Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Sekiznoktabir Yazdı: Mesih hiçbir tıbbi eğitimi olmamasına rağmen hoop şipşak sakatları düzeltiyor, hastaları iyileştiriyor hatta ölüleri diriltiyor... Allah bununla ne demek istiyor?

Merhaba,

bir çocuğun sakat doğması veya bir insanın sonradan sakatlanması, hastalanmasının arkasında DÜNYA SİSTEMİNE göre de sebepler vardır.

Ve bu sebepler insanların yaptıklarına karşı ortaya çıkar.

Örneğin sigara içerseniz, nefes darlığı problemine sebep oluyorsunuzdur.

Fakat sebep siz olsanız da, Allah bağışlaması çok olduğu için bu kötü sonuçtan, hastalıktan kurtulmanın bir YOLUNU da, İLMİNİ de vermiştir.

İnsan ise, bu ilmi arar, Allah'tan ister.

Nitekim İsa a.s.'a verilen de bir İLİM dir.

Aynı Süleyman kıssasında bir eşyayı göz açıp kapayıncaya kadar bir yerden bir yere TAŞIMA ilminin verildiği insan gibi.

veya bundan bin yıllar önce Nuh A.s.'a GEMİ yapma ilmi verildiği gibi.

veya Davud A.s.'a demiri şekillendirme ilmi.

ve Kuran'da ÖRNEK gösterilen ilimlerin bazılarını GÜNÜMÜZDE kullanıyor olmamıza rağmen, BAZILARI hala karanlıktadır ve bu ilmin tekrar ortaya çıkacağı ZAMANI ancak Allah bilir.

Bize düşen ise, aklımızı kullanarak, Alim olan Allah'tan yardım dilemektir.

Kıyamet gelmeden önce Kuran'da kıssalarda örnek verilen ve daha önceki toplumların MUCİZE (sıradışı, o güne kadar görülmemiş, sınırları zorlayan, günün şartlarında algılanmayan) olarak karşılarına çıkarılan ve RESULLERE, kavimleri karşısında Allah'ın varlığını ve ahiret gününü hatırlarmada bir araç olan İLİMLERİN, kıyamete kadar dünya yüzünde ortaya çıkabileceğini SANIYORUM.

Örneğin, eskiden SPASTİK doğan çocuklar, sokağın DELİSİ olurken, artık onlar da eğitilebiliyorlar.

Selam ile,

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Merhabalar

Sayın Sekiznoktabir;

42/30 ve bunula birlikte 4/62; 4/79 ve 30/41 ayetlerinin yanısıra 32/21 ile 52/47 ayetleri aynı doğrultuda olan ayetlerdir.

2/155 ayetinin yansıması ise 3/179; 9/16 ve 47/31 olabilir. Yani hayatın bütününe yansımasıdır.

İsa-Mesih kıssasındaki bildirilen olayları ise sembol diliyle anlatılan öğütler olduğu kanaatindeyim.

Muhabbetle.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

ebu ömer Yazdı: İsa-Mesih kıssasındaki bildirilen olayları ise sembol diliyle anlatılan öğütler olduğu kanaatindeyim.

Merhaba değerli Ebu Ömer,

İzninle İsa ile ilgili bir kaç sorum olacak sana.

1- "Ve biz Mesih- Meryem Oğlu İsa'ya beyyineler verdik ve O'nu Ruh-ul Kudus ile te'yid ettik."

İsrail Oğullarınının inkarcılarının "sihir" dedikleri Allah'ın İsa'ya verdiği bu beyyiner nedir? Allah'ın sadece İsa'yı onunla te'yid ettiği "Ruh'ul Kudus hakkındaki düşüncenizi öğrenebilir miyim?

2- "Sembol bir dilin gereği "öğütler"dir" dediğiz; İsa'nın anadan körleri ve abrasları tamamen iyileştirmesi, Çamurdan kuşa benzer yaptığı şekle üfürüp onu gerçek kuşa döndürmesi, ölüleri diriltmesi, evlerinde yedikleri ve biriktirdiklerini bilip onlara haber vermesinin (Allah'ın izniyle) birer öğüt olduğu yorumunuzu madde madde açarmısın? 

3- "Allah'a göre İsa örneği Adem örneği gibidir; O'nu topraktan yarattı sonra/ve O'na ol dedi, oluyor." Ayetinden ne anlıyorsunuz? Allah bu benzetmeyi İsa'dan başka da hiç bir kimse için yapmadığını da düşünerek!

4- "Mesih- Meryem Oğlu İsa yalınız Allah'ın resulü, Meryem'e verdiği O'nun kelimesi ve O'ndan bir ruhtur." ayetinden ne anlıyorsunuz? Yine Allah'ın bu nitelendirmeyi başka hiç bir kuluna yapmadığını da düşünürek!

5- Sizce, İsa beşikte/kucakta bir ufak çocuk olarak konuştu mu? İlgili ayetleri nasıl yorumluyorsunuz?

Selam ve sevgilerimle.  

