'Geliniz bir gün belirleyelim de onda toplanıp Allah'ı analım, namaz kılalım. Çünkü Yahudilerin sebti (Cumartesi), Hıristiyanların Ehadi (Pa­zarı) var demişler. Toplantı günü olarak Arûbe'yi belirlemişler ve o gün iki rek'at namaz kılmışlar, toplantı günü olduğu için o güne Cum'a adını vermişler." (Telsîru'n-Neysâbûrî, Taberî kenarında, 23/66)

 

Bu alıntılara bakıldığı zaman, her hâlükârda ama Arûbe ama Cumu'a; "toplantı" kelimesinden çok haftanın altıncı gününden bahsedildiğini anlamamızı ne güçleştiriyor?? Üstelik bu detaylara bakıldığında, bazı dostlarımız neye dayanarak; konuyu aydınlatan çok kesin takvim bilgilerinin varlığından nasıl bahsedebiliyorlar..????

 

Görüldüğü gibi maksat bir amma rivâyet muhtelif!

 

Saygılar,

 

N_S 

Yukarı dön Göster Semazen's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Semazen
 
Semazen
Ayrıldı
Ayrıldı
Simge

Katılma Tarihi: 26 ocak 2006
Gönderilenler: 679
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Semazen

safbilgi Yazdı:

konu uzerınde bızlerın nacızane fıkırlerimız bunlar, bırbırımızı yıpratmaya gerektırecek bır konu degıl.

Teşekkür ederim.. Cevabınız benim için anlaşılır... Mâlum görüşü savunurken bir hata payı bırakıyorsunuz...

Safbilgi Yazdı:
Anlatmak istedığimiz sadece gun kutsamamak eger kutsanmıyorsa sorun yok.

İşte burada yeni bir bahis açtınız...

"Kutsamak" çerçevesi geniş tutulabilecek bir kelime gibi görünüyor bana... Dolayısıyla, sizin anladığınız ile benim anladığım arasında fark olabilirse de, Cumu'a günü üzerine kaleme aldığım önceki mesajlarımda ortaya koyduğum görüşe bu vesileyle bir ilâve yapmak istiyorum... O da şudur... "Günü Kutsamak" kelimesini olabilecek en geniş çerçevede ele aldığımızda bile Cuma gününe tahsis edilmiş ikâmei salâtı ve zikrullah'ı haftanın başka bir gününe kaydıramayız!!

Çünkü, bendenizin de savunduğu bu görüş içinde hata payı barındırmıyor! :) İlginç değil mi?? Çünkü, bu görüşü savunanlar olarak diyoruz ki (demeliyiz ki) Cenâbı Allah'ın murâdı budur; böyledir!!!

Yâni, ilelebed her Kurâni konuda ihtilafta -iki arada bir derede- kalamayız... Elbette, ihtilaflı konular olabilecektir.. Ancak, İslâmi, dînî, ilâhî, Kurânî her konuda ihtilafa mâkuldür nazarıyla bakarsak; Cenâbı Allah'a hâşâ meramını apaçık anlatamama acziyeti (hâşâ ve kellâ) izâfe etmiş oluruz... Yanılıyor muyum?

Saygılar,

N_S  

Yukarı dön Göster Semazen's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Semazen
 
safbilgi
Yasaklı
Yasaklı
Simge

Katılma Tarihi: 25 agustos 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 841
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı safbilgi

Sevgılı Semazen

Toplumdaki Cuma gunune yapılan atıfları kastettım.Turk İbrahımınde bahsettıği üzere Cuma gecelerı katlanan sevaplar gıbı ,Eren 84 te bu konuda bızle hemfıkır yani bu konudada sıtede herkesın hemfıkır olduğunu dusunuyorum,kımseye yöneltlmış bir şey degıl.Cuma gecelerı yada sonradan uydurulan kandıl gecelerı pıyango degıl sevap yönunden,sızınde hemfıkır olduğunuza ınanıyorum.

Yukarı dön Göster safbilgi's Profil Diğer Mesajlarını Ara: safbilgi
 

<< Önceki Sayfa Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats