Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
dedim ya benim bu konuda ki tek bağlantım...o yetimlerin ev işlerinde ki yükünü hafifletmek adına olabilir...
Üvey anaların, yetim kızın ev işindeki yükünü hafiflettiği nerde görülmüş? Tam aksine, habire ağırlaştırıp işkence ederler.
Cinderralla adındaki yetim kızın öyküsünü hatırlayın.
Adam gerçekten uçkur düşkünü değil de yetimlerinin yükünü hafifletmek istiyorsa hizmetçi tutar; evi üvey ana denen zebanilerle doldurmaz.
peki ama sen söyle.... nasıl bir ilişki var?
İlk altı ayetin altısı da yetimler hakkında. Alakanın ne olduğu ayetler bir arada okununca açık ve net görülüyor.
2 ve 3. ayetlerin Türkçesi şöyle olabilir:
Yetimlere mallarını verin. Temizi pisle değiştirmeyin. Onların malını kendi malınızla yemeyin; büyük günahtır bu (2).
Yetimlerinize haksızlık edeceğinizden korkuyorsanız kadınları ikişer,üçer, dörder evlendirin. Ama korkuyorsanız ki bunda da haksızlık edeceksiniz yalnızca birini evlendirin ya da yeminlerinizin sahip olduğunu. Ekonomik sıkıntıya düşmekten kurtulmanız için uygun olan budur (3).
2. ayetteki uyarı önemli: Yetim malı yiyenler büyük günaha girerler. Ve şunu gözönünde bulunduralım: Ayetin ilk muhatapları Hz Peygamber'in öğrencileriydi; Allah'tan korkan o samimi müminler bu uyarıyı alınca her halde "Eyvah!" demişlerdir. "Ya yanılıp yetimlerimin malını kendi malımla yersem ve o büyük günahı işlersem?"
Korkunun nedeni: yetim malı yiyip büyük günah işlemek. Çare? Çareyi Allah 3. ayette açıklıyor:
Yaşına eren yetimlerinize mallarını devredin (4:6). Ve size kendilerini evlendirme yetkisi verenleri evlendirin ki mallarını alıp yeni yuvalarına gitsinler. Artık elinizde yanlışlıkla yieceğiniz yetim malı kalmaz. Günah işleme korkununz da sona erer.
İyi ama Allah yetimlerinizin malını sizin için de ayakta durma vesilesi kılıyor (4:5). Siz bunun gereğini yapıp yetimlerinizin parasıyla, diyelim ki, bir miktar koyun aldınız. Besleyip satacaksınız ve kâr edeceksiniz.
Şimdi aynı anda örneğin üç yetimeniz "Bizi evlendir!" diyor. Üçünün de paralarını denkleştirip kendilerine vermek zorundasınız. Koyunlar hanüz kâr getirecek kadar besili değil. Hattâ fiyatları düşmüş. Satsanız zarar edecksiniz.
Gerekli para denkleşmiyeceği için yetimlerinize eksik para verip haksızlık edeceksiniz. Öyleyse iki yetimenizden süre isteyip onları evlendirmeyi erteleyin; yalnızca bir yetimenizi evlendirin eğer onun parası denkleşiyorsa.
Yok, o da mümkün değilse ama gerçekten iyilik yapıp Allah'ı hoşnut etmek istiyorsanız yeminlerinizin sahip olduğu garibanları (ma meleket eyman üküm) evlendirin. Onlar mal sahibi değil. Onları evlendirmek sizi para denkleştirmeye zorlamıyacağı için ekonomik sıkıntıya sokmaz.
Ekonomik sıkıntıya düşmemeniz için uygun olan budur -zalike ednâ ellâ ta'ûlû. TAÛLÛ, ekonomik sıkıntı demek.
Tamam, tesliman kardeş?
Sevgi ile, Hasan Akçay
|