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Merhabalar

Kıymetli Abdurrahman abim;

Suallerinize genel bir bakış açısıyla şahsi cevaplar:

1- "Ve biz Mesih- Meryem Oğlu İsa'ya beyyineler verdik ve O'nu Ruh-ul Kudus ile te'yid ettik."

İsrail Oğullarınının inkarcılarının "sihir" dedikleri Allah'ın İsa'ya verdiği bu beyyiner nedir? Allah'ın sadece İsa'yı onunla te'yid ettiği "Ruh'ul Kudus hakkındaki düşüncenizi öğrenebilir miyim?

Beyyine: Apaçık/açıklayan belgeler yani, Hakikat'e dair beyanat.

Görünen o ki, İsa-Mesih'de diğer Nebi'ler gibi Allah'tan aldığı vahiyle Hakikat'i beyan etmiş.

İsrailoğullarının inkarcılarının İsa-Mesih'e verilen(vahiy)e "sihir" demesi sadece bu kıssaya mahsus bir hal değil ki. Kur'an bütünlüğünde anlatılan inkarcı prototiplerin, bütün Nebi'lerin Rabb'inden aldığı vahye "sihir" kendilerine ise "sahir" dedikleri aşikaredir.

Ruh: İlahi emir/vahiy -emrullah- (hikmet/bilgelik). Kudus: Şek ve şüpheden uzak, mukaddes.

Toparlayacak olursak "ruh-ul kudüs: şüpheden uzak ilahi emir" şeklindedir.

Allah Resulleri'nin Allah'tan aldığı vahyi işaret eden edebi bir ifadedir.

2- "Sembol bir dilin gereği "öğütler"dir" dediğiz; İsa'nın anadan körleri ve abrasları tamamen iyileştirmesi, Çamurdan kuşa benzer yaptığı şekle üfürüp onu gerçek kuşa döndürmesi, ölüleri diriltmesi, evlerinde yedikleri ve biriktirdiklerini bilip onlara haber vermesinin (Allah'ın izniyle) birer öğüt olduğu yorumunuzu madde madde açarmısın? 

Bu ifadelerin her biri diğeriyle bütünüyle alakalı sembollerdir.

“Kör ve alaca hastasını iyileştirme” yani almış olduğum ruh-ul kudusle/vahiyle sizlerin hakikati görmenizi ve bu nedenle oluşmuş olan iyileşmez (ki o döneme mahsus tedavisi olmayan cüzzam türü bir hastalık örneğiyle) alaca hastalığını iyileştireceğim.

“Çamurdan kuşa benzer şekle üfleyerek kuşa çevirmesi” ise, yine almış olduğum vahiyle sizi işe yaramaz çamur görüntünüzden kanatlandırıp ilahi rızaya uçuracağım.

“Ölüleri diriltmesi” ise, yaşarken ölmüş görüntünüze/halinize yine bu ilahi vahiyle hayat vereceğim (örneğin vahyin hayat vermesi: 6/122). Düşünebiliyor musunuz, bir zatın ölmüş babasını bir şahıs gelse 40 yıllık mezarından kaldırsa ve o zat babasıyla konuşsa, değil mezardan babasını kaldıran adamın üstün meziyetli biri olduğunu o şahsı ilah kabullenmesiyle birlikte çıldırır. Mümkün mü? 

“Evlerinde yedikleri ve biriktirdiklerini haber vermesi” ise, gizlemiş olduğunuz yaşamınızın yani, kimsenin görmediğini zannettiğiniz eylemlerinizin niteliği sizi akibet olarak nereye götürücü kıldığının haberini vereceğim.

3- "Allah'a göre İsa örneği Adem örneği gibidir; O'nu topraktan yarattı sonra/ve O'na ol dedi, oluyor." Ayetinden ne anlıyorsunuz? Allah bu benzetmeyi İsa'dan başka da hiç bir kimse için yapmadığını da düşünerek!

“Allah’a göre İsa’nın durumu/örneği ademin durumu/örneği gibidir” beyanının arkasındaki mesajı ise, ehli-kitaptan küfredenlerin İsa hakkındaki iddialarına verilen cevaptır. Yani O’da adem/insan dır. İsa hakkında uygun olmayan “teslis” inancıyla birlikte, bütün yanlış tasavvurları yerle bir eden beyyinedir.

4- "Mesih- Meryem Oğlu İsa yalınız Allah'ın resulü, Meryem'e verdiği O'nun kelimesi ve O'ndan bir ruhtur." ayetinden ne anlıyorsunuz? Yine Allah'ın bu nitelendirmeyi başka hiç bir kuluna yapmadığını da düşünürek!

“Meryem’e verdiği O’nun kelimesi ve O’ndan bir ruhtur.” İfadesinden ise, “O’ndan bir vahiy/emir olarak O’nun bir kelime/kararı dır” şeklinde anlıyorum.

5- Sizce, İsa beşikte/kucakta bir ufak çocuk olarak konuştu mu? İlgili ayetleri nasıl yorumluyorsunuz?

Şahsen, Meryem validenin Allah’ın izniyle İsa’yı yetiştirerek yani dediğini bilerek konuşacak çağa gelince (ki o dönemde İsa’nın yaşının 10-15 gibi olduğunu düşünüyorum) toplumuyla yüzleşmeye çıktıkları kanaatindeyim.

Selam ve saygılarımla.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Sevgili Ebu Ömer,

 İsa 3/49'da "Ben size Rabb'inizden bir âyet ile geldim... ve Allah'ın izniyle ölüleri diriltirim" derken, 5/110'da da Allah "...iznimle ölüleri çıkarıyorsun..."diyor!

19/ 27'de, Meryem O'nu (oğlu İsa'yı) kavmine  taşıyarak getiriyor. 10-15 yaşındakini ne diye (kucağında veya sırtında) taşısın Meryem? İsa o yaşta annesine ne diye yük olsun!

İsa ve annesinde olağanın ötesinde bir şeyler yok idiyse, Allah ne diye onları birer ayet yaptığını söylesin? Ve neden İsa ölümsüz telakki edilsin?

Muhabbetle. 

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Merhaba

Değerli abim;

İsa 3/49'da "Ben size Rabb'inizden bir âyet ile geldim... ve Allah'ın izniyle ölüleri diriltirim" derken, 5/110'da da Allah "...iznimle ölüleri çıkarıyorsun..."diyor!

Abi ben anladığımı ifade etmeye çalıştım. Dile getirdiğiniz ayetlerden anlağınızı buyrun siz izah edin.

19/ 27'de, Meryem O'nu (oğlu İsa'yı) kavmine  taşıyarak getiriyor. 10-15 yaşındakini ne diye (kucağında veya sırtında) taşısın Meryem? İsa o yaşta annesine ne diye yük olsun!

Meryem validenin İsa'yı taşıma işini kundak yada kucak olduğunu nereden çıkarıyor sunuz?

İsa ve annesinde olağanın ötesinde bir şeyler yok idiyse, Allah ne diye onları birer ayet yaptığını söylesin? Ve neden İsa ölümsüz telakki edilsin?

Yüce Allah'ın onları ayet diye ifade etmesinin arka planında olağandışılığı siz nerden çıkarıyor sunuz? Ben onların Allah'a teslimiyetini bir ayet/belge olarak algılamaktayım. İsa'nın ölümsüzlüğü ise Kur'an-i değildir. Dolayısıyla hristiyan mitolojisinin yansımasıdır.

Şahsen ben "mucize" olayını kabul etmiyorum. Varın siz kabul edin saygı duyarım. Belki de bahsi geçen bu kıssayı ayrı değerlendirmemizin illeti bu noktadır. 

Muhabbetle.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Ayetin, O'nu taşıyanın Meryem'in olduğunu söylemesi başka nasıl anlaşılabilir ki? Meryem O'nu taşıdı mı taşımadı mı...? Anası çocuğunu neresinde taşır sence?

Allah'ın birilerini peygamber seçmesi ayrıca bir mucize değil mi? Peygamberler kendi çabalarıyla mı peygamber oluyorlar? Diğer bir ifade ile , peygamber olunur mu, doğulur mu? Olunuyorsa şayet, nasıl olunuyor sizce?

Sevgilerimle.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Merhaba

Meryem validenin İsa'yı taşıması O'na refakat etmesi, yanında beraber gelmeleri ve ta başından O'na hamile kalmasından beri bir annenin şefkatiyle donatılmış bir ifade olamaz mı?

Peygamber olunur mu veya doğulur mu sualinize ise, ikiside birbirini tamamlayan iki unsur olarak görüyorum şahsen. Yani hem olunur hemde doğulur. Peki siz ne dersiniz bu işe? Şayet ikisinden sadece geleneksel "mucizeyi" kabul eden bir anlayışla yaklaşırsak (ki o anlayış sadece Allah seçer) o zaman "adalet" bunun neresinde?

Muhabbetle.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Meryem'in O'nu taşımasının "beraberinde getirdiği" anlamına gelemeyeceğini her kes gibi sen de takdir edersin sanırım.

Peygamber olunur ile Allah seçer/gönderir farklı şeylerdir. Hem olunur hem seçilir, ikisi birlikte olamaz. Nasıl olur, Uzayın bir yerinde üniversiteyi okuyanlar arsından mı seçiyor Allah Resulleri? :)) Oluyor dediğinize göre delillendirin lütfen!

Sevgilerimle.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Merhaba

Memnuniyetle.

İnsan kendi alanında faaliyet yürütür. Allah'ta beşerin bu faaliyetine ilişkin netice yaratır.

"Mûsa, yiğitlik çağına ulaşıp olgunlaşınca ona hikmet ve ilim verdik. Biz, güzel düşünüp güzel davrananları böyle ödüllendiririz." 28/14 (ynö)

Allah'ın kendine Resul olarak seçtiği kimseler O'nun şanına yakışır niteliktedir. Bu nitelikler ise kişinin kendinden sudur eden fiillerdir. Yani Yüce Allah "tombala torbasından taş çeker gibi" insanlardan peygamber seçmez.

*****

Unutmadan; şu sorulara karşı cevap verme zaafiyetinizi bırakmşsınız gibi...

Muhabbetle.